Erich Maria Remarque'nin Batıda Yeni Bir Şey Yok adlı romanı ilk kez 1929'da Berlin'de basılmış, Alman Edebiyatının en popüler savaş karşıtı romanlarından, hatta klasiklerinden biri haline gelmiştir. Nazilerin yükseldiği yıllarda ise en çok yakılan ve okunması yasaklanan başlıca roman olmuştur.
Kitabın konusuna gelecek olursak; 1. Dünya Savaşı öncesinde Alman okullarındaki öğretmenler öğrencileri savaşa katılmaya vatanseverlik, Alman ırkının üstünlüğü gibi duygularla ikna ederler ve çocuk yaştaki gençler gönüllü olarak savaşa katılırlar. Biz tüm yaşananlara Paul'un anlattıklarıyla tanıklık ederiz kitap boyunca. Savaşa katılan bu gençler hiçbir şeyin onlara anlatıldığı gibi olmadığını görürler ve savaşın gerçek yüzü ile karşılaşırlar.
Bizim tarihimizde de 1 Dünya Savaşında bazı okulların bazı dönemleri tümden vatan savunması için cepheye gitmiş ve ne yazık ki şehit olmuşlar ve tek bir mezun dahi verememişlerdır. Bu liselerden biri de Galatasaray Lisesidir.
On sekiz yaşlarında, tam yaşamayı ve dünyayı sevmeye başlayan bu gençler bu dünyayı felakete sürüklemekle görevlendirilirler. İlk bomba ise onların kalplerine atılır. Çalışmak, okumak yerine sadece savaşa inandırılırlar ve bir nesil savaşla yok edilir. Gençlere hayatı öğretmek yerine umutsuzluğu, korkuyu ve ölümü öğretirler.
Savaşların olmadığı bir dünyada, barış içinde yaşanacak, gençlerin silah yerine kalem tuttuğu, ailelerin toprakla kucaklaşmak yerine evlatlarıyla kucaklaştığı, barışın egemen olduğu bir dünya çok da zor değil. Tek yapılması gereken barış için çabalamak.
Keyifle okuyunuz.