Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Tamirci Çırağı
On yedi yaşında hayalleri ve umutları elinden alınan bir çocuktum. Mutsuzdum. "Mutsuzluğumun sebebi ne olabilir?" diye sürekli düşünüyordum. Liseye başladığım yıl, birçok Türk babasının oğullarını okula motive etme amaçlı söylediği, "Okumazsan seni sanayiye veririm" sözünü babam da beni motive etmek amacıyla söylemişti. Genelde
Dikkatle Sonuna Kadar Okuyun!!
Aydın'da tren istasyonunda işçi olarak çalışan babası bir kaza sonucunda vefat etti. Sonra da bir yangında evleri kül oldu. Anne çocuğunu alıp iş bulma ümidiyle İzmir'e taşındı ama nafile.. Anne parasızlıktan oğlunu yetimhaneye bırakmak zorunda kaldı. Okuldan arta kalan vakitlerde kah hırdavatçıda, kah elektrikçi de çıraklık yaptı. Fransızca
Reklam
Size Zahmet Okuyun.. Haziranı Takvimden Silelim Bayım
SEVGİLİYE SON BAKIŞ... SEN ÖLÜMSÜZ AŞKIN RESMİNİ YAPABİLİR MİSİN ABİDİN? Ölmeden bir kaç ay önce.. Şöyle yazmıştı.. Saçları saman sarısı Vera'sına; "Gelsene dedi bana.. Kalsana dedi bana..
TRT’de okunan şiirim…
Bağımsızlık , savaşında bir millet..; Korkma..! Dedi , şair Mehmet, Bu, Vatan bize emanet. Candan öte, Sancağım ve hürriyet…! Toprak , konuştu benle, bu Şehitler dedim , nerde…? Dedi, Cennet içimde , bahçe… Zalime , aman vermem . Mazluma , yuvayım ben…! Türk olmak, budur işte, Işığım, sönmez benim Karanlığa, veda et…!!!!🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🫶❤️
Konuştu Şâir;
. 🌴 . Vedalar yankılandı. Bir bir koptuk birbirimizden.. Biriktirdiğimiz anılarla bir başımıza kaldık. Ne yapmalı?
Med ve Cezir. NFK.
Sezai Karakoç’un kitap olarak yayımlanmamış olmasına rağmen Diriliş dergisinin son döneminde kaleme aldığı hatıraları yakın dönemimizi okumada ve anlamada bize önemli referanslar sunar. Karakoç, hatıralarının daha ilk sayfalarında insanın kendisini anlatmasını “şehirleri, toplumu, çağı” anlatmak olarak gördüğünü yazar. Karakoç, bugün için önem
Reklam
Yola Dair Birkaç Not
Uzun yollardan geldim. Uzun yol ne demek sâhi?  Yolu uzun kılan nedir? Yolun uzunluğunu kilometrelere hasredemem kesinlikle; yolun metafizik bir uzunluk oluşu yola bir olgunluk katmıyor mu? Uzun yolu ciddiye alışımız ve saygı duyuşumuzda, ismini çoktandır unuttuğumuz bir kemâl arayışı olamaz mı? Uzun yolun zahmeti, kat edilen uzunluğun ardından
AFORİZMAYI SEVEN OLUR SEVMEYEN OLUR. BURAYA BIRAKIYORUM :) HALİL CİBRAN - AFORİZMALAR 1- Ne söylediklerime inanmanı, ne de yaptıklarıma güvenmeni isterim –çünkü sözlerim senin düşüncelerinden ve yaptıklarım gerçekleşmiş umutlarından başka bir şey değil. 2- Sana açıkladıklarında değil, açıklayamadıklarındadır insanın gerçeği. Bu yüzden, onu
Ve ölüler konuştu Öndeki bir şair ölüsü; Beni düşüncemden vurdular Ölmedim Avazım çıktığı kadar şiir okudum Sonra boynumu kestiler Yıllarca şiir okundu Boynum adına
GEVERÎ
GEVERÎ
Ciwan Haco’nun arkasındaki kadın: Dilber
Dilber Haco, yıllardır kardeşi Ciwan Haco için şarkı sözü yazıp onun yolunu aydınlatıyor.   Ünlü sanatçının bilinen birçok şarkısını, ablası Dilber Haco yazdı. “Emîna”, “Diyarbekir Mala Min e”, “Nisêbîna Rengîn, Nesrîn, Xatûna Min” isimli şarkılar, bunlardan bazıları.   Dilber Haco’nun 29 şiirinden oluşan kitap, Avesta yayınlarından
Reklam
72'sinde şiir kitabı çıkardı
Küçük yaşta annesini kaybedince kardeşlerine bakmak zorunda kalan ve okula gidemeyen Münüre Taşoğlu, Halk Eğitimi Merkezinin açtığı kursta okuma yazma öğrendikten sonra ikinci kitabını da çıkarmak için çalışmalarını sürdürüyor. Kırıkkale'de 3 yıl önce çocukluk hayalini gerçekleştirip okuma yazma öğrenen 72 yaşındaki Münüre Taşoğlu, şiir
Ahmet Arif Leyla ERBİL’e 23 yıl boyunca mektuplar yazdı. Canım,leylam,kardeş, diye başlayan mektuplar. Şiirler yazıyordu,dergiler,kitaplar gönderiyordu. Sen,osun çünkü. O,şâir,dost,en sevgili ve en kardeş…başka türlü olamaz…diye sürüp giden bir serüven. Cemal SÜRAYA eşi hastanede yatarken Zuhal’im,hayat! Hayatımsın diye başlayan ve ziyaretinde eşinin baş ucuna bıraktığı mektuplar yazıyordu. O gün eşinin sevdiği sokakları dolaşıyor,kahvelere gidiyor,denizi gözlüyor gördüklerini eşi için yazıya döküyordu. O da şiirler yazıyordu,kitaplar,dergiler topluyordu eşine. Halil CİBRAN Mısırlı May Ziyade’ye 19 yıl boyunca mektuplar yazdı.Onunla mektuplar üzerinden edebiyat konuştu,sanat konuştu,şiir konuştu. Bir an olsun bile bir araya gelmediler. Edip CANSEVER 14 yıl boyunca Alev Ebüzziya’ ya “Alevli esmer derinlik” diye başlayan mektuplar yazdı. Şiirler paylaştı,edebiyat konuştu onunla. Luis ARAGON Fransa’nın meşhur şairiydi. Elsa’ya deli gibi aşıktı. Derinliğinde kendini yitirdiği gözler için “Elsa’nın gözleri”diye bir şiir yazdı. “Öyle derin ki gözlerin içmeye eğildim de Bütün güneşleri pırıl pırıl orada gördüm orada bütün ümitsizlikleri bekleyen ölüm Öyle derin ki her şeyi unuttum içlerinde” Zamanlar, mekanlar değişse de bu duygu hiç değişmedi.Bu insanların bir kısmı hiç kavuşmadı,kimisi kavuştu ama mutlu olmayı beceremedi. Tek istekleri vardı hepsinin;ister sevgili olsunlar, ister eş , isterse dost yeter ki UNUTULMASINLAR. Çünkü hiç bir şey unutulmak kadar acı verici değildi.(H)
Ve ölüler konuştu Öndeki bir şair ölüsü; Beni düşüncemden vurdular Ölmedim Avazım çıktığı kadar şiir okudum Sonra boynumu kestiler Yıllarca şiir okundu Boynum adına
GEVERÎ
GEVERÎ
Şair Lale Müldür
Şiirin hayatında önemli bir yer tuttuğuna işaret ederek, "Şiirle iştigal etmesem ölürdüm. Şiir içten gelen bir şeydir" dedi. DUVAR - 'Anemon', 'Saatler / Geyikler', 'Kadınesk' adlı eserlerin de aralarında bulunduğu çeşitli kitaplara imza atan şair Lale Müldür, şiir yolculuğunu ve şiirin hayatındaki önemini
Şairin Şiirine seslenmesine gerek kalmadan şiir anın büyüsü ile şakıdı ; "Ellerin ellerimde değil üşüyorum " dedi pişman kadın; "Yüreğim yüreğinin eline yapışmışken mi ? Dedi öteki kadın.. "Sustu kadın, lal oldu. Konuşmak anlatmak zor geldi kelimleri. Zaman sustu vakit ilerlemez oldu.Sessizliğin tiz tonunu buldu kadın ve Ve seslendi kadınına; Yüreğim yüreğinin elini tuttu, hangi eli tutmam gerekiyor! Seslerimiz bir birine sarmaş dolaşken Ben neyi sarmalayayım! Söylesene kadın! Nefes nefes bir birimizi solarken ben neyi koklayayım! Kalbinin ritmini dinlemek varken, ben hangi müziğe ihtiyaç duyayım. Gözler konuştu bir müddet sessizlikte ki tını aşk'a büründü. "İçimdeki kelimleri dökemiyorum "derken hayrandı bakışları pişman olan kadının. Son noktayı şair koydu; "İçini öpsem dudaklarıma değer mi kelimler ?" Sessizlik fısıldadı; "Varlığı ile şiirin akımını güçlendiren pişman kadının varlığına armağan "...🎈🎈
64 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.