Bu kitap açısından garip hisler içerisindeyim, ne desem tam olarak hislerimin tam açıklaması olur emin olamıyorum. Ama açıkçası beni hayal kırıklığına uğrattı. İlk kez Venedik Taciri ni okuduktan sonra, Shakespeare' e aşık oldum desem yeridir. Anlatımı, olay örgüsü, kurgusu, karakterleri derken alıp götürmüştü beni farklı dünyalara. Bu kitap ki yazarın son kitaplarındanmış sanırım, daha bir ustalık eseri olduğunu düşünerek, daha da güzel olur diye başlamıştım. Ama ne yazık ki öyle olamadı. Bir tutukluk hissettirdi kendinde, akmadı. Anlattığı şeylerde tutarsızlık vardı. Karakterler kendine uymayan şeyler yaptı gibi, anlam veremedim açıkçası. Tamam hani affetmek en büyük erdem, ama sen intikam almak için bin türlü oyun oynamışşın affedişini de ona uygun yapabilirsin, böyle geçiştirmek ne derece mantıklıydı bilemiyorum. Belki sorun bendedir, ama hikaye bana geçmedi. Berbat olmasa da beklentimi karşılamadı, yazarın ille de okusam dediğim kitaplarının arasına gireceğini de düşünmüyorum. Belki ilerde tekrar okuyup bir şans daha vermeyi düşünebilirim, bir şeyleri kaçırmışım olabileceğim endişesiyle; ama şuan için kitaba negatif hisler beslemekteyim.. Okumanızı çok tavsiye edemesem de, keyifli okumalar dilerim...