"Rahipler, zamanla kötü şöhretli bir hale gelmeye başlamıştı ve çoğu durumda, konumlarını yalnızca aile etkisi ve iyiliği nedeniyle sürdüren okuma yazma bilmeyen kişlerdi. Bilgin G. G. Coulton, yazarın "rahiplerin cehaletinin
insanları hata çukuruna sürüklediği" konusunda uyarıda bulunduğu 1281 tarihli bir mektuptan alıntı yapıyor :
"Rahiplik, iğrenç yaşamları ve zararlı cehaletleri sonsuz skandalların ortaya çıktığı, öğrenmeye ve ahlaka tamamen değer ol mayan, aşağılık bir yaşamdaki sayısız aşağılık insanı içerir..."
Osman Beg, “Cihan İmparatorluğunun Kurucusu” ön adıyla Doç. Dr. Uğur Altuğ tarafından hazırlanmış bir kitap. Altuğ bir akademisyen tarihçi ve Halil İnalcık ekolünden geliyor. Merhum Halil İnalcık'ın da bir öğrencisi aynı zamanda.
Kitaba baktığımız zaman, kitabın bazı bölümlerden oluştuğunu görüyoruz. Girişin ardından Osman Bey'in tarih sahnesine
1281 yılında doğan Orhan Gazi'nin babası Osman Gazi, annesi Bala Hatun'dur. 1326'da saltanata geçmiş, 37 yıl saltanat sürmüştür. Bursa'da Tophane semtinde babasının türbesinin yanında kendisi için yaptırdığı türbede medfundur. Süleyman, Murad, İbrahim, Halil ve Kasım adlarında beş oğlu olmuştur. Bunlardan Kasım ve Süleyman babalarının sağlığında vefat etmiştir.
Ertuğrul adlı Gazi'nin kurduğu bu beyliğin başına onun 1281'de ölümü üzerine oğlu Osman geçti. Osman'ın geldiği aile Osmanlı hanedanının kökünü oluşturmuş bu haneden güçlendikten sonra Osmanlı adı çevresinde çeşitli efsaneler doğmuştu bunlardan birine göre Osman'ın soyu yirmibir kuşak geride Nuh peygambere dayanmaktaydı. Sonraları bu listeye otuzbir kuşak daha katılarak efsanenin daha da inandırıcı olmasına çalışılmıştı
1099'da Haçlılar, Urfa'dan Antakya'ya, oradan Kudüs'e kadar bütün Filistin'i ele geçirir. Kan gövdeyi götürür. İnsanlar büyük bir buhran içindedir. Sonra ansızın bir adam çıkıyor, önce Urfa'yı, ardından Antakya'yı kurtarıyor ve gözünü Kudüs'e dikiyor. Kudüs'ü almayı çok istese de ömrü vefa etmiyor, ama Kudüs'ü kurtaracak adamı yetiştiriyor: Selahaddin Eyyübi'yi. İşte bu adam Nureddin Zengi'den başkası değildir. Mirac Kubbesi'nin mihrabının dışa bakan kısmının doğusunda, güneye bakan köşesinde, sütun süpürgeliği üzerinde üç satır halinde şöyle yazıyor:
"Mahmud Nureddin, Allah onu, ailesini ve tüm Müslümanları bağışlasın. (680/1281)"
Açıklama: Esma-ül Hüsna ile duaya başlayacağınız zaman önce 99 ismi şerifi okuyunuz sonra 100 istiğfar ve 100 salatü selam getiriniz. Bir Fatiha, üç ihlas, bir Felak, bir Nas süresi okuyup sevabını önce Efendimiz Hz.Muhammed'e (aleyhisselam) sonra diğer peygamberlere sonra Ashab-Kiram’a ehli beyte sahabelere müctehid imamlarının ruhlarına yollar
Orhan Gazi
Babası, Sultan Osman Bey Annesi, Mal Hatun Doğum Tarihi, 1281 Tahta Çıkışı, 1326 Ölümü, 1360
Sultan Orhan Gazi. 1324-1360 yılları arasında Osmanlı Devleti'ni idare etti. Babası Bizans'lılara karşı mücadeleye giriştiği tarihten itibaren askerlik ve idari işlere atılarak devlet idaresini öğrendi. Akça Koca Gazi'nin öğrencisi oldu. Fazla gösterişi sevmezdi, ömrünün büyük bir kısmını savaş alanlarında geçirdi.
Moğollar 1281'de, Japonya'ya saldırma kararı aldı. 4400 gemiden oluşan muazzam donanma ve 45.000'den fazla askerden oluşan istila kuvveti, atlarıyla birlikte toplandı. Filo bir tayfunda yok oldu.
Japonlara göre bu, kendilerini olası bir yıkımdan kurtaran "ilahi rüzgâr" yani kamikaze'ydi.
Moğol İmparatorluğu, Zirvesindeki İmparatorlukKitabı okudu
Fuat Köprülü de (ö. 1386/1966), Hacı Bektaş’ın Orhan Gazi ile görüşmüş olmasının, yeniçeri ocağına dua etmiş olmasının ve (646/1248-49) tarihinde Nişabur’da doğduğu, (680/1281-82) tarihinde Anadolu’ya geldiği, (738/1337-38) tarihinde de öldüğü rivayetlerinin hiçbir tarihî kıymetinin olmadığını belirtir.
Moğol Çin'i, 1274 ve 1281'de iki kez Japonya'ya karşı deniz seferi düzenlemiş, ama "tanrısal rüzgâr" (Kamikaze) bir fırtına estirerek, istilacıyı yoketmiştir.
1281'de, Çin tarafından hiçbir zaman hakimiyet kurulmamış bir başka alana, Japonya'ya saldırma kararı alındı. 4400 gemiden oluşan muazzam bir donanma ve 45.000'den fazla askerden oluşan bir istila kuvveti, atlarıyla birlikte toplandı. Filo bir tayfunda yok oldu. Japonlara göre bu, kendilerini olası bir yıkımdan kurtaran ("ilahi rüzgar") kamikaze'ydi.
Erasmus, dinsel inancın, savaşı haklı bulduğu görüşünü ileri sürenlere karşı çıkmakta, ancak Hıristiyanlığın varlığını sürdürebilmesi için Türkleri yok etmek gerektiğine inanmaktadır.
Hükmünün son yıllarında Kubilay kişisel kayıplar yaşadı. En sevdiği karısı Çabi, 1281 yılında öldü. En sevdiği oğlu ve velihatı Cın-in de beş yıl sonra onu izledi.