Gözlerine baktığım zaman susmanın bir sebebi olmalı. Ba­na kendini anlat. Korkularını, dileklerini söyle bana. Aşktan ne bekliyorsun? Dostluk mu? Al, istediğin kadar.. Yüreğimi apa­çık önüne seriyorum işte! Orada sevdiğin, istediğin ne varsa al, senin olsun.
"Ne istiyordun ki?" "Hiç. Öylesine, mutluluk herhalde." "Kimin mutluluğu?" "Bizim." "Halen nasıl bir mutluluk bekliyorsun ki?"
Sayfa 174Kitabı okudu
Reklam
Bir insana iyilik yaptığında daha fazla ne isteyebilirsin ki? Kendi doğanla uyumlu bir şey yapmış olmak sana yetmiyor mu? Bir mükafat mı bekliyorsun? Eğer öyleyse bunun, gözün gördüğü için, ayakların da yürüdüğü için mükafat talep etmelerinden farkı yok. Bu uzuvlar, kendilerine özgü olan bu işleri yapmak için yaratılmıştır; iyilik yapmak için dünyaya gelen insan da, herhangi bir iyilik yaptığında ya da ortak çıkara faydalı olduğunda sadece kendi payına düşeni yapmış olur ve bunun sonucunda alacağı mükafat da budur.
Sayfa 100Kitabı okudu
"... İki insan arasındaki en kıymetli yakınlıklar bir seferde, aniden bitse, bıçak gibi kesilse yine acı olur ama bitişi seyretmek, sahip olduğun şeyin elinden kayıp gidişini anbean hissetmek en fenası. Kayıyor, kayıyor, hala bir parçasına dokunuyorsun ama artık tutamıyorsun. Ne zaman tümüyle avucundan akıp gideceğini düşünerek, korkuyla, acıyla, can çekişen birinin başında bekler gibi çaresizce bekliyorsun. Bu en fenası... "
Sayfa 365Kitabı okudu
Bu bilge insan Mahmut Makal'mış.
Bir kitap buna dermiş ki: "Sen bu köyü kalkındıracak tek adamsın, burada onun için bekliyorsun." O dermiş ki, kitaba: "Ben kendimi kalkındıramadım, halsizim, güçsüzüm. Bu güçsüz vücut bir köyü nasıl kalkındırsın? Sen beni kalkındır, ben de onu. Var benim de bir ereğim, bir düşüncem. Ama kitap arkadaş, kâtip arkadaş, ne gelir benim elimden, zari zari ağlamaktan gayri..." Böyle dermiş, ama ümidini kesmezmiş büsbütün. Okuyup yazmak, öğrenip öğretmek için yine de savaşır dururmuş. Zaten her teselliyi okumakta bulurmuş.
Sayfa 140 - Literatür Yayınları 12. Baskı, Eylül 2021Kitabı okudu
Peki sen, durup durup denize bakan çocuk, daha ne arıyorsun? Yazılacak her şey senden önce yazıldı, söylenecek her şey söylendi çoktan. Artık her şeyin bir adı var şu dünyada. Ölümün bile bir adı var. Topuklarından attıkları her adımda kan sızan adamlar geçti bu yollardan. Peki sen çocuk? Dünya hiç bir zaman gökyüzüne yansımayacak, artık hiç değilse bunu biliyorsun. Sesler gitmiş, bir tek yankıları kalmış geride. Bedeni olmayan seslerin çığlığa dönüşmeyi kurduğu yerlerde sen şarkı söylemek için bekliyorsun. Çocuk, yanılıyorsun.
Sayfa 116
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.