Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
121 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
En başta bir psikoloğun rahatlama defteri adıyla anılan bir kitap olsa bile içeriği o kadar zengin ki. Nihilizmden tut, sosyalizme, toplum eleştirisine, insanın putlastirdigi bir çok şeyi göz önüne seriyor. Materyalist yaklaşımı, felsefeyi, varoluşçulugu, tanrıcılık anlayışını, Alman felsefesi ve bakış açısını ve daha pek çok şey sayılabilir. Çok fazla açıdan bakilabilecek bir çok konuya aydınlık getirmiş. Son olarak Nietzsche ' nin ilk kez bir kitapta espri yaptığını da söylemeden geçmek istemiyorum. O kadar gerçekçi bir espri ki guldurmuyor ne yazık ki. Gerçekten okunması gereken ve anlaşılması gereken bir kitap.
Putların Alacakaranlığı
Putların AlacakaranlığıFriedrich Nietzsche · Olympıa · 018 okunma
·
Puan vermedi
2020'de serisini bitirmiştim kitabın. Aslında kitabın ilerleyişi çok basit, ne olacağını karakterlerin ne diyeceğini tahmin edebilirsiniz. Aslında beğenmemiştim ama o zaman "wattpad kültürü" yeni çıkmıştı bende merak edip almıştım. Yani, okuması size pek bir şey katmaz. Diğer wattpad kitaplari hakkında bir fikrim olmadığı için tüm wattpad kitapları aynı da diyemem -bence bu mecradaki kitapların çoğu benzer kurgu üzerine ama bilmeden de konuşmamak gerek-. Ben o zamanlar sıkıntıdan okumuştum. Şu an okusam yarısında bırakırdım herhalde. Tabii herkesin görüşleri farklı. Benim beğenmemem sizin de beğenmeyeceğiniz anlamına gelmiyor. Sadece klasik okumayın tabii, ama size bir şey katmayacak sadece bu "akım"a katılmak içinde böyle bir kitabı okumayın. Sadece bir şey katmadığı için değil, bu kitaplar diğer kitaplara kıyasla pahalı. İlerde bu kitapları siz de beğenmeyince demek istediğimi anlayacaksınız...
Düşman Okullar
Düşman OkullarDilara Keskin · Ephesus Yayınları · 20175,8bin okunma
Reklam
90 syf.
8/10 puan verdi
Uzun süredir okumuyordum
Mustafa Kutlu
Mustafa Kutlu
'dan bir hikâye kitabı.
Arkakapak Yazıları
Arkakapak Yazıları
ile
Akasya ve Mandolin
Akasya ve Mandolin
kitapları deneme idi ne de olsa. Böyle düşünürsek 27 Mart'ta okuyup bitirdiğim
Anadolu Yakası
Anadolu Yakası
idi en son okuduğum hikâyesi. Uzun bir ara bu benim için. Bu arada bol bol
Fatma Barbarosoğlu
Fatma Barbarosoğlu
kitabı okudum, onun yazıları da tıpkı Mustafa Kutlu'nun yazıları gibi dinlendirici
Hüzün ve Tesadüf
Hüzün ve TesadüfMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 20073,944 okunma
376 syf.
8/10 puan verdi
Öncelikle belirtmek isterim ki romanı okumamın üstünden bir hayli zaman geçti. "Bazı olayları bütünüyle unuttuğumdan da hiç kuşkum yok. Hatırladığıma göre bu yıllar birbirine benziyor, hareketsiz ve sıkıcı geçiyordu. Yalnız, ta içimden gelen bir dirilme, yenilenme, yeni hayata kavuşma isteğinin umutlanmak için kuvvet, sabır verdiğini iyi hatırlıyorum." Bu sisli ve muğlak beynin arka planında kalan hafızanın hatırladığı kadarıyla görsel hafızasını çok sevdiğim bir roman olmuştu. Yer yer sıkıldığım kısımlar olmuştu lakin genel hatlarıyla beğenmiştim. Hapishane hayvanlarının anlatıldığı kısımlar da çok hoştu kanımca, anlatım ve aktarım açısından. O günlerde pek evden çıkmıyordum. Roman okumak sayesinde delirmekten kurtuldum dediğim birkaç ânı hatırlıyorum. Mevzubahis olan beynimin düşünecek bir şey bulamayınca kendini kemirmesiydi. Romanları kemirmesi daha iyi haliyle:) Balkon kapısının bitişiğindeki duvara yaslanıp son kalan sayfalarıda bitirdiğimde pamuk gibi bırakmıştı beni birkaç düşünceyle. Dostoyevski üslubu işte. Roman okumayı sevmemin nedenlerinden biride bu. Son olarak o an yazdığım bir dörtlüğü de eklemek istiyorum. Neden ruh yalnızlıkta kendini hasta eder ? Ruh en sonunda derinlere iner. İnsan arayıp konuşmak ister, aptallıkla sıyrılmak diler. Çünkü yaşamın boşluğunu daha fazla öğrenmek ruhunu deler.
Ölüler Evinden Anılar
Ölüler Evinden AnılarFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201914,5bin okunma
256 syf.
9/10 puan verdi
·
12 günde okudu
"...dünyanın kendisi kötü bir düştür."
Olay 1950'lerde edebiyat öğrencisi Esther Greenwood'un başından geçiyor. Kitabın yarısına kadar her şey bir gençlik romanı, eğlenceden ibaret gibi görünse de kitabın diğer yarısında karakterin yaşadığı depresyon ve bunun sonuçları yüzünüze çarpıyor. Plath'in yaşadığı bunalımın bir kısmını bu kitapta görebilmemize rağmen bu depresyon hali ve psikolojik tahlil çok yüzeysel anlatılmış. Sonu tam bağlanmamış. Lakin yine de kaleminin güçlü olduğu su götürmez bir gerçek. Özellikle "sırça fanusun içinde ölü bir bebek gibi tıkanıp kalan insan için dünyanın kendisi kötü bir düştür." sözü ve "incir ağacı" benzetmeleri Plath hakkında pek çok bilgiyi bize veriyor ve etkileyici bir dille bize aktarılıyor. Okurken kendinizden bir şeyler bulabilirsiniz veya yüzeysel bulup beğenmeyebilirsiniz. Eğer Esther gibi bunalımla yüzleşen, savaşan biriyseniz (özellikle sırça fanus ve incir ağacı benzetmelerinde) kim bilir belki benim gibi bu kitapta kendinizi görürsünüz.
Sırça Fanus
Sırça FanusSylvia Plath · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201911,6bin okunma
180 syf.
·
Puan vermedi
Panait Istrati- Mihail
3 sene önce okumuştum bu kitabı. Aramızda hep bir duvar vardı. Soğukluğun da kaynağıydı galiba aynı zamanda. Okuduğum kitapları benimsemeye, kısa bile olsa hayatıma katmaya çalışırım. Yeniden okuduğumda bunu düşünerek umutlanmıştım fakat olmadı maalesef. Okuyucu - kitap ilişkisini yine kuramadım. Genel olarak yapıcı yorumlar yaparım kitaplara. Ama "Mihail" beni çokça hayal kırıklığına uğrattı. Anlatılmak istenenin fazlasıyla açık şekilde verilmesi, düşüncelerimi tembelliğe itti. Dostluk üzerine oturup da kendi başıma düşünemedim. Ne zaman düşünecek olsam yazarın açık açık zaten anlatmış olduğunu gördüm. İnsan hayatında belirli kavramlar ve değerler vardır. Aşk gibi, aile gibi, dostluk gibi... Her birinin oranı vardır yaşantımızda. Dengeyi kurabildiğimiz kadarr huzuru yakalarız. "Hey gidi dostluk... Seni açıklamaya falan kalkıştığım yok, türkünü söylemek bana yeter." diyor yazar kitapta. Pek hoş bir alıntı ama hayattaki mutluluğa erişme yollarımızı bütünüyle açıklamaya yetmiyor. Adrien eğer gönlüne uygun bir kadınla tanışabilseydi sakladığı tüm sevgiyi Mihail'in önüne sermezdi diye düşünüyorum. Öte yandan Mihail kendi karakterime çok zıt olduğu için de alışamamış olabilirim. Bir defaya mahsus olan bu hayatta herkesin kendimiz gibi acılarla boğuşmasını beklemek bencilliğe girmez mi sevgili Mihail? Eminim, beni duysan bu soruma da layıkıyla bir cevap verirdin. 09.05.2024 Perşembe
Mihail
MihailPanait Istrati · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20221,545 okunma
Reklam
1552 syf.
10/10 puan verdi
·
14 günde okudu
Buz tutmuş intikam yemeği
(SPOİLER İÇERİR) !! Ah Dantes, ah seni o kadar iyi anlıyorum ki. Limana geliyorsun, Sevdiğin kız Mercedes'le evlenmek üzere. Bir bakıyorsun önünde engel olarak Fernand ve Danglars. Gıcık muhteşem ikili. Dantes'in tek amacı dünya hayatına çıkmaktı.
Monte Cristo Kontu (2 Cilt Takım)
Monte Cristo Kontu (2 Cilt Takım)Alexandre Dumas · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202025,8bin okunma
172 syf.
·
Puan vermedi
Hangi coğrafyada yaşarsan yaşa kadın olmak zor. Okula gönderilmeyen, küçük yasta evlendirilen ya da eve para getirmesi için çalıştırılan kadınlar her yerde ve hala yasamaya tüm bunlarla mücadele etmeye çalışıyorlar. Hikayemiz bu sefer Hindistan'da geçiyor.Hindistan'da çok katı bir kast sistemi var. Hele Dalit denilen bir sınıf var ki en
Uçurtma
UçurtmaLaetitia Colombani · Yan Pasaj Yayınevi · 2023520 okunma
480 syf.
5/10 puan verdi
İlk kitabı beğendim, ikinci kitaba pek ısınamadım; bu kitabı ise bazı cümleleri geçe geçe okudum maalesef. Bu sefer iki karakterimizin bakış açısından okuyoruz. Bu kadar özgün konulu bir kitaba böyle bir final kitabı yakışmamış maalesef. Kızların ne yaptığı belli değil, bu sefer yaratılan evren bile toparlayamamış. Okurken yoruldum, sıkıldım ve beni pek tatmin etmedi. Konusu güzel ve özgün diye de boşuna övmek istemiyorum ama üçlemenin sonlarına doğru benim için hikaye ve olay örgüsü yavanlaştı maalesef. Çok büyük beklentilerle okumamanızı tavsiye ederim.
Finale
FinaleStephanie Garber · Dex Kitap · 2021524 okunma
552 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Çağının çok ötesi fikirlere sahip insan." tanımına uygun yazar Anne♡
Charlotte Bronte'un ,Jane Eyre'ı pek çok bakımdan olduğu gibi feminst hareketi bakımdan da daha ünlü. Jane Eyre'in yeri bende daha özel olmakla birlikte ,Wildfell Hall'un Kiracısı o zamanlara göre gerçekten bir devrimmiş ve daha fazla ünlenmesi gerekiyormuş bence. (Üstelik Fransa gibi bir yerde de değil İngilizler ve meşhur tutuculuklarının kol gezdiği İngiltere'de ,kadın olarak şiir bile yazmalarına şüpheyle bakılan bir dönemde lafını esirgemeden yazmiş romanı) . Fikirleri 21.yy olmasına rağmen Anne o kadar zeki bir kadın ki başına iş açmamak , eleştirileceğini bilsede ellerini kollarını bağlamak ve tabiki daha çok benimsenebilmesini de sağlamak için herkesin en iyi bildiği şeyi ,"dini" kullanıyor. Hatta öyle ki herkes bir dönem Anne'i en sıkıcı kardeş olarak tanımış :)Şaşırmamak gerek başrol kadın karakter o kadar vaaz verip o kadar insana ait olmayacak sinir bozuculukta kararlar alıyordu ki bir ara .. Bir puanı ordan kırmama rağmen mesajlarını bu denli güzel ulaştırabilmesi için öyle de olması gerekiyormuş .(Charlotte Brönte bile kızmış bu kadarı çok fazla diye siz düşünün .)İnanmasına inanıyordur tabiki ama asıl meselenin bu olduğunu düşünmüyorum ayrıca onun verdiği vaazlar sayesinde Tanrıya daha fazla ısındım o dönemi ve saçma saçma papazların kırmızı yüzlerini düşünemiyorum bile. Yani kısaca harika bir yazar harika bir ingiliz klasiği.( ^^)
Wildfell Hall'un Kiracısı
Wildfell Hall'un KiracısıAnne Brontë · Can Yayınları · 2023512 okunma
Reklam
288 syf.
·
Puan vermedi
Bir ömür nasıl yaşanır
İlber ortaylının kitabını eleştirmek pek bana düşmez gibi geliyor ama biraz inceleme yapmaktan zarar gelmez. Öncelikle çok akıcı bir kitap olmadığını belirtmek istiyorum. İlk başlarda öyle güzel ilerliyor ki insan bir günde bitecek sanıyor. ancak bir süre sonra sorulara verilen cevaplar netliğini kaybediyor bu da ilerlemeyi zorlaştırıyor. Bunu gençler için olan kitabı okurken de fark etmiştim ayrıca ilber ortaylının söyleşi videolarında da fark edebilirsiniz; ilber hoca sorulara asla net cevap vermediği gibi sorunun cevabını çok dağıtır, konu buraya nereden geldi diye kalakalırsınız. İlk başlarda a dan girip y den çıkmak etkileyici gelirken kitabın ilerleyen safhalarında istediği cevabı alamayan bir okuyucuya dönüşüyorsunuz. Bunun haricinde kitapta pek çok ünlü ismin hayatından kırıntıları ilber hocanın anıyla harmanlanmış olarak bulmak mümkün. Geçen isimler hakkında daha sonrasında araştırma yapmak, ilginç bilgiler edinmek hoşuma gitti. Kitap bir motivasyon kitabı ya da başucu kitabı şeklinde Değil de daha çok ufkunuzu genişletip kendimize yol çizmemize önayak olacak nitelikte. İyi okumalar dilerim️
Bir Ömür Nasıl Yaşanır?
Bir Ömür Nasıl Yaşanır?İlber Ortaylı · Kronik Kitap · 202055,2bin okunma
127 syf.
7/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Âdemden Önce, insanlığın çok eskide kalmış döneminde, yarı-insansı atalarımızı ele ala bir serüven romanı. Jack London, Darwin'le ve evrim kuramının işaret ettiği gerçeklerle paralel detaylar taşıyan kitabında, rüyaları aracılığıyla nesiller önceki atalarının hayatını anımsayan, gen hafızasına kaydedilenlere hapsolmuş birinin ikili yaşantısını anlatıyor. Gündüzleri 20.yüzyıl Amerikasındaki olağan yaşantısına devam eden küçük kahramanımız, geceleri uykuya daldığında bambaşka bir hayatın ve dönemin içerisinde bulur kendini. ( Kitabın Arka Kapağı ) Normalde beğenilen akıcı bulunan bir eser olarak tanıdım. Akıcı olması doğru fakat nedense kitap beni çok içine çekmedi. Elbette subjektiftir her eser her insanda...Belki de beklentim çok fazlaydı. Okurken sıkılacağınızı pek sanmıyorum ama.... Kızıl Göz resmen çıldırmış...onu anlamak ve diğerlerine yaşattıklarını düşününce, durumun bizlerin hayatına ne kadar benzediğini görüyoruz. Her yerde bol bol Kızıl Göz'e benzer insanlar pardon, canavarlar var ne yazık ki.... ............Herkese keyifli okumalar dilerim............
Adem’den Önce
Adem’den ÖnceJack London · Karbon Kitapla · 201918,7bin okunma
104 syf.
4/10 puan verdi
Sağ El Yolu
Okültizme giriş için uygun bir kitap, başlangıç seviyesindeyseniz öneririm. Sağ el yolunda ilerlemek için güzel bir yazar. Yine de yazarın dilini çok çiğ buluyorum o yüzden Dion Fortune'un kitapları beni pek tatmin etmiyor.
Pratik Okültizm
Pratik OkültizmDion Fortune · Hermes Yayınları · 2015119 okunma
·
Puan vermedi
Ernest Hemingway'in "Çanlar Kimin İçin Çalıyor"u, İspanya İç Savaşı sırasında geçen bir roman. Kitap, savaşın acımasızlığını ve insan doğasının derinliklerini inceliyor. Hemingway'in tarzıyla güçlü bir şekilde yazılmış, savaşın etkileriyle mücadele eden insanların iç dünyalarını ve ilişkilerini ortaya koyuyor. Romanın incelenmesi, karakterlerin gelişimi, temaları ve Hemingway'in tarzı gibi pek çok yönü kapsayabilir. Siz hangi yönü incelenmek istiyorsunuz?
Çanlar Kimin İçin Çalıyor
Çanlar Kimin İçin ÇalıyorErnest Hemingway · Bilgi Yayınevi · 202312bin okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.