Her kitap okunması gerektiği doğru zamanı beklemelidir. Zümrüt Şelaleleri romanı bana böyle bir düşünce aksetti. Yazarın üslubu çok yalın ve gizemli olmasının yanı sıra, kitaptaki olay işleyişlerini tarz olarak Sarah Jıo'nun tarzına benzettim. Kitapta çözülmesi gereken bir geçmiş olayla, günümüz (şimdiki zaman) zinciri var. Tesadüfen görülen ve geçmişten gelen aşk mektupları var. Roman kapak tasarımıyla, çevirisiyle kusursuz olmanın yanında özgün bir işleyişe, tarza sahip değil bence. Tamam, okunmayacak gibi kötü bulmadım ama yine de aynılık olmasaydı kusursuz diyebilirdim. Çok ağır bir romanın arkasından kahve tadında olan bu kitapla zaman kavramını unutabilirsiniz ta ki son sayfaya gelene kadar...