Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
352 syf.
5/10 puan verdi
·
18 günde okudu
Böyle Buyurdu Zerdüşt
Gülüyor ve beni anlamıyorlar, ben bu kulaklara göre ağız değilim.'' Friedrich Nietzsche (Kitabın en ironik sözü -zannımca- ) Nietzche‘nin derin deniz anlam karmaşasının üzerine, çeviri izdihamıyla epey yorulduğum kitap . Size öncelikle önsözde gördüğüm Nietzsche ‘ in akıl hastanesinde akıl sağlığını ileri derecede yitirmiş olarak can vermesinin, bana hissettirdiklerini uzun uzadıya yazmak isterdim lakin Allah’ın Müntakim oluşunu, elbet onu inkarı birgün çok ağır bir şekilde ödeteceğinin delilini gördüğümü kısaca söyleyip geçmek istiyorum . Kitapta Tanrının öldüğünü artık insanın bir Tanrı olduğunu ve yaşamak için zaten bir Tanrıya ihtiyacı olmadığını kendi başının çaresine bakması gerektiğini anlatmaya çalışan, zaman zaman inzivaya çekilen taşla suyla doğayla konuşan, zaman zaman halkın arasına inip kendine yeni müritler bulan kahramanımız … İnsanın üstünlüğünü savunan bir görüşte evet zaten biz tüm türlerin üstünde en üstün olan yaratılanız ama yaratıcı değiliz, bir sineği dahi yaratmaya muktedir değiliz. İnsanın Tanrının nefh ettiği ruhtan yaratılış ve varolma serüveninin başladığını düşünecek olursak Tanrı ölürse ve artık yoksa, insan artık yapayanlızsa döngüsel varoluş süngüsü nasıl sağlanır?… -Hangi Ruhla Ateşlenir- Ve nasıl süregelir ?… Nietzche’ in ünlü metaforları ironileri ve aforizmalarıyla dolu üslubu kitabın her sayfasında sergileniyor. Bence kitaptaki derinlikte kaybolmuş bizide kendiyle beraber bu kayboluş serüvenine dahil etmiş oldu. Keyifli okumalar dilerim
Friedrich Nietzsche
Friedrich Nietzsche
Böyle Buyurdu Zerdüşt
Böyle Buyurdu ZerdüştFriedrich Nietzsche · Nilüfer Yayıncılık · 201338bin okunma
184 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
#kitapyorum Kitap da satanizm tanımı ve satanizmin bir din olmadığı daha çok bir felsefe ve hristiyanlık karşıtlığının Şeytan kavramında simgeleştirilmesi olarak öne çıkarılmakta. İnsanların işlediği tüm günahları neden sadece şeytana yükleme yaptığı konusun da sorgulama yapıyorsunuz. Satanizm, şeytana tapınmanın ötesinde bir çeşit inanış veyahut tapınmadan çok, ironik bir din karşıtı varoluş manifestosu olarak anlatılmakta. insanın kendisini yine kendi varoluş özünden yaratması gerektiği gerçeğini çok güzel bir dille anlatmış. Şimdi kalkıp da bu kitabı herkese öneriyorum dersem beni aforoz ederler :D yorumumdan yola çıkarak okurum diyen arkadaşlara öneriyorum sadece
Şeytanın Kitabı
Şeytanın KitabıA. S. Lavey · Altıkırkbeş Basın Yayın · 2012191 okunma
Reklam
134 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Godot'yu Beklerken - Samuel Beckett "Herkes sırtında kendi çarmıhıyla dolaşır." "+ Hadi gidelim buradan. -Gidemeyiz.
Godot'yu Beklerken
Godot'yu BeklerkenSamuel Beckett · Kabalcı Yayınları · 20218bin okunma
80 syf.
·
Puan vermedi
·
27 saatte okudu
Kitapta kahramanımiz, kendisi degil mensubu oldugu toplumsal sınıf tarafından olusturulan burjuva hayatinin basmakalip yasayis tarzindan o kadar sıkılmış ki; cevresinde olup biten her seye karsi duyarsizlasmis. Aslında bu toplumsal sinif acisindan bakildiginda kahramanimizin hayatinda her sey olmasi gerektigi gibi gelismistir(Aileden kalan servet, gelecek kaygısi gutmemesi vs.). Nitekim kendisi de o olaganustu gecenin oncesinde baslayan varolus sancisina kadar bunun boyle oldugunu dusunmektedir. Yani her sey tıkırındadir... Fakat kahramanimiz, kurallari adeta baskalari tarafindan koyulan bu hayat tarzinin onun iradesini ele gecirdigini ve onu duygusuz bir robota donusturdugunu dusunmektedir. Öyle ki hoşlandiğı kadinin kendisini terk etmesine bile tepkisiz kalmiştir. Bu düşünce bende Dostoyevski' nin Yeraltından Notlar romanında da olusmustu ('İki kere iki dört etmek zorunda mi?' mevzusu). İste kahramanimiz, boyle bir vicdan muhasebesinin ardindan mensubu oldugu burjuva sinifinin hukuki acidan legal ama vicdani acidan masum olmayan yasam tarzindan siyrilip; hukuki acidan illegal fakat vicdani acidan masum bir yasam tarzinin akisina birakir kendini. İronik olan ise kahramanimizin çalınan benliğini ve iradesini, kendisinin de çalarak elde etmesidir. Hülasa bence bu kitapta bize bir seçim hakki sunuluyor: Dayatılan ve masum olmayan bir legalite mi yoksa iradi ve masum olan bir illegalite mi? Seçim sizin...
Olağanüstü Bir Gece
Olağanüstü Bir GeceStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023144,6bin okunma
160 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 saatte okudu
"Dinle küçük adam!!! Herkesin maskesini kuşanıp varoluş alanında saf aldığı bu dünyada senin gibi olan binlerce insan var. Şimdi büyük olanların bir zamanlar senin gibi küçük olduğunu unutma onlar sadece senden daha istekliydiler ve senin ulaşabildiğin sahtekarlığa bir adım daha çok yaklaşmış olmaları toplumda büyük adam olarak anılmalarına neden oldu sadece. Her şeyi çok bilmişliğinle göz kamaştırıyorsun doğrusu küçük adam. Tarih senin gibi binlercesini gördü, şimdi toprak altında olanlar bir zamanlar senin gibi küçük adam olduğunu kabullenemeyenler ve hatta bunu bilmeyenlerdi. İsteminin ardında boyun eğme ve itaat yatıyor, eylemlerini korkuların belirliyor malesef küçük adam. Herhangi bir etnik gurubun ardına sığınıp diğerlerini dışladın ve hatta onlara büyük acılar çektirdin. Şimdi içinde bulunduğun uykundan uyan ve yanılsamalarına bir son ver! Farklı değilsin, hiçbir zaman da olmadın malesef, sadece öyle olduğunu varsaydın. Dünyaya gelen her insanın bir gün öleceğini ve herkesin etten kemikten olduğunu unutma. İhtiraslarının hiçbir anlamı yok zamanı gelince sende mutkaka unutulmaya mahkûm olacaksın.." Kitabın başından sonuna kadar insanın asıl olan yüzünü ironik bir şekilde anlatan yazar, Küçük adamı yani insanı acımasızca gözler önüne seriyor. Olmasını istediği gibi değil de asıl olan insanı anlatıyor, acımasız tarafı da budur. Muhteşem analizler yer alıyor kitapta bunun nedeni ise yazarın hem dünyanın en çalkantılı zamanlarında yaşamış olması hem de psikanalizle uğraşması olarak görülebilir. Mutkaka okunması gereken kitaplardan. İyi okumalar diliyorum herkese...
Dinle Küçük Adam
Dinle Küçük AdamWilhelm Reich · Avrupa Yakası Yayınları · 201213,1bin okunma
120 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
"Bu dünyada zaman dairesel ve insanlar sevinçlerini ve kederlerini tekrar tekrar yaşıyorlar." "Bu dünyada iki zaman var. Biri mekanik zaman, diğeri bedenin zamanı. İki zamanın karşılaştığı yer, umutsuzluk. İki zamanın ayrıldığı yer, hoşnutluk." Alan Lightman'ın modern klasikler arasında sayılan Einstein'ın Düşleri
Einstein'ın Düşleri
Einstein'ın DüşleriAlan Lightman · Aylak Kitap · 2012439 okunma
Reklam
_Yaşam, ufacık şeylerden, küçük mutluluklardan oluşuyor. Hiçbir şey büyük ve kutsal değil. O yüzden sözde büyük olan şeylere ilgi duyarsan yaşamı ıskalarsın. Yaşam bir bardak çayı yudumlamak, bir dostla sohbet etmek, sabah yürüyüşe çıkmaktır, ama illa belli bir yere doğru değil, amaçsız, son belirlemeden hareket etmektir. Böylece herhangi bir
336 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 saatte okudu
Kitabı okumadan önce klasik aşk romanı tarzında yazıldığını düşünmüştüm. Ama okudukça aksine dünya ağrısı denen şeyin bir varoluş sorgulaması,bir nevi hiçlikle varlık arasında sıkışmış,ne var olmayı ne de yok olmayı başaramamış bir insanın arafta kalmış yaşantısıyla karşılaştım. Kendi iç hesaplaşmasının yanında toplumun dayattığı kokuşmuşluk,yalakalık,iğrençliği de gözler önüne seriyor. İnsanlık bir uçurumdur ne onlarsız yapabiliyoruz ne de onlarla.. kabulleniyoruz,kabullenemeyenler boşlukta iç ağrısı,dünya ağrısı ile sadece nefes almaya devam ediyor. Gitme isteği özgür olma isteği belki de kaçma isteği duyuyoruz bazen ama bir şeyler hep daha baskın çıkıyor,gidemiyoruz ruhumuz ağrıyor ama yine de yaşıyoruz. Bana biraz Oğuz Atayı hatırlattı gerçi Oğuz Atayın dili daha ironik daha şaşırtıcı ama öyle bir hisse kapıldım.
Dünya Ağrısı
Dünya AğrısıAyfer Tunç · Can Yayınları · 20214,068 okunma
Hayattaki en önemli şey üslup. Yani temelde, neticede önemli olan kişinin varoluş üslubu, kişinin eylemlerinde görülen karakteristik tarz. Insan kendini eylemleriyle tanımlamaktaysa eğer, o zaman üslup iki kat daha belirleyicidir; çünkü eylemi betimleyen üsluptur. Mutluluk öğrenilen bir durum. Öğrenildiği ve kendi kendini ürettiği için de idamesi dış koşullara bağımlı değil. Bu durum içerik konusunu çok ironik bir biçimde aydınlatıyor. Ve üslubun önceliğini vurguluyor.
724 syf.
·
Puan vermedi
Türk Entelijansiyası’nın Kuran’ı
Askerde okuduğum ve beni en çok yoran kitaplardan biridir. Okuması çok zor bir kitaptı. Özümseyenleri geçtim, bitirebilenin kalçasından öpüleceği kitaptır. Kesinlikle herkesin sevebileceği bir kitap değil. Kanmayın popüler mecrada herkesin Selim gibi takıldığına, ilk yayımlandığında gerçek bir ilgisizlikle karşılanmış bu roman. Günümüzdeyse tam
Tutunamayanlar
TutunamayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 202062bin okunma
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.