Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
. . . ŞİİR-MİİR K/aralamalar (Not: Mükerrer kayıtlar, sâir hata ve düzenlemeler bir ara yapılacaktır inşallah, diyelim... Bu hususta okurlardan özür dileriz...)
Gökler dönüyormuş gibi görünürken yeryüzü hareketsiz görünüyor ise, bunun sebebi aktif olan ve tezâhürü belirleyen İlke’ye nisbetle tezâhürün pasif olmasıdır. Bir anlamda yeryüzü biziz, gökyüzü de bizim tâbi olduğumuz zamandır; bundan da yıldızlar ile bizim kaderimiz arasındaki (mutlak olmayan, ama gerçek olan) ilişki ortaya çıkar.
Sayfa 103Kitabı okudu
Reklam
Bir Ayet De ki: "Allah her şeyin rabbi iken ben O'ndan başka bir rab mi arayacağım?"Herkesin yaptığının sonucu kendisine aittir. Hiçbir suçlu başkasının suçunu yüklenmez. Sonunda dönüşünüz rabbinizedir ve O, hakkında anlaşmazlığa düştüğünüz gerçeği size haber verecektir. (En'âm, 6/164) Bir Hadis Kardeşini güler yüzle karşılamaktan ibaret bile olsa, hiçbir İyiliği küçük görme. (Müslim, "Birr", 144) Bir Dua Allah'ım! Rabbimiz! Gökler, yeryüzü ve yer ile gök arası dolusunca Sana hamd olsun. (Tirmizî, "Deavât", 32)
“Yeryüzü gurbetimdir Gökler sılamdır benim”
Sayfa 39
Ve bu çevre içinde insanı nasıl görürüz? Her şeyi unutacak kadar kendi ideallerine dalmış. Kendini anlatabilmek için daima yeni sahalar arayan ve bu çabayı harcarken kendi kendine ıstırap verebilen, ra- hat durmayan huzursuz bir yaratık! Bütün kusur- larına rağmen insan, doğadan üstündür, çünkü bü yük bir görev ve emaneti yüklenmiştir. Kur'an-ı Ke- rim'de bildirildiğine göre, gökler, yeryüzü ve dağlar bu görevi üzerlerinde taşımaktan kaçınmışlardır.
Kuran “Göğü düşmekten koruruz” diyor. Peki Bilim ne diyor?
Daha önceki bir yazımda, Kuran’da geçen gökler kavramının bazen üstümüzde bulunan atmosferimizi bazen de tüm uzayı kast ettiğini örnekleriyle anlatmıştım. O yüzden o bahsi burada tekrar açmayacağım. İndirildiği zamandaki muhataplarının sade diliyle konuşarak herkese hitap eden Kuran, bu sadeliği içinde yine de gelecek asırlarda anlaşılabilecek çok
Reklam
Tanrı’nın gazabı!..
Tanrı’nın gazabı o kadar şiddetliydi ki, zincire vurulmuş yeryüzü şiddetle sarsıldı, gökler yarıldı. Nehirler Tanrı’nın gazabından kaçtı, denizler önünde boyun eğdi, dağlar sarhoş gibi sallandı; kocaman, dik kayalıklar diz çöktü. Kuşlar gökten ölü olarak yere düştü, melekler bile korkudan başlarını kocaman kanatlarının altına sakladılar.
Sayfa 2 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Her yerde aynı hava, aynı koku, aynı dert Korkuyorum. Sen de kaçma bu şehirden Yalnız bırakma beni, Gökler bile değişiyor lahzada. Ardından geliyor bak Güneşiyle bulutuyla gökyüzü Bütün şehir, bütün deniz, yeryüzü. Sen de kaçma bu şehirden Yalnız bırakma beni, Ben fakir bir sahilin Kahır yüklü çocuğu, Korkuyorum.
Sayfa 12 - Adam YayınlarıKitabı okudu
Zindan iki hece, Mehmed'im lâfta! Baba katiliyle baban bir safta! Bir de, geri adam, boynunda yafta... Halimi düşünüp yanma Mehmed'im! Kavuşmak mı? .. Belki... Daha ölmedim! Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli, Kırmızı tuğlalar altı köşeli. Bu yol da tutuktur hapse düşeli... Git ve gel... Yüz adım... Bin yıllık konak. Ne
Usumda ben sizinle ne güzel gökler tuttum .
Sayfa 28 - YKYKitabı okudu
Reklam
Bir Dua: Allah'ım! Rabbimiz! Gökler, yeryüzü ve yer ile gök arası dolusunca Sana hamd olsun. (Tirmizî, "Deavât", 32)
“Çok zor Efla, eğer sevdiğin yoksa yanında. Gökler üstüne yıkılmış bir yeryüzü düşün…”
Sayfa 83 - Panu KitapKitabı okudu
Her yerde aynı hava, aynı koku, aynı dert Korkuyorum. Sen de kaçma bu şehirden Yalnız bırakma beni, Gökler bile değişiyor lahzada. Ardından geliyor bak Güneşiyle bulutuyla gökyüzü Bütün şehir, bütün deniz, yeryüzü. Sen de kaçma bu şehirden Yalnız bırakma beni, Ben fakir bir sahilin Kahır yüklü çocuğu, Korkuyorum.
Korkuyorum
Bir Dua: Allah'ım! Rabbimiz! Gökler, yeryüzü ve yer ile gök arası dolusunca Sana hamd olsun. (Tirmizî, "Deavât", 32)
710 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.