Sorunumuzun hiçbir çözümü olmadığına inanmaya izin verirsek, korku devreye girecektir. "Mümkün değil, bu sorunu çözmenin bir yolu yok" dediğimizi ya da başkalarının dediğini çok duymuşuzdur. Sırf o yolu bilmiyoruz diye gerçekten bir yol olmadığı anlamı çıkmaz.
İsa, "Yol...Ben'im" dedi (Yuhanna 14:6).
Yeşaya,
Gücün 48 yasası
1-Sizin üstünüzde bulunanların kendilerini üstün hissetmelerini sağlayın. Onları memnun etme ve etkileme arzunuzla yeteneklerinizi göstermede çok fazla ileri gitmeyin, yoksa tam tersine neden olursunuz, yani korku ve güvensizlik uyandırırsınız. Ustanızın olduğundan daha parlak görünmesini sağlayın ve gücün doruklarına
“En azından, Oğuz Atay’ın da kendisi kadar yalnız ve mutsuz olduğuna inanmıştı. 1977’den 1934’ü çıkarmak yarım saatini almış ve sonucun 43 olduğunu görünce, “Ne kadar gençmiş” diye düşünmüştü. Ve 43 yıldan fazla yaşamış bütün ölülerin mezar taşlarına garip bir kinle bakmıştı. Belki de, demişti kendi kendine. Belki de, bunların arasında, Oğuz Atay’ın sözünü ettiği o ahmaklar var. Gözüne kestirdiği birinin yaşını hesapladı ve “Yetmiş yıl yaşamış herif!” diye bağırdı. Sonra bir hesap daha yaptı ve “37 yıl daha fazla!” dedi. Başını kaldırıp gökyüzüne baktı. Orada her kimi görüyorsa, o da anladı. Derda’yı ne kadar hayal kırıklığına uğrattığını. Kim bilir kaçıncı kez?"
En azından, Oğuz Atay'ın da kendisi kadar yalnız ve mutsuz olduğuna inanmıştı. 1977'den 1934'ü çıkarmak yarım saatini almış ve sonucun 43 olduğunu görünce, "Ne kadar gençmiş" diye düşünmüştü. Ve 43 yıldan fazla yaşamış bütün ölülerin mezar taşlarına garip bir kinle bakmıştı. Belki de, demişti kendi kendine. Belki de, bunların arasında, Oğuz Atay'ın sözünü ettiği o ahmaklar var. Gözüne kestirdiği birinin yaşını hesapladı ve "Yetmiş yıl yaşamış herif!" diye bağırdı. Sonra bir hesap daha yaptı ve "27 yıl daha fazla!" dedi. Başını kaldırıp gökyüzüne baktı. Orada her kimi görüyorsa, o da anladı. Derda'yı ne kadar hayal kırıklığına uğrattığını. Kim bilir kaçıncı kez?/Syf.257
Cüz'f Tahawüllerden Münezzeh Purusha
Bhagavad-Gitaya göre, "Kainatta biri yokolucu, diğeri yokedilemez iki Pumsha Bvardır: tiki bütün varlıklarca paylaşılmaktadır, ikincisiyse değişimin ötesinde dir. Ancak bir başka Pumsha daha vardır. O en yücedir (uttama) ve Paramatma ola rak adlandırılır, o ölümsüz Rabdir ve üç aleme (zuhurun
l] Bir kez daha Çînvâd köprüsüne geldim. [2] Orada kötülerin ruhlarını gördüm. Ölümlerinden sonraki ilk üç gecede48 onların ruhlarına öylesine talihsizlikler, acı olaylar ve kötü şeyler gösteril mişti ki, dünyada asla o kadar kötülük görmemiş ve o derece sıkın
tı çekmemişlerdi. [3] Kutsal Surûş ve tanrı Âzer’e sordum: “Bu ruh hangi insanın
Niyazi Berkes de, Osmanlı Devleti’ni kıyasıya eleştirip “geri” saymakla birlikte, bu “düzene” karşı çıkmış olan güçlerden “Yunan” kesimine de saldırmaktadır; sonunda Osmanlı Devleti’nin başına gelenlerin büyük sorumlusu Ortodokslardır, demektedir. Osmanlı Devleti bir “Doğu” devleti olarak “korsanlık, gazilik, kaçakçılık, eşkıyalık gibi... savaş
1805 yılında Koraes’in yayımlamış olduğu Bu Koşullar Altında Grekler Ne Yapmalı? - İki Grek’in Diyalogu isimli kitapçığı yeni kimi anlayışları da içermektedir. Altmışbir sayfalık risalenin ilk sayfasında “Venedik’te yaşayan” ve “İmparator Napolyon’un çok parlak başarılarını duyanlara” seslenmekte olduğu ve kitabın Venedik’te, Khrysippos
"Ahmaklar her ülkede var - yani her ülkenin edebiyatını
bilenler arasında var. Yabancı kitapları kapışıyorlar. Benden
haberleri bile yok. Ben de sözüm ona bu adamlardan kurulu
bir okuyucu kalabalığı bekliyorum. Çok aptallık ... "
Yine üzülüyordu Derda.
"Sanıyorum burada ben kendimi dışarıda bırakılmış hissediyorum ... "
Derda, "Ben de" diyordu içinden.
"Korkarım sonunda ben de teslim olacağım; bu daha acıklı
olacak ... "
Derda ağlıyordu... Günlük'ün son sayfalarındaki Oğuz
Atay'ın farklı yaşlardaki fotoğraflarına bakarak döktüğü gözyaşlarını, yine o sayfalara yüzünü sürterek kurutuyordu.
Derda, Oğuz Atay'a karıştığını hissediyor ve okumuş olduğu
mutsuzluğu, hissedebileceği her yerinde hissediyordu.
En azından, Oğuz Atay'ın da kendisi kadar yalnız ve mutsuz olduğuna inanmıştı. 1977'den 1934'ü çıkarmak yarım
saatini almış ve sonucun 43 olduğunu görünce, "Ne kadar
gençmiş" diye düşünmüştü. Ve 43 yıldan fazla yaşamış bütün
ölülerin mezar taşlarına garip bir kinle bakmıştı. Belki de,
demişti kendi kendine. Belki de, bunların arasında, Oğuz
Atay'ın sözünü ettiği o ahmaklar var. Gözüne kestirdiği birinin yaşını hesapladı ve "Yetmiş yıl yaşamış herif" diye bağırdı. Sonra bir hesap daha yaptı ve "37 yıl daha fazla!" dedi.
Başını kaldırıp gökyüzüne baktı. Orada her kimi görüyorsa, o
da anladı. Derda'yı ne kadar hayal kırıklığına uğrattığını.
Kim bilir kaçıncı kez?
_Dinde zorlama yoktur. (Bakara 256) _Ama, kim İslamdan çıkıp başka bir dîn'e yönelirse sapkındır ve af yoktur. (İmran 90) _Çünkü, tek gerçek din islamdır. (İmran19) _İslam dışı tüm inançlar batıl ve sapkınlıktır.(Hadis) _İslam hakim gelene kadar kafirlerle savaşın.(Enfal39) _Kâfirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır. (Saff 8)
_Aşk bir Sanat'tır. Aşkın yaşı yok, tadı vardır. Bu da yaşamın tadını aşkla çıkarmayı bilenlerin işidir.
_Bir tek kadına bağlanın demek istemem. Tanrı korusun, olmaz bir kadınla mutluluk. Aldatın, yalnız iyi becerin gönül çalmayı. Karda gez izin görünmesin.
_Ey erkekler! Dikkatle dinleyin beni ve destek verin. İlkin şuna inanın bütün
"Çünkü savaşımız insanlara karşı değil, YÖNETİMLERE, HÜKÜMRANLIKLARA, bu KARANLIK dünyanın GÜÇLERİNE, kötülüğün GÖKSEL YERLERDEKİ ruhsal ordularına karşıdır."
(Efesliler 6:12
Kutsal Kitap, "göksel yerler" kavramıyla ne anlatmak istiyor? Aslında, Kutsal Kitap'ta üç gökten söz edilir. 2.Korintliler 12:2'de birden fazla
... Masumiyetini bir kez yitirince insan, mağlubiyet yazgısı olur. Bir daha asla kendine gelemez, çünkü kendini kaybetmiştir, kendi olmaktan uzak düşmüştür...