Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
576 syf.
·
Puan vermedi
·
20 günde okudu
Öncelikle NFK’den bahsetmek gerekirse; 1940 öncesi NFK ile 1940 sonrası NFK iki ayrı kişiliktir ve neredeyse birbiriyle alakası yoktur. Mina Urgan da “Bir Dinozorun Anıları” adlı kitabında 1940 öncesi NFK ile yaşadığı anılardan bahsetmiş. Mina Urgan’ın tanıdığı NFK’yi, yine Mina Urgan’ın kaleminden biz de tanıyalım, bakalım
İdeolocya Örgüsü
İdeolocya ÖrgüsüNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu Yayınları · 20152,173 okunma
Hata yaptıktan sonra pişman olmak insanı 'Âdem', hatayı savunmak ve ısrarcı olmak ise 'İblis' yapar. ‘’Nureddin Yıldız”
Reklam
Hata yaptıktan sonra pişman olmak insanı ÂDEM, o hatayı savunmak ve hatada ısrarcı olmak ise İBLİS yapar.
Nureddin Yıldız
Nureddin Yıldız
136 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Kadınların Kendilerine Ayıracakları Yarım Saatleri Yok!
“Heyhat! Yazmayı deneyen bir kadını Kendini bilmez bir yaratık sayarlar, Hiçbir erdem telafi edemez bu hatayı. Cinsiyetimizi ve tarzımızı yanlış anlıyormuşuz. Terbiye, moda, dans, kıyafet, oyun, İşte bunları istemeliymişiz; Yazmak ya da okumak ya da düşünmek ya da araştırmak, Güzelliğimizi gölgeler, zamanımızı tüketirmiş, Ve en güzel çağımızda
Kendine Ait Bir Oda
Kendine Ait Bir OdaVirginia Woolf · Kırmızı Kedi Yayınevi · 202137,7bin okunma
Hata yaptıktan sonra pişman olmak insanı 'Âdem', hatayı savunmak ve ısrarcı olmak ise 'İblis' yapar.
Bir zamanlar birileri bana insanın kendi cehenneminden daha iyi bir cennetin olmadığını söylemişti. Belki de bunu kendi vicdanım, işlediğim bir hatayı savunmak için ileri sürdüğüm gerekçeleri haklı çıkartmak adına söylemişti.
Reklam
Ebû Mes'ud el-Ensârî el-Bedrî anlatıyor: " Ben değnekle bir kölemi dövüyordum. Arkamdan bir ses 'Ebû Mes'ud! Ebû Mes'ûd!' diye bağırıyordu. Kızgınlığımdan sesini alamadım. Yaklaşınca bir de baktım ki Hz. Peygamber'i gördüm. Şunu söylüyordu: 'Ebû Mes'ûd! Şunu bil! Ebû Mes'ûd! Bilesin ki...' Ben hemen değneğimi elimden yere attım. O şöyle devam etti: 'Ebû Mes'ûd! Bilesin ki senin bu köleye gücünün yettiğinden çok daha fazla Allah'ın sana gücü yeter.' Bunun üzerine o köleye azad ettim ve Efendimiz tebessüm etti. " [Müslim, "Eyman", 34,35] Burada bahsedilen kişi sahâbidir. Allah Resûlü onu yaptığı şeyden dolayı kınamadı. Sadece: "Senin bu köleye gücünün yettiğinden çok fazla Allah'ın gücü sana yeter." diye uyardı. Bunun üzerine Ebû Mes'ûd: "Ya Resûlullah! Şöyle yaptığı için ben böyle davrandım." gibi sebepler öne sürmek yerine anında Allah Resulüne icabet etti ve teslimiyet gösterdi. Sahâbeyi sahâbe yapan en önemli vasıf budur. Hatayı savunmak, meseleyi ambalajlamak ve farklı bir seçimde sunmak yok. Ebû Mes'ûd'un bu örneği bizim için her zaman bir zemin olsun.
Sayfa 121 - Siyer Yayınları 7. Baskı
❝Hata yaptıktan sonra pişman olmak insanı 'Âdem', hatayı savunmak ve ısrarcı olmak ise 'İblis' yapar.❞ - Nureddin Yıldız
Hata yapmış olmak sorun değil, sorunun başladığı yer bu hatayı "herkes yapıyor" diye savunmak.
Sahabe sahabe yapan en önemli Vasıf budur. hatayı savunmak, meseleyi ambalajlamak ve farklı bir biçimde sunmak yok.
Sayfa 122Kitabı okudu
Reklam
İnsanın enerjisini koruması açısından yanıldığını açıkça kabul etmesi ve bunu, hatayı savunmak adına boşa çaba göstermeden derhal yapması, çok daha basit ve oldukça etkili bir yöntemdir.
Utanılacak hususlardan biri de, biz müslümanların hatamızı savunmak uğruna her türlü bahaneyi uydurup kılımız kıpırdamaksızın hep bir şamaroğlan ya da kurbanlık koç aramaya koyulmamızdır. Yani, hatayı hep başkasında aramamızdır.
Herkes hata yapabilir. Ders çıkarılabiliyorsa hata fayda bile sağlar. Ama hatayı kabul etmemek, sonuna kadar savunmak hataların en büyüğüdür.
Sahâbeyi sahâbe yapan en önemli vasıf budur. Hatayı savunmak, meseleyi ambalajlamak ve farklı bir biçimde sunmak yok.
Hata yaptıktan sonra pişman olmak insanı 'Âdem', hatayı savunmak ve ısrarcı olmak ise 'İblis' yapar.
72 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.