Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
«Sana bir şey söyleyeyim mi? Geçen akşam kaldırımda yürürken evinin salonunda Noel ağacı kuran bir kadın gördüm. Pencereden, baştan aşağıya görünüyordu. Tek başına çam ağacını renkli toplarla süsleyen bir kadın. O hayatı yaşamak, o kadın olmak istedim. Neden? Eşinin sabah evden çıktığını ve akşam döndüğünde salonda ışıldayan bir ağaç olduğunu hayal ettim. Birbirlerine günlerini anlatan iki insan, durmadan yanıp sönen renkli ampuller hayal ettim. Bizim gerçekliğimizden öylesine uzak ki. Bugün seninle beraber olmak istediğim bir hikâye gibi.»
Sayfa 128
“Aşık olduğun kızdan bahset bana,” dedi. Yapamazdım, bir kadınla birlikte olup başka bir kadına duyduğum hayranlıktan söz edemezdim. Belki de bu yüzden “Güzel mi?” diye sordu. Güzel olduğunu söyledim. Belki de bu yüzden, “Seni seviyor mu?” diye sordu. Beni sevmediğini söyledim. Yüreğim ağzıma geldi birden çünkü giderek sormasını istediğim şeye yaklaşıyordu, o alnımı okşarken soruyu bekledim. “Peki neden sevmiyor seni?” Sormuştu işte. Cevabını verebilirdim ve herşey açığa çıkmış olurdu, ama “Sevmiyor işte, hepsi bu,” demekle yetindim. “Başkasını sevdiği için mi?” “Bilmiyorum. Belki.” Ona belki, buna belki, sorular, sorular, karanlıkla el yordamı ile Arturo Bandini’nin şehvetini arayan yaralı ve bilge kadın, bir sıcak soğuk oyunu, Bandini sırrını ele vermeye istekli. “Adı ne?” “Camilla,” dedim. Doğrulup ağzıma dokundu. “Öyle yalnızım ki,” dedi. “O olduğumu hayal et.” “Evet,” dedim. “Sen o’sun. Adın Camilla.” Kollarımı açtım ve kendini göğsüme bıraktı. “Adım Camilla,” dedi. “Çok güzelsin,” dedim. “Bir Maya prensesisin.” “Prenses Camilla’yım.”
Reklam
Eğer kadın hayal kırıklıkları veya rahatsızlıklarla dolu stresli bir gün geçirdiyse omuzlarını sürekli olarak gerecektir. Eğer birisi kadına bir sopayla vuracak olsaydı bu hareket onun için faydalı olabilirdi. Ancak kadın sopa yerine kötü sözlerle incitildiyse, bu son derece yersiz bir harekettir.
Cinsiyet bencilliği
Dünyada en guç yenilen ve derecesi oranında birçok safhayı kapsayabilen, birçok sınavın, birçok ilerlemenin, birçok gerilemenin etkeni olan "cinsiyet bencilliği"ni ele alalım! Bir adam, sırf etinin, sinirlerinin arzularını yerine getirmek için bir kadını sevmektedir. Ve bu yoldan o, maddi bencilliğini atlatma durumundadır. Sevdiği kadın,
Engelsiz arzuyu hayal etmek imkânsızdır; bir şeyi engel olarak gördüğümüz her bağlamda aynı zamanda arzuluyor oluruz. Özelde Oedipus hikâyesinin, belki de genelde anlatının büyülü olmalarının nedeni, bizlerin ve bu kurmacalarda geçen kadın ve erkek kahramanların, engellerin mi arzuyu, yoksa arzunun mu engelleri yarattığını asla bilemememizdir.
20 soru çözmekle kazanılan üniversiteyi her şey sananlara gelsin :))
🍀"Benim için en önemli nitelik, erkeğin iyi bir eğitim görmüş olmasıydı. Her zaman doktora yapmış birisiyle evlenmeyi hayal ederdim. Fakat sonunda üniversiteye gitmemiş biriyle evlendim. Aslında o "Hayat Üniversitesinden mezundu." Bana hayran ve kesinlikle tanıdığım en şeker insan. Daha fazla ne isteyebilirim? Standartlar listesine diploma gibi basit şeyleri koymanızı önermem. Bu benim arayışımı sınırlandırmıştı. Katıldığım bilimsel toplantılarda diploması olmadığı için kocama rastlayamazdım."🍀 (BİR KADIN BİR ERKEK, sayfa:74)
Reklam
68 syf.
·
Puan vermedi
"Sana beni asla tanımamış olan sana"
Kadın adama olan büyük tutkusunu hep bir "bilinmeyen" olarak yani tek başına yaşamaya razıdır. Bu aşk öyküsünde taraflar değil sadece tek bir taraf var , beni derinden etkileyen bir kitap aşkın ne kadar acı ve hüzün dolu olduğunu bir kez daha göstermiş oldu. Böylesine gerçek bir anlamda aşk denilebilir mi? Yazar okuru bir kez daha derin düşüncelere ve psikolojik tahlillere davet ediyor. Kitabın sonu öylesine sıradan bir şekilde mutlu bitmiyor Kadın bitiyor adam kadının kim olduğunu asla bilemiyor. Saplantı, hayal kırıklığı, melankoli, ölüm gibi bir çok temayı içinde barındıran bir kitap..
Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu
Bilinmeyen Bir Kadının MektubuStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022224,9bin okunma
432 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Bu kitap herkese hitap etmeyebilir ama Karanlık romantizm kitaplarda kaybolmak isteyenler ve sınır tanımayanlar için kesinlikle ideal… Sevgi ve Nefret dolu bir cehenneme hazır mısınız ? Erika daha çok küçük yaşta babasını kaybetmişti babası ile birlikte adeta annesini de kaybetmiş gibi olmuştu çünkü babasının ölümü annesini çok sarsmıştı ve
Günaha Davet
Günaha DavetPenelope Douglas · Dex Kitap · 2023447 okunma
300 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Başkalarının mutluluğu artık mutlu olamayanların sevinci hâline geliyor.
Okumaya başlarken ne anlatıyor bu dediğim ama bitirdiğimde bu düşüncemden dolayı mahçup olduğum bende burukluk bırakan bir eser. Kitap ne kadar Felix'in aşkı olarak anlatılsa da en sonunda kimin kime ne kadar tutkulu şekilde bağlandığını anlıyorsunuz. Eser 19. yüzyılın başlarında Touraine, Clochergoud, Paris, İngiltere arasında geçen olayları
Vadideki Zambak
Vadideki ZambakHonore de Balzac · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202242,4bin okunma
Blum (1976) küçük kızın annesinde uyandırdığı bir kadın olarak kendine saygı eksenli ödipal rekabet ve çatışmaların önemini vurgu- lar: Eğer anne bir kadın olarak saygınlığını düşürmüşse, kızımnkini de düşürecektir ve annenin kendine saygısı kızın kendine saygısı- nı güçlü bir biçimde etkileyecektir. Annenin kendi genıtalliğine ve oğlan çocuğunun penisine duyduğu hayranlığa ilişkin çözülmemiş çatışmaları kız çocuğunun penis hasediyle kardeş husumetini birlikte yaşamasına yol açacaktır. Normal olarak, küçük kız yalnızca annesin- de yaşadığı hayal kırıklığından değil; onunla özdeşleştiğinden dolayı da babaya yönelir.
Sayfa 77
Reklam
331 syf.
·
Puan vermedi
Adı bilinmeyen bir ülkenin adı bilinmeyen bir kentinde, arabasının direksiyonunda trafik ışığının yeşile dönmesini bekleyen bir adam ansızın kör olur. Ancak karanlıklara değil, bembeyaz bir boşluğa gömülür. Arkasından, körlük salgını bütün kente, hatta bütün ülkeye yayılır. Ne yönetim kalır ülkede, ne de düzen; bütün körler karantinaya alınır. Hayal bile edilemeyecek bir kaos, pislik, açlık ve zorbalık hüküm sürmektedir artık. Yaşam durmuştur, insanların tek çabası, ne pahasına olursa olsun hayatta kalmaktır. Roman, kentteki akıl hastanesinde karantinaya alınan, oradan kurtulunca da birbirinden ayrılmayan, biri çocuk yedi kişiye odaklanır. Aralarında, bütün kentte gözleri gören tek kişi olan ve gruptakilere rehberlik eden bir kadın da vardır. Bu yedi kişi, cehenneme dönen bu kentte, hayatta kalabilmek için inanılmaz bir mücadele verir. Saramago’nun müthiş bir gözlem gücüyle betimlediği bu kaotik dünya, insanın karanlık yüzünün simgesi. Körlük, ürkütücü bir roman, beklenmedik bir felaketi yaşayan bir toplumun nasıl çöktüğünün, nasıl bencilleştiğinin ve değer yargılarını yitirdiğinin hikâyesi. Konusunun ürkütücülüğüne rağmen olağanüstü bir şiirsellikle anlatılmış bu unutulmaz roman, usta yazarın belki de en etkileyici yapıtı.
Körlük
KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022104bin okunma
626 syf.
·
Puan vermedi
On yaşında öksüz kalan Jane Eyre, kendisini hiçbir zaman sevmeyen, ancak kocasının vasiyeti üzerine bakımını üstlenen yengesiyle zor bir yaşam sürmektedir. Gönderildiği katı kuralları olan yatılı okulda (aslında Charlotte Brontë'nin bir yılını geçirdiği Lancashire'daki okuldur) kötü günler geçirir. Ancak Jane Eyre, Charlotte Brontë kadar şanslı değildir; okulda on yıl kalır ve öğretmen olarak mezun olur. Edward Rochester'ın malikânesinde mürebbiye olarak iş bulur. Evin gizemli efendisi Rochester'e âşık olur; ancak onu hayal bile edemeyeceği zorluklar ve acılar beklemektedir. XIX. yüzyıl İngilteresi'nde, her türlü tutuculuğun kol gezdiği Victoria döneminde geçen Jane Eyre, birçoklarınca kadın hak ve özgürlüklerine sahip çıkan ilk romanlardan biri olarak kabul edilir. Yazarı Charlotte Brontë'nin yaşamından izler de taşıyan roman, hayatın sillesini yiyen yapayalnız bir genç kızın güçlü bir kadına dönüşmesinin öyküsüdür. Jane Eyre, yalnızca kadının erkek egemen toplumdaki konumuna gözüpek yaklaşımıyla değil, güçlü ve tutkulu anlatımıyla da edebiyata yenilikler getirmiş bir öncü kitaptır.
Jane Eyre
Jane EyreCharlotte Brontë · Can Yayınları · 202031,3bin okunma
Ruhun Gemisi
Kaptanın Seyir Defteri -05- 10/05/2024 Ruhunun beden ile bedenin ruh ile etkileşimi. Ontolojik açısında bakıldığı zaman; doğmuş bir canlı kendisini doğuran canlının varlıksal açıdan tamamlandığının ispatıdır. Buna biyolojik açıdanda da hücrenin bir şekilde hayatına devam etmesi için verilmiş bir yetenek olarak bakmak gerekir. Tüm genetik
Erkek kadından vazgeçer, kadın geçmez, kadın erkeğe asılır ve erkek haksız yere kendisinin kadının peşinden gittiğini hayal eder, oysa kadın onu çağırır. Erkek manastırları kadın manastırlarından son dere­ce daha değerlidir, erkeklerin aşka ihtiyacı yoktur, ten onların aklını başından aynı güçle almaz, erkek erkek olduğu için ıstırap çekmez, parasız kaldığı ya da gücü kudreti olmadığı için ıstırap çeker, kadın kadın olduğu için ve sevilmediği için ıstırap çeker.
Biz ölümlüler, ister kadın olalım ister erkek, kahvaltıyla akşam yemeği arasında birçok hayal kırıklığını sindiriveririz; gözyaşlarımızı geriye itip, biraz solgun dudaklarla öylece bakar ve yöneltilen sorulara, "Ah, yok bir şey!" deriz. Gurur da bize yardım eder ki gurur da bizi karşımızdakileri incitmeye değil de acılarımızı gizlemeye yönelttiği zaman iyi bir şeydir.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.