AŞKIN TANIMI
İnsanoğlunun amacı mutlak aşkı anlamaktır. Aşk başkasında değil, kendimizdedir; onu biz uyandırırız. Ama uyanması için, bir başkasına ihtiyaç duyarız. Evren, sadece heyecanlarımızı paylaşacak biri olduğunda anlam kazanır.
Sayfa 101 - Can YayınlarıKitabı okudu
Çünkü şarkısında ölümün kusursuzlaştırdığı, mezarda bile ölmeyen aşkı anlatıyordu.
Sayfa 37Kitabı okudu
Kitap Okuma Aşkı
("Ne o Nuri oğlum, şaşırdın değil mi? şaşırma, şaşırma, savaşta bunlarla cephane taşıdık, sen o zamanlar çocuktun, bilemezsin,bu sandıklar benim için çok önemlidir. Şimdi o savaş bitti,yeni bir savaşımız başlıyor. O da kültür ve sanat savaşımızdır ve okumakla, kitapla olur;işte cephede taşıdığımız o sandıklara kitaplarımı koy, bu sandıklarla taşınsın, cephanenin yerini kitaplar alsın "dedi.)
Sayfa 55 - Doğan KitapKitabı okudu
Hırçın kız, aşkı sade kitap sayfalarında görmüştü. Aşkın gerçekliği hakkında tam bir bilgisi bulunmadığı için, içine girmek üzere olduğu alemin coğrafi ve topografik durumundan ve özellikle vicdanındaki jeolojik oluşumlardan hiç haberdar değildi.
Sayfa 20Kitabı okudu
Ben Mecnun, Efendim Hilleli Mehmet Fuzuli' nin dizlerinde yaşayan köle... Çilek idim kazanlara attılar, kağıt diye pazarlarda sattılar. Hücrelerim iki tomarı doldurmuştu, Bağdat çarşısında iki koyuna takas edildim ve kendimi Hilleli lirik şairin kulu bildim. Onun evinde aşkı tanıdım, sonra acıya alıştım, aşk mektebinde yıllar yılı Leyla'yı çalıştım. Yazıldım, kitap oldum; dile geldim, söyledim, hitap oldum.
Ben Kays!... O muhteşem köle!... Ve sultanım Leylaaaaaaaa!...
Sayfa 54Kitabı okudu
'Bir kadın gerçek aşkı ancak bir kez yaşar!'
Sayfa 514Kitabı okudu
''Aşkı nasıl mı hayal ederdim? Ah, çok basit. Son derece sade ve sağlıklı. Sanırım hiç de şeytani ve romantik sayılamayacak şeylerle karşılaştırırdım aşkı. Her gün açlığımızı giderdiğimiz kutsal, doyuran ekmekle, her gün evimizi açtığımız hayat veren temiz havayla. Sonuç olarak her şeyi borçlu olduğumuz, ama haklarında pek öyle tumturaklı laflar etmediğimiz en önemli, en doğal, en güzel şeylerle.''
Sayfa 26 - Türkiye iş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
Bu kadının aşkı öyle başı ve sonu olan bir kitap, bir terkip, bir sanat değil, bu aşk vahşetin güzelliğine yaklaşan iptidailikle bir hayattı.
Sayfa 241 - MacideKitabı okudu
80 yaşına gelmiş bir kadına: “Kadınlar aşkı düşünmekten ne vakit vazgeçerler?” diye sormuşlar. “Daha o yaşa gelmedim, gelince söylerim.” diye cevap vermiş.
Sayfa 115Kitabı okudu
