Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Üstü örtülü çığlıklar
Ne zaman "Nasılsın?" diye sorsam hep "İyiyim." diyordu. Onu son gördüğümde "Daha iyi günlerim olmuştu." demişti. Bunun bir yardım çağrısı olduğunu hiç anlamadım. O gün benden umudunu kesmiş olmalı ki bir daha onu hiç görmedim.
Karanlığı eleştiren gece kadar çocuk ve açıldıkça derinleşen sonsuzluğun insana seslenen yardım çağrısı Bu gizli buzlanmanın korkunç tuzağında Şimdi bize hangi özgürlükten söz ediyorsunuz
Sayfa 113Kitabı okudu
Reklam
“Yanlış,” dedim kendi kendime, “İrlanda resmi bize uymaz.” Türk milletinin bilmem nesi itibariyle değil, Müzeyyen itibariyle uymazdı. Bizim de buralarda kadınlarımız, icabında, ayıp, yasak, günah üçgeninde sıkıştırılmış vaziyetteydiler ama, Müzeyyen bu üçgeni yırtmış, yırtarken kendi kendine bir şeytan üçgeni yaratmış, arada bir, üçgenin kuyuya
Selçukluların Şii Büveyhileri Yenmesi ve Hamiül İslâm Oluşu
Halifenin yardım çağrısı ve Tuğrul Bey'in hassasiyetleri neticesinde Selçuklular Bağdat Seferi'ne çıktı. 1055 tarihinde gerçekleşen bu seferde Abbasi halifesi kurtarılacak ve 932 tarihinde kurulan Büveyhiler siyaseten tarih sahnesinden silinecekti. Selçuklular, İslam halifesini bu şekilde himaye altına alarak bütün Sünni İslam dünyasının ve Müslümanların hamisi konumuna geçti.
Bilindiği gibi, İstanbul'un işgalinden sonra Atatürk, Heyet-i Temsiliye adına, "Vilayetlere ve Müstakil Livalara ve Kolordu Kumandanlarına" 19 Mart 1920'de yayınladığı bildiride, "umur-ı milleti tedvir ve murakabe etmek üzere," Ankara'da, selahiyet-i fevkaladeye mâlik bir Meclisin toplanması için seçimlerin yapılmasını istemiş ve bu seçimlerin esaslarını belirtmiştir. Yayınlanan İngiliz belgeleri arasında bu bildiri dahi yer almamakla beraber, Londra'daki Fransız Büyükelçiliği'nin İngiltere Dışişleri Bakanlığı'na sunduğu İstanbul çıkışlı ve 25 Mart 1920 tarihli bir telgrafta, Atatürk'ün 19 Mart 1920 günlü bir "Proclamation"ından söz edilmektedir. Nutuk'ta göremediğimiz bu belgeye göre, Atatürk, İstanbul'un şiddet yoluyla işgalinin sadece Osmanlı İmparatorluğu'na karşı bir saldırı teşkil etmeyip, aynı zamanda, bütün Müslüman dünyasına ve Hilafete karşı da bir hakaret teşkil ettiğini belirterek, 10.000 şehit veren Mısır, Irak, Suriye, Azerbaycan, Kuzey Kafkasya, Afganistan, İran ve "bir kelime ile bütün Müslüman dünyasının" İtilaf Devletleri'nin gücünü sarsacağını ve mucizeler yaratacağını vurgulayıp, bütün Müslümanları, "bağımsızlığa, İslâm imânına ve Hilafet'e karşı yürütülen bu modern Haçlı Seferleri'ne karşı" yardım etmeye çağırmıştır. İngiltere Dışişleri Bakanlığı'nda bu telgraf üzerine yapılan yorum, bunun, klasik bir İslâm çağrısı (Cihad) olup, Hindistan İçişleri Bakanlığı hariç, Türkiye'nin dışında hiçbir etkisi olamayacağı şeklinde idi.
Sayfa 70
'Cahiliye davası' cahiliye çağrısı anlamına gelmektedir. Bir kimsenin kendi kabilesinin mensuplarını yardıma çağırmasıdır. Bu yardım çığlığını işiten kabile mensuptan toplanarak, çağrıyı yapanın haklı veya haksız olduğuna bakmaksızın, kendi kabilesine mensup kişinin yardımına koşarlardı. Bu konuda Hz. Peygamber'in şöyle dediğini Buharı nakletmiştir: "Şu cahiliye çığlığını bırakınız. Soyunu çağırmak ne kötü şeydir." (Buhari, Tecrid-i Sarih, lX, 229-230, Ankara 1971)
Reklam
Slavlar için başlatılan bu harekete, "Bizim dindaşlarımız!" söylemini sürekli ön plana çıkararak dinsel bir anlam katmanın aslında yersiz olduğunu dikkatlerden uzak tutmamak gerekir. Slavlara yardım çağrısı, Rus toplumunun heyecanı için, Rus yurttaşlarını kaynaştıran ve birbirinden kopmadığını gösteren hayli yeterli bir gerekçedir. ~ Granovski
Sayfa 507 - Yapı Kredi Yayınları
Ne de olsa hayatı buydu işte. Bazen uyandığında etraf karanlık olur ve neredeyim, günlerden ne, saat kaç gibi sorulara cevap bulamazdı… Bir gün ne zaman başlar, ne zaman biter kestiremiyordu. İmdat, derdi o anlarda, yüksek sesle. İmdat. Ama yardım çağrısı kimi muhatap alıyor, bunun karşılığında ne olmasını bekliyor, bilemezdi. Artık yorulmuştu.
Sayfa 325 - Doğan Kitap, 21. Baskı, Ocak 2024, İstanbulKitabı okudu
Gözleri, sadece gözleri, sıkılmalarının,ne istediğini bir türlü bilememenin ve belki de bu yüzden, karşısına çıkan yeni ve yabancı yaşamlara dokunmak isteyişinin,sürüklenişlerinden kurtulacak ve sıfırdan başlama şansı verebilecek ,bir çeşit tutunma çabası olduğunun farkındaydı. Belki de bu yüzden gözler kendisi tarafından ve çocukluğa giden bir tarihte oluşmuş, artık "kendine rağmen" e dönüşmüş bir kabuklanmanin içine hapsolmuş, çıkış yollarını yitirmiş bir kimliğin yardım çağrısı gibi bakıyordu.
....SON... Alen....
Yardım çağrısı yapmayan, nefret ve şaşkınlık duygularını içinde olmayan ve sargı bezine sıkıca yapışmış olan Alan duvara çarpa çarpa çıkarken onları seyrediyor. Hepsinin mutluluğu, birdenbire geleceğe inanmaya başlamaları ve yüzlerindeki ışık saçan gülümsemeler onun yaşamının eseri. İki metre ötesinde ablası gülümsüyor. Madam Tuvache onun yaklaşmasını seyrediyor, birdenbire kendi annesi okulun avlusuna geliyor sanki. Alan görevini yerine getirmiştir. Elini bırakıyor birden!
Sayfa 141Kitabı okudu
Reklam
Dinlerin Barışması Adına Önemli Faaliyetler
Son olarak, çağımız dinleri de kendi aralarında barışmaya çağırıyor. Modernlikle yüz yüze kalan ve genellikle birbirine tekabül etmeyen dinler, kendi aralarında bir diyalog kurmaya ve acımasız çatışmaların yerine barışçı tartışmaları, üretken ilişkileri koymaya çalışmaktadırlar. Bunu yaparken de kendi doğrularının tek olduğunda ısrar etmekten
Sayfa 129-131
Gözleri, kendisi tarafından ve çocukluğa giden bir tarihte oluşmuş, artık “kendine rağmen”e dönüşmüş bir kabuklanmanın içine hapsolmuş, çıkış yollarını yitirmiş bir kimliğin yardım çağrısı gibi bakıyordu.
Onca yardım çağrısı duyunca, insanın kalbi böyle sahneler karşısında taşlaşıyordu.
439 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.