İçimizde şeytan var... Can kırıkları var. Nefret var, yalanlar var... Bir yanımız bizi çoktan terk etmiş, kaçıyor... Melankoli ve hüsran var... Keşke bazı geceler hiç sabah olmasa.
Merhabalar, kitap okuyan biriyseniz ve yeni birisi ile tanışıyorsanız onun nasıl birisi olduğuna karar verebilmeniz için birkaç taktik vereceğim sizlere. Hazırsanız başlayalım :)
Okumak yerine izlemeyi tercih edenler için: youtu.be/4zgUJrj74y8
Ona başta "Aa, kitap okuyor musun?" diye sorun.
Cevabı "Hayır..."
Çok fazla yazarın kaleminden bahsetmem gerek olsa da uzamaması için kısacık değineceğim. Yaşadığı dönemde hak ettiğini alamayan yazarlar vardır; bunu dediğimize benim aklıma
Oğuz Atay gelir. Bence herkesin aklına ilk o gelir. Yaşamından sonra bile hak ettiğini alamayan yazar olarak da size
Peyami Safa maalesef.
Eserde ben yapayalnız bir karakter beklentim vardı kalabalıklar içindeki yanlızlık vardı. Müthiş kurgulanmış olaylar örgüsü ve hayatınızda yer edecek karakterle tanışacaksınız;Samim mesela…
Dili ağır gelebilir bilmediğiniz kelimeler olabilir bende çok oldu. Kelimeleri bilmesenizde cümle bütünlüğünde çok iyi anlayabiliyorsunuz ilginç! Yeni bir tabir edindim Şüphenin psikolojisi karaktere yapışmıştı ve psiko dram. Kitapta bolca melankoli var. Bazen herkes Samim olur iç sesi,zekası ve devamlı şüphe içinde oluşu. İç sesinizde benzerlikler bulacağınız seveceğiniz bir eser.
İç sesim diyor ki incelemeyi okuyup, kitabı okuyanlar teşekkür edecek.
Kitaptan önce yazarın karaktersel çehresi hakkında birkaç kelam etmekte fayda buluyorum. Oscar Wilde döneminin önemli oyun yazarlarından biridir. Dorian Gray’in Portresi, roman türünde yazdığı tek kitaptır. Kitabın başlarında kültürünü empoze etme çabası gördüğünüzü düşünebilirsiniz fakat yaşadığı dönemde buna ihtiyacı yoktur. Tamamen tiyatro
Siz Hangi Ağaçsınız?
23 Aralık - 1 Ocak - Elma ağacı
1 Ocak - 11 Ocak - Köknar ağacı
12 Ocak - 24 Ocak - Karaağaç
25 Ocak - 3 Şubat - Selvi ağacı
4 Şubat - 8 Şubat - Kavak ağacı
9 Şubat - 18 Şubat - Sedir ağacı
19 Şubat - 28 Şubat - Çam ağacı
1 Mart - 10 Mart - Söğüt ağacı
11 Mart - 20 Mart - Ihlamur ağacı
21 Mart - Meşe ağacı
TÜRK EDEBİYATI İÇERİSİNDE EN BEĞENDİĞİM İLK 10 ESER İÇİNDESİN
Neden mi? Başlayalım o halde.
Peyami Safa'yı herkes sevmez. Bunu hala anlayabilmiş değilim. O kadar dergi alıyorum yahu dedim ben neden hiç kapakta bir 'Peyami Safa' göremedim bugüne kadar? Nedir bu ön yargı?
Hep aynı yüzler dönüp dolaşıp karşımıza çıkarken neden bu muhteşem yazar,
Çünkü aşk, arızalı bir ruh halidir. Hastasındır, ötesi yok. Ve tedaviyi kabul etmez, direndikçe direnirsin.
Sevdiğinin yanağındaki gamze, bir anatomik bozukluktur aslında. Ama aşıksan, her gün binlerce defa oraya gömülesin gelir.
Görmeden duramazsın. Düşünmeden duramazsın, özlemeden duramazsın. Hasılı kelam duramazsın işte, içinde bir volkan
İçimizde şeytan var.. Can kırıkları var. Nefret var, yalanlar var.Bir yanımız bizi çoktan terk etmiş, kaçıyor.. Melankoli ve hüsran var.. Keşke bazı geceler hiç sabah olmasa.