Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İnsanın çektiği acının “büyüklüğü” kesinlikle görecelidir.
Bir insanın acı çekmesi, boş bir odadaki gazın davranışına benzer. Boş bir odaya belli bir miktarda gaz verildi­ği zaman, oda ne kadar büyük olursa olsun, gaz odanın tamamı­ na yayılır. Ne kadar küçük ya da büyük olursa olsun, acı da in­sanın ruhuna ve bilincine tamamen yayılır. Dolayısıyla insanın çektiği acının “büyüklüğü” kesinlikle görecelidir.
Uzun bir ömür geçirdim. Fizyolojik olarak yaşadığım süre için rakam verebilirim fakat ruhani olarak net bir şey söyleyemem. İzafiyet teorisini duymuşsundur. Bütün olaylar izafidir. Bir olayın yaşanması, aynı andaki tüm kişiler için değişiklik gösterir. Zaman aynı şekilde ilerlemesine rağmen farklı hissedilebilmektedir. Söz konusu teoriye göre; zaman, mekân ve hareket birbirinden ayrı değerlendirilemez. Zaman görecelidir. Durumu daha anlaşılabilir şekilde izah etmem gerekirse kendini iyi ve mutlu hissettiğin anlar da zaman çok hızlı akar. Mutsuz veya zor anlar yaşadığında zamanın akma hızı çok yavaş olur. Hayatımın neredeyse tamamında hep çok zor ve zihnimi zorlayan şeyler yaptım. Zaman benim için hep yavaş aktı. O yüzden kendimi çok yaşlanmış hissediyorum.
Reklam
Tepkiler Klasik tepki: "Sıraya geç kardeşim." Neoklasik tepki: "Şeker kardeşim sıraya geçiver." Realist tepki: "Sıra var."
142 syf.
10/10 puan verdi
"Her sevgi, bir acı çekmedir."
Öncelikle yazıyı okuyacaklar için, kafa karışıklığı oluşturur isem kusuruma bakmayınız ve en iyisi kitabı da okuyunuz. Yaşam nedir? Herkes buna farklı yollar ile cevap verecektir. Örneğin: Bir nefes alma ile başlayıp, o nefesi yıllar yılı kullanarak en sonunda tüketip karanlığa gömülme... Sonuç hep aynıdır tanımlar farklı olsa da. Sonunda ölüm
Merhamet
MerhametArthur Schopenhauer · Dergah Yayınları · 2007269 okunma
96 syf.
·
Puan vermedi
İnsan sizce neyle yaşar?( Yorum bölümü)
Öyle bir kitap oku ki hayatın değişsin diye bir amaç ediniriz içimizde öyle başlarız çoğu kitaba. Hangi kitabı alırsam alayım elime öyle merak öyle özveri ile okurum ki kitabı,bu hissiyat bile başlı başına kitap aşığı olmaya yetecek bir sebep.:) Bazı kitaplarda hoşumuza giden sözler vardır alıntıladigimiz ve hoşumuza giden. Bu alıntılar bazı
İnsan Neyle Yaşar?
İnsan Neyle Yaşar?Lev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2019191,5bin okunma
Boş bir odaya belli bir miktarda gaz verildiği zaman, oda ne kadar büyük olursa olsun, gaz odanın tamamına yayılır. Ne kadar küçük ya da büyük olursa olsun, acı da insanın ruhuna ve bilincine tamamen yayılır. Dolayısıyla insanın çektiği acının “büyüklüğü” kesinlikle görecelidir.
Reklam
240 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
16 günde okudu
Dünya ve Türk Edebiyatının 19.yy ve 20.yy'da Gelişimi ve Okur Profilleri
Edebiyat bulunduğu çağda dünyanın nasıl anlamlandırıldığıyla yakın ilişki içinde olmuştur. İçinde bulunulan çağın “gerçek”e verdiği anlama göre şekil almıştır. Bu değişmelerden yüzyıllar nasıl etkilenmiş ona bakmakta fayda var. 19.yy itibariyle Aydınlanma Çağı’nda maddenin somut gerçekliğine olan güven tavan yapmıştır. “Yalnızca gözümle gördüğümü
Türk Romanında Postmodernist Açılımlar
Türk Romanında Postmodernist AçılımlarYıldız Ecevit · İletişim Yayınları · 201298 okunma
Ya siz??
TEPKİLERİN SINIFLANDIRILMASI KLASİK : “Sıraya geç kardeşim!” NEOKLASİK : “Şeker kardeşim sıraya geçiver.” REALİST : “Sıra var.” SÜRREALİST : “Sallandıracaksın bunlardan ikisini Taksim’de bak bir daha yapıyorlar mı?” ROMANTİK : “Beyefendi galiba sırayı görmediniz.” MODERN : “Efendim insanımız eğitimsiz. Halbuki Avrupa’da….” POSTMODERN : “Sırana geç lan ayı..!” UZLAŞIMCI : “Acelesi olmasa öne geçmezdi. Üzmeyin garibi.” DEVRİMCİ : “Altyapı sorunları çözülmeden halkımız sıraya geçmez. Devrim olunca herkes sıraya girecek.” KADERCİ : “İki dakika fazla beklesek kıyamet mi kopar? Kısmetse hepimizin işi görülür.” FELSEFECİ (Septik kuşkucu) : "Ön ve arka kavramları görecelidir. O tarafın ön olduğuna kim karar verdi? Öne geçtiğini zanneden aslında arkaya geçmiş olabilir." KANTÇI : “Efendim algılanmayan şeyler yok demektir. Bakmayın o tarafa adam yok olur.” KÖTÜMSER VAR OLUŞÇU : “Herkes bir gün ölecek. Onurlu bir şekilde bekleyin. Bir gün o adam da ölecek. “ İYİMSER VAR OLUŞÇU : “Sıkmayın canınızı, şu anın tadını çıkarmaya çalışın. Bakın ne güzel hayattasınız ve birileri önünüze geçebiliyor.” HÜMANİST : “İnsanlık bir bütündür. Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için. Dolayısıyla birimiz öne geçince, aslında hepimiz öne geçmiş oluyoruz.”
164 syf.
5/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Bazen uzak olmak yakın olmaktan evladır. Birine hayranlık duyuyor ve kitaplarını, ona ait olan şeylerin koleksiyonunu yapıyorsunuz. Hatta iş hastalık boyutuna dahi varıyor. Gözünüzde o artık o değildir başkası olup çıkıyor adeta. Sonra hiç ummadığınız bir anınızda karşınıza çıkıyor ve ben geldim diyor. Elli yıldır gözünüzde büyüttüğünüz kişi sizde
Bech Döndü
Bech DöndüJohn Updike · Yapı Kredi Yayınları · 20066 okunma
Evet zaman görecelidir ve eğer âşıksanız, kısa bir yolculukta bir kitap dolusu düşünebilirsiniz...
Sayfa 16 - Destek Yayınları
Reklam
"Duygular görecelidir. Ve zaman içerisinde değişebilir."
143 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
48 günde okudu
Kötülük Üzerine Bir Deneme
Madem Eagleton yapmış ben de yapacağım diye atlıyorum hemen. Benim ondan neyim eksik değil mi Oxford’da profesörlük seviyesinde birkaç dalda uzmanlık ya da birkaç kürsü, ukala ukala konuştuğu bir çok kitap ya da .. neyse yani Kenan Evren modunda ben de çizerim diyorum ve giriyorum ben de kötülüğe. “Edebiyat nasıl okunur?”muş, sana mı soracağım
Kötülük Üzerine Bir Deneme
Kötülük Üzerine Bir DenemeTerry Eagleton · İletişim Yayınevi · 2020285 okunma
"Günümüzde de, daha önce olduğu gibi, yoksunluk mutsuzluk demektir. Getirebileceği maddi zorluklar bir yana, insan yoksunluğun olumsuz sonuçlarına maruz kalarak, kendini değersizlik ve aşağılanmışlık duyguları içinde bulur ki bu da özsaygıya yönelik bir darbe, toplumsal konuma yönelik bir tehdit demektir. Yoksunluk, daha önce olduğu gibi, günümüzde de her zaman görecelidir; yoksunluğu duyumsamak için, insanın kendi durumunu ölçebileceği bir nirengi noktası gerekir. Kişiler yoksun bırakılmış ve bundan dolayı da mutsuz hissedebilirler, çünkü geçmişte elde ettikleri standardın gerisine düşmüşler ya da daha düne kadar eşit oldukları ama artık birdenbire ilerleme kaydetmeye başlayan akranlarının gerisine düşmüşlerdir. Buraya kadar, yeni bir şey yok. Yeni olan tek şey, 'yoksun kalmışlık' deneyimi yaratabilecek ve böylelikle de mutluluk arayışına ivedilik ve şevk katabilecek nirengi noktalarının konumudur."
Sayfa 71 - Çeviren: Akın Sarı, İstanbul: Versus Kitap, 2011.Kitabı okudu
"Her şey görecelidir azizim Rodion Romanoviç, her şey görecelidir!"
Sayfa 390Kitabı okudu
"Sana buraya bazı şeyler koyuyorum. Yol boyunca aklında olsun. lazım olursa açar okursun. Olmazsa da olsun, bir zararı yok, burada dursun." Birhan Keskin, fakir kene "Sabahları kitap mürekkebinin kokusunu içime çekmeyi severim."
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.