Felsefe ve din; bu ikisi arasında sıkışan, metafor yönü ile imgesel boyutta ele alınan "Hakikat" mefhumu. Metnin yoğun anlatımı ve ağır biçem özelliği çerçevesinde, din ve felsefenin, gerçeklik kavramı yoluyla ulaşılmak istenen sözünü ettiğimiz, aslında tam mahiyeti çözülmemiş hakikate varma temel problemi, alışılmamış tartışma tekniği
Nietzsche'nin Tragedya'nın Doğuşu adlı eserinde Apollon-Dionysos dengesinin görüldüğü sanatsal-kültürel sosyal işleyiş sağlayan Tragedya'yı bizzat ortadan kaldıran Sokrates figürü mantıkçı-diyalektikçi özne olarak ortaya çıkmıştır. Sokrates erdem, hakikat ve ölçülük hakkında kurduğu felsefe geleneğinde temelde
Dostoyevski, insan doğasını hiç kimsenin bilmediği kadar biliyor ve anlıyor. İnsan ruhunu keşfetme yeteneği olağanüstü. Ruha karşı konuşan, gözleri açıp olaylara farklı bir açıdan bakmamızı sağlayan, bu küçük dünyamızda ironik bir şekilde şüphelerle dolu dev boşlukla baş başa bırakan ve düşündüren türden bir yazar..
Bu kısa hikaye, iki aydır
Çok değişik bir kitaptı diyebilirim.Var olmayı,tanrıyı cinselliği hicivlerle aforizma şeklinde anlatmış. Cioran, 'Burukluk’ta yaşam felsefesini varoluş ve ölüm üzerine bir yansımada oluşturuyor. Bunalımlı aforizmaları yine onun ironik üslubundandır.İntihar, can sıkıntısı, utanç, Tanrı, müzik, şehvet, cinsellik, Avrupalıların ulusal karakteri ve medeniyetin sonu gibi eski zamanların temalarını dile getiriyor.Yazılarda sitem ve karamsarlıkta hakim.Şimdiden okuyacak olanlara keyifli okumalar dilerim kitaptan sizler için birkaç alıntı bırakıyorum.
BuruklukEmil Michel Cioran · Metis Yayıncılık · 20212,658 okunma
“Kırklanmış Portreler” Kitabı Üzerine Değinmeler
“Kırklanmış Portreler” Yazar Fahri Tuna’nın 2022’de Hece Yayınları etiketiyle okurlarıyla buluşturduğu beşinci portre kitabı. Yüz doksan iki sayfa hacimli kırk üç yazıda, kırk beş portre yer almaktadır. Yazar hem dergicilik hem de dergilerde denemeler yazmaktadır. Ama daha çok portre yazarı olarak
Genç bir mühendis olan Turgut Özben yakın arkadaşı Selim Işık’ın kendini bir tabancayla vurarak intihar ettiğini gazetelerden öğrenir ve arkadaşının ölümünden çok etkilenir. İntiharın sebeplerini merak ederek konuyu araştırmaya başlar. Turgut, Selim’in arkadaşlarıyla tanıştıkça Selim’in farklı yönlerini de öğrenmeye başlar. Selim’in birçok
Çalıkuşu Habibe Hanım'ın da teşvikiyle grup olarak başladığımız #Tutunamayanlar romanını 1 hafta önce bitirdim ancak eseri sindirmek ve üzerine düşünmek için biraz zaman verdim kendime. Ayrıca Selim ve Turgut'la vedalaşmak da bir hayli üzücü oldu benim için. Tabii bir de Olric var. Anlatmaya nereden ve nasıl başlayacağımı bilemiyorum desem
Öykülerin kahramanı Belacqua Shuah, modern yazında yabancılaşmayı uç noktalara taşıyacak olan Beckett karşı-kahramanlarının öncüsüdür, modern dünyanın anlamsız kaosuna teslim olmak istemeyen, usunun dışında akıp giden günlük yaşam karşısında yalnızca bir izleyici, hatta kimi kez bir röntgenci olmayı yeğleyen eylemsiz bir isyankârdır.
Dante’yi
Beden olduğumuz kadar şahsiyet olmadık. İnsandan sayılmadık mesela. Niye? Çünkü bir bedenin içindeyiz ki, bizden çok herkesin düşündüğü, bizden çok herkesin bildiği, bizden çok herkesin koruduğu. Bedenimiz kadar konuşulmadık. Kadını çıkarsak toplumdan konuşulacak konu yok. Öyle bir meşgul ediyoruz ki... ama asla insan oluşumuz, evlat, arkadaş,
Albert Camus, bu eseri yazdığında 22 yaşında olduğunu okuyunca aklıma şu soru düştü:
22 yaşındaki bir delikanlının ergenlikten yeni çıkıp gençliğin ilk demlerinin yaşandığı çok genç bir yaşta hangi uzun ve çileli yaşam deneyimleri geçirip hangi algı seviyesiyle düşüncelerini geliştirip iç dünyasında