Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Sanırım alınması gereken ders şu: Her fırsatı değerlendirin çünkü bir şey çıkabilir. Benim için çıkan çok büyük bir şey olmuştu. O zaman gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım ve gözlerimi açtığımda, etrafım Friends arkadaşlarım ile kuşatılmıştı (Onlar olmasaydı, No Friends adlı bir dizide falan rol alırdım): Tek başına yapabileceği ve diğerlerinden daha fazla kar edebileceği halde bizi bir arada tutmayı başaran Swhimmer’a bir takım olmamız gerektiğine karar verdiği ve bize haftada bir milyon dolar kazandırdığı için teşekkür ederim. Lisa Kundrow; hiçbir kadın beni onun kadar güldürmedi. Amerika’ya bu kadar güzel birinin benim gibi bir adamla evlenebileceğini düşündüren Courtney Cox. Yüzüne her gün fazladan iki saniye bakmama izin veren Jenny. Tek stok karakteri alıp onu dizinin en komik karakterine dönüştüren Matt LeBlanc. Her biri hala telefon kadar uzaktaydı. Yeniden buluşmada herkesten çok daha fazla ağlayan ben olmuştum çünkü sahip olduğumun ne olduğunu biliyordum ve o zaman hissettiğim minnettarlık ile bugün hissettiğim minnettarlık eşleşiyordu. Bunların ötesinde, tüm ekip, yapımcılar, yazarlar, oyuncular, seyirciler vardı; pek çok yüz tek bir neşe yüzüne dönüşüyordu. Marta Kauffman, David Crane ve Kevin Bright; onlar olmasaydı Friends sessiz bir dizi olurdu. Bundan çok daha sessiz bir dizi olabilir mi? Hayranlar, dizinin sadık izleyicileri olan ve halen daha diziyi izleyen pek çok hayran… Yüzleri şimdi bana bakıyor; Tanrı kadar sessiz, sanki hala Burbank’ın 24. sahnesindeymişim gibi… Uzun zamandır bana amaç veren kahkahaları hala bu kanyonun yamaçlarında yankılanıyor ve bunca yıl sonra neredeyse bana ulaşıyor…
Sayfa 264
_İnsan, kim olduğunu ancak felakete uğradığında gerçekten anlıyor. _Önemsiz bir şahsiyet olan bu Habsburglu kadının kurduğu neşeli, tasasız oyun dünyasına devrim dalıvermeseydi, o da gelmiş geçmiş yüz milyon kadın gibi sakin sakin yaşayıp gidecekti. Dans edecek, sevecek, gülecek, süslenecek, çocuklar doğuracak, en sonunda da sessizce bir yatağa
Reklam
"Gençliğimde çok oyun seyretmiştim albayım, oğlum Hidayet sen de dinle, Satıcının Ölümü Farelerle İnsanlar Kurtlarla Kuzular falan filan, evlerin kesitleri görünüyordu, rüzgar ve sert açılan kapılar bulutlu perdeyi sallıyordu, oyuncular böyle şeylerin farkında olmamalı oğlum Hidayet, masaya tabağını koyarken duvarların titremesine aldırmamalı, selam verirken de dikkat et, ayağın kapanan perdenin dışında seyirciler tarafında kalmasın, seyirci kendini oyuna kaptırmalı, ev kesitinde üst kattaki yatağa uzanan genç adam neden alt katta kendi kendine konuşan genç kızı görmüyor diye düşünmemeli, biz onları görüyoruz onlar bizi görmüyor dememeli, ah bir bilseler birbirleri için yüksek sesle neler düşündüklerini diye heyecandan titremeli."
Sayfa 49 - I. BÖLÜM | 2- DUL KADINKitabı okudu
Oyuncular ve seyirciler bendim, dedim kendi kendime ve zihnim bir oyun yeri olarak en kusursuz dekorlara ve ışıklara sahipti.
“Okuduğum kitapta Freud’un özetlediği gibi oyun Oidipus’un doğumuyla değil, ondan yıllar sonra başlıyordu: Şehzade Oidipus farkında olmadan babasını öldürmüş, yerini kral tahtına oturmuş, bilmeden annesiyle evlenmiş ve ondan dört çocuk sahibi olmuştu.kitapta oğulun kendinden en az 16 yaş büyük annesiyle yatması hiç anlatılmıyor, geçiştiriliyordu. Ben bu sahneyi gözümün önüne getirmeye çalıştım, ama başaramadım. Şimdi annesi aynı zamanda karısı olduğu gibi, Oidipus’un çocuklarıda kardeşleriydi ama oyunun başında ne Oedipus ne diğer oyuncular ne de seyirciler bu rezilliklerin farkındaydılar. Şehirde belkide bu yüzden veba çıkmıştı ve beladan kurtula bilmeleri için eski kralı kim öldürdü, onu bulmaları gerekiyordu. Bunuda en çok, katil olduğunu bilmeyen kral Oidipus’un kendisi iyi niyetle istiyordu. Ama Oidipus yavaş yavaş babasının katilin kendisi olduğunu acıyla anlayacak ve suçluluk duygusuyla kendini kör edecekti.”
Büyücü, mizahşör ve silahşör Tal! :)
Daha önce onu hipnotize ettiğimden şüphelenen Benko, cebinden bir çift koyu renkli gözlük çıkardı ve taktı... Petrosian'dan kocaman kara gözlükler ödünç almıştım ve Benko'nun izinden giderek onları hemen taktım. Sadece seyirciler ve oyuncular değil, Benko'nun kendisi de bu duruma güldü. ...(maç berabere biter)... -Benko'ya karşı kazanmak istersem kazanırım, berabere kalmak istersem berabere kalırım!
Reklam
Mart ayının alacakaranlığında kenti bir uçtan bir uca geçtiler. Buzdan tepecikler ve erimiş kar birikintileri. Çatılardan damlayan kar suları. Tramvaydan inip otobüse bindiler. Mart ayazı. Kira getirsin diye satın alınmış ucuz apartmanların yoğun olduğu uzak ve ıssız mahalleler. Ve Jordal Amfi. Oslo'nun doğu yakasında yer alan buz hokeyi
Atinalı: Müzik konusunda yaratılan tüm eserlerin taklit ve betimleme olduğunu herkes söyler. Şairler, oyuncular ve seyirciler de aynı fikirde midir? Kleinias: Evet. Atinalı: Bu noktada hata yapmak istemeyen kimseler eserin niteliğini kavramalıdırlar. Eğer özünü, anlatmak istediğini ve gerçekten de neyin betimlendiğini bilmiyorsa
Sayfa 78
Mobbing Bank Diyor ki;
Cambaza Bak Hırsıza bakmamak nasıl sağlanabilirdi ki! Dünyada sirk çok İp çok İpe un seren çok Seyirci çok
İkinci Adam YayınlarıKitabı okudu
Oyuncular ve izleyiciler; bu seyirliklere duyulan sevgi, seyirciler açısından düşük gelişme düzeyinin en doğru göstergesidir…
Sayfa 275Kitabı okudu
Reklam
(...)çünkü futbolun bir laneti vardır, yenilgi acısı yaşayan oyuncular, antrenörler ve taraftarların aynı zamanda kurtarıcısı olan bir lanet. Sadece kazanmanın yetmediği bir faaliyettir futbol, her sezonda, her turnuvada, her maçta, hep kazanmak gerekir. Bir yazar, bir mimar veya bir müzisyen, muazzam bir romana, harikulade bir binaya veya
35 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.