Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
“Bu yaklaşımı benimseyen çalışmaların ortak paydasını milletler ve milliyetçiliğin modern çağa ait yapılar olduğu görüşü oluşturuyor. Bu görüşe göre milletler ve milliyetçilik kapitalizm sanayileşme, merkezi devletlerin kurulması, kentleşme, laikleşme gibi modern süreçlerle birlikte ya da onların ürünü olarak ortaya çıkar.”
Sayfa 96
104 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Bu kısa hikâyelerin bir teması var. O süreçte çile çeken bir sinin, izdirabinin vaninda; yurt disi gezisi (Viyana) tecrübelerim de, yani orada vaşayan Müslümanların gündelik hayatta karşılaştıkları zorluklar da bu "Sey- hikäyeler" (Ding Geschichten) icine alindi. Bu belki de hem Türkive'de 28 Su bat süreci sonrası dönemin dökümünü çıkarmanın yanında, zamanlarda yurtdışında ağırlıklı olarak İslami bir yaşantty secmis, bu zihinle vasayan insanların hayatlarına panoramik bir bakış atma imkânı da sundu bizlere. Her şey gibi bugün İslam ve müslümanlık da, kapitalizm le vüzlesmesinde kendi rengini biraz daha acti. Biraz daha manlaştı. Kapitalizm, İslamı ve Müslümanları kendi çarkında pocada biraz da kendine benzetti. Sürtüne sürtüne İslamin kenarlarına, köşelerine; İslamın kenarlarını ve köşele rini ovallaştirdı. Belki kendi olmaktan uzaklaştırdi İslamı, yeni modern bir İslam tahayyülünü şekillendirdi. Bugün İslam moda, Islam ve dindar burjuva, Islam ve sermaye hiçbir şekilde eski dinginliğini ve sadeliğini elde edemeyecektir, fakat yaşam devam etmekte, insan da insanı törpülemektedir. Bu hikâyeler o dönemde büyük zulümler görmüş ve o dönemde mağdur ol muş insanların anısina gitsin.
Başlangıcı Olmayan Bir Şeyin Sonu
Başlangıcı Olmayan Bir Şeyin SonuAhmet Sarı · Hece Yayınları​ · 201519 okunma
Reklam
Modern kapitalizm iki şeyde uzmandır : 1. Servet Üretmek. 2. Kıskançlık yaratmak (Bunları insanları yarıştırmak temel esastır. )
Modern kapitalizm tarihi, sonradan görmelerin görgüsüzlük tarihidir. Keşifler çağı sonrası ortaya çıkan bu modern kapitalizm anlayışı aristokratları dahi görgüsüz birer yaratığa çevirmiştir. Marquis de Sade kendi çağında yaşananları kaleme aldığı kitaplarında aristokrasinin ve burjuvazinin düştüğü bu derekelerden biraz olsun dürüstçe bahsetmişti. O sebeple sonradan görmelere şaşırmıyorum. Sadece görgüsüzlükleri sebebiyle aristokratlar sadece para kaybederken, burjuvalar hem paralarını hem de konumlarını kaybediyorlar.
Modern tüketim kültürü, bir başka deyişle kapitalizm, insanın doğal ve toplumsal arzularını kışkırtmış ve hazzı ön plana çıkarmıştır. Bu bakımdan akıl ve ruh karşısında iştaha öncelik vermiştir. Reklam ve propaganda gibi pazarlama tekniklerini kullanarak aklı ve ruhu manipüle etmeyi başarabilmiştir. Bu işleyiş, modern insanı, ne kadar fazla tüketim yaparsa o kadar mutlu olacağına inandırmıştır.
Geçen yüzyılın sosyologları arasında Tocqueville -zira bu sıfatı Auguste Comte kadar hak ediyor- üç yönlü bir özgünlük sergilemektedir. Modern toplumu Auguste Comte'un yaptığı gibi sanayi ile değil, Marx'ın yaptığı gibi kapitalizm ile de değil, ama koşulların eşitliği ile, yani terimin toplumsal anlamıyla, demokrasi ile tanımlar.
Kesit Yayıncılık 1995 Sayfa: 25
Reklam
Çalışmak
Çalışmadan geçinenler Bizden değildir. Hacı Bektaş Veli (k.s) Çalış, kazan, ye yedir, bir gönül ele getir, Yüz Kabe'den yeğrektir, bir gönül ziyareti.
124 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Akıllılığa ve aptallığa karşı savaş!
Kitabı çok çok beğendim. İnsanın yalnızlığına bir çağrı, toplumdan birey olmaya giden bir yolculuk. Aynı zamanda doğayı içselleştirme ve ilkel dürtülere verilen özgürlük. Paraya karşı takas alışverişi. Modern dünyaya eleştiri…Norveç gibi gelişmiş bir refah ülkede bile kapitalizm ve halk geleneğini reddeden yazar bambaşka bir kurguyla bu romanı yazmış. Beni çok başka dünyalara götürdü ve beyin cimnastiği yaptırdı. Özgün bir roman. Okuyunuz…
Doppler
DopplerErlend Loe · Yapı Kredi Yayınları · 20199,4bin okunma
Modern kapitalizm iki şeyde uzmandır: Servet üretmek ve kıskançlık yaratmak. Belki de bu ikisi el ele ilerliyor; emsalle­rinizin önüne geçme isteği, sıkı çalışmanın yakıtı olabilir. Fa­kat "yeter" duygusu olmazsa, hayatın hiçbir eğlencesi kalmaz. Dedikleri gibi mutluluk, aslında sadece sonuç, eksi beklentidir.
Aile evden gidiyor !!!
Yarım erkekler ve yarım kadınlar ortasında, çocuklar iki parçaydılar. Aile evden gidiyorsa, çocuklar elden gidiyordu. Ailenin çöküşü nisbetinde boşanmalar arttıkça, çocuklar celâl-cemal dengesinin uzağına düşüyor, hayat vadisinde tek kanadıyla uçmaya mahkum halde yetişiyordu. Erkek ve kadın, tek başına kaldığında, iki yarım insan gibiydiler. O
Reklam
Önsöz
Elinizdeki kitap toplumsal Bilinçdışının süregiden mutasyonunu araştırıyor. Şu an bulunduğumuz noktadan, yani virüs salgını ve kapitalizmin felaketler doğuran çöküşünün damgasını vurduğu tarihsel eşikten gözlem yapıyorum. Bu eşikten bakınca, ufukta kaosu, tükenmişliği ve yokoluş eğilimini görebiliyoruz. Bu mutasyonun mükemmel bir özetini sunan
Sayfa 9 - Otonom Yayıncılık -1. Basım Şubat 2022, İstanbul - Kitabın Özgün Adı : The Third Unconscious - The Psycho-sphere in the Viral Age
56 syf.
9/10 puan verdi
·
7 saatte okudu
Anarşizmin bir başka tanımı
Fernando Pessoa
Fernando Pessoa
1888’de Lizbon’da doğdu. 8-17 yaşları arasında Güney Afrika’da yaşadı ve İngiliz eğitimiyle büyüdü. Portekiz’in modern edebiyatında aktif rol oynayarak öncü isimlerden olan Pessoa, 1935 Lizbon’da yaşama veda ettiğinde ardında yalnızca 4 yayımlanmış kitap bıraktı. Birden fazla yazar ve şair kimliğiyle birçok eser kaleme alan Pessoa’nın
Anarşist Banker
Anarşist BankerFernando Pessoa · Can Yayınları · 20201,474 okunma
190-160-190
"Ekranlardan, reklam panolarından gözlerinin içine sokulan sözde kusursuz mankenleri gördükçe kendi eksiklerinin farkına varan kadınlar, sözde eksiklerini tamamlamak için yüzlerini gözlerini boyayarak, üzerlerine modaya uygun yeni elbiseler alarak, tıbbi operasyon­lardan geçerek kapitalizm tarafından dayatılan ideal kadın öl­çülerine ulaşmaya çalışıyorlar. Değeri bedenine indirgenmiş ve ideal ölçüye yakın olduğu oranda kendini mutlu hisseden ka­dın, ideal ölçüden uzaklaşmaya başlamasıyla psikolojik sorun­lar da yaşar hale geliyor."
Sayfa 61
Coğrafya kaderdir, demişti İbn-i Haldun. Coğrafya kader ise, kaçışın imkansızlığı salt kişinin ait olduğu topografyayla düşüncesi sınırlanmıştır. Bütünlüğü iki ayrı parçaya böldüğümüzde bu cümlenin doğruluk payı olmasına karşılık diğer yönüyle yapısal bir sorunu da vardır. Eğer kastedilen arkaik Mısır toplumunun kapalı toplum yapısı gibi bir kendine dönük yapı arz-ı endam ediyorsa sözcenin doğruluk payı vardır. Lakin modern toplum , yerel ve bölgesel olanı fazlasıyla aşmıştır. Bilişsel arası bir evrensel kapitalizm dönemi ise coğrafya artık kader değil, aşılan, aşınan bir gerçekliktir. Dolayısıyla hiçbir sözce yerinde bir değişmezliği açımlamaz; sözce, oluş içerisinde oluşa teslim olur. Coğrafya artık kader değildir, kapitalizm kaderin yerini almıştır.
210 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
OKUMADIM YAŞADIM !! Yu Hua 3 Nisan 1960 tarihinde Çinde doğmuştur . Edebiyata ise 1983 yılında başlamış .Eserlerinin çoğunluğunda Çin toplumunun günlük hayatlarına , yaşam tarzlarına değinen YU HUA Çin kültür devrimini derinden etkilemiş . Ve en önemli eserlerinden biri olan "YAŞAMAK" kitabıyla karşınızdayım . YASAKLI
Yaşamak
YaşamakYu Hua · Jaguar Kitap · 201632,9bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.