Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Ne olursa olsun umut besle demiyorum sana,” diye sözlerine devam etti Elif. Gözlerimden yaşlar süzülmeye devam ediyordu ama artık hıçkırıklarımın önünü kesmeyi başarmıştım. “Çünkü umut, bir insanın hayata tutunmasının nedeni olduğu gibi, aynı zamanda insanı uçurumun kenarına sürükleyen bir araçtır da. Olmayacak insanlara karşı umut beslemek sadece zarar verir. Umudunu yitirme ama yokluğunu kabullenmen gerektiğini hissediyorsan, kabullen.” Söylediği her sözde, her harfine kadar haklıydı. Eğer Mete olmazsa hayatım anlamını yitirmeyecektim. Biz insanlar ne kadar inkâr etsek de, birinin yokluğu bizde ne kadar yara açsa da, bir şekilde yolumuza devam edecek kadar güçlüydük. Hayat ne kadar da garipti! Bir zamanlar her şeyinizi anlattığınız, yanında çocuk olduğunuz, sesiyle kalbinizin ritmini değiştiren insan, bugün size sokaktaki bir yabancıdan daha yabancı olabiliyordu. Sanki birlikte o kahkahaları atmamışsınız, sabaha kadar telefonda konuşmamışsınız, yanında huzuru hiç tatmamışsınız gibi. Sanki hiç tanışmamışsınız gibi.
varlığı yara yokluğu ilaçmış bazılarının
Hayatta öyle şeyler yaşıyorsun ki bir yerden sonra senden gidenleri kaybın olarak görmediğin bir noktaya geliyorsun kendiliğinden gelmiyorsun O noktaya güvendiğin insanlar itiyor seni oraya bir zamanlar kaybim olarak gördüğüm insanların şimdilerde bana yalnızca yük olmaktan öteye gidemediğini çok net görüyorum eskiden benden giden insanlar için üzülürdüm kendimi suçlardım kendime kızardım şimdi her gelene nasibim her gidene kaybım olarak görmediğim yerden benden giden insanlara Frida Kahlo'nun şu sözü ile sesleniyorum: "Hayatımdan çıkan beni kendinden kurtaran herkese teşekkür ederim çok ağır bir hastalığı sonunda yenmiş kadar hafifim yokluğunuz harika bir ilaçmış."
Sayfa 112Kitabı okudu
Reklam
Varlığı bir dert, yokluğu yara :)
"Binlerce yıl boyunca filozoflar, düşünürler ve peygamberler parayı lanetleyerek onu tüm kötülüklerin kökeni olarak gösterdi.Öyle olduğunu kabul etsek bile para aynı zamanda insan hoşgörüsünün doruk noktasıdır. Para dilden, devlet yasalarından, kültürel yasalardan, dini inançlardan ve toplumsal alışkanlıklardan daha açık fikirlidir. Para insanlar tarafından yaratılmış ve neredeyse tüm kültürel farkları aşabilen tek güven sistemidir. Ayrıca ; din, cinsiyet, ırk, yaş ve cinsel yönelim üzerinden ayrımcılık da yapmaz. Para sayesinde birbirini hiç tanımayan ve güvenmeyen insanlar etkin işbirlikleri yapabilir."
Paranın niyetinin olup olamayacağı konusunda fikirlerinizi soran sorumuza sizlerden gelen yanıtları paylaşıyoruz. Soru: Paranın dini imanı yoktur dendiğini çok işittik. Acaba, paranın "niyeti"nden söz edilebilir mi? Hayır ise, niçin? Evet ise, siz ne anlıyorsunuz? Cevap: Bence para kimin elindeyse onun niyeti vardır. O kişi belirler
YALNIZ BİR OPERA ölü bir yılan gibi yatıyordu aramızda yorgun, kirli ve umutsuz geçmişim oysa bilmediğin bir şey vardı sevgilim Ben sende bütün aşklarımı temize çektim imrendiğin, öfkelendiğin kızdığın, ya da kıskandığın diyelim yani yaşamışlık sandığın Geçmişim dile dökülmeyenin tenhalığında kaçırılan bakışlarda gündeliğin başıboş
Reklam
"Güvendiğimiz dostlar bizi yarı yolda bıraktığında, kaybımıza karşı çevremizde bizi destekleyecek ve teselli verecek bir geniş aile veya toplum bulamadığımızda varlığımızın sürekliliği yara alır. Acımızı hissedecek birilerinin yokluğu, asıl darbeyi vurur."
208 öğeden 131 ile 140 arasındakiler gösteriliyor.