Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
321 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Tarihimiz elbette her olayla önemlidir ama Çanakkale Savaşı denildiğinde nedense bir başka anlam yüklüyorum ,fazlaca duygulanıyorum …Bazen de sitem ediyorum aslında neden bazı olayların önemini anlamak için sadece bir günlük anma törenlerinin yeterli olması bekleniliyor diye?Çanakkale’yi gezmiş orada duygu seline kapılmış birisi olarak şunu net
Gelibolu
GeliboluBuket Uzuner · Everest Yayınları · 20179bin okunma
282 syf.
4/10 puan verdi
·
3 günde okudu
"Hayatı anlaman gerekmiyor, yaşaman yeterli!" Diyor kitabın bir çok yerinde. Bayadır okumak istediğim merak ettiğim kitaplardan biri idi #geceyarısıkütüphanesi konusu çok çok iyiydi. Hayata dair amacını kaybetmiş Nora ve yaşamına dair gelişmeleri, yaşama tutunma çabalarını okuduk. Özellikle "keşkeleri " çok olan biri Nora. Babasının yüzücü olmasını istemesi, abisinin grupta ilerlemek istemesi, annesinin depresyonda olması aslında yük olmuş Nora'nın sırtına.... çünkü sevginin de önüne geçiyor ailesinde kimlikler.... Ve okuldayken kütüphaneye sığınması, orada öğretmeni ile satranç oynayıp sohbet etmesi bir nevi umut oluyor.... Sonrası ağır bir depresyon ve yaşama dair sorgulamalar başlıyor. Kitapta işlenen konular çok iyiydi, özellikle paralel evren, kuantım ve yaşama dair anlatılanlar, orneklendirmeler iyiydi... lakin bisey eksikti... çok klişe cümleler vardı...Hani çok okuduk böyle kitaplar, isterdim ki böyle güzel bir konunun klişe cümleler ile değil de daha özgün bir anlatımla hikâyeleşseydi..... Velhasıl okudum, iyi ki okudum ama arada kaldığım bir kitap oldu.... #gulsahinkitapligi
Gece Yarısı Kütüphanesi
Gece Yarısı KütüphanesiMatt Haig · Domingo Yayınevi · 202154,6bin okunma
Reklam
80 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Çeviri vasat olsa da kitapta anlatılanlar günümüzde hâlâ geçerliliğini koruyan mevzular. Din nedir,dinsiz ahlak mümkün mü,felsefe nedir gibi konular üzerinde çokça duran ve Hristiyanlık baz alınarak diğer dinlerle ilgili düşüncelerini de bizlere aktaran Tolstoy'a selam olsun. Yer yer çok sevdiğimiz felsefecileri yerden yere vursa da kendini okutturuyor. Tavsiye ederim.
Din Nedir?
Din Nedir?Lev Tolstoy · Oda Yayınları · 20091,644 okunma
112 syf.
10/10 puan verdi
Çaresizlik.. Fukaralıkk .. Pişmanlık..
Selamün aleyküm kitap bozkurtları.. geceniz gündüzün hayr olsun.. Rabbim tüm iyi insanlara şuur ve odaklanma nasip etsinn.. Bugün inceleme yazmaya niyet ettiğim kitap merhum Abbas Sayar Beyin Yılkı Atı isimli kendi sahife nazarında küçük ancak keyfiyet perspektifinden yuzlece kitap ve dahi makaleden kıymetli eseri.. Demirgırat dönemi Turkiyemizi hassaten köy hayatını ve hassaten İç Anadolu'yu bir belgesel tadında bize yaşatan bir eser.. hani benim durumum bu .. her kitap okuyucusunun hayatını etkiler elbette ancak okuyucunun hayatıda kitabı anlama kaidemizi belirleyen tabii amildir.. kimisi Doru Kısrak'ın çektiğine üzülür..kimi de ibraamın biçareliğine.. ben hepsine ayrı ayrı göz yaşı döktüm.. kitapta anlatılanlar o kadar hayatın bizzat kendisi ki bi tanıdığa babam, dedem irecep emmim üsüyn eniştem diye başlayıp aktarsam vallahi itiraz etmez inanır.. Gelelim klasik soruya tavsiye eder miyim? Hiç vakit kaybetmeden temin edip okuyun.. Evet evet TRT çocuk takı Doru isimli çizgi filmin İktibas ettiği eser Yılkı Atı.. Alemlerin rabbi olan Allah Sanal Alemin de Rabbidir.. Bu vesile ile bir Fatiha okuyalım merhuma.. bir şahıs dahi benim sebenimle bu mümtaz eseri okur keyfiyetini muzdaad ederse ne mutlu bana. Esenlikle kalınız efendim Allah'a emanet olun Ürününüz bol kazancınız bereketli olsun
Yılkı Atı
Yılkı AtıAbbas Sayar · Ötüken Neşriyat · 20216,1bin okunma
160 syf.
10/10 puan verdi
Ahmet Şerif İzgören’in kitaplarına hiçbir zaman kişisel gelişim kitabı olarak bakmadım, bakamadım. Hani büyüklerimizin bize anlattığı hikayeler vardır, ağzımız bir karış açık bir halde dinleriz. Bazen bir kulağımızdan girip ötekinden çıktığını düşünürüz, ama seneler sonra bir olay olur ve anlatılanlar aklımıza gelir. İşte bu kitaplar da bende aynı etkiyi yapıyorlar. Bu kitabında da içindeki birçok “Yerli” öyküler ile toplumumuza bir bakış atılmış, Ahmet Beyin yaşanmışlıkları ya da arkadaşlarından, dostlarından duydukları bir araya gelmiş. Elime alıp bırakamadığım ve iki saatte bitirdiğim bir kitap. Muhtemelen birkaç sene sonra yine elime alır aynı tatla yine okurum. Halkımın görünmeyen kahramanlarını görünür hale getirdiği için ayrıca teşekkür ediyorum yazarımıza. Ve herkesin Ahmet Beyin kitaplarını okuması gerektiğini düşünüyorum. Başka hiçbir kitapta karşıma çıkmayan “İade Garantisi” de yapılan işe duyulan güvenin bir temsili.
Süpermen Türk Olsaydı Pelerinini Annesi Bağlardı
Süpermen Türk Olsaydı Pelerinini Annesi BağlardıAhmet Şerif İzgören · Elma Yayınevi · 20195,2bin okunma
111 syf.
10/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Fareler ve İnsanlar Yıllardır okumak istediğim, okuyayım diye kitaplıkta en dikkat çekici yere koyduğum ama okuması bugünlere kısmet olan kitap. Dili sade, anlaşılır ve oldukça akıcı. Kısa olmasından da kaynaklı bir oturuşta bitirilebilecek cinsten bir kitap ama etkisi hemen geçecek gibi değil. Bitirdiğimden beri aklımdan çıkmıyor. Kitabın sonu benim için çok büyük bir hayal kırıklığı oldu, daha güzel bir sonla bitmesini o kadar çok isterdim ki… ama öyle bitmese bu kadar çok okunmaz, hakkında bu kadar çok konuşulmazdı. Kitap fare gibi çalışan ama hedeflerine ulaşamadan bir şeylerin altında fareler gibi ezilen insanların hayatını anlatıyor. Kitabı anlamak için esasen 1930lı yılları bilmek gerek. O zamanlarda Büyük Buhran dönemi adı verilen ekonomik bir kriz başlamış ve tüm dünyayı etkisi altına almıştı. Bu durumdan en çok etkilenenlerde alt sınıf olan işçi tabakasıydı. Çünkü ortada ne bir iş ne para ne de bir ev kalmıştı. İnsanlar bu yüzden karın tokluğuna bir orda bir burda kötü şartlar altında çalışmaya hayat denirse eğer hayatlarını sürdürmeye devam ettiler. Herkesin tek derdi artık kendilerine ait olacak bir yerdi. Hayaller çoktu ama asla ulaşılamıyordu. Kitapta da anlatılanlar tam olarak bu. Yazar o dönemi bize sanki içindeymiş gibi hissettirerek yazmış. Ah o son beni çok üzdü ama şu alıntı her şeyi anlatıyor aslında: “Üzülme, bazen mecbur kalır insan.” Okunması gereken eserlerden biri.
Fareler ve İnsanlar
Fareler ve İnsanlarJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 2023171,2bin okunma
Reklam
166 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
İnsanın ara ara sayfalarını açıp haznesi ne kadarsa o kadarını alarak kapatması mümkün olan bir kitap. Hikayecilik, hikaye dinlemek ve anlatmak, kültürümüzün en değerli hazinelerinden. Ve insanlar artık eskisi kadar dinlemiyor da anlatmıyor da. Ya da anlatılanlar çokça değiştiği için tatmin etmiyor. Bu kitapta 500 yıl öncesine gidip bugünden bir anda çıkabilirsiniz. Ya da tam tersi olur belki yeterince iyiyseniz. Yeryüzü sevginin ve iyiliğin yüzü olabilir. Ya da anlatılan hikayelerde gösterilmeye çalışan zulümlerin. Okumadan bilemeyiz.
İstanbul'da Bir Zürafa
İstanbul'da Bir ZürafaSunay Akın · İş Bankası Kültür Yayınları · 20161,483 okunma
420 syf.
7/10 puan verdi
·
25 günde okudu
Öncelikle şunu söyleyeyim, Erguvan Kapısı Sıcak Külleri Kaldı'nın devam kitabı olduğundan, o okunmadan okunursa birçok şey havada kalabilir... Çünkü karakterleri ilk kitapta tanıyoruz... Ülkü'yü, yaşadıklarını, Arın Murat'ı, Ülkü ile Arın'ı bilmeden derinleşmez anlatılanlar... . Derin demişken kitabın ana karakterlerinden Derin'i de ilk kitapta Arın Murat'ın kızı olarak tanıyoruz ama derinleşmeden... Erguvan Kapısı'nda epey vakit geçiriyoruz kendisiyle ... . 4 anlatıcı var kitapta... Derin, Ülkü, Teo ve Kerem Ali... Her biri kendi dünyasından akıyor satırlara... Sıcak Külleri Kaldı'da yaşanan siyasi olayların nesil değiştirmesi var temelde... Özellikle Kerem Ali cephesinde bu gündeme geliyor... . Teo kayıp bir Erguvan Kapısı'nın peşine düşüp bir arayışa giriyor... Karakterlerin yollarının kesişmesiyle her biri kendi arayışında diğerini buluyor... . Ölüm oruçlarının da gündeme geldiği satırlar iç yakan cinsten... Sıcak Külleri Kaldı'dan yapılan tekrarlar sıkıyor çoğu zaman ama yine de okuduğuma pişman olmadığım bir kitap oldu...
Erguvan Kapısı
Erguvan KapısıOya Baydar · Can Yayınları · 2004518 okunma
o hala duruyordu, hani okuduğum ama yaşamadığım bir kitapta anlatılanlar gibiydi.
144 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Berci Kristin Çöp Masalları: Edebiyat Nasıl Oluşur?
Berci Kristin Çöp Masalları
Berci Kristin Çöp Masalları
Edebiyat nedir? Ne işe yarar? Fonksiyonu nedir ve neyden beslenir gibi sorulara verilebilecek en güzel cevaplardan biri Latife Tekin'in bu eseridir. Zira, edebiyatın nasıl oluştuğunu çok iyi anlatır bize. Berci Kristin Çöp Masalları, diğer Latife Tekin romanları gibi büyülü gerçekçilik dediğimiz tarzda kaleme alınmıştır. Romanın konusu fakir mahallelerdeki yaşantıdır. Böyle bir temayı, ülke gerçeğini, niçin fantastik bir havada verdiğini düşünmeden edemiyorsunuz? Yazar gerçeklere aykırı mı hareket etmektedir? Tabi ki hayır! Aksine toplum gerçeklerini 'gerçek' olamayacak bir şekilde dile getirir. Kitabı bitirdiğimizde deriz ki: ''tüm bunlar birer şaka, birer masal, gerçek olamazlar!'' Aslında hepimiz biliyoruz ki bu kitapta anlatılanlar grevler, kavgalar, 80 olayları, fakir mahallelerin suça nasıl meylettiği, vb. meseleler birer ülke gerçeği. Sol fraksiyondan olan Latife Hanım, tüm bu meseleleri büyülü- gerçekçilik kalıplarıyla çok güzel veriyor. Üstelik bunu masalsı bir havada okura aktarıyor. Maniler, şiirler, efsaneler romanı birer birer süsleyen önemli folklorik malzemeler. Tabi ki cinsiyet rolleri de bu malzemelerin içine çok güzel yedirilmiş. İnsanımızın hayatla olan kavgası, zihniyeti, vb. dünya algısı birer mite dönüştürülerek çarpıcı bir şekilde eleştiriliyor. Böylece mitin edebiyata evirilmesine şahit oluyoruz. Bize de edebi zevkten payımıza düşeni almak kalıyor.
Latife Tekin
Latife Tekin
Berci Kristin Çöp Masalları
Berci Kristin Çöp MasallarıLatife Tekin · Can Yayınları · 20181,701 okunma
Reklam
112 syf.
·
Puan vermedi
·
14 günde okudu
ağladım mı
"Ağladın mı?" "Hayır, ağlamak değil de... Ne bileyim, kötü işte... İnsanın bu hale gelmesi iyi değil." Kitabın sonunda kitapta anlatılanlar hakkında bir karakterin kısa ama öz bu ifadesi benim kitap hakkındaki düşüncelerimi de ifade ediyor. Sadece benim değil kitabı okuyan tüm okurların böyle düşündüğünü söyleyebilirim çünkü yazar kitabı okuduktan sonra okurların içinde oluşacak o boşluk hissini ve tanımlayamadıkları hüznü bizler için tanımlamış ve bu cümle kitabı okuduktan sonra insanların 'evet benim kitap için hissettiklerim aslında bu ' diye düşünmesi için yazılmış gibi.
İnsanlığımı Kaybedişim
İnsanlığımı KaybedişimOsamu Dazai · Olvido Kitap · 202133,3bin okunma
Hitler'in iktidara gelmesinden kısa bir süre sonra Sebottendorff, kendi bildiği olayları belgeleriyle anlatan bir kitap yayınladı. Hitler Gelmeden Önce adlı bu kitap Naziler tarafından yasaklandı. Kitapta anlatılanlar Hitler Efsanesini söndürüyordu. Yazarı ise Nazilerin kendi aralarında hesaplaştıkları -'Uzun Kılıçlar Gecesi'nde ya öldürüldü ya da esrarengiz bir şekilde ortadan kayboldu."
143 syf.
·
Puan vermedi
İncelemeyi kitabı okurken yazdım o yüzden biraz bölük pörçük olabilir. Zaten ilk 50 sayfasına kadar neredeyse hiç kitaba giremedim. Gerek masalsı dili gerekse konusu itibariyle baya zorlandım. Çünkü aklımdaki masal konseptine ters bir şey anlatılıyordu ve bu tür hikayeleri sevmiyordum. Her neyse notlarımdan; --- `spoiler` --- Trintazın
Berci Kristin Çöp Masalları
Berci Kristin Çöp MasallarıLatife Tekin · İletişim Yayınları · 20121,701 okunma
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.