Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
… apandisitte orta üst karın bölgesinden sağ alt karın bölgesine inen ağrı için kullanılan bir kocher işareti (bulgu) bulunmaktadır. Beyin sıvısına ulaşmak için kafatasında delik asılacak bölgeye kocher noktası denir. Kocher sendromu adıyla bilinen ve tiroit yetmezliğinden çocuklarda görülen bir kas hastalığı vardır. Ameliyatta hastanın bacaklarının üzerinden geçirilen bir kocher kemeri mevcuttur. Son olarak da kocher aletlerinin en başında bugünkü genel cerrahide şüphesiz en önemli penslerden biri olan kocher pensi gelir. Ayrıca ilk nobel tıp ödülünü alan cerrah da Kocher'dir ve hatta 2009 yılında aydaki bir kratere onun adı verilmiştir.
Sayfa 282Kitabı okudu
_Kadın olsam hayat kadını olurdum. _Bir çiçeğe konan kelebek olmaktansa, bir boka konan sinek olmayı tercih ederim. _Kelebeklerin ve arıların arzuladığı bir çiçek olmak varken, sinekleri cezbeden bir bok parçasıydım. _Beni soğuk, kibirli, ukala falan bulduysanız sizi sevmemişimdir. Sevdiğime kedi gibi olurum ben. _Yeterince dürüstsen, fazlasıyla
Reklam
Pasteur Fransa'daki tüm köpekleri aşılayarak bu hastalığı yok etmeyi planlamıştır.
Sayfa 41
Dünyanın tanınmış biyologlarından ve önde gelen genetikçilerinden Prof. Richard C. Lewontin şöyle dedi: -"Hasta insanın DNA'sı normal standart dizilimle ka şılaştırıldığında, şayet hastalıklardan sorumlu bir farklılık varsa, bunun iki DNA arasındaki birçok farklılıktan hangisi olduğunu bilmek imkânsız olacaktır. Bu durumda aralarında
Sayfa 303
Nobel Tıp Ödülü alan Japon biyolog ve bilim insanı Yoshinori Ohsumi orucun sağlığa çok iyi geldiğini şöyle dile getirir: “Üç günlük oruçtan sonra vücudun bağışıklık mekanizması yeni akyuvar oluşumunu tetikliyor, vücut bağışıklık sis-temini tamamıyla yeniliyor. Bu konuda Müslümanların orucu adeta bir yenilenme programı olarak karşımıza çıkıyor. Hücreler bize benzemeseler bile bazı durumlarda aynı insanlar gibi hareket ediyorlar. Çöplerini özel torbalara dolduruyorlar (otofagozomlar), ve konteynerlere depoluyorlar (lizozomlar). En kirli olanları yok edilip sindiriliyor, bazıları da yeniden dönüştürülerek enerji üretiminde kullanılıyor. Böylece erken yaşlanmanın önü tıkanıyor. Otofaji (insan vücudunun aç kalınca zayıf ve hastalıklı hücrelerin içindeki gereksiz parçacıkları yok etme programı), vücut stres altındayken, oruç tutarken ya da açlık sırasında çok fazla çalışıyor. Hücre, enerji üretimini kendi iç imkânlarını kullanarak yapmaya çalışıyor ve tabii ki ilk olarak çöpünü ve patojen bakterileri sindirerek temizliğe başlıyor. Otofaji sürecinde belli bir süreklilik olmaz ise, Parkinson hastalığı, diyabet ve kanser hastalığı kaçınılmaz olabiliyor. Yılda bir ay kadar bir süre ara vermeden aç kalmanın harikulade bir tasarım olduğunu söyleyebilirim. İslâm’ın, Hastalıkların tehlikesini otomatik olarak ortadan kaldıran bir sağlık programı var.” Tıbbın yeni yeni keşfettiği hakikatleri canımız efendimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) asırlar önce şöyle bildirmişti: “Oruç tutun ki, sağlıklı olasınız”
PCR için, “Bu testle herkeste her şeyi bulabilirsin”
Testin mucidi, Nobel kimya ödüllü Kary Mullis, 1993 yılında yaptığı konuşmada PCR testinin herhangi bir hastalığı teşhis etmek için kullanılamayacağını, bu teste bakarak insanlara hasta olduklarının söylenemeyeceğini anlatmıştı. Kary Mullis, “Bu testle herkeste her şeyi bulabilirsin” demişti.
Reklam
"Şimdi H. pylori'den bu kadar bahsettikten sonra, eğer bir kişiden bahsetmezsek dünyanın en büyük ayıplarından birini yapmış oluruz. Bu kişinin adı Barry Marshall'dır. Kendisi oldukça rockstar bir bilim insanıdır. Peki, kendisini rockstar yapan özellik nedir? Söz konusu sağlık olduğunda, hemen hepimizin çevresinde konu hakkında bilgisi olmasa
Sayfa 113Kitabı okudu
Coğrafya Kaderdir.
Kendi yağıyla kavrulup giden bu ülkede yüzlerce yıldır büyük matematikçi, büyük filozof, yeryüzü ölçeğinde büyük bilim adamı yetişmemişti. Büyük bir imparatorluk kurulmuştu ama aynı ölçüde büyük beyinler -Sinan gibi birkaç isim dışında- yetişmemişti. Acaba sorun İslam’da mıydı? Bu halk, İslam dini kuzenlerle evlenmeyi yasaklamadığı için akraba
Sayfa 111Kitabı okudu
"Fridtjof Nansen bu başarısından sonra 1922 Nobel Barış Ödülünü aldı. *Silah üreticisi bir firmanın barış ödülü vermesi biraz garip.* Olsun. Geri kalmış ülkelerde, konuşmaktan aciz köylü toplumlarında bunlara kimse dikkat etmez.Tanksavar roketleri,topuk parçalayan,ayak kopartan mayınların yanında Barış Ödülleri,Edebiyat Ödülleri verebilmek de her şirketin harcı değildir.Eziklik,zavallılık hastalığı iliklerine kadar işlemiş insanlar bu ödülleri ciddiye alabilir."
Şimdi H. pylori'den bu kadar bahsettikten sonra, eğer bir kişiden bahsetmezsek dünyanın en büyük ayıplarından birini yapmış oluruz. Bu kişinin adı Barry Marshall'dır. Kendisi oldukça rockstar bir bilim insanıdır. Peki, kendisini rockstar yapan özellik nedir? Söz konusu sağlık olduğunda, hemen hepimizin çevresinde konu hakkında bilgisi olmasa da
Sayfa 113 - 115Kitabı okudu
Reklam
“Kendi yağıyla kavrulup giden bu ülkede yüzlerce yıldır büyük matematikçi, büyük filozof, yeryüzü ölçeğinde büyük bir bilim adamı yetişmemişti. Büyük bir imparatorluk kurulmuştu ama aynı ölçüde büyük beyinler yetişmemişti. Acaba sorun İslam’da mıydı ? Bu halk, İslam dini kuzenlerle evlenmeyi yasaklamadığı için akraba evlilikleri sonucu mu bu hale
Sayfa 111 - Doğan KitapKitabı okuyor
Antibiyotik çağından önce bulaşıcı hastalıkların bazıları aşılarla önlenebiliyor ama hiçbiri iyileştirilemiyordu. Bu nedenle, antimikrobiyal ilaçlar sahneye çıktığında mucize ilaç muamelesi görmüştü. Antibakteriyel tesirli ilk ilaçlar olan sülfanomidler 1932'de keďfedildi. Gerhart Domagk yüzlerce farklı bileşiği test ettikten sonra prontosili keşfetti. Kimyasal bir boya olan prontosil, o güne kadar ölümcül olan birçok bakteriyel hastalığı iyleştirebiliyordu. Domagk, çalışmalarından dolayı 1939'da Nobel Ödülü kazandı, ama Hitler Alman uyruklulara bu ödülü kabul etmeyi yasakladığından, ödülü almak için İkinci Dünya Savaşı'nın sona ermesini beklemesi gerekti.
Sayfa 176 - Metis BilimKitabı okudu
Bütün Alıntılar
Parkinson Hastalığı Bir Değil İki Hastalık Brain dergisinde yayımlanan çalışmaya göre -her ne kadar ismi aksini ima etse de- Parkinson“hastalığı” beyinde veya bağırsaklarda başlayan bir değil iki hastalık aslında. Bu, Parkinson hastalarının neden
Barry Marshall, kendisi hayvan deneyleri başarısızlığa uğrayınca, kendisinden önceki birtakım bilim insanları gibi büyük bir çılgınlık yapmıştır. Laboratuvarında H.pylori adlı zararlı bakterileri yetiştirdiği petri kabını kafasına dikerek kabın içindeki tüm bakterileri bir anda sindirim sistemine göndermiştir. Üstelik bunu yaptığı sırada evli olduğunu ve evinde onu bekleyen dört çocuğu bulunduğunu hatırlatalım. Marshall’in böylesine büyük bir riski almasındaki tek etken, içinde bir yerlerde hissettiği fikrine olan inancıydı. İçtiği bakteriler sonucu midesinde gelişecek ülserin yaklaşık bir yıl sonunda ortaya çıkacağını düşünüyordu. Fakat bakterileri içtikten sadece üç gün sonra ülserin ilk semptomları kendini göstermeye başladı ve sekizinci gün sonunda kendisine yaptığı biyopsi sonucunda ülser olduğunu ve bunun nedeninin de H.pylori denen bakteri olduğunu gösterdi. Marshall, bu cesur ve bilimsel olarak oldukça önemli keşfinin ödülünü ancak yıllar sonra alabilmiştir. Kendisine, 2005 yılında ülser hastalığı konusunda yaptığı keşiften dolayı Nobel Tıp ve Fizyoloji ödülü verildi.
Sayfa 115 - Elma YayıneviKitabı okudu
18 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.