Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
522 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Benzer konulu kitaplar okumaktan sıkıldıysanız Dans Eden Valeler tam size göre. Kitabı bir youtube videosunda görmüştüm. Öncelikle mükemmel kapakları beni cezbetti ve konusunu araştırmaya karar verdim. Daha önce okuduğum hiçbir kitaba benzemeyen olağanüstü konusu beni çok heyecanlandırdı ve üç kitabını birden aldım. Okurken sanki bir film izliyormuş gibi hissettim. Ve fark ettim ki bu kitabı (kitap serisini) bilen gerçekten çok az kişi var ve bu kitap daha fazla kişi tarafından bilinmeyi hak ediyor . O zaman sizi kitabın eşsiz konusuyla baş başa bırakıyorum. Bir grup amatör hayalet avcısı, sıradan bir sahil kasabasının hemen dışındaki harap bir evde unutulmaz bir gece geçirdi. Ve o günden sonra hiçbir şey eskisi gibi olmadı. Hayalet avcılarından ikisi, bir daha bu tecrübenin bahsini bile açmak istemedi. Üçüncüsüyse konuşacak durumda değildi zaten. Yıllar sonra bir grup gencin yolu aynı yere düştü. Grubun lideri Jezza, diğerlerinin itirazlarına kulak asmayarak eve girdi. Döndüğünde elinde bir çocuk kitabı vardı. Tuhaf ve renkli hikayelerle dolu bir kitap. Valeler, Kraliçeler ve Krallarla, Tekboynuz ve Kurtlarla dolu bir masal dünyası. Ama buldukları bir masal kitabı değildi. Yüzyılın başlarında yaşamış gizemli bir adamın yazdığı bu kitap, peşinden ürkütücü olayları ve korkunç bir sonu da getirecekti. Kasabadaki herkes kitabın büyüsüne kapılırken tüm dünyayı cehenneme çevirecek büyük bir olay da yaklaşmaya başlamıştı. Çok geçmeden kitaptan yayılan bu gücün karşısında yalnızda bilim kurgu tutkunu bir genç ve onun matematik öğretmeni olan babası Martin kalacaktı.
Dans Eden Valeler
Dans Eden ValelerRobin Jarvis · Artemis Yayınları · 2018114 okunma
270 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
31 günde okudu
Ortaçağ denilince çoğumuzun gözünde veba salgınları, Haçlı Savaşları ve engizisyon mahkemeleri canlanır: İyi ki, o dönemde yaşamamışım dedirtir insana. Oysa ki, bugün zevkle izlediğimiz sinema ve tv dizilerinin pek çoğunda Ortaçağın tarihi kişileri veya efsanevi varlıkları, simgeleri, mekanları yer almaktadır. ( Merlin, Kral Arthur, Robin Hood, Vikingler, Tekboynuz, Valkyrie, Kutsal Kase, katedral ve şatolar, şövalyeler...) Saygın bir Ortaçağ uzmanı olan Jaques Le Goff ' un bu kitabı, daha önce yazmış olduğu kapsamlı bir inceleme kitabının cep formatıymış. Temel kavramları kısa, öz ve anlaşılabilir biçimde yazarak konuya ilgi duyan her yaştan insanı kucaklıyor. Şahsen bildiğimi sandığım pek çok efsane, kahraman ve obje hakkındaki yanlışlarımı düzeltme fırsatını yakaladığım gibi, Ortaçağla bağlantılı hiç duymadığım kavramları da öğrenmiş oldum. Yazarın önsözde belirttiği gibi özetle " düşselliğin tarihteki önemini öğrenmek, Ortaçağın neden uzun vadede hayaller kurdurmaya yönelik, dönemin toplumsal ve somut gerçeklerini kahraman ve mucizelerle yücelten bir çağ olduğunu " anlamak isteyen okurların kaçırmaması gereken bir kitap... Tek eksikliği ise, sadece Avrupa kültürüne yer vermesi. Keşke aynı çağı yaşayan diğer uluslardan da bu çağı simgeleyen kahraman, yer ve kavramlara yer verseymiş.
Ortaçağ Kahramanları
Ortaçağ KahramanlarıJacques Le Goff · Yapı Kredi Yayınları · 20105 okunma
Reklam
107 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
George Orwell'ın "Neden Yazıyorum?" adlı deneme kitabının beni bu kadar etkileyeceğini beklemiyordum. Sıradan bir deneme kitabı değil bu, okuması da kolay değil. Kitapla ilgili beklentim, Orwell'ın yazarlıkla ilgili püf noktalarını, deneyimlerini okuyacak olmamdı. Evet, 10 sayfalık ilk bölümde bunları okudum ve sevdim. Yazar, "Neden Yazıyorum?" sorusuna çocukluğunun ve yaşadığı toplumun etkisini de anlatarak buna doyurucu cevaplar vermiş. Fakat asıl etkilendiğim, Aslan ile Tekboynuz: Sosyalizm ve İngiliz Dehası adını verdiği 2.kısımdı, çok etkileyiciydi. Zor bir metindi çünkü İngiliz tarihine hakim değildim. Yazarın sosyalizm, faşizm, komünizm kavramlarının üzerinden yaşadığı toplumu bu kadar acımasız ve cesurca eleştirmesi beni mest etti. Yalnızca İngiltere'yi eleştiriyor gibi görünse de aslında tüm toplumlarla ilgili güzel fikirleri, ideal devlet anlayışı var. Kitabın 3 ve 4. kısmında ise kısa, düşündürücü hikayeleri bulunuyor. En yakın zamanda Orwell'in diğer kitaplarını özellikle denemelerini okumak istiyorum. Tavsiye ederim.
Neden Yazıyorum
Neden YazıyorumGeorge Orwell · Sel Yayıncılık · 20131,137 okunma
Birkaç küçük sihirbazlık gösterisi yapmak ve eğlenmek, evin toplu olmasından daha önemli bence.
Konfüçyüs doğduğu zaman yörede bir tekboynuz dolaşmaktaydı. Şekli ve iriliğiyle bir öküze benziyordu. Üstadın annesi hayvanın boynuzuna bir kemer bağladı. Yetmiş yedi yıl sonra tekboynuz yeniden ortaya çıktı ve onu öldürdüler; kemer de koptu. Konfüçyüs şöyle dedi: "Tekboynuz geri geldi; yıllar geçti; benim ölüm günüm yakındır."
Aslan ile Tekboynuz: Sosyalizm ve İngiliz Dehası
Ingiltere dünyada sınıf farklarının en belirgin olduğu ülke. Yaşlı ve aptalların yönettiği bir züppelik ve ayrıcalık ülkesi.
Sayfa 33 - Sel Yayıncılık 4. BaskıKitabı okudu
Reklam
109 syf.
·
Puan vermedi
·
23 saatte okudu
George Orwell'ın cesur yorumlarından sonra bir de kendi ağzından neden yazmaya başladığını okumak istedim. Ve cevabı o kadar tatmin ediciydi ki, bir kez daha diğer ırklara karşı da objektif bakış açısından dolayı hayran kaldım. Neden yazdığını açıkladığı kısım kısa olsa da, kitap içerisindeki ikinci denemesi olan "Aslan ile Tekboynuz: Sosyalizm ve İngiliz Dehası" müthişti. Kapitalizm, sosyalizm, faşizmin İngiltere üzerindeki etkilerini kendi düşünceleriyle kaleme almış, milletini övmek yerine, yeri geldiğinde özeleştiri yapabilmesi bana göre çağdaş düşünce stilini benimsediğini gösteriyor. Son iki öykü de güzeldi. Okunmaya değer, tavsiye edeceğim kitaplardan birisi oldu. Keyifli vakit geçirmenin yanı sıra insana yeni görüşler katan kitaplar her zaman daha kıymetli.
Neden Yazıyorum
Neden YazıyorumGeorge Orwell · Sel Yayıncılık · 20131,137 okunma
32 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Tekboynuz Uzmanı ayağınıza geldi
Okuyan ya da dinleyen kişinin hayal dünyasını ele geçirecek, yaratıcılığı yüksek, şahane çizimlere sahip bir kitap. "Bazı insanlar, tek boynuzun ne olduğunu, neye benzediğini bile bilmiyor. İşte bu yüzden ben varım! Sofi Poni: Ailenizin Tekboynuz Uzmanı!" Selam, Sofi Poni! Arkadaş olabilir miyizz?
Sofi Poni: Tekboynuz Uzmanı
Sofi Poni: Tekboynuz UzmanıElla Okstad · Pearson Çocuk Kitapları · 201819 okunma
Benim de boynuzlarımı eğitme vaktim geldi
Mini mini tekboynuzlarıma, nasıl yiyecek bulacaklarını, diğer tekboynuzları nasıl tanıyacaklarını ve balonlara dikkat etmeleri gerektiğini öğretiyorum.
109 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitabı Sel Yayıncılık üzerinden okudum. Farklı bir yayın varsa bilmiyorum. Kitabımızda 4 bölüm mevcut. “Neden Yazıyorum, Aslan ile Tekboynuz: Sosyalizm ve İngiliz Dehası, Bir İdam, Bir Fili Vurmak. Yazarın ilk defa bir kitabını okuyacağım. Arkadaşlarıma sordum ve tahmin edersiniz ki Hayvan Çiftliği ve 1984 üzerinde oldukça büyük bir kapışma oldu
Neden Yazıyorum
Neden YazıyorumGeorge Orwell · Sel Yayıncılık · 20131,137 okunma
Reklam
Beyaz tekboynuz yaklaştı. Başını yavaşça uzatıp usulca kızın kucağına bıraktı. Ciri öylesine heyecanlanmıştı ki kendini tutamayıp inledi. "Ben büyüdüm," diye bir ses yükseldi beyninde. "Büyüdüm, yıldız gözlü. Vaktiyle çölde ne yapacağımı bilememiştim ama şimdi biliyorum." "Şirin at?" diye iç geçirdi oysa üzerine âdeta çakılan iki boynuza asılı duruyordu hâlâ. "Adım Ihuarraquax. Beni hatırladın mı, yıldız gözlü? Beni nasıl iyileştirdiğini hatırlıyor musun? Nasıl kurtardığını?" Tekboynuz geri çekildi ve döndü. Ciri, onun bacağındaki yara izini görünce tanıdı ve hatırladı. "Şirin at! Sensin! Rengin o zamanlar farklıydı..." "Büyüdüm."
Sayfa 242Kitabı okudu
Aslan ile Tekboynuz: Sosyalizm ve İngiliz Dehası
Britanya egemen sınıfı, faşizmin kendi tarafında olduğunu düşünmekte tamamen haksız değil. Yahudi olmadığı sürece her zengin insan, faşizmden komünizme ya da demokratik sosyalizme oranla daha az korkar. İnsan bunu hiç unutmamalıdır, çünkü Alman ve İtalyan propagandasının neredeyse tamamı bu gerçeği gizlemek için tasarlanmıştır. Simon, Hoare veya Chamberlain gibi adamların doğal içgüdüsü Hitler ile anlaşmaya varmaktı. Fakat -işte bu noktada İngiliz yaşamının sözünü ettiğim kendine has özelliği, yani yoğun ulusal dayanışma duygusu devreye giriyor bunu ancak İmparatorluğu dağıtıp kendi halklarını yarı köleliğe satarak yapabilirlerdi.
564 syf.
6/10 puan verdi
“Dünyada gözyaşı dökülemeyecek üzüntüler vardır işte. Bunu kimseye anlatamayacağınız gibi, anlatsanız bile hiç kimsenin anlayamayacağı türden şeylerdir. O üzüntü şekli hiç değişmeden, rüzgârsız bir gecede yağan kar gibi sessizce yüreğinizde birikir durur.” “adalet aşk duygusuna benziyor. verilmek istenenle alınmak istenen örtüşmüyor.” konu bakımından kitap çok farklıydı, distopik bilim kurgu diyebiliriz. ilk Murakami okumamdı. yazarın anlatış biçimi güzel üslubunu sevdim özellikle müzik ve edebiyat üzerine araya serpiştirilmiş tavsiyeleri hoştu fakat konu baya bir tuhaftı. yazarın yarattığı her iki dünya da güzeldi fakat baş karakterin kafasının içindeki olgular ve kişiler (özellikle tekboynuz ve albay) daha iyi açıklanabilirdi bu yönden yetersizdi aklımda soru işaretleri bıraktığını söyleyebilirim. kitap için ne sevdim ne sevmedim diyebilirim Haruki Murakami’ye başlangıç için uygun olduğunu düşünmüyorum.
Haşlanmış Harikalar Diyarı ve Dünyanın Sonu
Haşlanmış Harikalar Diyarı ve Dünyanın SonuHaruki Murakami · Doğan Kitap · 20112,650 okunma
Gerçi o yoktu. Ama yine de siz sevdiğiniz için, oldu saf bir hayvan. Hep boş alan bıraktınız. Ve bu alanda apaçık ve yıllanmış yükseldi hafiften başı ve ihtiyaç duymadı varolmaya. Beslemediniz onu hiç bir tahılla, beslediniz yalnızca ve daima olasılıkla, ya olursa. V e bu öyle bir güç verdi ki hayvana, bir alın boynuzu çıkardı kendinden. Bir Tekboynuz. Bir bakireye geldi, durdu bembeyaz önünde - ve gümüş aynanın içindeydi ve bakirenin içinde.
82 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.