Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
188 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
“İleride Öteki Ben’den benim başyapıtım olarak bahsedecekler”
İnsancıklar isimli ilk romanını bitiren Dostoyevski, 4 Mayıs 1845 tarihli mektubunda ağabeyine şunları yazıyordu: “Eğer ilk roman oturursa, kafamda edebiyat dünyasındaki yerimi sağlamlaştıracak birçok yeni düşünce var.” İşte bu düşüncelerden birinin de, Öteki adlı romanından bahsediyordu. O zamanın ünlü eleştirmeni Belinski; Dostoyevski nin
Öteki
ÖtekiFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201922bin okunma
Artık kendimle de barışık olmadığımdan olacak, başkalarıyla ya hiç anlaşamıyor ya da çok az, o da zar zor anlaşabiliyordum. Ara sıra elde edilen başarılar; bir hayatı, bir boşluğu doldursun, bir sıla özlemini gidersin diye aradığım sevinçler yok değildi; ama bunlar öylesine yetersizdi ki duyduğum varoluş kaygısını birazcık olsun dindiremiyorlardı bile. Beni oyalamaktan öte yapabildikleri birşey de yoktu. Istırap ve başarısızlıklar bana, başarının sevinçlerinden daha gerçek gibi geliyorlar. Yaşamayı durmadan denedimse de her seferinde hep kıyısından köşesinden geçtim. Galiba insanların çoğu da böyle. Unutmayı bir türlü beceremedim. Unutmak için, sadece kendi ölümümü değil, sevdiklerimin ve dünyanın sonunu da unutmak gerekiyor.
Sayfa 17 - Kaknüs Yayınları
Reklam
Olması gereken ve Ötesi
Olması  gerektiği gibi olan neydi, bunca yaşanmış yada yaşamış sandığı anılar ve duyguların bühranla beraber kaybolmasını kim kabul edebilirdi. Sahi insan bu kadar kabullenici bir varlık mıydı ki, yaşanmış onca duyguyu yaşanmamış sayacak. İnsan o kadar bencil miydi ki, yüzündeki o anlam vermediği gülümsemeyi esirgeyecek hiç sanmıyorum eğer insan yaşadığını hissederse en dipte dahi olsa bir yolunu bulup o zirveye çıkmak isterdi. Olması gerekenler sadece bizim uydurduğumuzbir kabulleniş ve kısa yoldan benmerkimiz haricinde gelişen olguydu güya ki zaten her şey Allah'ı izniyle bir nakış misalı nakşediliyordu cihana ve bizde buna şahit oluyorduk ve aynı zamanda bizde kümeler arası etkileşimde yerimizi alıyorduk. Bu her şeyi başımızdan savurma hallerimiz insanoğlunun oluşturduğu hurafelerden biri değil miydi sizce de?
Gülcan Demir
Gülcan Demir
336 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Hayatımda belki de hiç bir kitapta bu kadar ürkmemiştim. Tek istisna Stephen King'in Mahşer adlı başyapıtıydı: Mahşer, salgın hastalığın yayılışını en az 500 sayfa boyunca anlatırken beni çok etkilemiş, artık hapşıran insanlardan ürker ve gerçekten kâbus görür duruma gelmiştim. Kafes, daha önce pek bilmediğim bir korku duygusuyla dolu. Aldığı
Kafes
KafesJosh Malerman · İthaki Yayınları · 201813bin okunma
Biraz uzun ama şu harika metni okuyunuz lütfen..
-Gusev sanki kendi içinde derin düşüncelere dalmış gibi, dalgın dalgın konuşuyordu. - Bu konuda epey düşünmüşlüğüm vardır, Mstislav Sergeyeviç. Savaş meydanında tüfeğinle yere yapışmış yatıyorsundur, hava tıpkı şu anda olduğu gibi zifiri karanlık... ve üzerine şakır şakır yağmur yağıyor... O anda ne düşünmeye çalışırsan çalış, dönüp dolaşıp ölüme
Sayfa 201Kitabı okudu
Aciz
Ölüyoruz zamanla hepimiz Kimimiz yaşlılıktan, kimimiz yalnızlıktan Kimimizin bedeni yorulmuş kimimizin ruhu Bazılarımızın nefesi tükenmiştir, Bazılarımızın nefes alacak gücü Sokak lambalarının bile sokakları aydınlatamadığı, Hiç kimsenin hiç kimseye kendini anlatamadığı, Şu üç beş günlük dünyada kaçımız yaşıyoruz? Yerin altında değil de üstünde olduğumuzdan, Soluduğumuz havadaki kokuyu, Yaşamak belirtisi saydığımızdan "Yaşıyorum" diyerek avutuyoruz kendimizi Oysa içimizde sevmeyi bile beceremeyen ölü acizliği Sahi, yaşıyor muyuz?
Şairimsi
Şairimsi
"Sensizliğe...
Reklam
556 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 günde okudu
“Açlığı, yalnız kendi midesinde değil, çocuklarının karınlarında da hissedebilen bir insanı nasıl korkutabilirsin?” Ne okudum ben... Aman Allah'ım; yokluk, dram, sefalet, acımasızlık, açlık, umutsuzluk, isyan... Daha önce de iki kitabını okuduğum muhteşem yazar, John Steinbeck... Amerika'nın buhran döneminde, kapitalist düzenin tarımı esir alması ile fakirleşen ve toprakları bankalar tarafından alınan binlerce insanın hayatta kalma mücadelesinin anlatıldığı efsane bir roman. Bir ailenin topraklarından göç edilişinde yanlarında yolculuk ettim. Toprağı hissettim, havayı kokladım, kamyoneti kullandım. Bazen Tom gibi düşündüm, bazen Peder oldum... Çoğu zaman da güçlü anne gibi hissettim. Hele hamile kızın son yaptığı ise takdire şayandı. Hiç böyle bir son düşünmemiştim.Tüm ruhum ile kapitalist düzene isyan ettim. Boşa çıkan umutların, hüzne dönüşen sevinçlerini her hücremde hissettim. Tek kelime ile harikaydı. Ben çok beğendim, tekrar okuyacağım. Takdir sizlerin, keyifli okumalar dilerim.
Gazap Üzümleri
Gazap ÜzümleriJohn Steinbeck · Sel Yayınları · 202035,3bin okunma
272 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 saatte okudu
MOMO kitap incelemesi
Bazen hepimiz kendimizi kalabalıklar içinde yalnız hissederiz. Bazen zamandan tasarruf etmeye çalışırız ama elimizde hiçbir şey kalmaz. Bazen çocukları görürüz, ellerinde en pahalı oyuncaklar ancak nasıl oynayacaklarından bir haberdar tek bildikleri sorun çıkarmak... Peki neden böyle oluyor hiç düşündünüz mü? Sürekli daha fazla vakit yaratmaya
Momo
MomoMichael Ende · Qanun Nəşriyyatı · 201965,9bin okunma
400 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Herkesin okuması dileğiyle
Ülkemizde Allah ile aldatmak konusunda bir kişi, kitap yazınca genellikle ülke insanları ‘’Aldatana’’ değil, ‘’Aldanıyorsun’’ diyene kızarlar. Bu sebepten dolayıdır ki kitabın yazarı rahmetli Yaşar Nuri ÖZTÜRK çok tepki almıştır. Yazılana değil yazana bakan yurdum insanını derin uykusundan uyandıramayan kitaptır. Özetle Allah diye diye menfaat
Allah ile Aldatmak
Allah ile AldatmakYaşar Nuri Öztürk · Yeni Boyut Yayınları · 20091,011 okunma
60 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 saatte okudu
Ölünce anlamayın şimdi anlayın bizi...
Eski kuşağın deyişiyle yeni yetme genç bir şairin ilk şiir kitabı bu. Çağrışımlarını, özünü, fikirlerini, sancılarını, birikimlerini bir bir dökmüş kitabın sayfaları arasına. İnsanı ve toplumu da katmaktan geri kalmamış sevgili şairimiz. Çok şiir kitabı okur çok şair tanırım. Hem bu toprağın ağacından çıkanları hem de dünya ağacının farklı
Bir Sancının Panoraması
Bir Sancının PanoramasıFurkan Güreci · İzan Yayıncılık · 202166 okunma
Reklam
217 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Honore de Balzac
Honore de Balzac
Napolyon'la birlikte doğdu. Biri kılıcı, diğeri kalemi seçti. Dünyayı fethetmenin yolunun silahtan değil, sanattan geçtiğini biliyordu Balzac. "Onun kılıçla sona erdiremediğini ben kalemle tamamlayacağım." der. Azla yetinmez, mükemmeli arar, bu yolda yorulmaz; yükseldiği yerden alçalır,
Üç Büyük Usta
Üç Büyük UstaStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20215,1bin okunma
261 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Okuduğum en güzel kitaplardan bir tanesi değil en iyisi :) _________ 23 Aralık 2018 güncellemesi: 'Heeellloooo. Meraba arkadaşlar. 1000Kitap hesabıma hoşgeldiniz. Bugün sizlerle Sineklerin Tanrısı kitabı hakkındaki fikirlerimi paylaşacağım. İncelememi beğenirseniz beğen butonuna tıklamayı ve yorum yazmayı unutmayın'. (*) Çocuk yolcuların olduğu bir uçak, bir adaya düşüyor. Pilot ölüyor. Çocuklar bir şekilde kazadan kurtuluyorlar. Adada hiç kimse yok. Daha önce adaya ayak basılmamış. Çocukların yaşları ise 6 ile 12 arası. Kitabımız böyle başlıyor. Bundan sonrası ise çok iyi kurgulanmış. Kitabın her kelimesinin bir önemi ve simgesel bir değeri var. Bana öyle geliyorki, gerçekten de böyle bir şey olsa, yani bir uçak düşse, çocuklar tam olarak yazarın yazdığı gibi davranacaktır. Olaylar çok sürükleyici. Dili çok sade. Mine Urgan'ın böyle güzel bir kitabı çevirmesi çok iyi olmuş. Hayvanların Çiftliği gibi bu kitap da çocuk kitabı gibi durmasına rağmen, aslında değil. İnsanı insan hakkında düşünmeye yönelten bir kitap. Kitabı bitirdikten sonra gene Mine Urgan'ın yazdığı sonsözü okumanızı öneririm. İyi okumalar dilerim. *Youtuber'ların yaptıkları giriş ile ilgili kötü bir şakaydı sadece. Youtube izlemeyen dostlar olabilir. :)
Sineklerin Tanrısı
Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202080,3bin okunma
"Pişmanlığın insanı özgürleştirdiği söylenir, hiç de öyle değil."
Sayfa 41 - Karbon KitapKitabı okudu
360 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
11 günde okudu
20 Haziran 1942, Cumartesi Günlük tutmak benim gibi biri için tuhaf bir duygu. Yalnızca daha önce hiç yazmadığımdan değil. İleride ben de dahil hiç kimse on üç yaşında bir kızın içinden geçenlerle ilgilenmeyecekmiş gibi geliyor. Fakat aslında bunun hiçbir önemi yok, ben yazmak ve daha da önemlisi kalbimden geçen bir sürü şeyi ortaya dökmek
Anne Frank'ın Hatıra Defteri
Anne Frank'ın Hatıra DefteriAnne Frank · Epsilon Yayınevi · 20227,6bin okunma
500 syf.
10/10 puan verdi
ÖMRÜNÜZDE HİÇ KİMSEYİ SEVMEDİNİZ Mİ ?????
Heathcliff‘ e yöneltilmiş can alıcı soru. Bunun cevabı çok basitti. Zaten her şeyi sevdiğinden yapmadı mı ? Hem de kendi benliğini kaybedecek kadar. Nasıl başladı ve nasıl bitti asla anlayamayacağınız inanılmaz bir baş yapıt ile karşı karşıya kalabilirsiniz ve hatta kötülüğün kokusunu bile alabilirsiniz. “Onu seviyorum çünkü o benim, benden öte
Uğultulu Tepeler
Uğultulu TepelerEmily Brontë · Martı Yayınları · 201242,1bin okunma
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.