Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yeliz

Yeliz
@Karamelek241
18.04.2014 "Ölüm sessiz bir çığlık gibidir."
320 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Rahmi Vidinoğlu'nun 1994'ten 2005'e kadar suren 9 yıllık süreç içerisinde yazdığı bir kitap. Okumadan önce araştırma yapma isteği duymuştum ve bu kadar yıl neden diye kendime sormuştum? Dostum sen kafayı yemişsin diyorum. Çoğu kişi gibi bende acaba kendinimi anlatıyor diye düşünüyorum çünkü bir insan bu kadar şizofreniyle dans edebilir mi? Seni de
Şizofreni Yalnız Oynanmaz
Şizofreni Yalnız OynanmazRahmi Vidinlioğlu · İlya Yayınları · 20121,073 okunma
Reklam
128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 saatte okudu
Okumadan önce, çok düşündüğüm ve önyargı ile başladığım bir kitap oldu Anayurt Oteli. Aslında okurken otelin bütün sırlarının Zebercet'in sürekli geçmişe döndüğü anılarıyla ortaya çıkması gibi bir durumda oluyor. Ya kafam çok karışıktı ya da kitap başta çok karışık geldi bana bilemiyorum. Çoğu kişi gibi bana da fazla kasvetli, boğucu geldi. Sanki nefesim daralıyor ve biri şu camı açsa ve rüzgarın serinliğini yüzümde hissetsem diyordum. Bir yandan da elimden bırakıp, bir köşeye koyup sen biraz bekle diyemiyordum. Ne olursa olsun kendini okutan, boğucu gelse de içinde bir yerde kalbine dokunup etkileyen bir kitap. O yüzden herkesin okumasını gerektiğini düşünüyorum.
Anayurt Oteli
Anayurt OteliYusuf Atılgan · Can Yayınları · 202330bin okunma
152 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 saatte okudu
"Yanlış devirde doğmuş bir kadınım ben, hiçbir şey düzeltemez bunu. Gelecekte hatırlanacak mıyım, bilmiyorum ama nasıl hatırlanırsam mağdur bir kadın değil, cesur adımlar atmış ve ödemesi gereken bedeli korkmadan ödemiş biri olarak görülmek istiyorum." 20. Yüzyıl başında casuslukla suçlanarak odama mahkum edilen Mata Hari ile avukatı arasında yazışmalardan yola çıkarak kurgulanmış bir kitap. Yazar aslında aslına fazla dokunmadan bir kurgu içine girmiş gibi geldi bana. Kitap bittiği zamandan beri kendime şu soruyu soruyorum gerçekten bir casus muydu? Yoksa gerçekten yanlış dönemde doğmuş bır kadın mı? Bir sonuca varan olan var mıdır onu dahi bilmiyorum ama Mata Hari, o kadar zeki bir kadınmış ki hiçbir zaman gizemi çözülmeyecek gibi. Zaman zaman harcandığını düşündüğüm anlar oldu, çünkü baktığınız zaman hiç bir delil tam tabii olmadan casus damgası yemiş ve idam edilmiş bir kadın duruyor karşımızda. Ben çok keyifle ve yer yer kafamda soru işaretleri kalarak okudum kitabı.
Casus
CasusPaulo Coelho · Can Yayınları · 20165,8bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
120 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 saatte okudu
Yetişkin, genç, yaşlı, çocuk farketmeksizin herkesin okuması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum. Kitap, çok akıcı bir şekilde ilerledi. Okurken içinde kendinizden de bir şeyler bulacağınıza eminim kitabın bu platformda hiç okunmamış olması beni açıkçası çok fazla üzdü. Özellikle anne, baba ve adaylarının okuması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum. Ufacık bir davranış ya da kelimenin dahi çocuklar üstüne nasıl travmalara yol açtığını gördüm. Hipnoz tedavisi ve danışman olan doktorumuz, kendi hastalarından örnekler vermiş üstelik çoğunun yaşı genç, yetişkin ve yaşlı olmaları ve tedaviye geç kalınmış insanlar üzerinde nasıl iyileşim sağlandığını anlatıyordu. Bazen için de tedaviye yönelik ve hayal kurdurtma etkinlikleri de vardı. Bazı kişiler de fobilerinin neden olduğunu bilmediklerini için gelenler vardı ve onları hipnoz tedavisiyle çok eski zamana döndürüp, sebebini bulmuş olması da bana acaba biz de bir şeyler yaşayıp, hatırlamadığımız için mi sebebini bilmiyoruz dedirtmiyor değil. Umarım kitabın kıymeti bilinir ve okunması bol olur.
Çocukluk Travmaları
Çocukluk TravmalarıUrsula Markham · Alfa Yayınları · 199828 okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 saatte okudu
Deneme- öykü türünde kitaplar çok fazla okuyabildiğim bir tür değildir. Ama ilk defa elimde bulundurduğum kitabın ne bitmesini istedim ne de elimden bırakmak istedim. Sanki kendimden yaşça büyük biriyle konuşup, onun hayatından kesitler dinliyor ve bunlardan ders çıkarmak ondan öğütler alıyor gibiydim. Ben kitap okurken hayal kurmam, hatta hiç kurmam ama öyle olmadı. Sanki arkada bir fon müziği dilinden hayata dair kesitler dökülen bir adam vardı hayalimde. Bazen kişilerin yerine kendimi koymam da cabasıydı. Yazarımızın kitabını sabırsızlıkla bekliyordum zaten güzel şeyler çıkacağını düşünüyordum ama kendimizmiş, içimizden, yanımızdan, hayatımızdan biriymiş gibi olmasını da beklemiyordum. Bütün bahsedilen öyküler çok iyiydi ayrım dahi yapamıyorum derken karşıma Ali baba çıktı beni en derinimden etkileyen de bu oldu. "Bir mezarın başında ağlarken sırtını kim sıvazladı mesela? Hastane koridorunda seninle kim dua etti? Yokluğu kiminle paylaştın? Her zorluk atlatılır da bunlar unutulmaz." Diyor yazarımız evet unutulmaz. Aynı şeyleri yaşayan biri olarak bende unutamıyorum. "Bütün cümlelerim ebedi uykusunda yatan babama, babalara ve onları çok seven evlatlarına adanmıştır." O evlatlardan biri olarak teşekkür ediyor ve sen hep yaz, kalemin susmasın, gönlün susmasın, kelimelerin bitmesin diyorum.
Babamın Gözyaşları
Babamın GözyaşlarıÇağlayan Aslan · Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık · 202198 okunma
Reklam
448 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Normalde polisiye romanları kendilerine tekrarlar ve bir süreden sonra sıkıcı olmaya başlarlar. Ama bekledigim gibi olmadı. Çok fazla cinayet belgeselleri izlediğim için genelde hep sonunu tahmin etme gibi bir huyum var. Ama bu ilk defa olmadı, her seferinde bir adım daha yaklaştım derken, geri adım sayıyorsunuz ve heyecan an be artıyor. Psikolojik bilgiler olması daha çok hoşuma gitti. Ünlü bir psikiyatrist, merakı yüzünden kış uykusundaki canavarı uyandırır insan avının başlamasına sebep olur. Genç ve güzel bir kadın sevdiği adamı korumak için ruhunu şeytana satar. Ve polisler; alakasız görünen cinayetleri çözmek için katile adım adım yaklaşan tek kişinin peşine düşerler.
Gördüğüne Asla İnanma
Gördüğüne Asla İnanmaMario Mazzanti · Sonsuz Kitap · 20182,513 okunma
512 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Polisle satranç oynayan bir seri katil... Suç psikiyatristi olarak polise destek vermekte olan Claps'in suçluların davranış profilini inceleyerek olası şüphelileri tespit etmek gibi çetin bir görevi vardır. Ancak bu sefer ortadaki cinayet hiç de basit değildir. Karşısında acımasız, kararlı, unutulmak istemeyen ve şehrin korkulu rüyası olmayı amaçlayan bir seri katil vardır. Çözüm hep avuç içinde gibidir ama bir türlü ulaşılamamaktadır, aşılan her bir basamak katilin ininin derinliklerine dalmaktan başka bir işe yaramaz. Olay döngülerinin sizi çok fazla şaşırtıcağından eminim. Keyifli okumalar.
Şah Mat
Şah MatMario Mazzanti · Sonsuz Kitap · 20167,7bin okunma
60 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Stefan Zweig, bu kısa öyküsünde bizleri tekrar bir otele götürüyor. Adı Salomonsohn olan yaşlı adam on iki yaşından beri çalışmakta, kendi mutluluğundan çok ailesinin mutluluğunu düşünmektedir. Karısıyla ve öz kızıyla olan iletişimi çoktan kopmuştur. Onların gözünde yalnızca bir nesneye, bir yüke dönüştüğünü hissetmektedir. Yaşlı adamın kaygıları paranoyaya dönüşecek ve artık kalbi çöktüğünde, her şeyin farkına varacaktır.
Bir Kalbin Çöküşü
Bir Kalbin ÇöküşüStefan Zweig · Anonim Yayıncılık · 202016,7bin okunma
294 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
32 saatte okudu
Paşa’nın oğlu olan Bihruz Bey, tek çocuk olmasından dolayı şımarık büyütülmüştür. Babasının ölmesi üzerine büyük bir mirasa konması, hareketlerinde serbest kalması, başı boş dolaşması, Alafranga yaşama özenen Bihruz Bey’in içine düştüğü gülünç durumlar anlatılır.  Çamlıca tepesinde arabayla yaptığı gezi sırasında güzel bir arabanın içinde Periveş hanımı görmesiyle başlar. Onun iyi aile kızı olduğunu sanır. Ve ona mektuplar gönderir. Mektubuna cevap almak, yüzünü görmek ister. Periveş hanımı bir daha göremeyen Bihruz Bey zayıf düşer. Keşfi Bey Bihruz Beyi kandırarak Periveş hanımın öldüğünü söyler bunun üzerine Bihruz Bey mezarını bulmak isterken, Periveş hanımla karşılaşır.  Kendisinin nasıl bir kadın olduğunu anlatır. Peşine takılmak isterken azarlanınca aklı başına gelir.
Araba Sevdası
Araba SevdasıRecaizade Mahmut Ekrem · Akvaryum Yayınları · 201325,4bin okunma
330 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Aşk, bir uçurum kıyısında gözü bağlı yürümektir.
Bir Seranad kadar olmasa da çok etkileyiciydi. Sonunda şaşırıp, şaşırıp duygulandığım anlar oldu. Kardeşimin Hikayesi romanında olaylar İstanbul’un Çatalca ilçesindeki eski adı ile Podima olan Yalıköy’de geçiyor. Köyde yaşanan bir cinayet üzerine olayı araştırmak için bir gazeteci köye gelir ve ilk olarak Ahmet Arslan’ın kapısını çalar. Ahmet Arslan Arzu Kahraman’ın öldürüldüğü gece davette yer alan davetlilerden sadece biridir. Ahmet Bey ile yapılan konuşmalar git gide Ahmet Beyin geçmişine gider. Ahmet Bey genç yaşta anne ve babasını bir kazada kaybetmiştir. Kaza sonrası kardeşi ile birlikte dedesinde kalmışlardır. Ahmet elektrik, kardeşi Mehmet ise inşaat mühendisidir. Ahmet bey kazada aynı zamanda doku duyusunu da kaybetmiştir. Şimdi ise köpeği Kerberos ile birlikte yaşamaktadır. Gazeteci ile Ahmet Beyin sohbetleri artık cinayetten çıkmış daha çok Ahmet Beyin kardeşinin hikayelerine dönmüştür. Gazeteci ile Ahmet Beyin sohbetleri ilerlerken bir akşam köpek huysuzlanır. Hursuzluğun nedeni sabah anlaşılır ve köpeğin yatağında ölen Arzu hanımın kolyesi bulunur. Katil zanlısı olarak bebek bakıcısı Svetlana tutuklanmıştır fakat kolyeyi bulduktan sonra Ahmet Bey katilin kim olduğunu anlar. Fakat ansızın Ahmet Bey de ölü bulunur ve savcıya bıraktığı veda mektubunda katilin kim olduğunu açıklar. Fakat Ahmet Beyin ölümü gerçek katilin ötesinde çok daha büyük bir sırrı da ortaya çıkartacaktır.
Kardeşimin Hikayesi
Kardeşimin HikayesiZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2019105,6bin okunma
Reklam
472 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Beni niye taşımadın hayat! Beni niye çirkeften çıkarmadın? Kalk düştüğün o çukurdan, şu yoldan git demedin? Hayat beni niye kayırmadın bir parçacık? Bunu istedim mi ki? Ben değil miydim “İnsan denen varlık sadece düşer” diyen ve düşmek için kanatlarını sımsıkı kapatan, çırpmayı reddeden? Ama her şey öyle çürümüş ki, en insan olanımız bile hayatta hiçbir şeyin kendini feda etmeye değmediğini düşünüyor artık. Hangimizin hayatı bir değer için kendini feda etmekten daha kıymetli oysa? Ayfer Tunç'tan bugünün romanı. Güzelliğini zehirli bir sermaye olarak kullanan genç bir kadının hayattan öç almak için soyunmasıyla başlayan bir düşüş hikâyesidir. Yeşil Peri Gecesi. Modern toplumun ikiyüzlülüğüne, geleneklerin, alışkanlıkların zorbalığına direnen, "farkına varmış" ve bu nedenle acı çeken bir kadının, annesiyle hesaplaşamayan bir kız çocuğunun, okuyanı rahatsız eden ve belki de bu nedenle elinizden bırakamayacağınız öyküsü. Cumhuriyet elitlerinin düşkün kuşakları ile orta sınıfın can çekişen tutunamayanlarının karşılaştığı trajik bir karnavala dönüşen kapak kızının romanı, toplumun ve bireyin ruh haritasını en ince ayrıntısına kadar resmeden Ayfer Tunç'un güçlü anlatımıyla Türkiye'nin çürüyen yüzüne de ayna tutmaktadır.
Yeşil Peri Gecesi
Yeşil Peri GecesiAyfer Tunç · Can Yayınları · 20147,3bin okunma
263 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Karlı bir kış günü, Ankara'dan İstanbul'a giden bir trenin yemek vagonu. Birbirini tanımayan üç kişi; bankacı Ersin, radyo programcısı Selda ve yemekli vagonun garsonu Bünyamin. Kapak Kızı, işte bu üç kişinin romanı. Ama aynı zamanda orada olmayan bir başkasının; bir dergide çıplak fotoğrafları yayınlanan Ayın Kızı Şebnem'in. Trenin saatlerce yolda kaldığı, bir yolcunun öldüğü bu uzun yolculukta, roman kahramanları, birbirleriyle, Şebnem'in fotoğrafları aracılığıyla yüzleşirler. Ancak bu zihinsel yüzleşme giderek kimin kimi yargıladığı belli olmayan bir hesaplaşmaya dönüşür. Ayfer Tunç, ilk kez 1992 yılında yayınladığı Kapak Kızı'nı 'zemin aynı zemin, inşa aynı inşa' olmak kaydıyla yeniden yazdı. Roman, bedensel çıplaklığı, kahramanlarını farklı nedenlerle sarsan bir travma olarak ele alıyor. Aile, hayat, aşk, kıskançlık, güzellik ve ahlak kavramlarını, alışılmış yorumların tuzağına düşmeden işliyor. Bunaltıdan ikiyüzlülüğe, anıların masumiyetinden yaşamın gerçeklerine uzanan soruların kuşattığı bu roman, aslında bütün soruları içeren tek bir soru soruyor: Kim daha çıplak?
Kapak Kızı
Kapak KızıAyfer Tunç · Can Yayınları · 20147,5bin okunma
60 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
Bir adam kralın kapısını çalmış ve ona demiş ki, "Bana bir tekne ver." Bilinmeyen adaların kalmadığına inanılan bir dönemde bilinmeyen ada arama cesaretine sahip bir adamla böyle bir cesareti görüp hayatını değiştirebileceğine inanan bir kadının büyük usta Saramago'nun eşsiz anlatısında edebiyat tarihine geçen yolculukları böyle başlar. Emrah İmre'nin Portekizceden çevirisi ve Birol Bayram'ın desenleriyle okurun minör başyapıtlarından olacaktır. "Bilinmeyen Adanın Öyküsü.Ben bilinmeyen adayı bulmak istiyorum, o adaya ayak bastığımda kim olduğumu öğrenmek istiyorum, Bilmiyor musun ki, Kendinden dışarı çıkıp kendine bakmadıkça kim olduğunu asla bilemezsin."
Bilinmeyen Adanın Öyküsü
Bilinmeyen Adanın ÖyküsüJosé Saramago · Kırmızıkedi Yayınevi · 200923,3bin okunma
112 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 saatte okudu
Gabriel Garcia Marquez’in, “Kırmızı Pazartesi” romanında, Kolombiya’nın bir kasabasında herkesin bildiği sadece öldürülen masum Santiago Nasar’ın bilmediği, işlenen bir “namus” cinayeti anlatılır. Bu cinayet gerçektir ve Marquez bu cinayetin çocuk tanıklarından biridir. Marquez, romanda namus cinayetini ele alarak “toplumsal değer”lerin birey üzerinde baskı yaptığı ve bireyin davranışlarını etkilediğini ele alır. Eserdeki anlatıcı, bu namus cinayetini araştırır, başkalarının ifadelerine eserinde röportaj tekniğiyle yer vermekte, böylece bir yandan kahramanları ve toplumu tanıtmakta, bir yandan da eserine ironik bir nitelik kazandırmaktadır.
Kırmızı Pazartesi
Kırmızı PazartesiGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 202178,1bin okunma
235 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
Dünya'nın Bütün Çocukları Pal Sokağı'ndadır.
Yeri geldi güldüm, yeri geldi duygulandım. Küçük yaşların içinde, kocaman kalpleri gördüm. "Siz hepiniz ... hepiniz o kadar iyi çocuklarınız ki." Düşman diye gördükleri, savaş verdikleri askerler bile.. "Kim ne derse desin, Pal Sokağı Çocukları gerçekten de muhteşem çocuklar! Bravo onlara! Hikayesi tam olarak şöyle; Nemecsek,
Pal Sokağı Çocukları
Pal Sokağı ÇocuklarıFerenc Molnar · Yapı Kredi Yayınları · 201924,9bin okunma
432 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Özgürlük Ne Güzel... Okunması zor ve anlamlı. Geriye dönüp dönüp okuyup üstüne düşünülecek tartışmalar. Her cümlesi alıntı alınıp, paylaşılıp, altı çizilesi bir kitap. Bana kattığı değerlerden biri de ölümünü kabullenemediğim, her seferinde aynı rüyayı görüp, bilinçaltımın oynadığı oyunu çözemediğim bir dönemde bu kitabı okuyarak iç dünyamın derinine inip kendi kendimin sorununu çözememe sebep oluşudur. Acı ama gerçek. Yüzleşmek kolay değil ama yardım elinin uzanışı gibi umut etmek. "Bugün en iyi öğretmenin, öğrencisinden bir şeyler öğrenen öğretmen olduğunu anladım. Belki de babam konusunda haklıydı. Onu kaybetmeseydim hayatım ne kadar farklı olurdu? Öldü diye ondan nefret ettiğim için mi bu kadar sert indiriyorum darbeyi? Bu kadar gürültülü vurmamın sebebi dinleyenlerimin olmasını istemememden mi?"... İçinizdeki o çocuğu serbest bırakın! Rahatladığınızı göreceksiniz. Kabullenin, hayata bakış açınızı değiştirin. Güçlendiğinizi göreceksiniz... "Özgürlüğüme kavuşmak zorundayım. Kendimi kapana kısılmış hissediyorum; senin tarafından değil, yazgı tarafından. Ve bu yazgıyı ben seçmedim." "Yazgını seç, yazgını sev." Nietzsche Ağladığında, geçmişte yaşamış ünlü kişilerin de yer aldığı ve bu ünlü kişilerin bilimsel ve felsefi düşüncelerini Nietzsche'nin hayat görüşleriyle kurgulayan felsefik bir romandır.
Nietzsche Ağladığında
Nietzsche AğladığındaIrvin D. Yalom · Ayrıntı Yayınları · 202352,6bin okunma
Reklam
304 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
BEN NEY'İM... "Ney'in hikayesiyle varoluşun gizemi.. Ruhun, ilişkilerin, zihnin ve bedenin denge yolculuğu." Hepimizin cebinde belki bir, belki iki, belki de daha fazla sayıda elmas var. O potansiyele sahibiz. Yapabilme ve olabilme becerisini taşıyoruz içimizde. Belki görmezden geliyor, belki de çeklerimizi karıştırmayı akıl edemiyoruz. Ben sana elmas dolu ceplerini hatırlatmak için geldim. Unuttuğun ya da hiç tanımadığın parçanı, seninle tanıştırmak için varım. Sana dengeyi anlatmaya geldim. Çünkü bu benim hocalarıma verdiğim sözüm... Sana hocalarımdan öğrendiklerimi ve kendi deneyimlerimi anlatmama izin ver. Kalbi temiz olanın hikayesi mutlu sonla biter.
Ben Ney’im
Ben Ney’imHakan Mengüç · Destek Yayınları · 20184,518 okunma
191 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
22 saatte okudu
YAŞ ON YEDİ..
Annesinin ölümünün ardından Bahar'ın ailevi sorunlarla karşılaşması ve bu sorunları aşması anlatılan bu gençlik romanda sadece Bahar'ın sorunları yoktur,elbette.Bahar'ın bir şeyler hissetiği Serdar,hep ama hep yan yana olduğu arkadaşlarıda ailevi sorular yaşamaktadır.Okul ve aile sorunları yaşayan bu gençlerin birbirlerine olan bağları ve sevgileri bu sorunları soyutlayacaktır ve her şey düzelecektir.
Yaş On Yedi
Yaş On Yediİpek Ongun · Epsilon Yayınevi · 20108,3bin okunma
250 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
24 saatte okudu
Hakkaride Bir Mevsim...
Öncelikle kitabı bana hediyen ablama burdan çok teşekkür etmek istiyorum. Hayatımda okuduğum, okuyabileceğim tarif edilemez bir hikâyeydi. Baştan sona kadar seni içine alıp sürükleyen, düşündüren, duygulandıran ve etkileyen bir kitaptı. Şiir şeklinde yazılması ayrı bir ruh katmış. Bir kaza sonucu Hakkari'ye yolu düşüp öğretmenlik yapmaya başlayan bir yazarımız. Gerçekten " düştüğüm " yer burası mıydı? Bilmiyorum. Ama benzerlikler, yazıda gördüğüm kadarıyla, geçerliliklerini hala sürdürüyorlar belleğimde..." Kendine ne olduğunu hatırlamayan sadece kazazede olan bir denizci. "Çünkü bende bir insan oğluydum. İnsanoğulları içinde bir insanoğlu. Yabancılar arasında bir yabancı." Ve sonra öyküsüne başlar. "Hadi, şimdi anlat bakalım öykünü kırık kalem." Ferit Edgü ilk basımı 1977 yılında yapılan Hakkâri’de Bir Mevsim’de, bir hata sonucu dünyadan koparılmışların dünyasına gelen birinin, dilini, kültürünü bilmediği bu insanlarla iletişime geçmesini ve yeni yaşam yolları denemesini anlatır.
Hakkari'de Bir Mevsim
Hakkari'de Bir MevsimFerit Edgü · Alfa Yayınları · 201910,2bin okunma
400 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Mai ve Siyah
Halit Ziya Uşaklıgil "onda hemen bütün ben varım, benim bir daha geri gelmeyecek olan emellerle, hülyalarla ve onların yanı başında hüsranlarla dolu olan gençliğim var." Dediği roman, Servet-i Fünun kuşağının sanat ve edebiyat görüşlerini tartışması bakımından bir edebî manifesto olarakta değerlendirilir. Orta halli bir ailenin oğlu olan Ahmet Cemil, babasının ölümü üzerine annesinin ve kız kardeşinin geçimini temin etmek için çalışır. Kitap çevirileri ile para kazanan Ahmet Cemil bir de roman yazmaktadır. Yazdığı romanın çok satmasıyla zengin ve ünlü olacağını, bunun sonucunda da sevdiği kız Lamia ile evlendiğini mavi bir gecede hayalleyen Ahmet Cemil, roman sonunda yıkıma uğrar. Beklentilerinin hiçbiri gerçekleşmez. Mavi bir gecede kurduğu hayallerin gerçekleşmemesi ile yıkıma uğrayan Ahmet Cemil siyah bir gecede annesiyle beraber İstanbul’u terk eder.
Mai ve Siyah
Mai ve SiyahHalid Ziya Uşaklıgil · Özgür Yayınları · 201826,9bin okunma
206 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 saatte okudu
Kitabı bir solukta bitirdim. Anlatımı akıcı ve sade olan bir aşk hikayesi. Nişanlısı başka bir şehirde olan Mercedes'in gittikten sonra başına gelen olayları konu alıyor. Hiç ummadığınız olayların içine çekilen Mercedes'in hayatı tümüyle değişiyor.
Vurgun
VurgunAnn Winton · Adonis Yayınları · 2014173 okunma
152 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
23 saatte okudu
Romanda aşk ve ihtiraslarının kurbanı olan kişilerin yaşamları ve intikam ateşiyle yanıp tutuşan, psikolojisi bozuk Zehra’nın sonu ölümle biten hayat hikayesi anlatılmıştır. Bir kıskançlık Hikayesidir.
Zehra
ZehraNabizade Nazım · Beyaz Balina Yayınları · 200511,4bin okunma
Reklam
68 syf.
·
Puan vermedi
·
3 saatte okudu
İlk Türkçe köy romanı olarak kabul edildiği için Türk edebiyatında önemli bir yeri vardır. Beş bölümden oluşan eser, roman değil, uzun öykü ya da roman denemesi olarak da sınıflandırılabilir. Eser, Antalya'nın bir köyünde yaşayan Karabibik adlı köylünün yaşam mücadelesini konu edinir. Son dönem Osmanlı köylüsünün içinde bulunduğu sefalet, cehalet ve kültürel yozlaşma da anlatılmaktadır.
Karabibik
KarabibikNabizade Nazım · Maviçatı Yayınları · 20168,8bin okunma
184 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
İnsancıklar, mektup-roman tarzında kaleme alınmış kısa ve toplumsal içerikli bir romandır. Dostoyevski'nin acıma duygusu daha bu ilk eserinde bile belirgindir. Roman, yaşlı bir katibin küçük bir kıza olan aşkını ve bu kıza karşı gösterdiği saygınlık çabalarını konu alır. İnsancıklar Dostoyevski'nin ilk yapıtı olmasına rağmen en önemli romanlarından biri sayılır.
İnsancıklar
İnsancıklarFyodor Dostoyevski · Can Yayınları · 202362,3bin okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
17 saatte okudu
Sabahattin Ali'nin bir çok kitabını okumaya devam ediyorum.Tüm gerçekliğiyle halk öykülerini konu edinmiş Yeni Dünya... En saf, en temiz, en manalı hayatlarla tanıştırıyor okuyucuyu ve insan doğasını tüm çıplaklığıyla gözler önüne seriyor. Okumanızı tavsiye ederim.
Yeni Dünya
Yeni DünyaSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202127,3bin okunma
250 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
27 saatte okudu
● Kuyacaklı Yusuf Sabahattin Ali'nin ilk eseri olduğu gibi Türk Edebiyat'ında yazılan ilk kasaba romanıdır. ● Roman'ın ana fikri ise aşka dair gözlemlerin olması yanı sıra genel olarak varlıklı insanların, diğer insanlar üzerindeki mutlak teorisi ve diğer insanların hayatlarına direkt etki etmesi, toplumda ezen ve ezilenlerin olması, eserde göze çarpan fikirlerindendir. ● Konusu ise şöyledir; Yusuf yaşadığı yerin kaymakamı tarafından evlât olarak alınmış bir çocuktur. Ona babalık eden kaymakamın kızı Muazzez ile beraber büyüyen Yusuf, olgunlaşmaya başlayınca Muazzez'e karşı birşeyler hissetmeye başlar. Birgün kasabanın Külhanbeyi olan, hovardalığıyla ün salmış Şakir, Muazzez'e laf atar. Bunun üzerine Yusuf'tan iyi bir dayak yer. Bu durumu yıllarca unutmayan Şakir, Muazzez'i elde etme planı yapar. Kaymakam'a içki sofrasında kumar oynatarak kendisine borçlandırır ve borcuna karşılık olarak Muazzez'i ister. Yusuf parayı bulur ve borcu öder. Muazzez Yusuf'a olan aşkını itiraf eder, Yusuf ise Muazzez'i komşu köylerden birine kaçırır ve evlenir. Annesi Şahande Hanım'ın içi kinle doludur. Kaymakam'ın ölmesiyle Yusuf gezici köy tahsildarlığına görevlendirilir. Bunu fırsat bilen Şahande Hanım, kızı Muazzez'i de içki sofrasında Şahin'in önüne atar.
Kuyucaklı Yusuf
Kuyucaklı YusufSabahattin Ali · Karbon kitaplar · 2019174,9bin okunma