"E yuh, 90 sayfacık bir kitabın nesine inceleme yazdın?" demezseniz, bir şeyler paylaşmak istiyorum :)
Öncelikle sayfa sayısının azlığı çok yerinde olmuş.
Her ne kadar hikâye gerçek dışı olsa da, aslında tam da hayatımızın orta yerinden bize sesleniyor kitap..
İyilik, kötülük, sadakat, gerçeklik, riyakârlık, amaç, hedef, feragat, refakat...
Bana göre gölge metaforu, pek umursanmayan, ama aslında önemi sonradan anlaşılacak olan, kaybedilmiş bir erdem'i işaret ediyor.
Bazı insanların, sadece bir kaybedişle, mücadeleden vazgeçip, haksız ve gereksiz yere "battı balık yan gider" şeklinde düşünüp, davranmaya başladığı örnekler geldi aklıma.. zaman zaman kendimizi de içinde bulduğumuz bu sınavlardan, alnımızın akıyla nasıl çıkarız..
Olmuş bitmiş olumsuzluklardan en az hasarla nasıl sıyrılırız.. bunun için 'öz' de ne gerekli..
Çok keyifli bir kısa kitaptı...
Alın atın çantanıza, cebinize.. hemen, zevkle bitecek zaten.
Tavsiyem olsun:)