Bir zamanlar, bir ülkenin en güzel denizine bakan bir evde üç kız kardeş yaşardı. İsimleri Türkân, Dönüş ve Derya idi. Babaları Sadık Bey ve anneleri Nesrin Hanım’la birlikte geceleri kucak kucağa oturur, gelecekte onları bekleyen şahane yılların hayallerini kurarlardı. Türkân, Dönüş ve Derya’nın, Ayvalık’ın çam kokulu sokaklarında geçen masal gibi çocukluğu, onları yetişkin dünyasının acımasızlığına hazırlamamıştı belki. Hiçbir hayatın, hiçbir seçimin göründüğü kadar kolay olmadığını, bazen en büyük, en akla gelmeyecek sırların en güvendiklerimizin kalbinde saklandığını, en korkulacak hastalıkların gün gelip geçmişi derleyip toplayabileceğini anlamak zaman istiyordu. Ve zamanın ilaç olmadığı bir yara var mıydı dünyada? Ayvalık’ın denize uzanan taş sokaklarından, nice yaşamlar görüp geçirmiş zeytin ağaçlarından, hayatın kaynağından akan suyundan, eski evlerinden doğmuş bir aile hikâyesi Üç Kız Kardeş. Bir mutsuzluk hikâyesi değil; neşeli günleri yâd ede ede iyiliğe dönüşün hikâyesi. İyileşmenin yolculuğu…
Üç kız kardeş kitabın kurgusu, anlatım dili sade ve çok başarılı. Kitap içeriğindeki hikayede sürprizler, bir ileri bir geri gidip gelmesi beni çok etkiledi. Bence son zamanlarda okuduğum en iyi romandı. Bence biraz feminen bir roman olmasına rağmen bir kız olarak çok beğendim. Kitabı eleştireceğim tek yönü ise kitap 4 bölümdü bence bölüm sayısı daha da artırılabilirdi. Bu yönü okumayı zorlaştırıyor çünkü bir bölümde farklı konulara değiniyor bence. Genel olarak kitabı herkese tavsiye ederim.
Üç Kız Kardeşİclal Aydın · Artemis Yayınları · 20209,4bin okunma
UZAYLI KOCAKARI
(Ursula K. Le Guin - 1976)
Menapoz, akla gelebilecek en cazibesiz konu herhalde; bu da ilginç, çünkü menopoz hâlâ bir tür tabu kırıntısına sahip olan pek az konudan biri. Menopozdan ciddi bir biçimde söz etmek, genellikle huzursuz bir sessizlikle karşılanır; alaycı bir atıf ise rahatlamış kıkırdamalarla. Sessizlik ve kıkırdama;
"Kendini nasıl bir şeyin içine soktuğunun farkında mısın Angelina?" diye sordu. Baldırındaki kılıftan bir bıçağa uzandı- ğında kocaman gözlerle izledim.
Göğsüme doğru yönelttiği kocaman bıçağı takip ettim ve bıçağın hafif kıvrımlı ucunu gömleğimin ilk düğmesinin altına taktı. Pürüzsüz metal yüzeyinin üstünde kurumuş kana benze- yen
Eskiden Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü olarak görev yapan, 2023 genel seçimleri sonrasında yapılan kabine değişikliğiyle beraber Milli İstihbarat Teşkilatı'nın başına getirilen İbrahim Kalın'ın, okunmasını en çok tavsiye ettiği kitapların başında geliyordu "Buhranlarımız" kitabı. Ben de onun tavsiyesi üzerine almıştım. İyi ki de
BİRİNCİ DRAMATİK AŞAMA
Rick'le tanışırız. Yüksek ideallere sahip olduğundan kuşkulanacağımız bir kişi olmadığı kesindir. İnatçıdır ve bencildir. Bu da onun değişimini incelememizi değerli kılar. Eğer karakteriniz zaten yüksek ideallere sahipse fedakarlık kolaydır. Rick'i ilginç kılansa onun bencil, içine çekilmiş ve sert, ama kolayca
Doğudaki Hayalet Pierre Loti’nin İstanbul’da yaşadığı zamanki küçük sevgilisi Aziyade yi 10 yıl sonra tekrar İstanbul’a gelip aramasını anlatan gerçek hikayesi. Ve bu anlatım sevgilisi Aziyade nin daha önceden sezdiği hissettiği ölümünü öğrenmesi ile sonuçlanıyor. Sevgilisinin mezarını bulana kadar İstanbul daki yaşadığı bir takım olaylar dizisi var. Yazarın söylediği gibi yıllarca peşini bırakmayan bir küçük hayaletin çağrısı, korkulu düşleri, yaşamında hep engellenen ve hiç sonu gelmeyen İstanbul’a geri dönüş düşü sonunda gerçekleşiyor ve sevgilisi olan bu küçük hayaletin isteğine cevap vermesi ile son bulan güzel beğenerek okuduğum bir öykü ilgilenenlere tavsiye ediyorum.
Doğudaki HayaletPierre Loti · Siyah Beyaz Yayınları · 2016371 okunma
Talmud, İbranice "öğretmek" demektir. Peki nedir bu yahudilerin Tevrattan bile daha çok önem verdikleri kitapları?
Talmud, esasında, Tevrat'ın hükümleri üzerinde yapılmış olan şifahi yorumlardır. Asırlarca nesilden nesile yahudi hahamları tarafından nakledilen bu yorumlar, semitik toplumun ihtilaflarının çözümünde nihâi hüküm
Günün henüz ağarmaya başladığı saatlerde çayır çimen kırağıya yenik düşerdi. Güne normalden biraz daha erken başlayan köylü kadınlar telaşla ahırlara giderken, içeriden sabırsız inek sesleri gelirdi. Belki yavrusuna kavuşma heyecanı, belki özgürlüğe kavuşma ümidiydi o sesleniş.
Kıyafetlerini dâhi bazen eşlerinin, bazen evi çekip çeviren
Roman biçim olarak hem 2 saat gibi Aysel’in duygu dünyasını konu alan psikolojik bir roman hem de bu geçen 2 saatin içerisinde ustaca yapılan geri dönüş teknikleriyle Atatürk sonrası Cumhuriyet dönemini geniş bir şekilde ele alan toplumcu gerçekçi tarihsel dönem romanıdır. Okurken çoğu zaman kendinizi hayali karakterlerin canlandırdığı bir tarih
Ellerini Reidin omuzlarına koyarak, yavru bir kuş kuvvetiyle onu geri itti, gözleri yalvarıyordu. Reid, yapamam...
Şş, dedi Reid dudaklarının dibinde. Evet, yapabilirsin. Lucienin ellerini çekti, parmaklarını onunkilere geçindi ve başının tam üzerinde tutarak tekrar kendini geri çekti. Kendini onun tam girişinde tutarak fısıldadı, Güven bana.
Bu
Evet, nihayet kitap bitebildii
Kitabı okumadan önce siyasi bir içeriğe sahip olduğundan habersizdim. Siyaset içerikli bir şeyler okumayı sevmiyorum açıkçası. “Our Planet (GEZEGENİMİZ)” isimli belgeseli seyrettikten sonra içinde ada geçen bir roman iyi gider düşüncesiyle başladım ve bayadır da kenarda bekleyen bir kitaptı zaten. Evet bazı doğa
Bozkırkurdu, Hesse'in en bilinen kitaplarından olan Siddhartha gibi, bir adamın öznel bilgiye doğru olan ruhsal yolculuğunu anlatıyor. Kendimizi keşfetmeli ve bunu yapmaya devam etmeliyiz. Eğer yapmazsak, hayatlarımız yaşayan ölümlere dönüşür.
●
47 yaşındaki Harry Haller, son derece ölüme benzer bir yaşam sürmektedir. Bir zamanlar ünlü bir
#Schopenhauer
*Yazar
#Aldığımız her nefes bizi sürekli etkisi altında olduğumuz ölüme doğru çeker... Nihal olarak zafer ölümün olacaktır, çünkü doğumla birlikte ölüm zaten bizim kaderimiz olmuştur ve avını yutmadan önce onunla yalnızca kısa bir süre için oynar. Bununla birlikte, hayatımıza olabildiğince uzun bir süre için büyük bir ilgi ve
Karanlık Orman, Üç Cisim Problemi serisinin ikinci kitabı. Genel bir kabul var, üç serilik kitaplarda ikinci kitaplar genelde zayıf olur ve sadece bir geçiş hikâyesi içerirler. Başlangıç ve sonun heyecanı arasında bir merdiven vazifesi görürler. Ancak Karanlık Orman böyle değil. Temeli atılmış bir başlangıcın devamından ziyade, bambaşka fikirler