Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"İnsanın hayat karşısında şaşkına dönmesi, onu varoluşsal evsizlik haline sokar. Şaşkın insan, evsizler gibi ortada kalakalır. Kapının önünde olup da, içeri girememek gibi bir durumdur bu. Yaşadığı dünya insanın evi olmaktan çıkar. İnsanın içi, endişe ve korkularla sıkış tıkış olur. Kişinin dünyayla bağı kopar. Hayat ona yabancı gelir. Ancak bu durumu nasıl yönlendireceği her zamanki gibi kişinin kendine kalmıştır. Yaşanan her olayı insan, lehine çevirebilecek bir güce sahiptir. Eğer yönetmeyi bilirsen, bu hal insana yeni kapılar açar; kişinin kendisine ve hayata yeni bir açıdan bakma fırsatı verir."
ne eski bir tango melodisi, ne de siyah önlüklü bir mektepli kız resmi, hayır beni on sekiz yıl evvelki o tatlı hatıraları alemine atan, gazetede götürdüğüm iki satırlık, kupkuru, alalade bir kiralık ilanı oldu. o anda pendik sahilleri birden gözümde canlanıverdi. o köşk...o köşkün bizim bahçeye bakan penceresi...ve o pencereden mahinur...sarı
Reklam
Hayat insanı yalanlara alıştırabilir ama ben içimdeki sesi dinleyip bu sahte dünyanın dışına çıkacağım...
Cinayet
Genelev Çiçekçisi Selim'in cesedi iki gecedir çiçeklerin arasında yatıyordu. Sırtüstü düşmüştü, çiçeklerin saplarını kesmek için kullandığı bıçak, kalbine saplanmıştı. Cumartesi gecesi öldürüldüğünü düşünüyorduk. Katil onu öldürdükten sonra kapıyı çekip çıkmış olmalıydı. Araya tatil girince çiçekçi bir gün kapalı kalmış, cesedi bu
Genelev ÇiçekçisiKitabı okudu
Güz geldi mi göçüp gidiyorsun buralardan Mahzun kalıyor kalbim ve gözlerim.. Sen sevgileri ve yolları hatırlatıyorsun bana Turnam, bir gün bırakmayacağım peşini, Ömrüm oldukça ardından geleceğim.. Bir yamalı yelkenden sular damlayacak, Veya gemici şarkıları söyleyeceğim bir şilepte. Merhaba rüzgar diyeceğim, merhaba maden kömürü Verin
Hayat Bakma
Ne olursa olsun hayatını durdurma! Durup hayat bakmaya başladığın zaman yaşamak zordur.
Reklam
Göğe Bakma Durağı
Ne denmişse yalan hayat için, İşte o,yaşandığı gibi sokaklarda.
Sayfa 15 - YKY- Turnam,Bir Gün Bırakmıyacağım...Kitabı okudu
İnsan sadece iki şekilde huzur bulabilir: O yeniden bir hayvana dönüşebilir. O zaman o tek olacaktır, o zaman hiçbir bölünme olmayacaktır, o zaman huzur olacaktır, sessizlik, ahenk... Ve milyonlarca insanın yapmaya çalıştığı şey farklı şekillerde hayvan olmaktır. Savaş insana yine hayvan olma şansı verir; bu yüzden savaşın büyük bir çekim gücü
Selanikli Ester
"Burası Fransa değil, bakma coğrafi olarak Avrupa'da olduğumuza, burası Doğu medeniyeti Şehsuvar. Bizde hayat daha serttir, daha acımasız... Başka ihtimal yok, ya zalim olacaksın, ya mazlum, ya katil ya da kurban. Evet, vaziyet bu kadar mühim... Yarın daha da beter olacak, çünkü eninde sonunda kaybedeceksin, o zaman mazlum olacaksın, senin kıydıkların sana kıyacaklar..."
Sayfa 166 - Everest Yayınları 1.Baskı 2015
Samimi insanların konuşması, planlanmış olmaması ve ucunun nereye varacağının bilinmemesiyle üretken bir süreçtir. Yunus'un "Her dem yeniden doğarız/ Bizden kim usanası" dediği gibi, sohbet her dem tazelenir, her dem yeni yollar, yeni bakma ve duyma biçimleri üretir.
Reklam
Sevgili Dost, Hayattan söz etmenin tam zamanı şimdi. Çünkü dönmedolap en tepede duruyor. Hafif hafif sallandığına bakma, kalbi hızlı hızlı vuruyor. Aşağıya inmeden bir cümleyle anlatmalı hayatı. Ama yazık, salıncak aşağıya kayıyor; bu ürperiş hayat olamaz mı? Hayır, şimdi olmaz. Ancak en yüksekteyken söz edilebilir hayattan. Hayır, şimdi olmaz! Sevgili Dost, Buradan parkın her yeri görülebiliyor. Her an değişiyor manzara; çocuklar bir yandan atlarının kafalarını sallıyor, bir yandan annelerine el sallıyorlar. Çığlıklar yükseliyor; gondolda cinayet var. Ahtapotlar süzülüyor parkın içine, kollarında sallıyorlar el uzatamayanları birbirlerine. Sevgili Dost, İşte dönmedolap yine en tepeye geldi. Hayattan söz etmenin tam zamanı şimdi. İşte dolabın yeni yolcuları. Bu dolap Yunus'un dolabı değil, inlemiyor. Bu dolapta bulunmuyor saklananlar. İşte dolabın eski yolcuları iniyor. Beni indirmeden hayattan söz etmeliyim. Dolap hareketsiz, bir şeyler söylememi bekliyor. Bulamıyorum yazık, gözlerim çarpışan arabalara kayıyor. Vakit geç olmalı; sadece bir araba, tepesinden kıvılcımlar saçarak kayıyor pistte. Sadece bir araba; çarpışacak yok kimse. Sadece bir araba; kıvılcımlar saçarak vuruyor duvarlara... Yazık salıncak aşağıya kayıyor. Yazık; ancak en tepedeyken söz edilebilirdi hayattan. Sevgili Dost, İndirdiler salıncaktan.
Sayfa 89 - Şule Yayınları
Ne denmişse yalan hayat için, İşte o yaşandığı gibi sokaklarda. Cümle geçmişini aziz bileceğim. Turnam bir gün bırakmayacağım seni Yaşamak ve sevmek için ardarda, Ömrüm Oldukça peşinden geleceğim...
Sayfa 15 - Yapı Kredi Yayınları
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.