~~
Dışarıda hava halâ buz gibiydi ve vadi yine sis ile örtülmüştü. Başımı kaldırdığımda Samanyolu'nun bembeyaz girdabını ve şehir kirliliği içinde saklanan binlerce yıldız gördüm. Soğuk hava nefesimi kesmeseydi karşımdaki manzara zaten kesecekti.
~~
Sinema-edebiyat ilişkilerindeki başarılı yapımları, tavsiye film listesi haline getirmek için öncelikle
Edebiyat Atlası ‘ndan bir alıntıyı daha önce paylaşmıştım.(#46533729)
Romanlardan sinemaya aktarılan filmlerde eserin aslına ne kadar sadık kalındığı yoruma açık olmakla birlikte
Bu kitap yorumunu Instagram'daki "alintilarlayasiyorum" profilimde de okuyabilirsiniz: instagram.com/p/CF419e0p64n
Bu ölmeden önce okunması gereken değil, okumadan önce ölünmesi gereken kitabın sponsorsuz incelemesine özel olarak farklı bir şey yapacağız arkadaşlar, bu incelememe yorum yapan her arkadaş eğer bana
Tanrı, içimde bir sancı. Yıldızların hevenk hevenk gökyüzünde asılı durduğu gecelerde göklere bakıyorum, Samanyolu'ndan ötelerde bir yerde bir cennet olduğunu hayal ediyorum, oralarda bir yerde beni gözetleyen, ne yaptığımı bilen, kalbimi okuyan bir yaratıcı olması gerektiğine inanıyorum ama sonra işkence tezgâhındaki çığlıklar, insanlar arasındaki eşitsizlik ve adaletsizliğe saplanan dünya beni bu fikirden vazgeçiriyor. Sonra ölümü, zebanileri, cehennem çukurlarını düşünüyorum; nasıl olduklarına dair muhayyilemde görüntüler belirip kayboluyor. Bunlardan kurtulmak için bu sefer ninemin anlattığı cenneti, Kevser ırmağım, hurileri hayal ediyorum. Her defasında tedirgin oluyorum. Hangisini hak etsem haksızlık olduğuna kanaat getiriyorum. Cenneti hak etmek için yeterince iyi, cehenneme gitmek için fazla kötü olmadığımı düşünüyorum. Cennet ve cehennemin zihinlerin içinde, kalplerde yine insan tarafından yaratıldığına inanmak istiyorum. önemli olan, insanın, korkacağı bir Tanrı mı, yoksa sevip umut edeceği bir Tanrı mı istediğiydi.
Bütün insanlar birbirinden nefret ediyor, kimse kimseyi sevmiyor. Koskoca insanlık tarihi boyunca kimse kimseyi bir annenin çocuğunu sevdiği gibi içgüdüsel bir sevgiyle sevmedi, sevemedi. İşçiler patronlarından nefret ediyor, çocuklar ebeveynlerinden, anne babalar çocuğuna kötü örnek olduğunu düşündükleri arkadaşlarından, halkın çoğunluğu
Şairle benzer coğrafyalarda yaşamış, aynı meslekle -Türkçe öğretmenliği- uğraşmışız.
Aynı şeylerle uğraşmaktan keyif almışız. -Deneme ve kitap tanıtımları-
Bunları öğrendiğim günden beri büyük sevgi duyarım kendisine.
Bazı şairler vardır, kendi kendilerine referans olurlar. Daha önce
100 temel eser arasında yer alması gereken hatta ülkemizde lise müfredatına dahil edilmesi gereken şaheser. Çünkü gerçekten de gelecek kuşakların, genç nesillerin ufkunu açarak ve onlara ilham vererek gelecekte ülke olarak bize çok büyük başarılar getirme serencamına temel olabilecek son derece önemli ve değerli bir kitap olduğunu düşünüyorum. Bu
Bilge bir gün uzayın ne olduğunu merak etti. Bilgisayaninin başina geçi. Uzayla ilgili sitelere girdi. Ay, kuyruklu yıldız , kara delik, uzay boşluğu, atmosfer, asteroit, gök cisimleri, mefeor, gezegenler, galaksi gibi birçok kavram karşısına çıktı . Açtığı sayfalarda, uzay ile lgill birçok görüntü vardı . Resimlerde uzay bambaşka bir yer gibi görünüyordu . Işıl ışıl yıldızlar , koyu bir mavilik, karanlıkta parlayan rengârenk ışıklar ..
Uzayın uçsuz bucaksiz güzelliği onu büyülemişti. Samanyolu'ndaki yıldizlar denizin dibindeki çakıllar gibiydi. İrili ufaklı binlerce yıldız vardı. Muhteşem bir şeydi bu. Yıldızların maviye ve hatta kırmızıya çalan renkleri Bilge'yi heyecanlandırdı. Bilge Kız bir an, Uzayda fırtına olur mu? diye düşündü . Okumasına biraz daha devam etti. İşte bunu
merak ediyordum. Vay be! Uzayda ne fırtınalar kopuyormuş, dedi. Güneşte meydana gelen patlamalar uzay fırtınasına sebep olurmuş. Bu patlamalar dünyamızı bile etkilermiş.
Madde aleminin birinci gök katındaki Samanyolu galaksisinin orta kısımlarındaki orion kolu üzerinde ki Güneş Sisteminin üçüncü gezegeni olan Dünya'nın, dörtte birini kaplayan katı yüzeyinde yaşayan insan adı verilen bir canlı varlığım.
Boyum yaşadığım gezegenin çapının yaklaşık altı milyonda biri mertebesinde. Ortalama yaşam sürem ise yine üzerinde yaşadığım gezegenin tahmini ömrünün 2 milyarda biri kadar kısa bir süredir fakat etrafımda ki insanların çoğu sanki bu kısacık süre hiç bitmeyecekmiş gibi davranmaktadır..
Şemsiye taşımak istemiyorum
Islanmak daha güzelmiş
Yitik kalbini arayan
Bir şairin gözyaşlarıyla
Yaktım sana dair isteklerimi
Tutunmayacağım bulutlarına
Avuçlamayacak yıldızlarını
gökkuşağına dokunmayacağım..
Ben bir samanyolu bedevisiyim artık..
***
"İyilikler ALLAH'tan kötülükler ise kuldandır.
ALLAH Teâlâ her gün bize birçok nimet bahşeder; ciğerlerimiz için kocaman atmosferi, küçücük gözlerimiz için tüm kâinatı, minicik kulaklarımız için binlerce sesi, muhabbet edip duygularımızı dökebilmemiz için sevdiklerimizi, dilimiz lezzet alsın, midemiz doysun, vücudumuza enerji olsun
Bugün de 25. oyunumuzla devam edeceğiz...
Sizin talebinizle kelime seçilmiştir. İçerisinde 'SEN' -türevleri de olabilir-kelimesi geçen sevdiğiniz bir söz veya deyim veyahut şiir de olabilir. Beraber paylaşalım... İlk söz benden...
Ahmet Telli #31397163
Dünyanın dışına atılmış bir adımdın sen
Ömrümüzse karşılıksız sorulardı hepsi bu
Şu samanyolu hani avuçlarından dökülen
Kum taneleri var ya onlardan birindeyim
Yeni bir yolculuğa çıkıyorum kar yağıyor
Bir aşk tipiye tutuluyor daha ilk dönemeçte
Öncelikle bir konuda herkesle anlaşalım. Bu soruların incelemesini 15 güne yakın bir sürede anca yazdım. Sonu nerede bu yazının, diyerek kontrol edilmeden önce, bu sitedeki en uzun inceleme bu olmuştur, diyebilirim. Kimseden bu Evren incelemesini komple okumasını beklemiyorum. Bu incelemenin %10'una sahip incelemeler bile genelde burada uzun