İçinde bulunduğumuz 1865 yılının Ocak ayının 13’üncü gününde, saat on iki buçukta, daireden iş arkadaşım ve uzaktan bir akrabam olan kültürlü dostum İvan Matveiç’in eşi olan Elena İvanova, çarşıda belirli bir ücret karşılığı halka sergilenen timsahı görmek istediğini dile getirdi.
52 sayfa · İlk Yayın Tarihi: 1865
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

88 syf.
·
Puan vermedi
·
25 saatte okudu
DOSTOYEVSKİ & TİMSAH
Selam arkadaşlar Okuduğum en ilginç Dostoyevski eseri ile geldim. Timsah. Neden ilginç diyorum hemen anlatayım. Kitap kısa bir öyküden oluşuyor. Kitapta yer alan kahramanlar Timsah gösterisi seyretmeye giderler ve İvan Matveiç, timsah tarafından yutulur. Dostoyevski'nin tarzını okuyanlar biliyordur, bu eserinde gerçeklikten son derece uzak
Timsah
TimsahFyodor Dostoyevski · Can Yayınları · 20242,288 okunma
59 syf.
9/10 puan verdi
Kara Mizah Ve Dostoyevski
Dostoyevski bu eseri diğer eserlerinden çok farklı bir şekilde yazmış. En azından betimlemeler yok denecek kadar az. Yazdığı bu türe kara mizah denilebilir. Ve basit olması Dostoyevski nin yazdıklarının yüceliğini ortaya daha net bir şekilde ortaya kouyor. Anlattığı olayları ve ima ettiği şeyleri düşünürsek ortaya birden fazla durum ortaya çıkıyor. Birincisi makam, mevki, şöhret uğruna her türlü rezilliğe girişmek ki bu günümüzde de geçerlidir. İkincisi büyüme adı altında küçük işlere sahip kişileri büyük işletmelere peşkeş çekmek. Üçüncüsü ve bence de en önemlisi kapitülasyon ve yabancı hayranlığı olabilir. Dışardan büyük ve tehlikeli görünen timsahın içine girildiğinde bomboş olduğunu belirtmesi büyük görünen ülkelere gönderme olabilir. Ayrıca dikkat ettiği bir diğer konu ise memuriyette hiçbir şekilde taviz verilememesi ve buna hayret ediyor. Her okunuşta farklı bir anlam çıkacak eser ve mutlaka okunmalı...
Timsah
TimsahFyodor Dostoyevski · Karbon Kitaplar · 20192,288 okunma
46 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
çok tuhaf bir kitaptı, en başta gerçek bir olay olduğunu yazıp sonunu yazmayarak beni merakta bıraktı. tamamlanmış hissi vermedi öncelikle.
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
'nin alışılmış uzun düşünce ve konuşmaları timsah'ta yoktu olay hikayesi yazmaya odaklanılmış gibiydi. konusundan da bahsedeyim spoiler vermeden. memur olan İvan Matvetiç ve karısı Elena İvanovna birlikte rusya'ya ilk defa getirilen bir timsahı ziyarete gidiyorlar ve timsah İvan Matvetiç'i yutuyor ve öykü şekilleniyor.
Timsah
TimsahFyodor Dostoyevski · Aperatif Kitap Yayınları · 20212,288 okunma
52 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
Kitaptaki timsah rolü boş beyinlere verilen bir takma ad veya bir benzetme olmakla beraber bilgiyi nasıl aldığımızı ,çok bildiğimizi sanarken nasılda tokluğun içinde kaybolduğumuzu aslında dolu sanılanın bilgilerin nasıl başka yerlere ziyafet olarak sunulduğunu dostoyevski dilinde çarpıcı şekilde öne süren bir kitap olmuş herzamanki gibi başarı kokan bir kitaptı.
Timsah
TimsahFyodor Dostoyevski · Karbon Kitaplar · 20172,288 okunma
52 syf.
·
Puan vermedi
Matveitch, eşi ve aile dostu ile birlikte görmeye gittiği timsah tarafından yutulur. Ancak Matveitch sağdır, timsahın içinde rahatı yerindedir ve her zamanki gibi "ukala" tavırları devam etmektedir Artık siyaset , bürokrasi,kişisel menfaatler , şöhret hırsı gibi genel dünyevi haller araya girdikçe çözülemeyen ibretlik bir hikaye okuruz.
Timsah
TimsahFyodor Dostoyevski · Karbon Kitaplar · 20172,288 okunma
48 syf.
6/10 puan verdi
Timsah, Frodor Dostoyevski tarafından 1865 yılında yazılan kısa öykü. KISACA KONU 1865 yılının Ocak ayının on üçüncü gününde, İvan Matveiç bir timsah tarafından yutulur. Çarşıda sergilenen timsahın içinde yaşamaya devam eden İvan, yakın arkadaşı Semyon Semyoniç’den yardım ister. Semyoniç’de İvan’ı kurtarabilmek için hatırlı kişileri devreye sokmaya çalışır. YORUM VE GÖRÜŞLERİM Dostoyevski Gogol’un Burun öyküsünden esinlenerek Timsah’ı yazmış. Kitabı okuyunca bundan emin oldum. Kitapta Gogolvari bir kara mizah vardı. İlk defa Dostoyevski’den fantastik bir öykü okudum. Baya şaşırdım. Sanki bir Gogol öyküsü okuyormuşum gibi hissettim. Konu farklı ve ilgi çekici gelmişti ama okudukça fikirlerim değişti. Kitabı beğendiğimi söyleyemem. Timsah üzerinden dönemin Rus toplumuna ve ekonomik sisteme ciddi eleştiriler yapılmış. Ana düşünce güzel ama öyküde bir şeyler eksik kalmış. Ortalama bir kitap. Bu öyküyü yazan Dostoyevski olmasa kesinlikle okumazdım.
Timsah
Timsah
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
Timsah
TimsahFyodor Dostoyevski · Kapra Yayıncılık · 20212,288 okunma
48 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 saatte okudu
Kitap beni gerçekten çok şaşırttı. O bilindik Dostoyevski realizminden eser yoktu. Dostoyevski bambaşka bir tarzda yazmıştı. Alışılagelmiş tarzından uzaklaşmış olsa da bunu da son derece başarılı bir şekilde ortaya koymuştu bence. Yazarların hayatları boyunca hemen hemen aynı tonlarda eser verdiklerini düşünürsek bu cesurca yazımı takdir etmemek elde değil. Kitabın içeriğine gelirsek; baş karakterimiz Ivan kendini bir timsahın midesinde bulur ve olaylar başlar. Tabii kara mizah olduğu için karakterimiz ölmez ve hikaye burada derinleşmeye başlar. Ivan’ın bu durumu kabullenip o şartlara adapte olmasını eğlenerek okudum. Üstüne üstlük hayatının kalanını o duruma göre tasarlaması da işin absürtlülüğünü bambaşka bir boyuta taşımıştı. İnceden inceye verilen siyasi dokundurmaları da es geçmemek lazım ama. Dostoyevski her ne kadar farklı bir türde eser ortaya koymuşsa da gene de o bilindik tarzından kısa dokunuşlar bırakmayı da ihmal etmemiş. Kitap görünürde yarım kalmış izlenimi verse de böyle bir kitabın sonunu ancak okurun hayal gücüne teslim etmek daha isabetli bir karar olacağından ben bu durumu çok da yadırgamadım. Sonuç olarak okuması oldukça güzel bir eserdi. Dostoyevski seven okurlara da hoş bir sürpriz bu kitap bence. Mutlaka okunmalı. Ayrıca Bulgakov’un eserlerini beğeniyorsanız bu kitap sizin için son derece doyurucu olacaktır.
Timsah
TimsahFyodor Dostoyevski · Kapra Yayıncılık · 20212,288 okunma
52 syf.
·
Puan vermedi
Sesli kitap serimin üçüncü kitabı. Yine YouTube üzerinden, Akın Altan'ın seslendirmesi ile dinledim. Sonu pek bitmiş gibi gelmedi bana ama yine de güzeldi. Serviste, metroda, yolculukta birebir dinlemeye...
Timsah
TimsahFyodor Dostoyevski · Karbon Kitaplar · 20172,288 okunma
120 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Timsah ve Nahoş Hikaye
Timsah ve Nahoş Hikaye
, Rus ve dünya edebiyatına sayısız büyük eser kazandıran
Fyodor Dostoyevski
Fyodor Dostoyevski
tarafından 1865 yılında yazılan, yazarın kara mizah anlayışını en çok hissettirdiği öyküsüdür. Sovyet dönemi edebiyat eleştirilerinde, toplum ve bireylerin yaşamında ruhsal ve ahlâksal sınır noktalarına başarılı bir şekilde değinen Dostoyevski, bu öyküsünde de; halkın batı hayranlığını, makam hırsını ve şöhret tutkusunu, özgün bir anlatımla kaleme alıyor. Devleti, bürokrasiyi, basını, yabancı sermaye sevdasını ve kapitalist düzeni; Ivan Matveitch'ı yutan timsah üzerinden baskın bir kara mizah ile eleştiriyor. Söz konusu düzeni, timsah ile sembolize eden yazar; devletin içini tamamen boş bir çuvala benzetiyor. İnsanları yutmak için boşaltılan bir çuvala...
Timsah ve Nahoş Hikaye
Timsah ve Nahoş HikayeFyodor Dostoyevski · Pınar Yayınları · 20212,288 okunma
208 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Bazen sebepsiz okunan kitapların okuyucuyu seçtiğini, o kitabı okumuş olmanın rastlantı olmadığını düşünürüm. Kütüphanede Dostoyevski köşesine göz atarken, kitap ismi ve kapak tasarımı ile ilgimi çeken Krokodil 'i eve gelip poşetten çıkarırken de böyle düşündüm. Aslında ne listemde olan bir kitaptı ne de Dostoyevski 'nin çok okunan eserleri
Krokodil
KrokodilFyodor Dostoyevski · Öteki Yayınevi · 20042,288 okunma

Yazar Hakkında

Fyodor Dostoyevski
Fyodor DostoyevskiYazar · 137 kitap
Fyodor Mihayloviç Dostoyevski (Rusça: Фёдор Миха́йлович Достое́вский) (d: 11 Kasım 1821, Moskova - ö: 9 Şubat 1881, Sankt Petersburg), Rus roman yazarı. Dostoyevski, Mikhail ve Maria Dostoyevski'nin oğlu olarak 11 Kasım 1821 tarihinde Moskova'da doğdu. Altı çocuklu ailenin ikinci çocuğuydu. Babası Mikhail, askeri cerrahlıktan emekli olduktan sonra Mariinsky Hastanesi'nde yoksullara hizmet etmeye başladı. Hastane, Moskova'nın en kötü yerlerinden birinde bulunuyordu. Dostoyevski de bu hastane de doğdu. Mikhail, alkole bağımlıydı ve evini sıkı disiplin ile yönetiyordu. Çok kolay sinirlenebiliyordu. Dostoyevski'nin annesi Maria ise bir tüccar kızıydı. Dostoyevski, çocukluğunu çoğu zaman sarhoş bir baba ve hasta bir anne arasında geçirdi. Babasının çalıştığı hastaneden bulunan hastalar ile vakit geçirmeyi ve onların hikâyelerini dinlemeyi çok seven Dostoyevski, ilköğrenimini Moskova'da yaptı. Annesi tüberküloz hastalığı yüzünden öldüğü zaman, sert disipliniyle tanınan Petersburg Mühendis Okulu'na gönderildi. Arkadaşlarının, sinirli ve aşırı duyarlı bir yapıya sahip olduğu için "Ateş Fedya" lakabını verdikleri Dostoyevski, Petersburg'ta zamanını kitap okuyarak, düşüncelere dalarak ya da kardeşi Mihail ile söyleşerek geçirdi. Babasının 1839'daki ani ölümünü burada öğrendi. Okulu başarıyla bitirdikten sonra İstihkâm Müdürlüğü'ne girdi. Bir yıl sonra istifa ederek buradan ayrıldı. Ordudan ayrıldıktan sonra edebiyata yönelen Dostoyevski'nin ilk kitabı İnsancıklar, 1846 yılında yayımlandı. Bu eserinin ardından yazdığı kitaplarla beklediği başarıya ulaşamayan Dostoyevski'nin umudu kırıldı ve politikayla ilgilenmeye başladı. 1849 yılında devlet aleyhindeki bir komploya karıştığı iddiası ile tutuklandı. On ay hapishanede kalan Dostoyevski, kurşuna dizilmek üzereyken diğer sekiz tutuklu arkadaşı ile affedildi. Cezası dört yıl kürek, dört yıl da adî hapse dönüştürüldü. Cezasını çekmesi için Sibirya'da bulunan Omsk Cezaevi'ne gönderildi. Burada geçirdiği dört yılın ardından er rütbesi ile hizmete verildi. Subaylığa kadar yükseldi. 1857 yılında Maria Dmitrievna Isayeva ile evlendi. Beş yıl boyunca görev yapan Dostoyevski, 1859 yılında özgür bırakıldı ve Petersburg'a yerleşti. Petersburg'a döndükten sonra Ezilenler (1861) ve Ölüler Evinden Anılar (1862) adlı eserleri yazdı. Kardeşiyle birlikte iki dergi çıkardı. 1862'de arzuladığı Avrupa seyahatini gerçekleştirdi. Sara nöbetleri ve kumar bağımlılığı yüzünden maddi açıdan darlığa düştü. Bu dönemde Yeraltından Notlar (1864), Suç ve Ceza (1866), Kumarbaz (1866), Budala (1868), Ebedi Koca (1870) ve Ecinniler (1872) gibi eserleri yazdı. Eşinin ölümünden sonra sekreteriyle evlendi. Yeniden borçlandı ve kumarhanelerde gezmeye başladı. Kızının ölümünün ardından büyük bir sarsıntı geçirdi. Delikanlı (1875), Bir Yazarın Günlüğü (1876) ve Karamazov Kardeşler (1879) adlı eserlerinde yazarlık hayatı boyunca konu edindiği temaları yeniden ele aldı. Karamazov Kardeşler adlı yapıtını üç yılda bitiren Dostoyevski, bir ciğer kanamasıyla yatağa düştü ve 9 Şubat 1881 tarihinde öldü. Dünya edebiyatını en çok etkileyen ve en çok okunan yazarlardan biri olan Dostoyevski'nin eserleri birçok 20. yüzyıl düşünürünün fikirlerini derinden etkiledi. İlk yazarlık dönemi Ordudan ayrıldıktan sonra kurgusal roman yazmaya başladı. Dostoyevski'nin ilk kitabı olan İnsancıklar (Bednye Lyudi) ilk olarak 1846 yılında yayımlandı. Dostoyevski, toplumunu acımasız kurallarında yaşlı bir adamın öksüz bir kıza duyduğu sevdayı iç dünyasındaki derin çatışmalarla işledi. Halkın sıcak ilgisiyle karşılanan bu kitap, eleştirmenlerden de övgüler aldı. Ünlü eleştirmen Belinski, romanı okuduktan sonra Dostoyevski'ye gelecekte büyük bir yazar olacağına dair övgü dolu sözler söyledi. Şair Nikolay Neksarov, Dostoyevski hakkında "Yeni bir Gogol doğdu" diye konuştu. Yazarlıkta ün sağladıktan sonra 1846 yılında Gogol esintileri bulunan kitabı Öteki (Dvoynik) yayımlandı. Yazar bu romanda, kendini ortadan kaldırmaya çalışan benzeriyle sürekli çatışma halinde bulunan bir memurun hikâyesini anlattı. Bu romanda ele aldığı çift kişilik temasını daha sonra bazı romanlarında kullansa da roman, Belinsky dahil hiçbir eleştirmence beğenilmedi. Eleştirmenler romanı sıkıcı buldu ve alay etti. 1847 yılında ise Ev Sahibesi (Hozyayka) isimli romanı yayımlandı. Dostoyevski bu eseri ile de beklediği övgülerin aksine olumsuz eleştiriler aldı. Dostoyevski, ruhsal çöküntüye düştü ve üzüntüden hasta oldu. Ancak yazarlığı bırakmayan Dostoyevski, 1848 senesinde Beyaz Geceler (Belıye Noçi) ve Bir Yufka Yürekli (Slaboye Serdtse) adlı kitapları yayımlattı. Bir Yufka Yürekli, yazara itibarını yeniden kazandırsa da beklediği başarıyı elde edemeyen Dostoyevski'nin umudunu kırdı. Yazarlıkta umudunu kırılan Dostoyevski, politikayla ilgilenmeye başladı ve genç liberallerin (Tetrashevski) grubuna girdi. İkinci yazarlık dönemi 1859'da ordudan terhis edilerek Moskova dışında küçük bir yerde kalmaya zorlanan Dostoyevski, özgürlüğüne kavuştuktan sonra Petersburg'a döndü. Kardeşi Mihail ve arkadaşı N.N. Strahov ile birlikte Vremya (Zaman) ve sonra da Epoha (Dönem) adlı dergileri hazırladı. Bu dergilerde Slavcı düşünceyi savunduğunu belirten yazılar yazdı. Ezilenler (Unijenniye i Oskorblyonniye) ve Ölü Evinden Anılar (Zapiski iz Mertvogo Doma) ile kendinden söz ettirdi. 1863 yılında arzuladığı Avrupa seyahatini gerçekleştirdi. Sara nöbetleri ve kumar borçları yüzünden sıkıntıya düşen ve yayımcılardan yazmadığı romanların avanslarını alarak yaşayan Dostoyevski, Yeraltından Notlar adlı yapıtı 1864 yılında yayımlandı. Romanda bir zihnin derinliklerine indi. Suç ve Ceza (Prestuplenie i Nakazanie) ve Kumarbaz(İgrok) adlı yapıtları 1866 yılında yayımlandı. Dostoyevski, Suç ve Ceza'yı 1858 yılında Semipalatinsk'te bulunduğu zaman Roussky Slovo dergisi için uzun bir hikâye olarak tasarlamıştı. Bunun nedeni, Sibirya'dan ayrılana dek roman yazmama kararı almasıydı. Dostoyevski, kardeşi Mihail'e gönderdiği bir mektupta kitap hakkında: “ ...Konusu gerçekten çok güzel. Kahramana gelince, bugüne kadar hiç denenmemiş bir kişi. Ama bugünün Rusyasına bakacak olursak, böyle bir kişi karşımıza sık sık çıkmaktadır. Bu sonuca halkın kafasını yeni fikirleri anlayarak vardım. Öyle hissediyorum ki, yeni fikirler ve görüşlerle döndüğüm zaman, romanımı genişletmekte başarılı olacağım. Kişi aceleye gelmemelidir dostum. Ve insan iyi olanın dışında hiçbir şey yapmamalıdır... ” diye yazdı. Dostoyevski, bu eserinde bir Rus aydını olan Raskolnikov'un kendi doğrusu adına işlediği cinayetleri ve vicdanıyla hesaplaşmasını konu edindi. Yazar, küçük bir otel odasında ve kötü bir ekonomik durumla yazdığı Suç ve Ceza'yı 1866 yılında tamamlamıştı. Dostoyevski'nin yazdığı Budala (Idiot) eseri 1866, Ebedi Koca (Veçnıy Muj) 1870, Ecinniler (Besı) 1872 yılında yayımlandı. Bütün bu başyapıtlar birbirinin izledi. Karısı öldükten sonra sekreteri Anna Grigoriyevna Snitkina ile evlendi. Yeniden borçlanan ve kumaranelerde dolaşmaya başlayan Dostoyevski, bir kız çocuk sahibi oldu. Ancak kızı fazla yaşayamadı ve doğduktan kısa süre sonra öldü. Dostoyevski de bu yüzden büyük bir sarsıntı geçirdi. 1875'te Delikanlı (Podrostok), 1876'da Bir Yazarın Günlüğü (Dnevnik Pisatelya)[ ve 1879'da Karamazov Kardeşler (Bratya Karamazovi) adlı romanları yayımlandı. Hayatı boyunca eserlerinde işlediği temaları yeniden ele aldığı, insan duygularının derinliğine inen eserler yazan Dostoyevski, Karamazov Kardeşler'de Ivan ve Alyosha Karamazov adlı karakterler için filozof Vladimir Sergeyevich Solovyov'dan ilham aldı. Zosima ve Alyosha'nın öne çıkacağı Bir Büyük Günahkarın Yaşamı adlı eseri tamamlayamadı. 1881 yılının Ocak ayında bir ciğer kanaması geçirerek yatağa düştü ve 9 Şubat 1881 tarihinde öldü. Dostoyevski için yapılan cenaze töreninde yaklaşık otuz bin kişi tabutunun arkasında yürüdü. Dostoyevski, beğeniyle karşılanan ilk romanı İnsancıklar'dan sonra yazdığı Öteki ve Ev Sahibesi ile olumsuz yorumlar aldı ve depresyona girdi. Ancak yazar, kendisini ruhsal çöküntüye götüren düşüncelerden uzaklaşmayı bildi. Dış dünyadan kopan zihninin parçalanışını kendi çözen yazarın eserlerindeki ruhbilimsel açıdan en zengin tema da çift kişilik temasıdır. Kendini ortadan kaldırmaya çalışan benzeriyle sürekli çatışma hali içerisinde bulunan bir memuru anlattığı Öteki adlı yapıtında daha sonra da işleyeceği bir tema olan çift kişilik temasını işlemişti. Ellili yaşlarında içine bazen bir karamsarlık ve ağırlık çöken Dostoyevski, bu durumu ikinci eşi Anna Grigoriyevna Snitkina’ya "Sanki bir suç işlemişim gibi bir çeşit sebepsiz hüzün ve keder içindeyim" diye açıklamıştı. Ecinniler'de Stavrogin'i bir çocuğa tecavüz ettirmiş olması yüzünden de kendini hep suçlamıştı. Dostoyevski kendi çocukluğunda, annesine acı çektirmesinden, sürekli sarhoş olmasından ve hizmetkârlara kötü davranmasından dolayı babasından nefret ediyordu. Eserlerinde kullandığı, kaderine boyun eğen ve uysal kadın örneğini kendi evinde; annesinde gördü. Kadının alttan alması, erkeği daha da kızdırmaktan başka bir işe yaramayacağını görmüştü. Çok duyarlı biri olan Dostoyevski, bu yüzden babasına kin besliyordu. Babasının ölümünü haber aldığında, "Babamın ölümünde benim hiçbir suçum yok, ama bu öldürmenin kefaretini ödemeye hazırım, çünkü içimden onu öldürmek geçiyordu" diyerek Karamazov Kardeşler adlı romanında yer alan Dimitri Karamazov'un tepkisinin benzerini gösterdi. Dostoyevski, babasının ölümünü istediğini düşünerek depresyona girdi. Bazı yazarlara göre de ilk sara nöbetlerine de bu düşünce sebep oldu. Sigmund Freud ve birçok psikanalizci, babaya duyulan bu nefrete ve bunu izleyen suçluluk düşüncesine dayanarak Dostoyevski'nin hastalığının sinirsel kökenli olduğunun ortaya çıkardı. Andre Gide, Ezilenler adlı romanın, aşağılanışın insanı cehennemlik ettiği, alçakgönüllüğünse kutsallaştırdığı fikriyle dolu olduğunu söylemişti. George Steiner ise Charles Dickensvari bir havanın olduğunu söylediği Ezilenler'de bulunan temanın Ebedî Koca'da, Ecinniler'de ve Karamozov Kardeşler'da da yer aldığını söyledi. Nicholas Berdyaev, Dostoyevski'nin bütün yaratıcı gücünü insana ve insanın kaderi temasına adadığını, bunun da onu ölümsüz kılmaya yettiğini belirtti. Devlet aleyhinde bir komploya katıldığı iddiası ile tutuklandıktan sonra sekiz ay hapisanede kalan Dostoyevski, suç ve ceza kavramlarıyla en yoğun şekilde burada karşılaştı. İdam edilmek üzereyken affedildi. Cezası dört yıl kürek ve altı yıl adî hapse dönüştürüldü. Dört yılın sonunda er rütbesi ile kışlaya verildi ve 1859 yılında terhis edildi. Suç ve Ceza adlı eserini 1858 yılında oluşturmaya başladı. Bu eserinde ahlak kavramını ve siyaseti harmanladı. Dostoyevski, bu romanda sadece Rus halkını değil, tüm insanlığı tehdit eden bir kısır döngüden kurtulmanın gerçekleşebileceğini vurguladı. Yazar, John Stuart Mill'in ekonomik refah için bireysel bencilleşmeyi öneren kuramını Semyon Zaharoviç Marmeladov'un ağzından eleştirdi. Dostoyevski, düşünce ve sanat deneyimini sürekli olarak arttırdı. Tanrı'dan, ateizmden, kötülükten, özgürlükten söz eden roman karakterleri, gerçekte aynı bilincin farklı anları gibidir. Bu karakterler aracılığıyla Dostoyevski, cinleri ruhundan uzaklaştırır. Bakış açısı değişmekle beraber eserleri, gerçeğin hep aynı çoşkulu ve acı veren arayışı içerisindedir.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.