Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Kolleksiyaçı

John Fowles

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
391 syf.
8/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Sevgi adı altında qarşındakına hər istədiyini edə bilərsənmi? İnsan özünü kiməsə məcbur sevdirə bilərmi? Qəhrəman kolleksiya etməyi vərdiş halına çevirib. Nə kolleksiyası olduğunu oxuyanda bilmək olar) Əsərin ilk hissəsi kolleksiyaçının, ikinci hissəsi "məhbus"un dilindən olmaqla 3 hissədən ibarətdir. Sevgi görməyən biri sevə bilərmi? Ailədə sevginin nə dərəcədə vacib olduğunu yenidən göstərən bir əsər. Ailədə sevgi görməyən biri kənardan gələn kiçik bir sözü, baxışı belə sevgi zənn edə bilər. Qəhrəman da özünə sevgi, dəyər verən birini axtarır. Sonluq isə heç gözlədiyi kimi olmur. Oxuyanlar bilər: O qədər hadisədən sonra "oturub tünd bir çay içdim" -deməsi məni cin atına mindirdi. Kitab son səhifə üçün belə oxunar...
Kolleksiyaçı
KolleksiyaçıJohn Fowles · Qanun Nəşriyyatı · 20198,3bin okunma
Reklam
304 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
PSİKOLOJİK- GERİLİM
Koleksiyoncu, İngiliz edebiyatının önde gelen yazarlarından John Fowles'un, birçok yayınevinden geri çevrilme talihsizliğini yaşayan, ama yayımlandığında kendisine bugünkü ününü getiren ilk romanı. İlk bakışta sadece tutkulu, daha doğrusu sapkın bir aşkın romanı gibi görünse de okudukça derinlerde pek çok şeyi barındırır. Bunlardan ilki alt
Koleksiyoncu
KoleksiyoncuJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 20208,3bin okunma
304 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
İnsanı, yarattığı dehşetle sarıveren bir hikaye Fowles’un kurguladığı. Gencecik bir kızın, ezik bir karakter olan kelebek koleksiyoncusu Ferdinand tarafından kaçırılmasını ve hapsedilmesini konu alan bu hikaye, Fowles’ın sürükleyici anlatımı kadar kurgunun gerçekçiliği nedeniyle de okurunu bir anda çarpıyor. Hele tam da Türkiye’deki kadın taciz ve
Koleksiyoncu
KoleksiyoncuJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 20208,3bin okunma
304 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Aşk değil saplantı
O kadar tanıdık bir konu ki... Neredeyse her gün dünyada ve ülkemizde bir gerçeği yaşandığı için kitabı sevmem en baştan olanaksız bir hal aldı. Ayrıca 15-20 sayfa okuduktan sonra sonunun ne olacağı az çok belli oluyor. Konu toplumda kendine yer edinememiş, anti-sosyal, özgüvensiz, hiçbir şey olamamış bir adamın; kendine bakmayacağından emin olduğu bir kadının hayatını zehir etmeye çalışması üzerine. Bu kadını gözüne kestiren kitabın başkişisi, bir yolunu bulur ve kadını gözlerden uzak bir yerde, bir evin mahzenine kapatır ve kitap adamın kadına yaşattıkları üzerine devam eder. “Güç, insanı yoldan çıkarır.” Kitap dört bölümden oluşuyor, ilk bölümde hikaye sona yakın bir noktaya kadar ilerliyor, ikinci bölümde ise aynı hikaye en baştan bu sefer kadının gözünden bu noktaya kadar aktarılıyor (bu kısım sayesinde kadının da olaylar karşısında neler hissettiğini anlayabiliyoruz, eğer bu kısım olmasaydı kesinlikle çok sıradan bir kitap olurdu), kalan iki kısa bölümde ise hikaye biraz daha ilerleyip tamamlanıyor. Ayrıca kitapta bir sürü farklı kitabın adı geçiyor, o kitapların karakterleriyle ilgili birçok ayrıntıya yer veriliyor. Tabii bu kitapları okumayanlar için (bir tanesi de ben) bahsi geçen birçok şey havada kalıyor, bu yönüyle kötü. Ancak en çok bahsi geçen kitap
Fırtına
Fırtına
’yı okursanız kitapta bahsi geçen en temel konuya hakim olabilirsiniz (Ben öyle yaptım ve kesinlikle çok faydalı oldu). Bunun dışında hayatım çok keyifli, çok mutluyum, huzurluyum (nerede yaşıyorsanız artık); biraz psikolojimi bozmak istiyorum derseniz, okuyun. Onun dışında çok da gerekli değil ya. Bilemedim, siz karar verin..
Koleksiyoncu
KoleksiyoncuJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 20208,3bin okunma
Reklam
304 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Kendi tutsağına tutsak olmuş bir koleksiyoncunun hayatını anlatan güzel bir kitap. Yazar eserinde İngiliz muhafazakarlığını bize yansıtması sebebiyle bazı konular kapalı bir üslup ile bize yansıtılmış özellikle cinsellik konusu bunun en önemli örneği. Konusu itibariyle yabancı olmayacağız bir konu ama sonu tahmin edilemez bir şekilde ortaya konulmuş. Özellikle insanın duygularından yoksun bir şekilde davranması göze çarpıyor. Kitapta iki kahramanın ağzından anlatım bulunmakta birine çok sinir olacağız çok açık. Yazıldığı dönemi düşündüğümüzde edebi olarak kaliteli bir roman ortaya çıkmış.
Koleksiyoncu
KoleksiyoncuJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 20208,3bin okunma
304 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
22 saatte okudu
Koleksiyoncu son derece başarılı bir psikolojik gerilim romanı. Okurken hem geriliyor hem de insandaki hayatta kalma içgüdüsüne hayran oluyorsunuz. Yazarın başarılı kurgusu sayesinde hem bir sapığın gözünden olaylara tanık oluyor, ardından daha uzun bir bölüm boyunca bu olayları bir de tutsak edilen bir genç kadının gözünden okuyorsunuz, öyle ki
Koleksiyoncu
KoleksiyoncuJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 20208,3bin okunma
304 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Şizoid Kişilik Bozukluğu olan kişiler başkalarıyla yakın ilişki kurmaktan, toplum içine girmekten çekinirler. Bunların kişilik yapıları duygusal açıdan soğuk, içe dönük, yalnız ve karşısındakilere mesafelidir. Başka insanlarla bir arada olmaktan zevk almazlar. Yalnız yaşamı tercih ederler. Duygularını gizlemeyi seçerler. Sosyal yaşama dahil
Koleksiyoncu
KoleksiyoncuJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 20208,3bin okunma
304 syf.
6/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Ah o final :(
👁 Okuması keyifli, akıcı bir roman. Ama iki karakterin gözünden aynı olayları tekrar okuduğumuz bölümlerde en azından daha derinlikli analizler beklerdim. Bazen aynı olayı olduğu gibi tekrar etti yazar. Oysaki o kısımlarda “karakterlerin aynı olaya bakış açısı” okuru daha da sarsacak şekilde ele alınabilirdi. İkili ilişkiler, kültür farkı vb.
Koleksiyoncu
KoleksiyoncuJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 20208,3bin okunma
Reklam
304 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Sen nasıl bir kitaptın yaaaa Uzun zamandır böyle elimden bırakamadığım bir okuma yapamamıştım. Merak uyandıran, gerilim dolu ama aynı zamanda da alt metinleriyle sorgulatan, düşündüren bir kitap. Ana karakter saplantılı bir adam. Kelebek koleksiyonu yapıyor. Aile konusunda sıkıntılı. Memur ve bir gün parayı buluyor. Daha fazla bir şey söylemeyeyim. Sınıfsal farklılıklar, yaşam, ölüm, sanat, aşk, bağlılık, gerçek sevgi üzerine düşüneceğiniz, akıp giden bir roman. Ben ilk kez John Fowles okudum. Devamı gelecek kesinlikle. Zaten daha önce aldığım Fransız Teğmenin Kadını vardı elimde. Büyücü’yü de çok merak ediyordum. Siz de ilk olarak Koleksiyoncu ile başlayabilirsiniz.
Koleksiyoncu
KoleksiyoncuJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 20208,3bin okunma
304 syf.
·
Puan vermedi
DİPÇE: Fowles'in ilk eseri Koleksiyoncu, psikolojik gerilim yaratan bir konu etrafında şekillenir. Öncelikle olay ve karakter bağlamında okuma yapmaya odaklı bu eser giderek derinlik kazanır ve farklı analiz imkanlarına kavuşur. Romanda mevcut iki karakter vardır.Olay her iki karakterin bakış açısından sunulduğu için konunun
Koleksiyoncu
KoleksiyoncuJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 20208,3bin okunma
304 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
ÖLÜ KELEBEĞİN UMUDU…
Merhaba değerli okur arkadaşlar. Uzun bir aranın ardından böylesine güzel bir kitabın incelemesinde tekrar buluşuyoruz. Sonda söyleyeceğimi başta söyleyim; bu kitabı mutlaka okuyun. Uzun zamandır nefesimi tutarak okuduğum bir kitap olmamıştı. Güzel kitapların bizi esir almasının sebebi duygularımıza ciddi derecede hitap etmeleridir. İnsan
Koleksiyoncu
KoleksiyoncuJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 20208,3bin okunma
304 syf.
10/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Kitabın konusuna bakmadan, hakkında hiçbir şey bilmeden başladım. Kitabı elime aldıktan yarım saat sonra dedim ki işte bu, böylesini daha önce hiç okumamıştım! Kelebek koleksiyonculuğu yapan Frederick resim öğrencisi Miranda’ya aşık olur ve her şey böyle başlar. Kitap hem Frederick hem de Miranda gözünden anlatılıyor. Frederick’in Miranda’yı kaçırması bile Frederick’i benim gözümde berbat biri yapmıştı ama kitap ilerledikçe ne hissedeceğimi bilemez oldum. Tiksiniyor muyum, kötü mü hissediyorum, üzülüyor muyum anlamadım. Frederick hastalıklı bir zihnin ürünü ve Miranda ile olan ilişkisi(?) kesinlikle korkutucu. Kitabı okurken nefesimi tuttuğum, bu kadarına da pes dediğim onlarca kısım oldu. Miranda’nın dünyaya olan sevgisini okudukça karaktere karşı içim sıcacık olurken Frederick’in bir yabani gibi olan zihni ve davranışları da bir o kadar buz gibi yaptı beni. Kitabın sonunu ise şok içinde okudum, seyirden nasıl biteceğini kestirememiştim fakat son 3 sayfası benim Frederick’e olan bakış açımı da tümüyle değiştirdi, o artık gözümde sadece bir kelebek koleksiyoncusu değil, çünkü tek koleksiyonu bence kelebekler olmayacak.
Koleksiyoncu
KoleksiyoncuJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 20208,3bin okunma
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.