Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Telaş yapma." Enkaz altındaki bu daracık aralıkta tüm özgürlüklerinden mahrum edilmiş bir hâlde çaresizce yanıp kömürleşmek, kül olmak üzereyken panik yapmak ne işe yarardı ki?
İthaki YayınlarıKitabı okudu
308 syf.
8/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Serinin son kitabında gemimiz su almaya devam ediyor, günden güne büyüyen bir telaş ve panik var. Geminin durumunu düşünen sadece üç kişi vardır; Edmund, Benet ve Summers. Gemiyi bir şekilde karaya yetiştirme çabaları, bunun yanında zaman zaman artan heyecan ve aksiyon kitaptan keyif almamı sağladı. Kitapta Edmund'un gözünden entrikalar, ihanetler, aşk, iki yüzlülük ve aksiyona bolca şahit oluyoruz. William Golding neredeyse her bölüme Yunan ve İngiliz edebiyatından, mitolojisinden faydalanarak okumayı keyifli hale getirmiş benim açımdan. Genel olarak seriyi sevdim, çok üst düzey bir seri olmasa da deniz macerası okumak keyifli oldu benim için. Meraklısına tavsiye ederim.
Aşağıdaki Yangın
Aşağıdaki YangınWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021107 okunma
Reklam
Avucumun içindeki kan kırmızı ile kalakaldım. Vurulmuştu. Benim önüme ölümle siper olurken ölümü üzerine alan artık oydu. Telaş, korku, panik ve şaşkınlık. Hepsi birbirine karışmışken bakışlarımı yeniden yüzüne çevirdim. O ise bir kere daha ateşledi silahını. "Kadını bulun!" dedi çok derinlerden bir ses. Kollarını yeniden bana dolamadan hemen önce ceketini iki yana açmış, bu defa öyle saklamıştı gövdesine. Büyük bedeni, ceketi ve kokusu içinde yeniden kayboldum. Bülbül gülün dikenlerini bile bile ona sarılıp göğsünü paramparça etmişti. O da göğsünün altında benim üzerimdeki ölüme bile bile sarıldı. Beni saklayıp sırtını siper etti. Güle ateşlenen silah bülbülü kanadından yaraladı. Bülbülün kanı gülün dalına değdi. Artık gül de bülbül de kan kırmızıdan ibaretti. -Bülbül Kapanı
224 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Ayşegül Aldinç ile hayata kısa bir molaya ne dersiniz ? Kitaptaki kısa kısa yazılar ile onunla korona dönemine doğru kısa bir geri dönüş yaşıyoruz. Samimi anlatımı ile hayatı biraz orasından biraz burasından yakalayıp yatırıyoruz masaya. O anlatacaklarını kendine hassas, yer yer de mizahi olarak anlatıyor. Biz de heybemizi doldururken bilincimizi serbest bırakıyoruz. Anlatılanların bizi kendi hayatımızdan götürdüğü yerlere kısa turlar atarken geçmişi yad ediyor, belki kendimize kızıyor en çok da neler yaşadık diye düşünüyoruz. Herkesin yaşamı ve duyguları kendine özeldir. Bu yüzden okurken beni götürdüğü yer ile sizi götürdüğü yer farklı olabilir. Ayşegül Hanım'ın terasta kapalı kaldıkları olayı gülerek okurken ben de çocukluğuma , yedi yaşıma gittim. Henüz bebek olan kardeşimin evde kapalı kaldığı güne ... Anahtar içerideyken kapı çekilmiş. Annem içeride kaldı bebek diye telaştan bizi babanın iş yerine gönderdi. Ben yedi, kardeşim beş yaşında. İşyeri de çok yakın değil. Biz yaz sıcağında koşarak gittik iki çocuk. Telaş ve panik var . Bebeğe bir şey olacak endişesi. Neyse alıp geldik , kan ter içinde kalmıştık. Gelince anladık ki kapı tam kapanmamış,annem kapandı zannetmiş .... Bizi o halde görünce hemen banyoya soktu annem bir şey olacak korkusu ile Ufak bir kıvılcım yetiyor geçmişin karanlık dehlizlerindeki anıları aydınlatmak için . Ayşegül Aldinç çocukluğum ve gençliğim demek bana göre. Ekranlarda en sık o zamanlar gördüm, severek izledim. Şimdi tekrar kitabı ile sesini bulmuş, içtenliğini hissetmiş oldum. Keyifli bir yolculuktu benim için #malumatfuruş #aysegülüngünlüğü
Malumatfuruş
MalumatfuruşAyşegül Aldinç · İnkılap Kitabevi · 202413 okunma
Kendisi otuz yaşına yaklaşırken herhangi bir panik su yüzüne çıkmamış, telaş baş göstermemiş, hayatına otuz yaşındaki bir insanın sahip olması gereken hayata göre çekidüzen verme ihtiyacı oluşmamıştı. Aynısı arkadaşları için söylenemezdi, dolayısıyla yirmili yaşlarının son üç yılını onların otuz olduk ağıtlarını dinleyerek, neler yapıp neler yapmadıklarını, kendilerine verdikleri sözleri ve kendilerinden nefretlerini irdeleyerek geçirmişti. O zaman değişti bir şeyler.
Sayfa 106 - Doğan Kitap, 21. Baskı, Ocak 2024, İstanbulKitabı okudu
Meli, -malı'lamanın oturduğu mantığa göre, kişi tonlarca sosyal yasaya uyduğu takdirde, BEN'ninden hem kendi, hem de başkaları hoşnut kalabilir. Yasaların herhangi birinin ihlali sonunda ne olabileceği açıktır: Çaptan düşülür. Panik yaratılır; KİŞİ olarak hızla değer yitirilir, olunması gerektiği gibi olunmadığı düşünülüp telaş yaşanır.
Reklam
İnsan daima yeryüzünü yanıltıyor. İnsan daima yeryüzünü daraltıyor. Sıkışıklık, telaş, panik, birbirini çiğneyerek kaçışmanın sorumlusu ideolojilerin ve felsefenin sanata teslim olması ancak susmakla mümkün. Konuşmayı terk değil. Konuşmayı öğrenmemek en başından.
272 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Başucu Kitabı
Kitaba tek kelimeyle bayıldım. Bu yazarın diğer kitaplarını da okumuştum ancak bu kitabı hep önüme geliyordu ve başlamıyordum demek ki benim için doğru zaman şimdiymiş. Hayatta elde etmek istediklerimizi elde etmenin yolunun hawaiili bir gurunun öğretisinden yola çıkarak anlatıyor kitap. Kitaba göre, sıfır noktası denilen yere ulaştığımızda limitsiz oluyoruz ve her şey kendiliğinden hayatımıza akıyor. Oraya ulaşmak ise özümüze dönerek bildiğimiz ve tecrübe ettiğimiz şeylerden uzaklaşarak oluyor. Oraya nasıl dönüleceğini, tanrısal olan ile nasıl iletişime geçeceğimizi, istediklerimizin hayatımıza nasıl rahat bir şekilde akacağını farklı bir bakış açısıyla anlatıyor kitap. Okurken insan acaba bu kadar basit mi diye düşünmüyor değil insan ancak denilenleri kitabı okuduğum süreçte uyguladıkça gerçekten değişimleri fark etmeye başladım ve çok daha huzurlu günler geçirdim. Yılda bir tekrar okurum dediğim kitaplardan bir tanesi çünkü hayatın koşuşturmacasında unutup yine telaş panik stres gibi duygularla hayatımızı zorlaştırabiliyoruz. Bu kitap bunların hepsinin bir ilacı diyebilirim.
Zero Limit
Zero LimitJoe Vitale · Pegasus Yayınları · 2016830 okunma
ihtiyacın olan huzuru, dinlenmeyi, sakinleşmeyi ve yenilenmeyi yakalamak için inzivaya çekilmen gereken en etkili yer öncelikle kendi zihnindir. dağlarda, köylerde, tepelerde hayat daha farklı değil… eğer bedeninde, ruhunda ve zihninde sükûneti yakalayamadıysan, dünyanın her köşesi hızlı ve yorucu gelecektir sana… inziva mekân değiştirerek değil, zihnin yapısını değiştirerek gerçekleşir. zihninde yakaladağın sakinlik, sadelik, dinginlik ve sükûnet yaşadığın her “an”ı ve bulunduğun her yeri cennete dönüştürecektir. bu yüzden sakinlik için inziva söz konusuysa, üzerinde çalışılması gereken en önemli yer zihindir. çünkü bütün gürültü ve huzursuzluk zihindedir. hızlı olan zihindir. panik, kuşku ve telaş içinde olan zihindir. hayatını da hız tuzağına düşüren, kaosa dönüştüren elbette yine zihindir.
Başkan Ziyareti
Herkeste bir panik,telaş,hareket..yüz ve gözlerde bir değişim, rutin kusurların olmadığı,herşeyin yerli yerinde olması zorunluluğu,hatanın ve kusurun kabul edilmeyeceği,herkesin zorunlu bir kişilik değişimine girdiği,acabalarla boğuşulan bir gündü,sıkıntı,şikayet,ve dertlerin üzerine güzel bir halı serilmeliydi.Başkanın Günüydü.Görmemeliydi.
Reklam
Yavaşlamak hiçbir şey yapmamak değildir.Durup beklemek hiç değildir. Gelecekle ilgili kaygılanmaktan , belirsizlikle savaşmaktan geri durmaktır .Gün içinde motora bağlanmış hızlı rutinden çıkmaktır .içinde dönüp durduğun çarkın dışına çıkmak i, telaş yapmamak,panik içinde olmamak,bir şeyi zorla oldurmaya çalışmamak ,zorlamamak
Sayfa 261Kitabı okudu
Gam çekme, telaş etme, oraya geçiyorsun diye panik yapma. Yüz yıl evvel neredeydin Nef'i? Gelirken bir şey mi getirdin? yanında? Yokluktan geldiğine göre bir şey kaybetmiş değilsin. Sıfırdan sıfır çıksa kalan sıfır olacak değil mi ya?
Dünya, gökler ötesinden yüzyılda bir gelen enerjinin etkisi altına girdi. Değişim sert olacak. Kötüler için ağır bir yıkım var, iyilik yolcularının panik yapmasına gerek yok. Bırakın zalimleri korku ve telaş sarsın. Siz Allah’a güvenin, ruhunuz huzurda kalsın. // Güven Taşdemir
163 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.