Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

GÜLŞAH

İnsanlar "kötü"yü anlamak ister. Beyhude bir istektir. Kötülük Gökkuşağı gibidir. Ne kadar yaklaşırsan o kadar uzaklaşır. Kötü anlaşılamadığı için kötüdür ya zaten!
Sayfa 106 - TimaşKitabı okudu
Reklam
Düşünen zihinler şu sözleri az kullanırlar: mutlular ve mutsuzlar. Hiç kuşkusuz başka bir dünyanın bekleme odası olan bu dünyada mutlu insan yoktur. İnsanlar aslında aydınlıktakiler ve karanlıktakiler olarak ikiye ayrılır. Karanliktakilerin sayısını azaltıp, aydinliktakilerin sayısını çoğaltmak, işte hedef budur. Bu yüzden "Bilgi!" , "Bilim!" Diye bağırıyoruz. Okumayı öğrenmek ışığı yakmaktır; tüm hecelemeler kıvılcımlardır. Zaten aydınlık demek illaki sevinç anlamına gelmez. Aydınlıkta da acı çekilir; ateşin fazlası yakar. Alev kanadın düşmanıdır. Uçmaya ara vermeden yanmak dâhinin mucizedir. Bilgilendiginizde ve sevdiğinizde daha fazla acı çekersiniz. Gün gözyaşlarıyla doğarmış aydınlıktakiler en azından karanlıktakiler için ağlarlar
Sayfa 298 - İş Bankası Kültür Yayınları 2.ciltKitabı okudu
Hiç kuşkusuz başka bir dünyanın bekleme odası olan bu dünyada mutlu insan yoktur.
Sayfa 298 - İş Bankası Kültür Yayınları 2.ciltKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kimseden daha iyi olmadığınızı anlayacak kadar mütevazı, herkesten farklı olduğunuzu kavrayacak kadar bilge olun
Sayfa 67 - DestekKitabı okudu
Engelli bir çocuğun ölümünün daha az üzdüğünü düşünmemek gerek. Böyle bir çocuğun ölümü, normal bir çocuğun ölümü kadar üzücüdür. Hiç mutlu olmamış, dünyaya sadece acı çekmek için ufak bir gezinti yapmaya gelmiş olan birinin ölümü korkunç bir şeydir. Bir gülümseyişinin anısını saklamak bile çok zor.
Sayfa 62 - YKYKitabı okudu
Reklam
...... Sanki siyasetçinin şapkası her tür aydınlığın önünü kesmeye yönelik bir şemsiye değildir.
Sayfa 213 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Bilinç seviyesi ne kadar düşerse fanatiklikte o ölçüde artar.
Sayfa 268 - Koridor YayıncılıkKitabı okudu
Halka ışık götürmek hiçbir yerde kolay değildir.
Sayfa 79 - LiteratürKitabı okudu
Cehennem yerinde hiç ateş yoktur, herkes ateşini buradan götürür
.... Dostoyevski'yi okurdum. Ya da Gorki'yi. İnsanın karnı tok, sırtı pek oldu mu başkalarının yoksulluklarını okuması, merhamete gelip iç çekmesi ne tatlıdır.
Reklam
* En büyük mutluluk kişiliktir. * Mutluluk kendine yetenlerindir. * Mutluluk kolay değil içimizde bulmak çok zor, başka yerde bulmaksa imkansız
Bizi düşünmeye alıştırmamışlar. Üstelik düşünmeyelim diye ellerimden geleni yapmışlar. Bakar mısınız Osmanlı, islam tarihine, kaç kişinin derisini yüzmüşler?  Bu derisi yüzülenlerin bir çoğunu tanıyoruz. O kadar da masumca, o kadar da az aykırı düşünmüşler ki, gene de düşünceye önderlik ettiklerinden dolayı yakalarını, derilerini zalimlerin elinden kurtaramamışlar. İşte biz böyle sonuçtan süzülüp yirminci yüzyıla gelmiş bir kuşağız. Bizim karşımızda deri yüzücülerin soyundan gelenler, oldukları gibi duruyorlar. Azıcık düşündü diye şimdikiler daha kötü yapıyorlar. Yoklukla, açlıkla, polisle terbiye ediyorlar. Bizim çağın deri yüzücüleri açlıkla terbiye ettiler uzun zaman düşünenleri. Deri yüzücüler, gittikçe azıtıyorlar. Bekleyin bekleyin ki daha neler gelecek başımıza. Onlar bizi söyletmeyecekler. Kendileri konuşacaklar. Yalanlarıyla halkı daha daha uyulacaktır. Onlar, milliyetçi olacaklar, evet onlar, onlar ki birkaç sömürücünün kesesine satmışlardır vicdanlarını. Onlar vatansever geçinecekler, ne kadar gerilik varsa, sırtlarını ona dayayıp.... Halkımızın böyle kalması, ezilmesi için ellerinden geleni de gelmeyeni de yapacaklar. Sabahtan akşama kadar millet, vatan, halk diye bağıracaklar. Halkı sevdiklerini söyleyecekler....
Sayfa 26 - YKYKitabı okudu
Ben burada, katillerin ve hırsızların sahip oldukları özgürlüğü talep ediyorum. Onlar kendilerini savunabiliyorlar. Banaysa her gün hakaret ediliyor, camlarım kırılıyor, çamurun içine itiliyorum, ahlaksız bir basın tarafından her gün haydut muamelesine maruz bırakılıyorum. Sözlerimin doğruluğunu ve şerefimi ispatlama hakkına sahibim!
Sayfa 21 - AlfaKitabı okudu
Gelmiş geçmiş en iyi günlerdi, gelmiş geçmiş en kötü günlerdi; hem bilgelik çağıydı hem ahmaklık; hem inancın devriydi hem şüpheciliğin; hem Aydınlık hem Karanlık bir mevsimdi; umudun baharı, umutsuzluğun kışıydı; hem herseyimiz vardı hem hiçbir şeyimiz yoktu; hepimiz ya doğruca Cennete gidecektik yada tam aksi istikamete ......
Sayfa 3 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyacak
Para, bir elden diğerine akan sudur, bugün benim elimde, yarın seninkindedir.
Sayfa 45 - AlfaKitabı okudu
31 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.