Savaş ve çocuk... Ne kadar da zıt iki kelime, ancak dünya maalesef biz insanların yüzünden böyle acımasız olabiliyor. Kitabı okurken keşke usta bir yazarın hayal gücünden çıkmış, iyi kurgulanmış bir roman olsaydı diye düşündüm. Ama maalesef yeterince gerçek ve acı. Küçük Anne Frank henüz 14 yaşında hayalleri olan yahudi bir çocuk. Nazi Almanya'sı Hollanda'yı işgal ettiğinde toplama kamplarına gitmemek için babasının çalıştığı ofisin üst katında küçük bir dairede kendisi, ailesi ve 4 kişi daha saklanıyor. Anne Frank babasının ona doğum gününde hediye ettiği günlüğe savaşın gidişatını, şartların zorluğunu, yapılan zulmü ve hayallerini yazıyor. Savaştan sonrası için kurduğu hayallerin, okurken hiç gerçekleşmeyeceğini bilmek insana çok dokunuyor..
Kitap akıcı ve anlaşılır. Mutlaka okunmalı ders alınmalı diye düşünüyorum.
Savaş bir kaç takım elbiseli üst düzey asker veya politikacının masa başında kendi ideolojilerinin kazanması için dayatılan korkunç bir şey. Ancak sahada çarpışan asker veya siviller için savaşın kazanını olmuyor, herkes kaybediyor.