Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
90 syf.
10/10 puan verdi
·
22 saatte okudu
Çoğunlukla bir kitaptan kurtulmak ona sahip olmaktan daha zordur
Merhaba, bu kitap da neyin nesi böyle acaba? Diyerek ilgi çekici görünüyor değil mi? Sonra incelemelere bakıyorsun, içeriğini merak ediyorsun? Kitap okuyorsun değil mi sevgili okur? Peki, kitap sevginin sınırını ya da gidebileceği en uç noktayı görmek ister misin? Hadi bir yolculuğa çıkarayım seni... Ama konuyu hemen anlatmayacağım hevesin
Kâğıt Ev
Kâğıt EvCarlos María Domínguez · Jaguar Kitap · 202012,2bin okunma
~~~~~~~~~~KİTÂB-I AŞK~~~~~~~~~~ Türk ve Dünyâ Edebiyatı’ndan aşka, sevdâya, muhabbete dâir alıntılar... Katkıda bulunmak arzu eden sevgili okurlar davetlidir; lütfen buyrunuz!.. 1 Sevgiliye sadakatin özü ve özeti, aşkını sır gibi saklamak, iyilik gördüğünde de, kötülük gördüğünde de bu tavrı değiştirmemektir... Kitab-ı Aşk, İskender Pala
Reklam
90 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
“İnşa edilen bir kütüphane, yaratılan bir hayat demektir; yığılmış kitaplar toplamı değildir asla.” Kitap okumak, kitapları sevmek, onlardan bir dünya kurmak kuralları beraberinde mi getirmeliydi? Çoğumuz kitapları özgürleşmek için okuyoruz. Yeni şeyler öğrenmek, yeni kapılar aralamak, farklı dünyaların içine dalmak için. Peki bu kuralcılık, bu takıntı neden Carlos? Bu kitap, sayfa sayısı az olsa da bana sanki yüzlerce sayfa okumuşum gibi hissettirdi. Aşk, tutku, takıntılar ve arzular… kitapları çok sevsem de, aşırı derecede saygı duysam da, okuduğum her kitapla güzel bağlar kurup onları saklasam da Carlos’u anlamama yetmedi. Evi olmayınca nereye gider ki insan? @jaguarkitap ‘ı ilk defa okudum. Kitabın oldukça akıcı anlatımı var. Bir çırpıda okuyorsunuz, tabi konusu zaten biz kitap severleri takıyor peşine. @jaguarkitap ‘la yollarımız yeni kesişti, diğer kitaplarına da baktım daha çok keşfedeceğim ve eminim beni etkisi altına alacak çok kitap var. “Çoğunlukla bir kitaptan kurtulmak ona sahip olmaktan daha zordur. Kitaplar, sanki asla geri dönemeyeceğimiz bir anın tanıkları gibi, bir ihtiyaç ve unutkanlık anlaşmasıyla tutunurlar insana.” Bir de kitabı okurken aklımdan çıkaramadığım bir soru oldu kendi kendime sorduğum: Ben gerçek bir okuyucu muyum, yoksa koleksiyoner miyim?
Kâğıt Ev
Kâğıt EvCarlos María Domínguez · Jaguar Kitap · 202012,2bin okunma
230 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Dostoyevski Kumarbaz'ı yayınevinin baskısı nedeniyle bir aydan kısa bir sürede yazmak zorunda kalmış. Bu kadar kısa bir sürede böyle bir konuyu, karakterleri böyle detaylı anlatması büyük bir başarı. Aleksey İvanoviç Rus generalinin küçük çocuklarına öğretmenlik yapmaktadır. General nereye giderse oraya gider. Aynı zamanda generalin üvey kızı Polina'ya da aşıktır. O ne isterse yapacağını söyleyecek kadar aşıktır hem de. Generalin akrabalarından birinden beklediği miras vardır ve herkesin bu mirasla kendince planları vardır. Kitabın isminin Kumarbaz olmasına gelirsek, Aleksey çok parası olmasa da kumar oynayan hatta mirası bırakacak babaanne geldiğinde ona bile kumarı öğretecek kadar kumar tutkunu biridir. Başlarda sadece eğlence için oynadığı kumar zamanla Aleksey için tutku olur ve Dostoyevski bu tutku uğruna Aleksey'in hayatının nasıl değiştiğini bilindik başarılı diliyle anlatır.
Kumarbaz
KumarbazFyodor Dostoyevski · Koridor Yayıncılık · 201968,7bin okunma
İstanbul'u Sevmek
İstanbul'u sevmek ölmek gibi bir şey Bir ömür boyunca durmadan yanmak Erimek her gecesinde biraz daha Her sabah bir alev hâlinde uyanmak 🍂 Anlaşılmaz, vazgeçilmez bir tutku bu şehir En hüzünlü şarkıdır söylediği dalgaların Bulamazsın çoğu gün bir dost yüzü arar da Dalıp gidersin köpüklü izine mavnaların 🍂 İnsanlar bir seldir caddelerinde
_İnsanIar, kuşIar gibi uçmayı, baIıkIar gibi yüzmeyi öğrenmişIer ama insan gibi yaşamayı öğrenememişIer. _Görmek isteyenler için ışık, istemeyenler için karanlık vardır. _Hiçbir şeyi kendisi kadar sevmeyen insan, sevdiği varlıkla, kendi kendisiyle baş başa kalmaktan çok hiçbir şeyden korkmaz. Her şeyi kendi için arar ama en çok kendinden kaçar.
Reklam
İnsanlar kaçınılmaz ola­rak nereye varırsa varsın ve başlarına ne gelirse gelsin, tek bir şey yazgının dışında kalır: İnanç ve bilgelik. Çünkü zihin söz konusu olduğunda, basit kadercilik kesinlikle insana hiçbir şey getirmez, zihnin kendinden daha acımasız bir düşmanı yoktur; ama aksine yıllar geçtikçe yitirilmesi bundan daha kolay olan hiçbir şey de yoktur. Belki de yıllarla birlikte sahip olunan bir parça içsellik, bir parça tutku, duygu, hayal de öylece uçup gi­der ve yaşamı öylece (çünkü bu tür şeyler öylece oluşurlar) an­ladığını zanneden bayağılığın bayrağı altında dizilinilir. İnsan, tabii ki yıllara bağlı olan bu düzelme durumuna kendi umut­suzluğu içinde bir iyilik olarak bakar ve hiçbir zaman umutsuz­luğa düşme fikrine sahip olmayacağı konusunda kolayca emin olur (ve yerici bir anlamda, hiçbir şey bundan daha kesin de­ğildir); hayır! Tinsel yokluk olan bu umutsuzluğun içinde kala­rak kendini korumuştur. Aslında Sokrates, insanı tanımamış olsaydı gençleri sever miydi?
Sayfa 71 - Doğu Batı YayınlarıKitabı okudu
Yeni Diyalektik
_Tanrı, ilk ateisttir. Ateistler _Tanrı, ilk masondur. Masonlar _Orospu çocuğu. Marques de Sade _Herkesin tanrısı kendine benzer. Yamyamların tanrısı bir yamyam; savaşçıların tanrısı bir savaşçı; hırsızların tanrısı hırsız; aşıklarınki de aşk tanrısı olacaktır. Ralph Emerson _Trakyalılara göre tanrı, sarışın ve mavi gözlüdür. Öküzlerin elleri
_Kalbin yolu güzeldir ama tehlikelidir. Zihnin yolu sıradandır ama güvenlidir. Erkek en güvenli ve en kestirme yaşam tarzını seçmiştir. Kadın duyguların, hislerin, ruh hallerinin en güzel ama en sarp, en tehlikeli yolunu seçmiştir. Ve bugüne kadar dünya erkekler tarafından yönetildiği için kadınlar muazzam şekilde azap çekmiştir. O, erkeğin
Ve genel olarak -zihinin yapsını yanlış olarak anlamaktan ve üstelik insanın yalnızca basit bir hayvansı yaratık olmayıp ayrıca bir zihinde olduğunu bilmemekten başka- inancın ve bilgeliğin yıllarla birlikte dişlerin, sakalın çıkması gibi yavaş yavaş kendiliğinden oluştuğunu düşünmek ne aptallıktır. Hayır insanlar kaçınılmaz olarak nereye varırsa varsın ve başlarına ne gelirse gelsin, tek bir şey yazgının dışında kalır: İnanç ve bilgelik. Çünkü zihin söz konusu olduğunda, basit kadercilik kesinlikle insana hiçbir şey getirmez, zihnin kendinden daha acımasız bir düşmanı yoktur; ama aksine yıllar geçtikçe yitirilmesi bundan daha kolay olan hiçbir şey de yoktur. Belki de yıllarla birlikte sahip olunan bir parça içsellik, bir parça tutku, duygu, hayal de öylece ucup gider ve yaşamı öylece ( çünkü bu tür şeyler öylece oluşurlar) anladığını zanneden bayağılığın bayrağı altında dizilinir. İnsan, tabi ki yıllara bağlı olan bu düzelme durumuna kendi umutsuzluğu içinde bir iyilik olarak bakar ve hiçbir zaman umutsuzluğa düşme fikrine sahip olmayacağı konusunda kolayca emin olur (ve yerici bir anlamda, hiçbir şey bundan kesin değildir); hayır! Tinsel yokluk olan bu umutsuzluğun içinde kalarak kendini korumuştur. Alsında Sokrates, insanı tanımamış olsaydı gençleri sever miydi?
Reklam
Vehn virüsünün belirtileri Vehn virüsü, Efendimizin (s.a.s.) kıyamete kadar bütün ümmetini uyardığı bir dünyevileşme virüsüdür. Hayatı ve olayları ahiret merkezli değil, sadece dünya merkezli değerlendirme hastalığıdır. Kalpten kalbe hızlı bir bulaşıcılığı olan manevi bir virüstür. İlk belirtisi niyetlerde ortaya çıkar: Vehn virüsünün ilk
216 syf.
10/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Sonsuzluğa Nokta
Çok önemli bir yazardır. Eserlerini öyle okuyup geçemezsiniz. Kelimelerle genişlettiği anlam dünyasını anlamak için metinler üzerine bence pişmek gerekir. Kitaplarının bazılarını elinize alıp okursanız, okumuş olursunuz olmasına da ve genelde okurken metin içine dalıp gittiğinizi ve anlamı kaçırdığınızı fark ederek bir seçim noktasına gelirsiniz.
Sonsuzluğa Nokta
Sonsuzluğa NoktaHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 20171,724 okunma
İstanbul'u Sevmek
İstanbul'u sevmek ölmek gibi bir șey Bir ömür boyunca durmadan yanmak Erimek her gecesinde biraz daha Her sabah alev hâlinde uyanmak Anlaşılmaz, vazgeçilmez bir tutku bu şehir En hüzünlü şarkıdır söylediği dalgaların Bulamazsın çoğu gün bir dost yüzü arar da Dalıp gidersin köpüklü izlerine mavnaların İnsanlar bir seldir caddelerinde boz
Diyalektik *
_Spinoza: Anlamak, sevmenin başlangıcıdır. _Leonardo da Vinci: Anlamadığın bir şeyi, ne sever ne de nefret edersin. _Marki de Sade: İnsanın anlamadığı ve bilmediği bir şeyden hoşlanmaması kadar doğal bir şey olamaz. _Gazali: Bir şeyi sevecek ya da düşman olacaksan, onu bilmen gerekir. _Freud: Sevmek için anlamaya gerek yok çünkü insan duygusal
63 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.