Gerçek birer gösteri olan derbilere alışkındım.
...
Türkiye'de böyle değil. Galatasaray karşılaşmalarına maç denemezdi, tam tersine kavgadan başka bir şey değildi. Spordan öte bir şey, savaş. Futbol oyuncusudan çok bir takımın askerleriydik. Futbol Türkiye'de 'haydi maça gidiyoruz.' değil. 'Fenerbahçe'nin Galatasaray'la savaşını görmeye gidiyoruz.' Duygu yoğunluğu çok fazla..
Sayfa 160 - İndigo KitapKitabı okudu
Alabama' ya Fenerbahçe dersek "Kadıköy'de Galatasaray" :)))
... bu iki takımın mücadelesi her seferinde Alabama'nın galibiyetiyle sonuçlanırdı.
Doğduğum GünKitabı okudu
Doğadaki her güç, kendi farkına varabilmek için zıddını yaratır ve bu zıtlık yeniden bütünleşmeyi sağlar. Doğu Batı, Galatasaray Fenerbahçe, sağ sol, kahve sevenler çay sevenler, emek sermaye.
Sayfa 255Kitabı okudu
"Alex tek. Hatta Galatasaray stadyumunda, alkışlanan Fenerbahçe tarihinin tek kaptanı."
Sayfa 284Kitabı okudu
Mümtaz Hoca'ya (Mümtaz Soysal) göre Türkiye'de emeğiyle geçinen kesimler, işçiler, memurlar vb. giderek gerileyen ekonomik sosyal konumlarını Beşiktaş'la özdeşleştirmişler; Beşiktaş'ta kendilerini ya da kendilerinde Beşiktaş'ı görmüşlerdi. Çünkü Beşiktaş'ın durumu da farklı değildi; yıllardır süregelen başarısızlıklar, özellikle Fenerbahçe ve Galatasaray ile rekabetinde düştüğü "üçüncü takım" durumu, velhasıl ezilmişliği, yenilmişliği ile Türkiye'nin emekçilerine ziyadesiyle benziyordu.
Yıllar sonra, yani 80'li yılların ikinci yarısında, Beşiktaş'ın "altın çağı"nın ardından, bu kez sadece Mümtaz Soysal değil, daha birçok yazar, çizer, gazeteci kendileri bu şekilde ifade etmeseler bile Beşiktaşlılıkla (bir bakıma) solculuğun moral değerleri arasında bir başka ilişki kuruyorlardı. 80'li yılların çalışmadan kazanma, avantacılık, bireycilik gibi "yükselen değerleri" karşısında Beşiktaş'ın başarısı, çok çalışmanın, dayanışmanın ve kolektif mücadelenin (futbol diliyle "takım olmanın") karşılığıydı.
Sayfa 247 - İletişimKitabı okudu
Galatasaray-Fenerbahçe Süper Kupa Arabistan'da oynanacak acayip olan bu
Futbol, bir oyundan daha ciddi çok daha acaip bir şeydi
Adam haklı:)
İbadetini noksan bilmek adamı tam eyler. Sen sen ol, "Kıldım ya Rabbi, tuttum ya Rabbi, verdim ya Rabbi." deme. Diyemezsin çünkü! Kıldın da ne kıldın? "Allahu ekber" dedin, rükûya eğilene kadar Galatasaray'ın on birini üç defa kurdun, dağıttın. Secdeye varana kadar hanımla iki kere kavga ettin. Rükûdan kalkana kadar dört defa alacak verecek hesabını hallettin. "Ben öyle bir şey yapmam Serdar Abi." Yahu sende de mevzu başkadır. Bende Galatasaray'dır da sende Fenerbahçe'dir. Biz kırk kişiyiz, kırkımız da birbirimizi biliriz.
Sayfa 71 - PdfKitabı okudu
“Aslanım Beşiktaş!” dedi içinden.
Facebook’ta dolaşan “Takımım Fenerbahçe –ya da Galatasaray– yükselenim Çarşı” mesajları da gösteriyordu ki Çarşı grubu sadece Beşiktaşlıların değil tüm sporseverlerin gözünde devleşmişti.
Sayfa 62Kitabı okudu
......... İndiklerinde yapacakları planları anlatıyorlar, Fenerbahçe-Galatasaray maçını tartışıyorlar; Beşiktaşlılar da katılıyordu.
Sayfa 30Kitabı okudu
Olgunlaşıyorum," diyorsun.Ben seni hatta Fenerbahçe Galatasaray münakaşaları yaptığın zamanlarda bile olgun tanıdım. "Olgunlaşıyorum," demekle bizim gibi fani insanların anlayamayacakları bir mertebeye ulaşıyorsun demektir. Ellerinden
öperim, Piraye. Ama hiç kimsenin ellerinden öpmediğim gibi
ellerinden öperim.
Sayfa 311Kitabı okudu
kıldın da ne kıldın?
İbadetini noksan bilmek adamı tam eyler. Sen sen ol, "Kıldım ya Rabbi, tuttum ya Rabbi, verdim ya Rabbi." deme. Diyemezsin çünkü! Kıldın da ne kıldın? "Allahu ekber" dedin, rükûya eğilene kadar Galatasaray'ın on birini üç defa kurdun, dağıttın. Secdeye varana kadar hanımla iki kere kavga ettin. Rükûdan kalkana kadar dört defa alacak verecek hesabını hallettin. "Ben öyle bir şey yapmam Serdar Abi." Yahu sende de mevzu başkadır. Bende Galatasaray'dır da sende Fenerbahçe'dir. Biz kırk kişiyiz, kırkımız da birbirimizi biliriz.
Sayfa 71 - Mecra KitapKitabı okudu
Mazinde bir tarih yatar!!..
Orhan Pamuk, Fenerbahçe taraftarıdır.
Yaşar Kemal; Galatasaray taraftarıdır.
Sayfa 47 - FERFİR YAYINLARI
Nasıl olacak da dünya, içine düştüğü bu tuzaktan kurtulacak? Ondan haber ver. Necip Fazıl. Dünya Bir İnkılâp Bekliyor. Adam anlatmış anlatmış sonunda ölmüş. Ne kaldı geriye? Konferans salonlarında bir Sakarya Türküsü. Hepsi bu mu? İnkılâp? Peki Amerika? Umudumuz Obama: acziyete bak. Once bir kendimizi anlasak? Sezai Karakoç. Diriliş Partisini kurdu. Sadece Mona Roza'nın şairi olarak mı hatırlıyoruz
Sezai Karakoç'u? Adam yetmiş beş yaşında! Bak niye uğraşıyor? Nuri Pakdil zaten âleme kafa tutuyor. Neden acaba? Durup bir dakika bunu düşünecek kaç erkek var içimizde? Ismet Ozel Istiklâl Marşı Derneği'ni kurdu. Neden acaba? Neden? Cahit Zarifoğlu. Yaşamak. Fethi Gemuhluoğlu. Deli miydi bu adamlar? Afganistan. Irak. Bosna. Filistin. Doğu Türkistan. Galatasaray. Fenerbahçe. AKP. CHP. MHP. Neler oluyor ulan bize? Durup bir dakika bunu düşünecek kaç erkek var içimizde?
Tam da yenilginin üzerine ..
“Olgunlaşıyorum," diyorsun. Ben seni hatta Fenerbahçe-Galatasaray münakaşaları yaptığın zamanlarda bile olgun tanıdım.