Siz ömrünüzde hiç kıskançlık duymadınız, değil mi, Miss Eyre? Duymadınız elbette; sormama bile gerek yok, âşık olmadınız ki! Bu iki duyguyu da bundan sonra tanıyacaksınız. Ruhunuz uyuyor daha. Onu uyandıracak sarsıntı olmamış. Sanıyorsunuz ki bütün yaşam şimdiye kadar gençlik yıllarınızın geçip gittiği gibi sakin sakin akıp geçecek. Gözleriniz, kulaklarınız tıkalı olarak kendinizi akıntıya bırakmışsınız, ne sulardan yükselen kayaları görüyorsunuz ne de bu kayaların dibinde kaynayan buruntuları duyabiliyorsunuz. Ama elbet siz de -mim koyun bu sözlerime- bir gün ırmağın kayalık bir geçidine geleceksiniz. Burada yaşantınızın tüm akışı altüst olacak, köpükler, uğultular içinde keşmekeşe boğulacak. Ya yaşantınızın sivri uçlarına çarpılarak paramparça olacaksınız ya da yüksek bir dalga sizi yukarıdan aşırarak durgun sulara ulaştıracak... Benim şimdiki durumum gibi...
Sis ve Gece, Ahmet Ümit'in 1996'da yayınlanan ilk kitabı. Ama benim okuduğum 8.kitabı. Her şeyi tersinden yapmak gibi bir huyum vardır genelde evet. Diğer kitaplarını gündemi takip etmek adına değil de çıktığı zamanlara denk gelen polisiye okuma isteğiyle daha önce okumuş oldum. O yüzden bu kitap hem sayfa sayısı hem de konusu gereği
...Evlendikten iki ay sonra, daha çiçeği burnunda gelinken, bir kıskançlık tokadı yediğini anımsıyordu. Akşam eve gecikmişti:
— Neredeydin? diye sormuştu Bedri.
— Bir arkadaşımdaydım.
— Kim o arkadaşın?
— Müzehher.
Müzehher demesiyle tokadı yemesi bir olmuştu. Hiç beklemediği anda yediği bu tokat Filiz’e çok dokunmuştu.
‘’O kadar çok kendimle uğraşıyorum, yüreğimde öyle fırtınalar kopuyor ki, diğer insanları kendi hallerinde bırakmayı yeğliyorum; keşke beni de kendi halime bıraksalar..’’ Goethe, romantizmin en güçlü kalemlerinden. Romantizm, sadece romantizm değildir. Sadece kendi ruh dünyasına kapılmak değildir. İnsanların dertleriyle de ilgilenmektir.
İnsanların çoğu günün en güzel saatlerini, ne yazık ki çoğun, ıvır-zıvırla, dedikoduyla, tembellik, çamur atma, öfke, küskünlük, kıskançlık ve benzeri şeylerle öldürüyorlar. Sonra da kalkmışlar yaşıyoruz diyorlar.