" Vicdanı gelişmemiş insanda realite körlüğü olur."
Hiçbir şey insanlığa kendi dogmalarından daha fazla ıstırap vermemiştir. Her dogmanin er ya da geç çöktüğü doğrudur, çünkü realite eninde sonunda onun yanlış olduğunu ortaya çıkaracaktır; ancak, onun temel yanılgısı olduğu gibi görülmedikçe, onun yerini başka dogmalar alacaktır.
Bu temel yanılgı nedir? Düşünceyle özdeşleşmek.
Sayfa 24 - Eckhart TolleKitabı okudu
Bir paparazzi programının gecekondulara, bir realite programının da yüksek sosyete ya da "sanatçı âlemi"ne girdiğini gördünüz mü hiç? Her program için bir üslup ve sınır belirlenmiştir ve medya âlemi kendi hadlerine tecavüz etmez.
Sayfa 184Kitabı okudu
Çünkü hiçbir sanat, gerçeğin kendisiyle yarışamaz. Vive la réalité!
Sayfa 14 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Realite, iş hayatındaki, daha çok da politik hayattaki acılıklar, acımasızlıklar, bağnazlıklar, iş hayatındaki yolsuzluklar, şunlardan bunlardan hep çok ürktüm. Hep o bozulmadan bir yerlerde durduğunu vehmettiğim safiyeti, Peygamberimiz (s.as.)'in müminlere ve tüm insanlara emrettiği hasletleri, gözüpekliği, doğruluğu, inceliği bulmaya çalıştım.
Cahit Zarifoğlu
Postmodern realite.
Ne var ki, hakkında bir şey bilmediğimiz ve çoğu hakkında hiçbir zaman bir şey bilemeyeceğimiz insanlar arasında yaşıyoruz artık
Sayfa 110
Karakoç'a göre esas olan, insanın ''ortak'' olanla ''şahsi'' olan, ''geçmiş'' olanla ''gelecek'' olan, ''şart''la realite, ''fizik''le ''metafizik'' arasında bir denge kurmasıdır.
Sayfa 74 - Ketebe
“ Terapi, insanın acısını hafifletmek için değildir; terapi, kişinin realite ile ilişkisini onarmak içindir. “
Sayfa 192Kitabı okudu
Ah şu "hakikat" dediğimiz !..
...insanların tam anlamıyla hiçbir hakikate ulaşmaları mümkün olmadığından insanlık, hakikatin yalnız görecelikleri içinde, yani realitelerde yaşamaktadır. Bundan dolayı dünyada ne kadar idrak varsa o kadar realite vardır. Çünkü dünyada hakikatin kendisi değil, idraklerin çeşitli kapasitelerine göre değişen; hakikatlerin çeşitli ve göreceli görünümleri söz konusudur. Her idrakin, böyle kendi kapasitesine göre değerlenebilecek şeyler elbette birbirinden farklı olacaktır. Bunun için dünyada hiçbir nokta üzerinde, idraklerin tam uzlaşması ve birliği mümkün olmaz.
REALİTE ve HAYÂL...
- "(...)Realite, ruhunu bunalttığı her sefer, hülyaya benzer düşüncelerden kendini bir parça sıyıracağına, kendini büsbütün onlara bıraktığını fark ederdi hep. Kim bilir belki de bu, bir kaçış, pratikten teoriye sığınıştı. Bununla bir parça teselli buluyor, avunuyordu belki de."
Sayfa 48 - Tuzak Ya da Son Günler, Diriliş YayınlarıKitabı okudu
