Bundan iyisi Şam'da kayısı
"Bu tezin başlığı," dedi Adem, "yani Knowledge Unit Based Reasoning Automaton, kuracağımız sistemin de adı mı olacak?"
"Evet. Kısaca KUBRA da diyebiliriz. Daha iyi bir fikriniz yoksa..."
Sayfa 84
Atarsın Amerika ve İsrail aleyhine iki sağlam slogan, sosyal medyada da iki tane Mevlana paylaşımı yaptın mı, oh kebap, yeme de yanında yat. Ha baktın vicdanının sesi yine dinmiyor, alırsın moda dergilerinden çıkmış gibi duran başörtülü eşini yanına, balayı tatil karışımı bir formatta, bir de Umre patlatıp geldin mi, ooo bundan iyisi Şam'da kayısı....
Sayfa 203Kitabı okudu
Mustafa Kemal'in Suriye arkadaşları, o günlere ait renkli hatıralar nakletmişlerdir. Şam mahallelerinin sapa bir yerinde ve bir sürgün evinde üç kişi arasında «Vatan ve Hürriyet Cemiyeti»nin kurulduğu geceden sonra, Mustafa Kemal'in uykuları kaçmıştır. Geceleri uyuyamaz. Şam'ın zenginleriyle orta hallileri, kayısı ve üzüm kokan
Sayfa 97Kitabı okudu
Buna katılıyorum Kikiden iyisi Şam'da kayısı
Ay adam beni izliyordu. "Belki de akıl hocalığını Kiki yapmalı." dedi.
"Ne konuda? Nasıl ruh-bulan olunabileceği konusunda mı?"
"Hayır. Sen zaten bir ruh-bulansın. Sana bir ruh-bulan olmakta yardımcı olabilir."
Emevî Camii
Mecid misafirini, Şam'ı güneyden ve doğudan çevreleyen geniş bir vaha olan Guta'ya götürdü. Çiftçiler kış ekimini tamamlamış ancak buğday henüz yeşermemişti. Şeftali, kayısı ve diğer ağaçlar çıplak duruyordu. Çalışkan kadınlar sadece portakalları ve kışlık sebzeleri sepetlerine dolduruyordu. Vahanın büyüleyiciliğine rağmen Kamil, aklı ve kalbi şehirdeydi. Şam'da geniş bahçeler, geniş yolları gölgeleyen ağaçlar vardı. Kamil, dünyanın en meşhur camilerinden olan ve şehirdeki 250 caminin en büyüğü olan Emeviye camiini ziyaret etti. Cami, 705 yılında Vaftizci Yahya Kilisesinin üzerine inşa edilmişti. Daha önce de bir Arami tanrısının tapınağıydı. Bina mozaiklerle süslenmiş, büyük avlu kemerlerle çevrelenmişti. En geniş kısmı namaz alanı için ayrılmıştı. Caminin ana giriş ve çıkışında Jüpiter tapınağından kalma bir ark vardı. Kamil, bu arktan geçerek Ortadoğu'ya has kokular ve çocuk, kadın-erkek, at arabası ve kornalardan oluşan bir ses curcunasının içine düştü. Hamidiye Çarşısı'nın ana kısmı İpek Çarşısı olarak adlandırılıyordu, nam-ı diğer Hanımlar Çarşısı. Kamil, Hamidiye Çarşısını boydan boya geçerek Türkler, Araplar ve Romalılar tarafından yapılan duvar ve kalıntıları inceledi. Duvar etrafında gezinirken küçük atölyelerde yapılan mobilya, dokuma bez, kıyafetler ve deri eşyalara göz attı. Ayrıca Ortadoğu'nun her tarafında olduğunu bildiği bakır, ahşap, gümüş ve kuyum işleriyle uğraşan kişilerin sabrına hayran kaldı.
Daha iyisi Şam'da kayısı :)
Hiçbir şeyi yok, ama her şeyi varmış gibi görünüyor. İnsan daha ne isteyebilir ki?
En iyi döneminde Endülüs, kuzey Avrupa'nın yavan, çamurlu krallıklarını paylardı. Cordoba, dünyanın en büyük şehirlerinden biri haline geldi. En mühim Hristiyan manastırlarının elinde çok az şey varken Endülüs'te, dört binden daha fazla kitaba sahip geniş bir kütüphane vardı. En büyük hükümdarı, III. Abdurrahman'ın yönetiminde,
Sayfa 219 - Yakamoz YayınlarıKitabı okudu
Evlenmek mi Katlanmak mı?
"Endişeye mahal bırakmayacak denli esaslı yiğitleri; vesveseye kapılıp, kafasını attıracak durumlara sokmadan, daha iyisinin Şam'da kayısı olduğunu akıldan çıkarmadan VAKTİNDE KARAR KILIP SOĞUTMAYACAK ŞEKİLDE ve dahi prensipde mutabık kalındıktan sonra endişe duyulmayacak aslan parçalarına yokuş yapmadan ayağınızı denk alın."
seslibasin.com/yazarlar/oguzha...
Şam'da Kayısı
Her iki harekâta da askeri usule uygun kod isimler konuldu. Birinin adı "Akın Harekâtı", diğerininki "Bali Harekâtı"ydı. Hükümet emir verir vermez 7.Kolordu Irak'a, 8.Kolordu Suriye'ye yürüyecekti.
Türkiye ile İsrail arasında 1958 yılında gizli bir anlaşma imzalanmıştı. Hazırlanan işgal planı uygulanacak olsaydı, Şam dahil Şam'ın kuzeyi Türkiye'nin, Şam'ın güneyi İsrail'in olacaktı.
Sayfa 62Kitabı okudu
İnsanlar nasıl yaşayabiliyor sanıyorsun? Hayat böyle bir şey diyorlar, bundan iyisi Şam'da kayısı diyorlar, alışıyorlar, yürüyorlar bir şekilde.
Sayfa 322 - Can YayınlarıKitabı okudu
