Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bakış Acısı
Hanife Mert Hanım'ın 4 bölüm 400 sayfadan oluşan #BakışAcısı eserini
Dilek Fırıncı
Dilek Fırıncı
Özdemir moderatörlüğünde #okudum. Bu eseri okumadan önce #DüşBatımı eserini okumanızı tavsiye ederim. Her ne kadar ayrı eserler olarak algılansa bile birbirinin devamı olduğunu belirtmek isterim. ️️️️️️️️️️️️️️️️ Eser zamanlar arasında geçişlerle 1984 yılları ve
Vakit nasıl muhafaza edilir? 1) Sahih niyet: İbadet olsun, genel olarak yaptığın şeyler olsun ya da dünyevi bir iş olsun ya da yemek veya da uyku olsun veya baş ka bir iş olsun bunların hepsinde Allah'ın rızasını kazanıp emrini yerine getirmeye niyet edersen bunların hepsi Allah'ın izniyle ibadet olur. Bir hadiste şöyle geçer:
Reklam
Louise Hay'in dediği gibi: "Her şey yolunda. Her şey sizin iyiliğiniz için. Yaşadığınız tüm deneyimlerden sadece iyilikler doğacak ve güvendesiniz." Cheryl Richardson'tan da kısa bir hatırlatma ilave edeyim: "Evren sizin iyiliğinize çalışıyor." Mucizelerin mümkün olduğuna inanın. Ve unutmayın: İnanmak için görmeniz gerekmez, görmeniz için inanmanız ge­rekir. Nüvide Gültunca Tulgar lstanbul, 2010
Bu kuşun başına ne gelmiş olabilir ve profesyonel bir yardım nasıl olurdu?
1-2 gün önce kardeşim bu kuşu bulup bize balkondan verdi. Gözleri ve sırt kısmı dışında her yeri ağda gibi bir yapışkana bulaşmıştı. Görünce şaşırdım ve korktum: tutarken ya zarar verirsem veya ani hareket yapar da korkup ya istemeden bırakırsam vs. diye ama yanimdakilere bakınca benim tutmam gerektiğini anladım ve dikkatli ama seri bir şekilde
Siz aşk'tan n'anlarsınız bayım?
Çok şey öğrendim geçen üç yıl boyunca Alt katında uyumayı bir ranzanın Üst katında çocukluğum... Kâğıttan gemiler yaptım kalbimden Ki hiçbiri karşıya ulaşmazdı. Aşk diyorsunuz, limanı olanın aşkı olmaz ki bayım!
356 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Nerden başlasam ki? Ölmeden Önce Okunması Gereken 1001 Romandan biri
Nerden başlasam ki? Ölmeden Önce Okunması Gereken 1001 Romandan biri olan Flaubert'in romanı, sıcak bir yaz günü Paris'te Bourbon Bulvarında aynı banka oturan Bouvard ile Pécuchet adlı iki yazıcı, şapkalarının üzerine aynı şekilde isimlerini yazdıklarını farketmesiyle konuşmaya başlarlar ve aynı görüşlere sahip olduklarını fark ederler
Bilirbilmezler
BilirbilmezlerGustave Flaubert · Can Yayınları · 2017364 okunma
Reklam
83 syf.
·
Puan vermedi
Satranç sonsuz eski, ama aynı zamanda sonrasız yenidir; kuruluşu mekanik, ancak sadece hayalgücü ile etkilidir; geometrik açıdan sabit bir alanla sınırlı olmakla birlikte kombinasyonlarında sınırsızdır, sürekli kendini geliştiren, ancak yine de verimsiz, hiçbir yere götürmeyen bir düşünme eylemidir; hiçbir şey hesaplamayan bir matematik, esersiz bir sanat, temelsiz bir mimaridir. Stefan Zweig'ın, 1942 yılında, Hitler iktidarından kaçarak sürgün hayatı yaşadığı Buenos Aires'te yayımladığı Satranç adlı romanı, hem yazarın intiharından önce bıraktığı bir veda mektubu hem de doğrudan Nazizm'i hedef aldığı tek kurmaca eseridir. New York'tan Buenos Aires'e yapılan bir gemi yolculuğunda, dünya satranç şampiyonu Mirko Czentovic, kendisi için beklenmedik bir rakip olan Dr. B. ile karşılaşır. İsimsiz bir amatör olan bu gizemli rakibin satrançla tanışmasının olağanüstü bir hikâyesi vardır. Bir Nazi kurbanı olan Dr. B., o kara günlerde sadece satranç sayesinde ayakta kalabilmiştir. Hikâyenin diğer kahramanı Czentovic ise iletişim kurmakta zorlanan, yaşamında satranç dışında hiçbir şey olmayan, kazanmaya kurulu bir saat, soğuk, küstah, kuralcı, yüzeysel, kültürsüz, karacahil bir "dahi"dir. Bu kısa anlatıda, Zweig'ın tüm izleklerini bulmak mümkün: dünün dünyasından bugünün dünyasına geçiş, marazi tutkular, sapkın zekâlar, felaketlerini yaşamları boyunca taşıyan bireyler, fazişm ve kaba şiddet karşısında Avrupa'nın ve dünyanın kaderi…
Satranç
SatrançStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020237,4bin okunma
48.mektup
Allah, nezdinde, hâlis kullarının manevi rütbelerini ve sevablarını büyültmek için, onları halkın eziyyet ve inkârıyla belâlandırır. Öyle ise, bu gibi şeylerden hatırına bir şey vâki olmasın. Hattâ âdet ve tuttukları yoldan ayrılma! Dedikodudan üzülme, vazîfen olan sohbet etmek teveccüh edip yüce Allah'tan, tarîkatın üstadından ve yüce tarîkatın ulu zatlardan bahsetmeye devam et.
Konya
Onun dünyası hareket hâlinde bir dünyadır. Burada her şey yaratıcı aydınlığın ve aşkın kendisi olan Allah'ın etrafında döner, ona doğru yükselir, onda kaybolur, ondan doğar ve ayrılır, tekrar onunla ve birbirleriyle birleşir. Her şey burada birbirini özler, birbirinin aynıdır, birbirine cevap verir. Bu mahşerde ne öldüren, ne öldürülen, ne seven, ne sevilen birbirinden fark edilir. Şüphesiz bütün bunlar İslâm dünyası için yeni şeyler değildi.Hallaç'tan beri tasavvuf, İslâm şiirinin ve hayatının bütün bir tarafı olmuştu. Fakat Mevlanâ'nın konuşma şekli başka idi.
Sayfa 83 - Dergâh Yayınları
“ Yumdum gözlerimi… … Yumulu gözkapaklarımın içindesin sevdiceğim Yumulu gözkapaklarımın içinde şarkılar Şimdi orada her şey seninle başlıyor Şimdi orada hiçbir şey yok senden önceme ait Ve sana ait olmayan. “
Reklam
112 syf.
·
Puan vermedi
Yazarın daha önce okuduğum roman kitapları da vardı ve bence kendisi roman yazmaya daha yatkın biri diyebilirim. Yinede
Şiirce
Şiirce
kitabı için konuşmak gerekirse genel anlamda bir şey söyleyemem ama hoşuma giden şiirler vardı. Bazı şiirlerde ki sözler öyle hoşuma gitti ki bir daha geri dönüp tekrar okuyabileyim diye altını çizip post-it yapıştırmayı ihmal etmedim. Kişiden kişiye değişkenlik gösterebilecek bir şiir kitabı olduğunu söyleyebilirim ama okuyup denemek isterseniz de pek birşey kaybetmezsiniz^^
Şiirce
ŞiirceCanan Tan · Doğan Kitap · 2017256 okunma
448 syf.
·
Puan vermedi
BİR GÖNÜL DAVASI || ÜMRAN TAN Hayata pembe gözlükleriyle bakan ve her istediğini elde eden bir kızdı Gülfem Leyla Gökalp. O gözlüklerle gördüğü masalsı hayatın bir nevi prensesiydi. Ta ki beklenmedik bir olay sonucunda hiç bilmediği bir mahalleye yolu düşene kadar… Gözlük düşmüş ve pembeler kaybolmuştu, hayatın renkleri daha farklıydı artık.
Bir Gönül Davası
Bir Gönül DavasıÜmran Tan · Pukka Yayınları · 202451 okunma
Ebû Hureyre (r)'den rivayet edildiğine göre, Resûlullah (s) şöyle buyurdu: "Güçlü mü'min, Allah katında zayıf mü'minden daha hayırlı ve daha sevimlidir. Fakat her ikisinde de ayrı ayrı hayır vardır. Sen, sana yarar sağlayacak olana sarıl. Allah'tan yardım dile ve asla yılgınlık gösterme. Başına bir şey gelirse, "keşke şöyle şöyle yapsaydım" diyerek hayıflanma. "Allah'ın takdiri bu, O, dilediği gibi yaptı" de. Çünkü "eğer, şayet, keşke" gibi sözler şeytanı memnun edecek işlere kapı açar."
Müslim, Kader 34. İbni Mâce, Mukaddime 10.
el-Hatib bu eserde (1739) isnadıyla Mâlik'in İbn Vehb'e şöyle dediğini rivâyet etmiştir: "Ey İbn Vehb! Allah'tan kork ve ilminle yetin! Zira kim ilmiyle yetinmişse mutlaka fayda vermiş ve faydalanmıştır. Eğer sen talep ettiğin şeyle Allah'ın katındakini arzuluyorsan ümmetlerin kendisiyle faydalandığı, Allah'ın ümmetleri kendisiyle faydalandırdığı şeye isabet etmişsin demektir. Fakat öğrendiğin şeyle istediğin sadece dünyalık ise senin elinde bir şey yok demektir."
HK
Hayat insana her daim bir şey öğretiyor Yıllardır Vahyin kuramsallığını Vahyin kuranını Bize verdiğini düşündüğüm denklemlerden biri olan Îmân edenler ve sâlih amel işleyenler Terkîbindeki
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.