Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
86 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Hiçlik ya da Her Şey Hakkında Otokritik
Şahsî hayatı hakkında kulaktan dolma bilgilerden ziyade nesnel bir tutum sergilemek yerinde olacaktır. 1991 yılının Ocak ayında gözlerini dünyaya açan yazarın nevi şahsına münhasır kişiliği bizi eseri hakkında yanıltacaktır. Çünkü kendisini pek sevmemekle birlikte en azından saygıyı hak ettiğini düşünmekteyim. Kişisel görüşlerimin kalemimi
Hiçlik ya da Her Şey
Hiçlik ya da Her ŞeyTuğba Saydam · Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık · 2024107 okunma
724 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
15 günde okudu
İncitmedensezdirmedenacıtmadanduyurmadan anlatmak...
(Spoiler içerir.) Oğuz Atay... İtiraf etmeliyim ki; ilk defa ismini, 3 yıl önce bir arkadaşımdan duymuştum, okudun mu diye sormuştu. Sonrasında aklımdan çıktı nedense ve son 1,5 yıldır okumaya niyetlenip erteliyordum. Okurken bile erteledim aslında araya birkaç kitap sıkıştırarak. İlk başladığımda akıcı geldi sonra biraz zorla devam ettim
Tutunamayanlar
TutunamayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 202061,8bin okunma
Reklam
96 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Cioran’ın okuduğum ikinci kitabı. Çürümenin kitabı’nı çok ağır ve karamsar bulmuştum. “Burukluk” biraz daha hafif. Cioran, 'Burukluk’ta yaşam felsefesini varoluş ve ölüm üzerine bir dizi yansımada oluşturuyor. Bunalımlı aforizmaları yine onun ironik üslubunun karakteristiğidir. İntihar, can sıkıntısı, utanç, Tanrı, müzik, şehvet, cinsellik, Avrupalıların ulusal karakteri ve medeniyetin sonu gibi eski zamanların temaları hakkında bir kez daha konuşuyor. Okumak isteyenlere keyifli okumalar dilerim.
Burukluk
BuruklukEmil Michel Cioran · Metis Yayıncılık · 20212,663 okunma
Sen...
Nasıl oluyordu da, her türlü varoluş kanıtının tam da bu soruların cevaplarında gizli olduğuna inanılan bir dünyada, bir şehirde, bir çağda, bir coğrafyada, Mercan bir ütopya kadar ironik ve bir insan kadar gerçek durabiliyordu.
Sayfa 71 - Bu bilmişlik beni rahatsız etmiyor, çünkü Mercan'ın ilgilendiği şeyler gerçekten hayatının içinde yer alıyor; onları ciddiyetle, etrafına hiç aldırmadan, doğrudan doğruya hayatına dahil ederek yaşıyor bu çocuk, "Benim hayatım bu," diyor...Kitabı okudu
184 syf.
10/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Felsefe ve din; bu ikisi arasında sıkışan, metafor yönü ile imgesel boyutta ele alınan "Hakikat" mefhumu. Metnin yoğun anlatımı ve ağır biçem özelliği çerçevesinde, din ve felsefenin, gerçeklik kavramı yoluyla ulaşılmak istenen sözünü ettiğimiz, aslında tam mahiyeti çözülmemiş hakikate varma temel problemi, alışılmamış tartışma tekniği
Din Üzerine
Din ÜzerineArthur Schopenhauer · Say Yayınları · 2011666 okunma
724 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
İnceleme değil, sadece düşünceler...
Merhaba. Öncelikle bu bir inceleme değildir. Çünkü ne bu kitabı ne de başka kitapları inceleyecek yetkinliği kendimde görmüyorum. Yalnızca unutmamak için kaleme dökülen düşünceler dizisi... Böyle demek daha sağlıklı. Dolayısıyla spoiler -keşke şu kelimeye Türkçe karşılık bulunsa- olabilir. Açıkçası anlatmak için hangi cümlenin elinden tutup ne
Tutunamayanlar
TutunamayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 202061,8bin okunma
Reklam
264 syf.
8/10 puan verdi
·
31 saatte okudu
AŞK İLE VAROLUŞ
Herhangi bir insan değişimden korkabilir mi? Değişim olmadan ne var olabilir? Evrenin doğasına bundan daha yakın, daha uygun ne olabilir? Odunlar değişime uğramasa yıkanabilir misin? Besinler değişime uğramasa beslenebilir misin? Diğer ihtiyaçlarının hangisini değişim olmaksızın giderebilirsin? O halde senin değişiminin de buna benzediğini,
Araba Sevdası
Araba SevdasıRecaizade Mahmut Ekrem · Can Yayınları · 202025,3bin okunma
184 syf.
·
Puan vermedi
Beden olduğumuz kadar şahsiyet olmadık. İnsandan sayılmadık mesela. Niye? Çünkü bir bedenin içindeyiz ki, bizden çok herkesin düşündüğü, bizden çok herkesin bildiği, bizden çok herkesin koruduğu. Bedenimiz kadar konuşulmadık. Kadını çıkarsak toplumdan konuşulacak konu yok. Öyle bir meşgul ediyoruz ki... ama asla insan oluşumuz, evlat, arkadaş,
Kadının Adı Yok
Kadının Adı YokDuygu Asena · Doğan Kitap · 20136,4bin okunma
"Tutunamayanlar" romanının bir başka önemli özelliği de onun anlatımındaki ana renklerden biri olan ironidir. Motifsel düzlemde içinde son derece ciddi bir varoluş sorunsalının yer almasına, konusal düzlemde ise bir intihar öyküsünün odakta olmasına karşın bu roman, ironinin ve gülmecenin, dokunun önemli bir parçası olduğu bir metindir.
Sayfa 267,268 / TUTUNAMAYANLARKitabı okudu
336 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 saatte okudu
Kitabı okumadan önce klasik aşk romanı tarzında yazıldığını düşünmüştüm. Ama okudukça aksine dünya ağrısı denen şeyin bir varoluş sorgulaması,bir nevi hiçlikle varlık arasında sıkışmış,ne var olmayı ne de yok olmayı başaramamış bir insanın arafta kalmış yaşantısıyla karşılaştım. Kendi iç hesaplaşmasının yanında toplumun dayattığı kokuşmuşluk,yalakalık,iğrençliği de gözler önüne seriyor. İnsanlık bir uçurumdur ne onlarsız yapabiliyoruz ne de onlarla.. kabulleniyoruz,kabullenemeyenler boşlukta iç ağrısı,dünya ağrısı ile sadece nefes almaya devam ediyor. Gitme isteği özgür olma isteği belki de kaçma isteği duyuyoruz bazen ama bir şeyler hep daha baskın çıkıyor,gidemiyoruz ruhumuz ağrıyor ama yine de yaşıyoruz. Bana biraz Oğuz Atayı hatırlattı gerçi Oğuz Atayın dili daha ironik daha şaşırtıcı ama öyle bir hisse kapıldım.
Dünya Ağrısı
Dünya AğrısıAyfer Tunç · Can Yayınları · 20214,032 okunma
Reklam
352 syf.
5/10 puan verdi
·
18 günde okudu
Böyle Buyurdu Zerdüşt
Gülüyor ve beni anlamıyorlar, ben bu kulaklara göre ağız değilim.'' Friedrich Nietzsche (Kitabın en ironik sözü -zannımca- ) Nietzche‘nin derin deniz anlam karmaşasının üzerine, çeviri izdihamıyla epey yorulduğum kitap . Size öncelikle önsözde gördüğüm Nietzsche ‘ in akıl hastanesinde akıl sağlığını ileri derecede yitirmiş olarak can vermesinin, bana hissettirdiklerini uzun uzadıya yazmak isterdim lakin Allah’ın Müntakim oluşunu, elbet onu inkarı birgün çok ağır bir şekilde ödeteceğinin delilini gördüğümü kısaca söyleyip geçmek istiyorum . Kitapta Tanrının öldüğünü artık insanın bir Tanrı olduğunu ve yaşamak için zaten bir Tanrıya ihtiyacı olmadığını kendi başının çaresine bakması gerektiğini anlatmaya çalışan, zaman zaman inzivaya çekilen taşla suyla doğayla konuşan, zaman zaman halkın arasına inip kendine yeni müritler bulan kahramanımız … İnsanın üstünlüğünü savunan bir görüşte evet zaten biz tüm türlerin üstünde en üstün olan yaratılanız ama yaratıcı değiliz, bir sineği dahi yaratmaya muktedir değiliz. İnsanın Tanrının nefh ettiği ruhtan yaratılış ve varolma serüveninin başladığını düşünecek olursak Tanrı ölürse ve artık yoksa, insan artık yapayanlızsa döngüsel varoluş süngüsü nasıl sağlanır?… -Hangi Ruhla Ateşlenir- Ve nasıl süregelir ?… Nietzche’ in ünlü metaforları ironileri ve aforizmalarıyla dolu üslubu kitabın her sayfasında sergileniyor. Bence kitaptaki derinlikte kaybolmuş bizide kendiyle beraber bu kayboluş serüvenine dahil etmiş oldu. Keyifli okumalar dilerim
Friedrich Nietzsche
Friedrich Nietzsche
Böyle Buyurdu Zerdüşt
Böyle Buyurdu ZerdüştFriedrich Nietzsche · Nilüfer Yayıncılık · 201337,8bin okunma
Hayattaki en önemli şey üslup. Yani temelde, neticede önemli olan kişinin varoluş üslubu, kişinin eylemlerinde görülen karakteristik tarz. Insan kendini eylemleriyle tanımlamaktaysa eğer, o zaman üslup iki kat daha belirleyicidir; çünkü eylemi betimleyen üsluptur. Mutluluk öğrenilen bir durum. Öğrenildiği ve kendi kendini ürettiği için de idamesi dış koşullara bağımlı değil. Bu durum içerik konusunu çok ironik bir biçimde aydınlatıyor. Ve üslubun önceliğini vurguluyor.
184 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
#kitapyorum Kitap da satanizm tanımı ve satanizmin bir din olmadığı daha çok bir felsefe ve hristiyanlık karşıtlığının Şeytan kavramında simgeleştirilmesi olarak öne çıkarılmakta. İnsanların işlediği tüm günahları neden sadece şeytana yükleme yaptığı konusun da sorgulama yapıyorsunuz. Satanizm, şeytana tapınmanın ötesinde bir çeşit inanış veyahut tapınmadan çok, ironik bir din karşıtı varoluş manifestosu olarak anlatılmakta. insanın kendisini yine kendi varoluş özünden yaratması gerektiği gerçeğini çok güzel bir dille anlatmış. Şimdi kalkıp da bu kitabı herkese öneriyorum dersem beni aforoz ederler :D yorumumdan yola çıkarak okurum diyen arkadaşlara öneriyorum sadece
Şeytanın Kitabı
Şeytanın KitabıA. S. Lavey · Altıkırkbeş Basın Yayın · 2012189 okunma
243 syf.
9/10 puan verdi
Polisiye bir romanın içinde garip takıntılar, ironik yaklaşımlar ve tabi sürükleyici bir anlatım istiyorsanız güzel bir kitap. Üçlemenin ilk kitabıdır. Konu istediğim temada olmamasına rağmen karakterin varoluş sancıları, takıntıları, hassasiyetleri, iyi-kötü çizgisindeki gelgitleri çok güzel bir anlam katmış. Okuyucu kitabın içine girebiliyor illa ki. Zaten bir romanda kitaba girebiliyorsanız orda sözcüklerin dublörü oluveriyorsunuz. Güçlü güzel bir anlatımla dolu kitap. Keyifli okumalar.
İyi Adamın On Günü
İyi Adamın On GünüMehmet Eroğlu · İletişim Yayınevi · 2019366 okunma
724 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 günde okudu
Çalıkuşu Habibe
Çalıkuşu Habibe
Hanım'ın da teşvikiyle grup olarak başladığımız #Tutunamayanlar romanını 1 hafta önce bitirdim ancak eseri sindirmek ve üzerine düşünmek için biraz zaman verdim kendime. Ayrıca Selim ve Turgut'la vedalaşmak da bir hayli üzücü oldu benim için. Tabii bir de Olric var. Anlatmaya nereden ve nasıl başlayacağımı bilemiyorum desem
Tutunamayanlar
TutunamayanlarOğuz Atay · İletişim Yayınları · 202061,8bin okunma
100 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.