Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Hünkâr İskelesi Antlaşması(1833), Osmanlı Devleti’ni resmen Rus himâyesi altına sokmuştu. İstanbul’un, özel­ likle Boğazların Rus kontrolüne geçmesi diğer Avrupa dev­ letlerini endişelendirmekteydi. Bu yüzden Osmanh Devleti müşterek himaye sayesinde rahat nefes alabildi. Osmanh Devleti ise, yenileşme sürecine girmiş bulunmaktaydı.
Osmanlı Devleti, Navarin'de gemileri yanan Mısır Hidivi Mehmet Ali Paşa'nın tazminat talepleri ile de uğraşıyordu. Onun bitmez tükenmez istekleri karşısında çaresiz kalan devlet, askeri güç kullanmak zorunda kaldı ama bu defa da kendi valisine karşı zafer elde edemedi. Mehmet Ali Paşa, Kütahya'ya kadar ilerledi. Osmanlılar, onu ancak Rusya'yı yardıma çağırarak durdurabildi. II. Mahmut, "Denize düşen yılana sarılır." diyerek Ruslarla Hünkâr İskelesi Antlaşması'nı imzaladı (1833). Antlaşmaya göre Osmanlı Devleti'ne bir saldırı olursa Ruslar yardıma gelecekler, Rusya'ya saldırı olması halinde ise Osmanlılar sadece boğazları kapatacaktı.
Sayfa 225 - Yeditepe Yayınevi 1. Baskı Ekim 2022Kitabı okudu
Reklam
Boğazlar Sorunu
OsmanlI Devleti'nin elinde bulundurduğu İstanbul ve Çanakkale boğazlan devletlerarası alanda 1774 Küçük Kaynarca Antlaşması ile sorunlar taşımaya başlamıştır. Daha önceden Osmanlı Devleti'nin kesin egemenliğinde olan boğazlardan Rusya'nın geçiş hakkı elde etmesi, bu sorunu doğurmuştur. 1805 yılında Osmanlı devleti ile Rusya arasında imzalanan gizli bir antlaşma ile yabancı savaş gemilerinin Karadeniz'e girişi yasaklandı. 1809 yılında İngiltere ile imzalanan bir antlaşma ile boğazlar tüm yabancı savaş gemilerine kapatıldı. 1826 yılında imzalanan Akkerman Antlaşması ile Rusya boğazlardan ticaret gemisi geçirme hakkını yeniden elde etti. 1833 yılında imzalanan Hünkar iskelesi Antlaşması ile boğazlar, Rusya dışında tüm yabancı savaş gemilerine kapatıldı. 1841 yılında İngiltere, Avusturya, Prusya, Rusya, Fransa ve Osmanlı Devleti arasında imzalanan Londra Antlaşması ile banş zamanında boğazlardan savaş gemilerinin geçmemesi kararlaştınldı. 1871 Londra Konferansı'nda Osmanlı Devleti'nin banşta da dost ülkelerin savaş gemilerine boğazları açabileceği karara bağlandı. 1920 yılında imzalanan Sevr Banş Antlaşması'nda boğazlann yönetimi devletlerarası bir komisyona bırakılıyordu. 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan Lozan Barış Antlaşması'na göre ise, Milletler Cemiyeti'ne bağlı ve başkanı Türk olan bir komisyon boğazlar konusunda tam yetkili olacak ve bölge askerden arındırılacaktı. 1936 yılında Montreux'de toplanan devletlerarası konferansta bu komisyon kaldınlarak tüm yetkileri Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ne verildi ve boğazlara Türk Silahlı Kuvvetleri konuşlandırıldı.
Tanzimat 'ın aslı
Osmanlı Devleti adeta Rus himayesine sokan Hünkar İskelesi Antlaşması Batı devletlerini endişeye düşürmüştür İşte bu sebeple 5 devlet BabıAliye verdikleri bir nota ile kendilerinden habersiz bir karar verilmemesini bildirmişlerdir Böylece Mısır meselesi beynelminel bir şekle girmiş ve Türkiye artık yabancı müdahalesinin tabii mevzularından birini teşkil etmiş bu beş devletin adeta himayesi altına girmiştir işte Tanzimat budur ve Mısır meselesinin halli için bir araya gelmiş 5 devletin dahili idaremize vermek istedikleri şekilde anlaşmalarıdır Bizim rical bunu kendileri yapar gibi görünmüşlerdir Aslında Nizam-ı Cedid ile başlayan Ocağın kaldırılması ile pek feci şekilde hızlanan inkırazımızın merhalelerinden biri de şu Mısır meselesinin halli sebebiyle başlamış ve ne gariptir ki hala da Devleti kurtarıcı bir hamle olarak anlaşılmıştır. Halbuki Tanzimat Osmanlı paşalarının Devleti kuvvetlendirmek için ortaya koydukları bir prensipler mecmuu değil Aksine Avrupa diplomatlarının hazırladıkları ve daima kendi menfaatlerine kullandıkları Milli manevi temelleri tahrip edici bir oyun olmuştur
Sayfa 777Kitabı okudu
Bir utanç belgesi olan 1833 Hünkâr İskelesi Antlaşması Rusya'ya, sultanı kendi "vassalı" olan Kavalalı Mehmet Ali Paşa'dan korumak için, birliklerini İstanbul yakınlarına yerleştirmesine bile izin veriyordu.
Sayfa 134Kitabı okudu
Zaten hep, İngiltere kârlı çıkar.
1841 yılında durumu değerlendirdiğimizde, Osmanlı devleti üzerinde koruyuculuğunu kurmak isteyen Rusya gerilemiş, Fransa'nın Mısır üzerinde sağlamak istediği üstünlük ortadan kaldırılmış ve Hünkâr İskelesi Antlaşması son bulmuştur. Neresinden bakılırsa bakılsın, bu gelişmelerden kârlı çıkan tek devlet vardı: İngiltere.
Sayfa 303Kitabı okudu
Reklam
Batılılar anlamak istemese de, Sovyetler Birliği hala dikkate alınması gereken bir güçtü. Türkler, Rusya'nın en büyük olası düşman olduğu on dokuzuncu yüzyılı tersine çevirebilirlerdi. 1833 Hünkar iskelesi Antlaşması'ndan bu yana, Rusya'yla Türkiye'nin çarpışma yerine uzlaşma yaşadığı ilk dönem 1920'Lerle 1930'lara rast gelir. Aynı zamanda Sovyet politikasında da değişiklikler yaşanıyordu. Türkiye'de bir komünist devrimini destekleme fikrinden vazgeçmişlerdi. Benzer şekilde antikomünist olmalarına rağmen Türk liderleri, bunun Sovyetler Birliği'yle iş ilişkileri kurmalarını engellemesine izin vermediler. Yeni Türkiye'yi batı tarzında, laik bir devlet olarak inşa etmek gayesi güden Kemalist rejim, batı taraftarıydı ama milli güvenlik açısından gerekli görülmediği müddetçe bu, Batı Devletleriyle uluslararası bir ittifak kurmalarına sebep olamazdı. Her zaman olduğu gibi dış politika belirlenirken, güç politikası ideolojiden daha önemliydi.
Sayfa 65 - MOZAİK YAYINLARI
İngiltere krizde şimdiye dek Osmanlıların yanında olmuştu ama Hünkar iskelesi Antlaşması, anlaşmadaki gizli maddenin Rusya'ya boğazlardan serbest geçiş hakkı tanıyacağı düşüncesiyle İngiltere Dışişleri Bakanını huzursuz etmişti. Ayrıca Osmanlı imp'nun Rus himayesi altında girmesi tehlikesini de göz ardı edemiyordu. 1830'larda Fransa, durumu lngiltere için daha da zorlaştırarak Mehmet Ali Paşa'ya destek vermeye başlamıştı. ll. Mahmut, 1839'da Mehmet Ali Paşa'yı Suriye'den çıkartmaya karar verince bu tehlike test edilmiş oldu. Haziran ayında yapılan Nizip Savaşı 'nı Mehmet Ali Paşa kazandı. Yenilgi haberi lstanbul'a ulaşmadan önce II. Mahmut ölmüş, yerine 16 yaşındaki oğlu Abdülmecid geçmişti. imparatorluğun ayakta kalmak için Avrupa desteğine ihtiyacı vardı. Mehmet Ali Paşa kanalıyla Fransa'nın sebep olduğu dolaylı tehlike, Rusya'yla lngiltere'nin uzlaşmasına yol açtı...
Sayfa 14 - MOZAİK YAYINLARI
1833'de batı Anadolu'da bulunan, Kütahya'ya varan Mehmet Ali Paşa, lstanbul'a doğru ilerliyordu. Desteksiz kalan ll. Mahmut, Rusya'dan yardım istedi. Nisan 1833'de 1 4.000 Rus askeri donanma desteğiyle lstanbul'a geldi. Temmuz ayında imzalanan Hünkar iskelesi Antlaşması 'yla Rusya'yla Osmanlı imparatorluğu dışarıdan gelecek bir saldırıya karşı birbirlerine yardım etme konusunda anlaştılar. Antlaşmanın gizli bir maddesinde Rusya üçüncü tarafın saldınsına uğradığında Osmanlı ordusunu veya donanmasını yardıma çağırmayacağını, Osmanlı Hükümetiyse bir savaş anında boğazları yabancı savaş gemilerine kapatacağını kabul etti. Bu sırada Osmanlılar, Mehmet Ali Paşa'nın Mısır ordusunun çekildiği Suriye'ye vali olmasını kabul etmişlerdi.
Sayfa 14 - MOZAİK YAYINLARI
Boğazlar sorunu ilk defa Hünkar İskelesi antlaşması ile ortaya çıkmıştır (1833)
Reklam
Sözde Hünkâr İskelesi Antlaşması(*) bir ittifak antlaşması gibi görünürse de, içindeki altı maddenin altısı da Rusya Çarlığının koruyucu durumda olduğunu bildirir. Bunlar arasında, ikinci maddesi ki: “1829 milâdi senesinin eylülünün ikinci günü Edirne’de yapılmış olan barış sözleşmesi ve adı geçen antlaşmaya giren bütün öteki antlaşmalar, yine
Sayfa 294 - RUSLARLA İLK SİYASÎ MÜNASEBETLERKitabı okudu
İkinci Mahmud zamanında Hünkâr İskelesi(*) adı ile bir ittifak antlaşması varsa da, bunda da her iki tarafın samimîliğini gösterecek hiçbir açıklık olmayıp, yıkılan Rus çarlığının hilekârlığı ile ortadan kalkan Osmanlı saltanatının beceriksizlik ve güçsüzlüğünden başka bir şey yoktur. Rus Çarlığı, bu antlaşma, ile Osmanlı İmparatorluğu üzerinde bir “manda" sahibi kesilmiş, Osmanlı İmparatorluğu bu antlaşmayı imza etmekle hem mânevî, hem de maddî bakımdan küçülüp ezilmişti. * Hünkâr İskelesi Antlaşması Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın oğlu İbrahim Paşa Komutasındaki Mısır ordusunun Kütahya önlerine gelmesi üzerine Osmanlı devletinin zararına olarak, Rusya ile yapılan antlaşma (8 Temmuz 1833). Antlaşma sekiz yıl sürelidir ve görünüşe göre bir ittifak ve yardım antlaşmasıdır. Fakat, gizli bir maddeyle, Osmanlı Devleti. Rusyanın askeri yardımını kabul etmiştir.
Sayfa 294 - RUSLARLA İLK SİYASÎ MÜNASEBETLERKitabı okudu
Hünkâr İskelesi Antlaşması ile Ruslara imtiyaz tanınmış
Osmanlı Devleti’nin Boğazlar üzerindeki mutlak hâkimiyet dönemi, 19.yy. başlarından itibaren savaş sonu yapılan anlaşmalarla kademeli bir şekilde sona ererken, bu dönem içinde Hünkâr İskelesi Antlaşması ayn bir öneme sahiptir.
ve İngiltere ile askeri ittifaklar yaparak oradan çıkartabildi. Osmanlı Devleti, işlerine müdahale etmeye başlayan Rusya ve İngiltere'den kurtulmak için, Fransa ile anlaşmakta tereddüt etmedi. Aradan fazla bir zaman geçmeden, Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa, Osmanlı üzerine yürüyerek Kütahya'ya kadar gelmişti. Tahtının tehlikede olduğu nu gören Il. Mahmut, l828-l829'da Osmanlı-Rus Savaşı sonunda imzalamış olduğu Edirne Antlaşması’na dayanarak Rusya'dan yardım talep etti. l833'te Kütahya Antlaşması yapıldı. Il. Mahmut kendisini güvende hissetmeyince, 8 Temmuz l833'te, İstanbul'da, Beykoz'da Hünkar İskelesi semtinde Ruslarla anlaştı, karşılıklı saldırmazlık ve yardımlaşma antlaşması imzalandı. Antlaşmanın saklı ve en önemli maddesinde, Rusya, Batı ile savaşa girdiği anda, Osmanlıların Boğazları Batılılara kapatacağı hususu vardı. Bu madde ile Rusya, kendisini İngiltere ve Fransa'dan daha güvende hissediyordu. Hünkar İskelesi Muahedesi'nin uyandırdığı beynelmilel huzursuzluk dolayısı ile Londra'da Avusturya, İngiltere, Fransa, Rusya ve Prusya devletleri murahhaslarından mürekkep bir kongre toplanmış ve müzakereler Mehmed Ali Paşa lehine bir tavır almak temayülünü göstermişti.
lll. Selim ( 1789- 1807) , Mısır'a yerleşen Fransa'yı, Rusya ve İngiltere ile askeri ittifaklar yaparak oradan çıkartabildi. Osmanlı Devleti, işlerine müdahale etmeye başlayan Rusya ve İngiltere'den kurtulmak için, Fransa ile anlaşmakta tereddüt etmedi. Aradan fazla bir zaman geçmeden, Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa, Osmanlı üzerine yürüyerek Kütahya'ya kadar gelmişti. Tahtının tehlikede olduğunu gören II. Mahmut, l828-l829'da Osmanlı-Rus Savaşı sonunda imzalamış olduğu Edirne Antiaşması'na dayanarak Rusya'dan yardım talep etti. l833'te Kütahya Antlaşması yapıldı. II. Mahmut kendisini güvende hissetmeyince, 8 Temmuz 1833'te, İstanbul'da, Beykoz'da Hünkar iskelesi semtinde Ruslarla anlaştı, karşılıklı saldırmazlık ve yardımlaşma antlaşması imzalandı. Antlaşmanın saklı ve en önemli maddesinde, Rusya, Batı ile savaşa girdiği anda, Osmanlıların Bogazları Batılılara kapatacağı hususu vardı. Bu madde ile Rusya, kendisini İngiltere ve Fransa'dan daha güvende hissediyordu. Hünkar İskelesi Muahedesi'nin uyandırdığı beynelmilel huzursuzluk dolayısı ile Londra'da Avusturya, İngiltere, Fransa, Rusya ve Prusya devletleri murahhaslarından mürekkep bir kongre toplanmış ve müzakereler Mehmet Ali Paşa lehine bir tournur almak temayülünü göstermişti. Sonuçta Akka kalesi Osmanlı Devletine bırakılmış, Valilik Mehmet Ali Paşa'ya hasredilmiş ve Mısır meselesi kapanmıştır.
17 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.