Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Arkada ve önde nerede duvar varsa orada bol bol homurtu, kıskançlık, altan alta kumpas vardır."
Orgazmın mahrem tarihi kaynakçası
KAYNAKÇA Paul Ableman, The Mouth and Oral Sex, Running Man, 1969; Sphere, 1972 (The Mouth adıyla). Federico, Andahazi, The Anatomist, çev. Alberto Manguel, Doubleday, 1 998. Amy Anderson, "My G-spot Secret", Landon Evening Standard, 6 Mayıs 2003. Stephen Bailey (ed.), Sex, Cassell and Co., 1995. Françoise Barret-Ducrocq,
Sayfa 383 - AgoraKitabı okudu
Reklam
“Gençlerin hayatı önemsemediklerini görmek ne güzel, değil mi Madame Françoise?" derdi bahçıvan, Françoise'ı "kızıştırmak” için. Sözleri boşa gitmezdi: "Hayatı önemsemediklerini mi? Peki hayatı önemsemeyeceksek, neyi önemseyeceğiz? Hayat yüce Tanrı'nın asla iki kere bağışlamadığı tek nimettir. Heyhat! Ulu Tanrım! Ama doğru, önem vermiyorlar! Ben '70'te gördüm onları; bu lanet olası savaşlarda ölümden korkuları kalmıyor ki tam manasıyla birer deli olup çıkıyorlar, ciğeri beş para etmez serserilere dönüyorlar, insanlıktan çıkıp aslan kesiliyorlar."
Sayfa 86 - Yapı Kredi Yayınları, 27. Baskı, Çev. Roza HakmenKitabı okudu
Orman israfı, uzun dönemde ne tek, ne de hatta en tehlikeli israftır. Özellikle Avrupa'da olmak üzere, köylü nihayetsiz bir şekilde ağaçları kökünden sökmekte, ekim alanlarını genişletmek üzere “toprak açmaktadır”. Ormanın düşmanı “kullanımlardır. Orleans ormanı I. François döneminde 140.000 arpent, ve söylendiğine göre bir yüzyıl sonra 70.000
İlginç
Buna dayanarak Aphrodisiaslı İskender'in çözülmez dediği bir muammayı çözebilirsiniz: Neden tek kükreyişiyle bütün hayvanları korkutan aslan yalnız beyaz horozdan ürker çekinir? Çünkü Proclus'un Kurban ve Büyü Üstüne 59 kitabında dediği gibi, dünyanın ve yıldızların bütün işığının kaynağı olan güneşin gücü, aslandan çok rengi kadar özelhği de ve türsel niteliğinden ötürü beyaz horozla simgelenir ve bağdaşır. Şunu da ekler ki, şeytanlar çok kez aslan kılığına girerler ve bir beyaz horoz görünce birden yok olurlar. Bundan ötürü Galyalılar (Yunanlıların “gala” dedikleri süt gibi beyaz yaradılışta oldukları için bu adı almışlardır) başlıklarına beyaz tüy koymaktan hoşlanırlar ; doğuştan neşeli, açık yürekli, zarif ve sevimlidirler ve simge olarak çiçeklerin en beyazı olan zambaǧı almışlardır.
“Tehlikeyi göze almayanın ne atı olur, ne katırı, der Süleyman peygamber.” “Fazla tehlikeye atılan atından da olur, katırından da dermiş Malcon”
Sayfa 154 - Türkiye İş Bankası
Reklam
Hadi bakalım :)))
“Tehlikeyi göze alamayanın ne atı olur, ne katırı, der Süleyman peygamber.” “Fazla tehlikeye atılan atından da olur, katırından da der Malcolm.”
Sayfa 154Kitabı okudu
“Tehlikeyi göze almayanın ne atı olur, ne katırı, der Süleyman peygamber.” “Fazla tehlikeye atılan atından da olur, katırından da dermiş Malcon”
Sayfa 154 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Sultan Süleyman, ancak şimdi barışa meyil göstermeye başladı ve Kral Ferdinand’ın yeni elçileri, biri Dalmaçya’dan Zadralı Hieronimus, diğeri Hollandalı Cornelius Schepperus, İstanbul’a geldiklerinde, Sultan tarafından oldukça kibar, hatta saygılı bir biçimde kabul edildiler. Sultanın isteği üzerine, kendisine Estergon Kalesi’nin anahtarlarını
Reklam
François Sagan'ın bir sözü var bayılıyorum: - Erkeklerin kadınları akılsız bulmaları kadar saçma bir şey yoktur. Siz hangi kadının bir erkeğin bacaklarına takılarak peşinden gittiğini gördünüz?
Sayfa 148Kitabı okudu
Neden tek kükreyişiyle bütün hayvanları korkutan aslan yalnız beyaz horozdan ürker çekinir? Çünkü Proclos'un Kurban ve Büyü Üstüne kitabında dediği gibi, dünyanın ve yıldızların bütün ışığının kaynağı olan güneşin gücü, aslandan çok rengi kadar özelliği de türsel niteliğinden ötürü beyaz horozla simgelenir ve bağdaşır.
"Gençlerin hayatı önemsemediklerini görmek ne güzel, değil mi Madame Françoise?" derdi bahçıvan, Françoise'ı "kızıştırmak" için. Sözleri boşa gitmezdi: "Hayatı önemsemediklerini mi? Peki hayatı önemsemeyeceksek, neyi önemseyeceğiz? Hayat yüce Tanrının asla iki kere bağışlamadığı tek nimettir. Heyhat! Ulu Tanrım! Ama doğru, önem vermiyorlar! Ben '70'te gördüm onları; bu lanet olası savaşlarda ölümden korkuları kalmıyor ki; tam manasıyla birer deli olup çıkıyorlar; ciğeri beş para etmez serserilere dönüyorlar, insanlıktan çıkıp aslan kesiliyorlar." (Françoise'ın nazarında, bir insanı, s harfinin üstüne basa basa telaffuz ettiği aslana benzetmek, katiyen yüceltici bir şey değildi.)
Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Ben artık yaş sınırındayım ve belki de kendi sınırlarımdayım. Bazı pişmanlıklarım var. Yapmayı istediğim ama asla yapmayacağım şeyler var. Viyana Filarmoni Orkestrası'nı asla yönetmeyeceğim. Asla İsveç Kralı olmayacağım. Hiçbir zaman kaplan terbiyecisi olmayacağım. Asla Concorde pilotu olmayacağım. Olympia'da (ilk bölümde bile) asla sahne almayacağım. Asla Olimpiyat şampiyonu olmayacağım. Atlas Okyanusu'nu hiçbir zaman kürek çekerek geçmeye- ceğim .. Asla ABD Başkanı olmayacağım. Ay'da hiç yürümeyeceğim. Academie Française'e asla girmeyeceğim. Rolland Garros Turnuvası'nı asla kazanmayacağım. Asla Julia Roberts'ın kocası olmayacağım. Everest'e asla tırmanmayacağını. Scarletti'nin bütün sonatlarını (toplam 555) hiçbir zaman kaydetmeyeceğim. Asla Papa olmayacağım. Mona Lisa'nın resmini asla yapmayacağım. Asla çifte parande atmayacağım. Bolşoy Tiyatrosu'nda Kuğu Gölü balesinde asla dans etme- yeceğim. Nihayetinde pek umurumda da değil zaten.
43 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.