Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
"Bomboş gökyüzünde uçarken parlar atmaca."
Bu yazı Çevik Atmaca'ya bir veda...
Yerdeniz Büyücüsü'nü elime alalı tam 6 sene geçti. Çok uzun bir yolumuz oldu beraber. Her bitirdiğim kitapla ondan bir süreliğine ayrıldım. Çünkü veda etmek istemedim.
Artık geri dönecek bir kitabım kalmadı. Yerdeniz öteki rüzgarda uçuyor, ben
Yüzleşme & Adnan Dalgakıran
Kitapta, Türkiye makine sanayisinin zamanında merkezi olan Perşembe Pazarından başlayarak, Türkiye olarak son üç yüz yılda global ekonomiden aldığımız payın hep yerinde saymasına, orta gelir tuzağına yakalanmamıza ve durumun yavaş yavaş daha da kötüye gidebileceğine, neden Batı ve Amerika’nın gerisinde kaldığımıza, son dönem yükselen ülkelerin
Yazarı ilk defa okudum belki bir tane daha şans veririm ama bu okuduğum olmadı benim için . Konu çok klasik Ella son işinden işten atıldıktan sonra acil iş arıyor . Bu sırada dadı arandığına dair bir ilan görüyor . Ella kardeşinin çocuklarına baktığı için hallederim diye düşünüp başvuruyor . İşe giriyor baba ile derhal işi pişiriyorlar baba Luke'un bir adet eski leş karısı var o biraz can sıktı . Bir adette Ella'nın eski tacizci şiddet gördüğü sevgilisi sıkıntı yarattı . Gelelim benim canımı sıkan yerlere işe acayip ihtiyacın var kısacık etekli göğüslerinin göründüğü elbise giyip gitmezsin .
Ayrıca daha kapıdan girerken adama çok yakışıklı diye ağzının suyu akarak penisine gözünü dikerek geçmezsin yuh artık dedim . Sonrasında bunlar zaten derhal yatmaya başladı evde 5 yaşında çocuk var güya bunları hiç rahatsız etmiyor . Yani böyle 5 yaş çocuk oluyorsa bizde alalım bir tane :D Ella eski sevgilisinden olduğu kabak gibi bariz tehlikeli mesajlar almaya başlıyor . Adam hapiste olmalı aslında yani mantıklı bir insan ne yapar . Açarsın derhal bu adamın durumunu öğrenirsin ve polise mesajları bildirirsin .. Bizim mal hatun ne yapıyor adamla 7/24 yatmaya devam edip olmaz bir şey kafası ile takılıyor . Hadi seni geçtik bu adam tehlikeli sen 5 yaşında çocuk bakıyorsun onuda tehlikeye atıyorsun . Nitekim sonunda adam evi bastı bu salak kadını kaçırırken çocuk oradaydı :(
Açıkçası nasıl başlayacağımı bilmiyorum, tek bildiğim bu kitabı yorumlamak istediğim. Malesef incelemem taze olamayacak, kitabı okuyalı neredeyse bir hafta oldu. Kitabı bitirdikten sonra hemen yorumunu yapmam benim için bir imkansız. Uzunca bir süre düşündüm, düşünülmesi gereken bir kitap, bilgisayarımın başına oturup şu satırları yazabilmek o
Elizabeth Hoyt’un kalemini gerçekten sevdiğimi farkettim. Önceden okuduğum iki kitabını da çok sevmiştim ve bu kitabını da çok sevdim. Beklediğim etkiyi bende yaratamadı ama bunun sebebi ana karakterlere o kadar ısınamamış olmam. Yan karakterlerin hikayesini daha çok merak ettim açıkcası. Lord Caire ve Temperance’ın hikayesi gerçekten çok hoştu,
Gerçek olduğunu bilerek okumak çok sarsıcı. Belki kurgu olsa ‘yok artık abartmış’ der geçerdim. Ama öyle olmadı. Kız çocuğu olması beni Taraya daha çok bağladı. Sanki her defasında ben düştüm. Benim bileklerim kırıldı. Benim kıyafetlerim kir pas içinde kaldı. Konuşarak okudum kitabı. Yapma Tara. Gitme Tara. Kendine değer ver artık Tara diye. Kadına yapılan eziyet ne yazık ki her yerde aynı. Aile içinde ki bir hesaplaşmaydı bence kitap. Baba anne ve çocuklar. Gidenler,kalanlar ve dönenler. Evet çok güçlü Tara. Yara bere dolu belki ama onu güçlü kılan da zaten bu. Bu kadar sarsılacağımı beklemezdim. Kitap başlarda beni zorladı. Ama sonra aktı gitti. Gerçek bir hayat. Siz ne düşünürsünüz ama ilham kaynağı olabilecek bir hikaye var ortada. Nereden geldiği ve şu an nerede olduğu. Liseden itibaren okutulabilir. Keşke okutulsa. Kadının yapamayacağı hiç bir şey yok bu hayatta. İyi ki şu an oradasın. Ve iyi ki bu kitabı yazmışsın.
Hayat karşımıza ne çıkarır bilemeyiz. Belki de en kötü anımız en güzel anımıza vesile olacak. Nereden bilebiliriz ki? Aslyn liseye giderken ikizi Gabby'nin ölümüyle yıkılır. Annesinin onu daha önce konuşmadığı babasının yanına gönderir. Aslyn annesinin onu sevmediğini düşünür. Onu hayatta tutan tek şey Gabby'nin ölmeden önce Aslyn'e bıraktığı yapacaklar listesi ve mektuplar. Her yaptığı görevde bir mektup okuyor. Bu arada Babası ve onun eşi Rebeca ile birlikte yaşamaya başlar. Üvey kardeşleri ile iyi geçinmeye başlar. Bu arada sevgili de yapar ki sevgilisinin sonradan öğretmeni olduğunu öğrenir. Bay Daniels ile normalde trende tanışır ve onu barda izlemeye gider. Kendisi part time müzisyen. Neyse her şey tam güzel giderken üvey kardeşi de ölür. Ortalık tekrar karışır. Bu arada Sevgili Bay Daniels'imiz de hayatı kötü gitmiştir. Ailesini kaybetmiş ve kardeşi bağımlı. Benzer acıları olan kişiler birbirini çok iyi anlar. Daniel ve Aslyn birbirine tutunma hikayesi. Kitap tam bir trajedi bana göre. Bazı yerlerde duygulanmamak elde değil. Hatta ağladığım yerler olmadı değil. Ben çok beğenerek okudum ve tavsiyem sizde okuyun :) Hemde hiç vakit kaybetmeden...
Körleşme, Elias Canetti'nin tek romanı.
Sadece bu romanıyla dünya edebiyatında saygıdeğer bir yer kazanmış. İsmi sebebiyle içerik olarak Saramago'nun Körlük'üne benzer bir kitapla karşılaşacağımı düşünüyorken hiç de öyle olmadı.
Bu kitap yaşayan en büyük Sinolog olarak anılan Prof.Dr.Peter Kien'in körlüğünü anlatıyor.
Dr.Kien
İdeal Devlet - Kitap Yorumu
Yorum yazmakta en çok zorlandığım kitaplardan biri, çünkü söze nereden gireceğimi bilemiyorum. Kitabın isminden dolayı ideal bir devlet düzenini anlatan, biraz siyasi bir kitap bekliyordum. Ama hiç beklediğim gibi olmadı. Tam bir felsefe kitabıydı. Hatta bana göre kitap (daha doğrusu Farabi) felsefenin bile felsefesini yapmış. Resmen yarısını anlamayarak okudum kitabı. Olur da gözüme bir şey takılır, birkaç şey öğrenirim diye ümit ederek de bitirmeden bırakmadım. Kitap ilk olarak evrenin yaratılışı hakkında felsefe yaptı. Daha sonra insan bedeninin ayrıntılı tanımlamasını yapıp, insan ruhuna geçti. Sonra erdemli bir şehir ve bunu yöneticisi nasıl olur, onu anlattı. Anladığım kadarıyla kitabın sonlarına doğru da “Erdemli İnsan” sıfatı altında iyi, doğru, güvenilir insan nasıl olur onu anlatıp noktaladı. Ben Farabi’yi müslüman bir filozof sanıyordum, ama sonlara doğru dini yalanlaması ben hem şaşırttı, hem de rahatsız etti. Yani sonu dışında kitaptan öğretici olduğunu düşündüğüm birçok alıntı da oldu. Kısacası bu kitabı okumak biraz zor. İlk yarısında özellikle okurken bayağı zorlandım. Kalan kısmında biraz açılsa da ağır bie felsefe kitabı olduğunu bilerek başlayın…
Celaena için artık her şey değişti. Kalbini paramparça eden acılardan ve ölümcül yarışmalardan sağ çıktı. Açığa çıkan sırlarla birlikte gideceği yolu şaşırdı ve ne yapacağından emin değil.
Dünyasını mahvetmeye çalışan canavarlar durmuyor ve Celaena gücünü toplamak ve ayağa kalkmak zorunda, dünyasını kurtarmak için.
Seri ilerledikçe yazar öyle çok
224 syf.
·
Puan vermedi
Biz öğretmenler ve bu sistemin bizi nereye getirdiğini pardon nereye götürdüğünü görmek isteyen herkese büyük bir tavsiyemdir bu kitap…
Kitaptan çok dikkatimi çeken bir alıntıyı paylaşarak başlamak istiyorum:olimpiyatlardan tanıdığımız Mete Gazoz’un babası şöyle bir cümle kurmuş:”her sporcunun hayali olimpiyatlara gitmek ve madalya almaktır,bana
Sizi En Çok Ne Mutlu Ediyor?
YouTube kitap kanalımda psikoloji kitaplarına nereden başlayabileceğinizi anlattım: ytbe.one/d2xQVSEUsUU
Bu incelemeyi sizin yorumlarınız yazdı. Nasıl mı?
Kitabın yazarı Frankl'a göre her insanın anlam arayışı kendisine özgüdür. Buradaki okurlara şu soruları sordum: Kendi anlamınızı nerede arıyorsunuz? Gelecek için bilinçli çocuklar
Ölü doğmuş bir yasak aşk hikâyesi. Okurken sıkıldığımı söyleyemem, ilk psikolojik roman olmanın hakkını fazlasıyla vermiş, edebi bir tatmin ile okudum diyebilirim. Karakterlerin iç dünyaları, gelgitli ruh halleri, hissettikleri saadet ve elemin derinlemesine incelenip yansıtılması okurken gerçekten zevk veriyor. Gel gör ki ben bu kitaptan daha
Piraye İnceleme
Piraye Üniversiteye başlıyor. Bunun için heyecanlı. Babası bir dişhekimi ve ayrıca şiirleri de çok seviyor. Hatta Piraye'nin ismi de bir yazarın eşinin isminden geliyor. Piraye'de babası gibi hem şiirleri çok seviyor ve onun gibi dişhekimi olmak üzere.
Okulda ilk olarak onun gibi şiirleri çok seven bir çocukla karşılaşıyor ve flörtleşmeye başlıyorlar fakat kıskançlık krizleri Piraye'nin hoşuna gitmeyen bir şey ve ilişki başlamadan bitiyor.
Bir gün okul bahçesinde arkadaşıyla otururken geleceği olacak birini bir kızla tartışırken görüyor ve herşey böyle başlıyor. Bu adam Mardinli biri. Gelecekte Piraye ile oraya gidebilir.
Biraz daha yazarsam sanırım kitabı anlatacam ve her an bu duruma gelebilirm. Kitap çok güzel sonunda ağladığımı itiraf ediyorum. Çünkü hiç beklediğim gibi olmadı. Her şey alt üst oldu.
Kitap biraz eski olabilir ama okumaya değer
