sen elbette bilirsin bilirsin mustafa kemal
elsiz ayaksız bir yeşil yılan
yaptıklarını yıkıyorlar mustafa kemal
hani bir vakitler kubilay'ı kestiler
çün buyurdun kesenleri astılar
sen uyudun asılanlar dirildi
mustafa'm mustafa kemal'im
Sisler Bulvarı’nda öleceğim
Sol kasığımdan vuracaklar
Gözlüklerim kırılacaklar
Sen rüyasını göreceksin
Çığlık çığlığa uyanacaksın
Sabah kapını çalacaklar
Elinden tutup getirecekler
Beni görünce taş kesileceksin
Ağlamayacaksın! Ağlamayacaksın!
"Bir toplum için en büyük facia, okuma yazma bilmeyenlerin yüzde çoğunluğu değil, okuma yazma bilenlerin okuldan çıktıktan sonra artık kitap okumamalarından meydana gelen gizli kara
Sisler Bulvarı kitabını satın almak için kitapçıya gittim. 45 TL'ydi kitap, kitapçı dedi ki "satıcı olduğum halde sana şöyle söylim kitabı alma bir şiir kitabına bu kadar para verilir mi (!), 8 ay önce 10 TL'ydi bu kitap!" sağ olsun beni ikna etti de almadım :) Ne günlere kaldık.
#bilgi
armagnac, calvados, quantra vs... bunlar, çeşitli fransız içki leridir. şiirler boyunca anılır durur. nedense okur lar (yalnız onlar mı, eleştiriciler de), bundan benim alkol düşkünü olduğumu çıkarmışlardır. mehmet kaplan, şiir tahlilleri'nde, attila ilhan şiirini ozanın alkol düşkünlüğüyle açıklamaya bile kalkıştı. oysa yok böyle bir şey. türk şiirinin en 'kuru' ozanlarından biriyim ben. aram içkiyle de, cigarayla da iyi değil. paris'te, fransız hayatının ayrılmaz parçası olan içki çeşitleri, o hayata uymak çabalarımın olağan bir sonucu olarak şiirlerime giriyor. içki içmeyi de orada öğreniyorum zaten.