Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
·
Puan vermedi
Yakup Kadri nin gözünden
YAKUP KADRİ KARAOSMANOĞLU – GENÇLİK VE EDEBİYAT HATIRALARI TÜRKİYE’DE AYDIN AYMAZLIĞI İlginçtir Namık Kemal 48 yaşında ölür. İki tane dört haneli sayı arasında bir kısa çizgi Namık Kemal’in bütün hayatıdır. 1840-1888. İşte bu kadar. Aynı yaşam süresi 1867-1915 sayıları ile Tevfik Fikret için de geçerlidir. Her ikisi de oldukça kısa bir yaşam
Gençlik ve Edebiyat Hatıraları
Gençlik ve Edebiyat HatıralarıYakup Kadri Karaosmanoğlu · İletişim Yayınevi · 2017311 okunma
·
Puan vermedi
Nedret-Güzide Sabri
"Biz böyle büyük, feci bir aşk hayatı, yaşayan iki mutsuzun çocukları değil miyiz?". Fikret ve Nejat içim ağladığım "Ölmüş Bir Kadının Evrak-ı Metrukesi" kitabından sonra bu kitap yarama tuz bastı adeta. Birisi gider de yokluğu suratınıza çarpar ya işte bu kitap da öyle indi üstüme. "Ebediyen güneşsiz kalan hayatımın baharı solalı ,o hüzünlü mehtabın nuru söneli tam on yedi sene oldu, kızım. İşte ben, o zamandan beri baharsız, mehtapsız ,güneşsiz yaşıyorum." Şu sözlerin nahifliğine bakar mısınız ya adeta bir Zeki Müren şarkısı içinde gibiydim bu kitabı okurken. Nedret'in kimseye nasip olmayacak gönlü, Nejat'ın yalnızca Türk edebiyatı kitaplarında görülecek pişmanlığı, vurdumduymaz kadını en iyi şekilde temsil eden Mualla'nin bile Nedret'i takdir edişi... Hele Nejat ve asla aşınmaya aşkı yok mu, işte o ya bu kitabı elden düşürmeyen. 26.04.2024 Cuma
Nedret
NedretGüzide Sabri Aygün · İthaki Yayınları · 2021511 okunma
Reklam
Mobbing Bank Diyor ki;
İlim Bilgeliği Hikmetin bilgisi ilim ve irfana dönüşerek sır muhafızı dört büyük insanın sırları ile zırha büründü. İlim ile akan bilgi asil kanla buluşup bir bedende o gün bugündür bir başka türlü dolaşmaya başladı. İnsan ruhunun iki ışığı var; biri bilgelik diğeri delilik! Delirmeye gerek duymadı, yetti bilgelik. Sen kimsin ki şetan ile baş
TOPLU CEVAPLAR İddiaların aksine: 1- Said Nursî'nin İstanbul'a geliş yılı 1907 2- Said Nursî'nin Nutuk'u 1908'de basıldı 3- Said Nursî, A.Hamid'e hakaret etmedi 4- Said Nursî, SultanReşat'tan para almadı 5- SaidNursî, Urfa'ya giderken Ankara'ya uğramadı (Fesubhanallahil-azim; onca yalana bunca insan
Tolstoy’un "İnsan Ne İle Yaşar" adlı kitabında, çiftçi Pahom’un hazin ve ibretlik öyküsü yer alır. Sıradan kendi halinde bir çiftçi olan Pahom, daha zengin bir hayatın hayalini kurmaktadır. Uzak bir yerlerde, cömert bir reisin karşılıksız toprak verdiğini duyunca, daha çok toprak elde etmek için reise gidip talebini iletir. Gerçekten de
Aşk bitti
Bir aşk nasıl biterse öyle bitti bu aşk da Uzun bir hastalık gibi Aralıksız dinlediğim alaturka bir fasıl gibi Gökyüzüne bakmayı, dostlara mektup yazmayı Çiçekleri sulamayı unutmuşluğum gibi Bitti. Bir aşk nasıl biterse öyle bitti bu aşk da Yürümeyi yeniden öğrenen felçli bir çocuk gibi Sokağa çıkmalıyım şimdi ve çoktandır İhmal ettiğim dostlara yeni bir adres bırakmalıyım Pencereleri açmalı, kitapları düzenlemeliyim Belki bir yağmur yağar akşama doğru Yarıda bıraktığım şiirleri tamamlarım Aşk da bitti diyordu ya bir şair Aşk bitti işte tam da öyle Ahmet Telli
Reklam
.... Ulu Önder Atatürk’ün Çocuk Sevgisini Ve Onlara Verdiği Önemi Gösteren 19 Unutulmaz Söz Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu eşsiz kahraman Mustafa Kemal Atatürk, zamanının çok ötesinde bir liderdi. Zorlu savaşların ardından yeni bir ülke inşasına girişen bu büyük dâhi, yaşamın her alanında milletine örnek olmaya çalışıyor, fikirleri ve ortaya
Carpe Diem
"Her şey her zaman, içinde olduğumuz anda gerçekleşir, başka bir an veya başka bir fırsat yoktur. İnsanlar, geçmişi ve geleceği sürekli düşünerek yaşamın özü olan şimdiyi kaçırır- lar ve bunun farkına bile varmadan ölüm anında pişmanlık- larla çekip giderler. Änı kaçırmak aslında hayatı ıskalamak demektir. Ne kadar enteresan; bize verilen en
Demek ki adamın birinin başına damdan bir taş duşse ve adamı öldürse, bunlar bu yönteme göre diyecekler ki, taş adamı öldürmek için düştu. Değil mi ya, bu taş Tanrı'nın iradesine uygun olarak böyle bir amaçla duşmemiş olsa, şans eseri düşmesi için onca olası durumu bir araya getirmek kolay mı (ki sahiden de böyle bir olayda nice olası durum aynı anda oluşur)? Siz onlara şöyle yanıt verseniz ve deseniz ki, bu taş dùştü, çunku rüzgâr çok hızlı esiyordu ve adamın da yolu oradan geçiyordu. Ama ısrar edecekler ve bu kez de şöyle soracaklar: lyi de niçin rüzgar o sırada öyle hızlı esiyordu? Neden o sırada o adam o yoldan geçiyordu? Bunun üzerine siz şöyle bir yanıt vereceksiniz: Rüzgârın o sırada öyle hızlı esmesinin nedeni, bir gün öncesine kadar sakin olan denizin birden kabarmaya başlaması. Ama yok, sorularının ardı arkası kesilmeyecek, yeniden israr edecekler ve şöyle soracaklar: Neden deniz kabarmaya başladı? Neden adam tam o sırada davete icabet ediyordu? Işte bu böyle uzayıp gidecek ve onlar nedenlerin nedenlerini sormaktan asla vazgeçmeyecekler, ta ki siz kaçıp cehaletlerinin tek dayanağı olan Tanrı'nın iradesine sığınana kadar.
Sayfa 75 - KabalcıKitabı okuyor
Mrs. Behn espri anlayışı, yaşam gücü ve cesaret gibi halktan kişilere özgü erdemlerin tümünü kendisinde toplamış orta sınıftan bir kadındı. Kocasının ölümü ve kendisinin yaşadığı birtakım talihsiz maceralar yüzünden hayatını aklını kullanarak yaşamak zorunda kalmıştı. Erkeklerle eşit koşullar altında çalışması gerekiyor ve çok çalıştığı için de geçimini sağlayacak kadar kazanabiliyordu. Bu olgu aslında, A Thousand Martyrs I have Made ya da Love in Fantastic Triumph Sat gibi şiirler de dâhil olmak üzere, onun yazmış olduğu her şeyi gölgede bırakacak kadar önemlidir, çünkü zihnin özgürlüğü, daha doğrusu zihnin zaman içinde dilediğini yazacak özgürlüğe kavuşabilme olasılığı işte tam da bu noktada başlamaktadır. Aphra Behn bir kez başı çekmişti ya, kızlar artık onu örnek alabilecekler ve annelerine babalarına gidip "Bana artık harçlık filan vermenize gerek yok, ben kalemimle para kazanabilirim," diyebileceklerdi. Elbette ki, daha uzun yıllar boyunca alacakları yanıt "Evet, Aphra Behn'inki gibi bir hayat yaşayarak, öyle mi? Ölsen daha iyi!" olacak ve kapı her zamankinden daha hızlı bir şekilde üzerlerine kapanacaktı. Bu çok ilginç konu, yani erkeklerin kadınların iffetine verdiği değer ve bu olgunun onların eğitimi üzerindeki etkisinin de bu noktada tartışılması doğru olur.
Reklam
Bazen Dayanamıyorsun..
Verdiğin emeklerin boşa gitmesi koyuyor adam olana.. Her şeyi içine atmaktan yavaş yavaş tükendiğini hissediyorsun.. Seni çok iyi anlıyorum diyen herkesin, seni anlamadığını görüyorsun.. Yıkılıyorsun.. En yakınından dahi uzaklaşmak istiyosun.. Kullandığın alkolerin ve maddelerin bile seni artık sarhoş etmediğini görüyosun.. Onlarıda boşveriyosun.. Yapabildiğin en iyi şeyin, kalemini tekrar alıp yazmak olduğunu görüyorsun.. Yazıyorsun, yazıyorsun, yazıyorsun.. Yazdıkça dertlerinin çoğaldığını fakat içini döktüğün içinde rahatladığını görüyosun.. Herkesten saklasan da, gizlesen de tükeniyorsun.. Hani o dışarıya verdiğin mutluyum imajı varya, içini yiyip bitiriyor aslında.. O kadar çok yenilgiye uğradın ki sevmede, değer vermede, bir yanın hep kimseye güvenme diyor.. Kader le girdiğin aşk savaşında yenilmeye başladığın zaman, asıl acıları tatmaya da başlıyorsun.. İşte o anlar kalbinin, aklını yendiği anlar oluyor.. Mantıklı düşünemiyosun.. Değer vermekte bir sorun yokta, aynı önemi, ilgiyi, sevgiyi, değeri göremeyince başlıyor asıl sorun.. Asıl canını yakan yitirdiklerin var, kaybettiklerin.. Dönülmez yolda bıraktıkların, geri dönmeyeceğini ezberlediklerin.. Hani her şeyde derler ya ''Hayat Devam Ediyor'' aynen öyle.. Ne giden geri geliyor, ne kalanlar değerini biliyor, ne yerin, nede kıymetin değişiyor.. Sen sadece günden güne eriyorsun, tükeniyorsun, hissizleşiyosun.. Ama Gerçektende Bir Gün Aklım Bu Savaştan Üstün Çıkarsa, İşte O Zaman Boş Yere Değer Verdiğim ve Sevdiğim İnsanlar, Tam Anlamıyla Soğukluğu Tadacaklar..!
1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
Mustafa Kemal Atatürk'ün Söylediği 75 Söz | Atatürk Sözleri ve Anlamları Cumhuriyetimizin kurucusu, başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk, yaşam şekli ve üstlendiği görevleri gereği çok yönlü bir liderdi. Verdiği demeçler, söylediği sözler, aktardıkları ve daha nicesi hayatın her alanında önemli tavsiye, fikirler ve sözleri içeriyor. Spor,
CENÂB-I HAK NEFSE DEMİŞ Kİ...
"Hadisin rivayetlerinde var ki: Cenâb-ı Hak nefse demiş ki: "Ben neyim, sen nesin?" Nefis demiş: "Ben benim, sen sensin" Azab vermiş, cehenneme atmış, yine sormuş. Yine demiş: "ENE ENE; ENTE ENTE". Hangi nevi azabı vermiş, enâniyetten vazgeçmemiş. Sonra açlık ile azab vermiş. Yani aç bırakmış. Yine sormuş:
Sayfa 294 - Süleymaniye vakfıKitabı okuyor
224 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Spoiler
Joseph K. Sıradan bir yaşamı olan bir bankada çalışarak yaşamını kazanan çevresi tarafından sevilip saygı duyulan bir adam olarak tasvir edilmiştir. Yani memur tiplemesine uyan bir karakter olarak düşünebiliriz. Kitabın bu bölümlerinde Joseph K. Dönüşüm’deki gibi böceğe mi dönüşecek acaba demeden edemiyor insan. Öykü karakterin böceğe dönüşeceği
Dava
DavaFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202153,1bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.