Kendini Bilmek

Michel Foucault
Ruh kendisine bir aynadan bakmazsa kendini bilemez; ruhun kendini tanıma çabası, doğru siyasal eylemin dayanağıdır. Bedeninize dikkat ettiğiniz zaman, benliğinize dikkat etmiş olmazsınız. Benlik giyim kuşam, araçlar veya mülkler değildir. Benlik bu araçları kullanan ilkede -bedenin ilkesinde- değil, ruhun ilkesinde bulunur. Kendinize özen göstermenizin temel etkinliği ruhunuza özen göstermektir.
165 sayfa
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

215 syf.
·
Puan vermedi
Freud ile Foucault’un psikanaliz ve benlik hakkında incelemesi ele alınmış fakat tek okunuşta anlamak çok zor. Sakin bir kafa ile tekrar tekrar üstünden geçerseniz zihninizdeki çatışmaları fark edip Benliğinizi fark edebilirsiniz. Kitabın felsefeden çok psikoloji odaklı olduğunu hissettim. Faydalı bir eser iyi okumalar dilerim.
Kendini Bilmek
Kendini BilmekMichel Foucault · Profil Kitap Yayınları · 2019685 okunma
Kendi yaşamlarımızın şairleri olmayı istiyoruz.
165 syf.
10/10 puan verdi
Toplumsal ve iktidari ahlak normlarının dışında bireyin kendini tanımak suretiyle benlik etiğini kurması muhakkak toplumsal moralden üstün bir noktada durmaktadır. İnsan, kendini keşfederek gelişmesi gereken yönü de bulacağı için bu noktada kendi hayatının şairi olmaya başlayacak, hayatı da şiirselleştirme (sanatlaştırma) yoluyla özcü yaklaşımdan çıkararak aşkın bir duruşu ortaya koyar. Kendini aşması meselesi de ancak yaşamını sanat eserine çevirebilen insan için geçerli olabilir diyebiliriz Foucault'a göre... Kitapta önce Freud ve Rousseau'da benlik-iktidar modelleri ele alınarak, ben-lik hakkındaki görüşlerine yer verilmiş ve bu görüşler bağlamında Foucault görüşünü aktarmıştır. Ben ve iktidar ilişkisinde Nietzsche'ci bir yaklaşıma sahip olan Foucault, sonunda durumu bu bakış açısına bağlayarak, Freud ve Rousseau'nun da bahsettiği toplumsal ahlak ve iktidar bütünlemeciliğinden koparak kendini yolunu çizen benliğin önemi hususunda benzeşen analizler sunmaktadır. Ancak Rousseau'da ne kadar çok ortak nokta varsa Freud'da bir o kadar karşı karşıya gelme durumu olmuş. Özellikle özne-iktidar ilişkisinde bilginin etkinliği konusunda farklılaşmaktadırlar. Platon ve Sokrates'in etik anlayışına da çokça atıfta bulunduğu bu kitabında kendini bilmenin kökeni noktasında da eleştiriler sunmuştur. Bu noktada bir çok alıntı da paylaşarak size bunları göstermek isterdim ancak kolaycı olmaktan çok kitabın okunarak bu satırların bulunmasından yanayım. Kitap her yönüyle muazzam bir baş yapıt. İlgilisine şiddetle tavsiye ediyorum. Keyifli okumalar.
Kendini Bilmek
Kendini BilmekMichel Foucault · OM Yayınevi · 1999685 okunma
215 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Bu kitaba inceleme yazılamaz! Bu kitap, üzerinde tek bir defa düşünülemeyecek kadar derin ve insanın her gününü, her anını, insan olma halini kapsayan bir kitap. İnsanın her döneminde içine düştüğü çıkmazları kendine soruşunu, felsefi bakış açısıyla ve Michel Foucault zekasıyla okutan bir başucu kitabı. Kimse bu kitabı incelemesin; okuyan kendine dönsün ve sorsun: "Ben bu okuduklarımdan ne anladım?" Ve bir süre sonra yine okusun. Kendi değiştikçe tekrar okusun. Tekrar, tekrar...
Kendini Bilmek
Kendini BilmekMichel Foucault · Profil Kitap Yayınları · 2019685 okunma
215 syf.
·
Puan vermedi
Gaye adı altında bir köşeye sıkışmışız. Amaçlarımızın köleliğinden kurtulmak adına dahi tarafımıza dayatılmış sorumluluklarımız var. Bu sorumluluklar dahilinde telaş içinde geçen günlere ortak olan;
Kendini Bilmek
Kendini BilmekMichel Foucault · Profil Kitap Yayınları · 2019685 okunma
215 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Düşünce Sistemleri Tarihi Profesörü olan M. Foucault, bu kitapta (seminer notlarıdır), kendini bilmeye de sistemler üzerinden bakar. "Kendimizi kelimelerimizin ve yaptıklarımızın formalitesi üzerinden tanımlarız. İnsan doğamız kendi kendimizi analiz ederek keşfedilecek gizli bir gerçeklik değildir, kim olduğumuzu kamusal olarak tanımlamak için kullandığımız usullerin toplamıdır." diyor (s:166) Buradan Foucault'ya göre insan doğası diye bir şey olmadığı anlaşılır. Yalnızca bizden önceki nesillerden geriye kalan dilsel ve kurumsal kalıntılar vardır ve her yeni nesil bunları yeni baştan yüklenip insan olma hâlini nasıl algıladıklarını açıklamak içın kategoriler yaratırlar. Foucault'nun dikkatini çeken, kullanılmayan bu sistemlerin önceki nesiller için ne anlama geldiğinden ziyade nasıl bir yol izledikleri olduğundan, kendi yöntemini bir arkeoloğunkine benzetir. Arkeolog da toprak altından çıkardığı eski kalıntıları eskiden hangi soyut değerleri karşıladıkları açısından değil, pratikteki kullanımlarına göre sınıflandırır. ... Kendilikle ilgili psikoloji yanında okunması gerekenler listesine koyulmalı. Keyifle ve düşünceyle.
Kendini Bilmek
Kendini BilmekMichel Foucault · Profil Kitap Yayınları · 2019685 okunma
215 syf.
7/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Kendini Bilmek kitabı Michel Foucault'un aldığım ilk kitabı aslında kitap demek tam doğru olmaz çünkü kitap yazarın düşünce tarihi seminerlerinin bir araya getirilmesinden oluşuyor. Foucault'ın kitaplarını okumak isteyenlerin ilk tercihi bu kitap olmamalı. Kitap ağır dikkatli okunmadığında anlaşılmıyor ve kendini size açmıyor. Bu durumda bazi yerleri birkaç defa okumak zorunda kalabiliyorsunuz. Kitap sizden kendinizi tümü ile ona vermenizi istiyor. Ayrıca felsefe, din , düşünce tarihi hakkında çok bilgi birikiminiz yoksa kitap daha ağır gelebilir size.Yazar bir bölümünü dinler tarihine de ayırmış. Hristiyanlıktaki bazı kavramları analiz etmiş dolayısıyla ortaçağ ve ilk dönem hristiyanlık hakkında da biraz bilgi sahibi olmanızda fayda var. Bu konularda bilgi sahibi olmadığınizda tabiki yine verim alabilirsiniz ama tam anlamıyla kitabı anlamış olmazsınız. Kitap çeviri olduğu için biraz daha ağır sanırım. Kitabı bir kaç yıl sonra daha donanımlı bir şekilde tekrar okumayı düşünüyorum.
Kendini Bilmek
Kendini BilmekMichel Foucault · Profil Kitap Yayınları · 2019685 okunma
215 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
21 günde okudu
Felsefe ve psikoloji bir arada bir kitap diyebilirim. Okumak biraz yavaş oldu ama çok zevk aldım. Her yerini çizmiş olabilirim. Foucault' un Deliliğin Tarihi benim en sevdiğim, en etkilendiğim kitaptır. Söylemeden geçmeyim. Kendini Bilmek, bulmak. Bitmeyen bir yolculuk çünkü biz sürekli değişiyoruz. Sadece durup bakabilmeliyiz kendimize. Ben Kimim?
Kendini Bilmek
Kendini BilmekMichel Foucault · Profil Kitap Yayınları · 2019685 okunma
215 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Faucault'un fikri yapısını anlamak için değerli bir eser. Lakin çok dikkatli ve sakin bir ruh hali içinde okumanız gerekiyor. Yoksa okuduğunuz yerleri dönüp yeniden okumak zorunda kalırsınız. Hatta belki yarım bırakabilirsiniz. Biraz dikkatli okursanız aslında o kadar değerli bilgiler edinirsiniz. Felsefe, din ve düşünce üzerine çok güzel tezler var. Eğer bu konular sizi yoruyorsa muhtemelen bu eserde sizi biraz yoracaktır. Din ve din olgusunun insanların kendini tanıma bilme uzerindeki etkiyi öyle güzel irdelemisti. Okurken keyif veriyor, çünkü düşündürüyor ve size yeni bilgiler aşılıyor. Faucault ilk kez 1982 güzünde Vermont Üniversitesi'nde "kendini biçimlendirme teknikleri " üzerine yaptığı seminerlerinini üzerinden geçerek kitap haline getirmeye çalışıyor. Fakat seminer sunumlarına yaptığı düzeltmeleri tamamlayamadan öldüğünden bu kitapta dersin özenle metne geçirilmiş bir versiyonu bulunmaktadır. Başlarken kendisi ile yapılan röportaja yer veriliyor daha sonrada farklı zamanlarda yaptığı konuşmaları bir araya getiriliyor ve sekiz bölüm olarak ele alınıyor. Her şeyin temelinde insanin kendini bilmesi yatıyor. Ve bunun üzerinde ciddi anlamda düşünülmesi , tartışılması gerekiyor. Kendini bilmek, bunun üzerine merak ettiğiniz şeyleri farklı bakış açısı ile ele almak nasıl diye düşünenler bu kitap sizi heyecanlandıracak ve keyif verecek. Keyifli okumalar diliyorum.
Kendini Bilmek
Kendini BilmekMichel Foucault · Profil Kitap Yayınları · 2019685 okunma
215 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Müthiş aydınlatan bir kitap. Felsefi alt yapıya sahip olmak gerekiyor çok verim alabilmek için okumanın sonunda. Yazarın kendini tüm sıfatlardan azade öğretmen olarak nitelemesini sevdim . Girişi ile beni hemen kendine çeken bir kitap oldu. Kendini Bilme yolunda düşündürdü her açıdan kendini bilme adına konulara yaklaşan bir kitap. Pek uzun uzun notlar aldım defterimde yazsam çooook uzun olacak diye buraya yazmadım. Keşke bir okuma grubu olsa da yüz yüze değerlendirsek bu kitabı dedim kendime... İnsan okumaları tek başına yapınca ya da sonrasında kitap üzerine söyleşmeyince etkisi azalıyor. Bu kitabın ve yazarın diğer kitaplarının ve savlarının okunması ve araştırılması kanaatindeyim. Delilik ve cinsellik üzerine söylemleri olan ve düşünen az sayıda düşünür var zira...
Kendini Bilmek
Kendini BilmekMichel Foucault · Profil Kitap Yayınları · 2019685 okunma
215 syf.
·
Puan vermedi
Geçmiș üzerine düşünmenin bize öğrettigi șey içerisinden özgürce tercih yapabileceğimiz seçeneklerimizin olduğudur, basitçe ayak uydurmamız gereken devamlılıklardan ibaret olduğu değildir. Kim olduğumuz geçmişte el üstünde tuttuklarımız kadar șu anda neyin arkasında durduğumuzla da alakalıdır.
Kendini Bilmek
Kendini BilmekMichel Foucault · Profil Kitap Yayınları · 2019685 okunma

Yazar Hakkında

Michel Foucault
Michel FoucaultYazar · 54 kitap
Michel Foucault Fransız düşünür, sosyal teorist, tarihçi, edebiyat eleştirmeni, antropolog ve sosyolog. 15 Ekim 1926’da Poitiers'de doğdu. Babası, oğlunun kendi kariyerini takip etmesini isteyen bir cerrahtı. Foucault, Saint-Stanislas Okulunu bitirdikten sonra, saygın bir okul olan Paris’teki 4. Henry Lisesi’ne girdi. 1946’da, daha önce sınavlarında başarısız olduğu École Normale Supérieure’e kabul edilen dördüncü öğrenciydi. İkinci Dünya Savaşı sırasında Poitiers, Alman ordularının işgali altında kaldı. Maurice Merleau-Ponty ile felsefe çalıştı. 1948’de felsefe diplomasını, 1950’de psikoloji diplomasını aldı ve 1952’de psikopatoloji diplomasıyla ödüllendirildi. 1950-1953 yılları arasında Fransa Komünist Partisi'nde yer almıştır. Partiye girişi Louis Althusser aracılığıyla olmuştur. Ancak Stalin'in Sovyetler Birliği'nde izlediği politikalar onu partiden soğutmuş ve bir süre sonra partiden ayrılmıştır. 1954’ten itibaren dört yıl İsveç’te Uppsala Üniversitesi’nde doktora tezini yazdı. Zamanın Uppsala Üniversitesinin pozitivist damarı Foucault'un tezini bilimsel bulmayıp kabul etmedi. Birer yıl da Varşova ve Hamburg Üniversitelerinde Fransızca öğretti. 1960’da Fransaya Clermont-Ferrand Üniversitesine felsefe bölüm başkanı olarak döndü. "Delilik ve Medeniyet" (Folie et déraison. Histoire de la folie à l'âge classique) kitabındaki teziyle doktorayla ödüllendirildi. Aynı yıl Foucault, kendinden on yaş küçük olan felsefe öğrencisi Daniel Defert’la tanıştı. Defert’ın politik aktivizmi çalışmalarında ona yol gösterdi. Foucault, Defert’la aralarındaki ilişki için çok sonraları bunun zaman zaman da aşka benzeyen uzun soluklu bir tutku ilişkisi olduğunu söyledi. Foucault’nun ikinci önemli eseri "Kelimeler ve Şeyler" (Les mots et les choses) 1966’da yayımlanan karşılaştırmalı bir ekonomi, doğa ve dil bilimleri çalışmasıydı. Çok satan bu kitap Foucault’nun adının tanınmasında büyük rol oynadı. 1966-1968 arasında Defert’la birlikte Tunus’a gitti ve birlikte tekrar Paris’e döndüler. Foucault, Vicennes’deki Paris-VIII Üniversitesi’nde Felsefe bölüm başkanı oldu, Defert da sosyoloji bölümünde ders vermeye başladı. 1968 öğrenci hareketinden oldukça etkilendiler. Aynı yıl Foucault başka aydınlarla beraber Hapishane Bilgilendirme Grubu’nu (Groupe d'information sur les prisons) kurdu. 1969’da "Bilginin Arkeolojisi"’ni (Archéologie du savoir) yayımladı. 1970’de en önemli araştırma enstitülerinden biri olan Fransa Koleji’ne Düşünce Sistemleri Tarihi profesörü olarak seçildi. 1975’te belki de en etkili kitabı olan "Hapishanenin Doğuşu"’nu (La naissance de la prison) yayımladı. Ömrünün kalan yıllarında kendini "Cinselliğin Tarihi" (Histoire de la sexualité) çalışmasına adadı. 1976’da ilk cildini yayımladı, çalışmasını tam bitirememiş olsa da ikinci ve üçüncü ciltler 1984’teki ölümünden hemen sonra yayımlandı. 1978'li yıllarda İran'da Şah karşıtı gösteriler ayyuka çıktığında Foucault, Corriere della Sera ve Le Nouvel Observateur dergilerine muhabirlik yapmış, İran'ı ziyaret etmiştir. Paris'te Ayetullah Humeyni ile görüşmüş, İran'daki muhalefet liderleri ve gösteriye katılan insanlarla mülakatlar gerçekleştirmiştir. İran'a ilişkin "Ruhsuz dünyanın ruhu" gibi yazdığı makaleler ve kullandığı "siyasi ruhanilik" kavramı ilginçtir. Bu makaleler İngilizceye çok sonradan tercüme edilmiş, özellikle 11 Eylül saldırılarının ardından ilgi görmüş; siyasal İslam, İran-Batı ilişkileri bağlamında incelenen metinler olmuştur. Michel Foucault, daha çok toplumdaki daimi doğruları inceleyen bir filozoftu. Nietzsche ve Heidegger’in düşüncelerinden oldukça etkilenen Foucault, çalışmalarında çoğunlukla Karl Marx ve Sigmund Freud’un fikirleriyle mücadele etti. Hapishaneler, polis, sigorta, delilik, eşcinsellik ve sosyal haklar konularında çalıştı. Bütün çalışmalarını modernitenin bireyler üstündeki etkisi ve getirdiği yeni iktidar ilişkileri üstüne kurdu. Öte yandan Gerard Raul'a verdiği röportajda post-modernist yahut post-yapısalcı olarak tasnif edilmeyi reddettiğini söylemiştir. 25 Haziran 1984'te Paris'te yakalandığı AIDS hastalığı nedeniyle vefat etmiştir. Foucault' un felsefi yönünün anlaşılması, bir sosyal bilimler öğrencisi için aşılması ayrıcalık getirecek bir eşiktir. Foucault toplumdaki daimi doğruların oluşum sürecini modernist bir bakış açısı olarak görür ve kökten reddeder. Postmodernite kendini genel geçer doğruların aksine hareket eden bireylerde ve düşünüşlerde bulur. Bu nedenledir ki Foucault deliler üzerinde araştırmalar yapmıştır. Deliler ona göre toplumun daimi doğrularına uygun hareket edemeyen bireylerdir. Toplumun genelini bir oda içerisinde gören Faucault bütün düşüncelerin, hareketlerin bu daimi doğrular çerçevesinde yahut kıskacı altında ortaya çıktığını iddia eder. Gay, lezbiyen, transseksüel, biseksüel oryantasyonlar daimi doğrulardan ayrı doğrular çerçevesinde oluştukları için postmodernitenin varoluşunu ve moderniteden çıkıldığını gösterir (modernite bu kavramları asla kabul edemezdi). Foucault kendi çalışmalarının bile genel geçer daimi doğrulardan olmaması gerektiğine inanır ve çalışmalarının kullanıldıktan sonra atılmasını öğütler.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.