Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
... Güneşin ilk ışınlarını hissetti yorgun ve zayıf bedeninde. "Güneşin doğuşuna hiç şahit olamayanlar, batışını romantizm sanırlar." cümlesini anımsadı Nietzche'nin. İçinde müthiş bir öfke kabardı. Öfkesinin Nietzche'ye değil de Raskolni'ye olduğunu bilmesi, Raskolni'yi aramasına neden oldu. Nietzche'ye de bu cümleyi söyleten bir Raskolni'nin olduğunu biliyordu. Şu an herkes gibi uyuyamıyorsa, ne anlam ifade ederdi ki, tüm evrene anlam katan Güneş ışınları. Aynanın karşısındaki yerini aldı. Raskolni'nin bakışlarını yakalamaya çalıştı aynadaki yansımadan. Ne düşünüyordu acaba? Hiç birşey ve herşey vardı Raskolni'nin bakışlarında. Tıpkı kendisinin ki gibi yaşlanmış ve yıpranmıştı Raskolni'nin gözleri. Sonra dudaklarının arasından dökülmesi gereken kelimeleri düşünerek zihnini zorladı. Dudaklarının arasından dökülecek olan kelimelerin ağırlığı boğazının düğümlenmesine neden oldu. Yutkundu ve: -hâlâ yaşıyor olmanın nedeni, sana uygun bir ölüm şekli bulamayışımdan kaynaklanıyor. Dedi zayıf ve titrek bir sesle. (Sancılar ve Sanrılar adlı, henüz basılmamış olan kitabımından)
1008 syf.
·
Puan vermedi
✍DİPÇE : ... " Özellikle Dostoyevski, ruhun bütün ayrıntılarını bize gösteren bu insan, bu parçalayıcı, bu duygu anatomisti, bize aynı zamanda zamanımızın bütün yazarlarından daha derin, daha evrensel bir dünya duygusu vermiştir, insanın derinliğini kendinden önce hiç kimsenin tanımadığı kadar tanıyan bu adam, onu şekillendiren kavranılamaz
Karamazov Kardeşler
Karamazov KardeşlerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202134,5bin okunma
Reklam
Birbirine bağlanan bütün bu anılar boyunca, yalnız ve yalnız olguları vermeye büyük özen göstermek kararındayım; ama sanrılar da birer olgu değil mi?
... Sonra bir yerde okuduğu bir yazıyı anımsadı "Biliyor musun... İnsan acı çektiğinde güneşin batışını başka türlü sever..." öyle miydi gerçekten? O şu an acı çekmiyor muydu? Hayır! Güneşin batışı şu an ona büyük bir ıstırap veriyor ve berbat geçen bir günün daha sona erdiğini, yeni berbat bir günün doğacağını haber ediyordu. Raskolni'den yana baktı, O da pek haz etmemişti gün batımından. Acı çekemeyişine içerledi, çünkü var olan tüm acıların nirvanası hissizlik hakimdi duygularına. Sancılar ve Sanrılar
Çok sayıda insanın hep birlikte, mutluluğu garantileme ve acıya karşı korunmayı, gerçekliği sanrılı bir biçimde yeniden kurma yoluyla sağlamaya kalkıştığı durumlara özel bir önem vermek gerekir. İnsanların dinleri de böylesi kitlesel sanrılar olarak tanımlanmalıdır. Tabii ki insan bu sanrıyı paylaştığı sürece, bunun sanrı olduğunun asla farkına varmaz.
Makul sanrılar,
"Seviyor, sevmiyor, seviyor, sevmiyor, sevi..." derken işler bu notaya geldi .
Reklam
463 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Şeytan Ayrıntıda Gizlidir: Karanlık Öyküler
Her karanlık kendisinden önce gelen aydınlığın anılarını kum saatinin taneleri aktıkça biraz daha siler. Usta yazar Stephen King, ''Karanlık Öyküler'' kitabında 14 hikaye ile sizlerin gözlerinizin önüne, kalplerinizin dar koridorlarına geliyor. Bu birbirinden farklı konulardaki hikayeler neler mi? Kısaca paylaşayım. Dört
Karanlık Öyküler
Karanlık ÖykülerStephen King · Altın Kitaplar · 20021,247 okunma
304 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
İncelemeye başlamadan önce, Jung'u böyle bir kitabı yazmaya iten sebepleri açıklamaya çalışayım. Jung'un hayatından ve diğer eserlerinden öğrendiğimiz kadarı ile: Jung'a tedavi için gelen şizofreniden muzdarip bazı hastalarda, Jung ilgisini çeken bir şey keşfetmişti: Şizofrenlerin gördüğü bazı sanrılar geçmiş mitlerde ve doğu mistizminde yer alan
Doğu Metinlerine Psikolojik Yaklaşım
Doğu Metinlerine Psikolojik YaklaşımCarl Gustav Jung · İnsan Yayınları · 200230 okunma
Sanrılar, anlamsız korkular, saçma hayaller... hepiniz geri! Yaşam var ve ben şimdi yaşıyorum!
"Sanrılar, anlamsız korkular, saçma hayaller... hepiniz geri! Yaşam var ve ben şimdi yaşıyorum!"
Sayfa 233Kitabı okudu
Reklam
Biz, hepimiz kusurlu duygusal yaşamları olan şizofrenleriz ve ayrıca grupça sanrılar görüyoruz.
Sayfa 193Kitabı okudu
“Sanırım benim kavramaktan aciz olduğum birtakım duygular, nasıl diyeyim, sanrılar filan var. Beni sevdiğini söylediğin zaman ne demek istediğini, sözlerinin sözlükteki anlamından biliyorum, ondan öte hiçbir şey demiyorlar bana. Yüreğimde hiçbir tele dokunmuyorlar, hiçbir yankı uyandırmıyorlar. Sözlerini zerrece umursamıyorum.”
Sayfa 490Kitabı okudu
Tamamı ile ölü olduğuna ancak: kulaklarını tırmalayan tüyler ürpertici çığlıkların etrafındaki et yığınlarına ait olmadığını görünce anladı. Çığlıkların ölü insanlara ait olduğunu anlaması kendisinin de ölü olduğunu gösteriyordu. Etrafındaki et yığınlarına son kez baktı, onlar ne tüyler ürpertici çığlıkları işitiyor, ne de hemen yanlarındaki ölü bedenlerini görüyorlardı... (Sancılar ve Sanrılar adlı henüz basılmamış olan kitabımından.)
738 syf.
·
Puan vermedi
·
19 günde okudu
Selam Haruki Murakami “Zemberekkuşu’nun Güncesi” Orijinal adı “Necimaki-dori Kuronikuru” Çeviri (Fransızcadan) Nihal Önal Tür (Tartışmaya açık) Sayfa sayısı 740 Ortalama okuma süresi: 20 saat 55 dakika Okuduktan neredeyse bir buçuk sene sonra yazdığımdan, ille unuttuğum ayrıntılar vardır. Şimdiden affınıza sığınıyorum, yakın zamanda okumayı
Zemberekkuşu'nun Güncesi
Zemberekkuşu'nun GüncesiHaruki Murakami · Doğan Kitap · 20122,425 okunma
' Herkes kendi kaygılarıyla ilgili sanrılar görür. '
İletişim YayınlarıKitabı okudu
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.