Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sümeyye

Sümeyye
@521sumeyye
Lisans
İstanbul
12 okur puanı
Aralık 2018 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
Kalbini kırıyor diye üzülme belki de hak etmediği yerden çıkmaya çalışıyordur.
Reklam
"terazinin bir kefesinde bulutlar öbür kefesinde bir dal papatya bir dal daha atsam mavi gökte..."
“Bir körün parmak uçları kadar hassasına az rastlanır kalbin”

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Reklam
Kadın dediğin İstanbul gibi olmalı, fethi zor, fatihi tek.
Balığı böyle seven, insan kalbini nasıl sever?
Balık aldılar bana o yüzden. İsmet. İsmet’i çok seviyorum ama sarılamıyorum ki. Bir gün çıkarıp öpeyim dedim,hemen koşup elimden aldılar. İsmet’i uzaktan sevmek lazımmış.
İstanbul'dan ayrılmak istemiyoruz fakat senede kaç defa kütüphaneye gideriz? üç beş cadde ile bir o kadar da kahveden başka ne biliriz? fikir hayatı, fikir hayatı diyoruz... en kabadayımız bile gevezelikten başka ne konuşuyor? kahve münakaşalarıyla zihnimizi inkişaf ettirdiğimizi sanmakla pek akıllıca bir iş yaptığımıza kani değilim... bizi buraya asıl bağlayan bir alışkanlıktır... biz burada maksatsız yaşamayı ve boş beyinle dolaşmayı tatlı bir meşgale haline getirmek yolunu keşfetmişiz... hepimizi istanbul'a bağlayan sadece bu... burada insan, kafasını zerre kadar işletmeden mütefekkir bir kimse olduğuna inanmak ve buna başkalarını da inandırmak imkanına malik... bu şehrin ve buradaki muhitlerin dayanılmaz cazibesi işte bundan ibaret!...
Hazreti Mevlana’nın dediği gibi, müslüman olmayanların üzümden yapılı şaraptan sarhoş olmalarına karşın, seherden yapılma şaraptan sarhoş olma. Fecir sarhoşu olma.
Reklam
Olmam gereken yerden çok uzaktayım, Belki de yoruldum, bilmiyorum.. Öyle karışık, öyle yabancıyım ki, Bu aralar kendime bile gelemiyorum.
Dünyada bana hiçbir şey, tabiattan melül bir insanın zorla gülmeye çalışması kadar acı gelmemiştir...
“Ey Aşk diyarında beni unutan sevgili! Ben hep seninleyim, ben Elif’ten ا ‘B’ب ye hiç geçmedim ki !”
Saadet, hayatı olduğu gibi kabul etmektir...
“Uyumak istiyorum başım bir cenk meydanı.”
Biliyorum, bir insana inanabilseydim, bir insanı sevebilseydim (bu insan kendim bile olsa) her şey değişecekti. Ama ya o insan yoktu ortalarda. Ya da o inanç - o günlerde.
Reklam
Sevgili Dost, Postanedeki memur, kağıt parayı ışığa tutarak sahte olduğunu anladı. Sen nasıl ayıracaksın sahteyle gerçeği. Acaba nasıldır sahtesi basılamayacak dostluğun resmi..?
Sevgili Dost, Kış yolunu kesse de bahar göğüsledi ipi.
Kirgin kirgin bakma yüzüme Roza Henuz dinlemedin benden türküler Benim askim sigmaz öyle her saza En güzel sarkiyi bir kursun söyler Kirgin kirgin bakma yüzüme Roza
“Laflara hakikaten itirazım yok.” dedi. “Asıl asabımı bozan şey, bu sözlerin afra tafrayla, kibirli ve kesin bir üstünlük duygusuyla söylenmesi.. !”