Nurhan Akçakaya

31 Aralık 2023 00:29

1000k

352 syf.

Puan vermedi

Okuduğuma pişman olduğum kitaplar arasında. Yılı sevemediğim bir kitapla kapatmak benim için üzücü oldu. Yani Alzheimer hastalığı bu kadar kötü işlenebilirdi. Kapak arkası yazıya ben gibi aldanmayın ( kitabı 5 yıl önce bir kampanyada internetten 3 tl gibi bir rakama aldığım için kapak arkası yazısına bakmıştım sadece.).

HatırlanmayanEmma Healey · Epsilon Yayınları · 201547 okunma

Reklam

Nurhan Akçakaya

14 Temmuz 2023 00:31

256 syf.

Puan vermedi

Kesinlikle “İyi ki okudum.” dediğim bir kitap oldu. Çevrenize bi göz gezdirin hayatımızın on saniyesi olsa bile; kitabın ana karakteri Melody gibi bir çocukla mutlaka denk geldiniz. Melody kim mi? Melody; beyin felci olan bir çocuk. Kendi kelimeleri ile kendini “Spastik ikili kuadriplejim var, beyin felci olarak da biliniyor. Zihnimi değil, yalnızca vücudumu kısıtlayan bir şey.” olarak tanımlıyor. Evet iyi ki okumuşum bu kitabı. Çünkü bu güne kadar Melody gibi bir kaç çocukla kesişti yollarım. Onlara “nasılsın” dedim kimi çarpık bi gülümseme ile cevap verdi, kimi gözlerini devirdi. Gülümseyene “bence de iyi olmalısın” dedim , göz devirene “benim için de kötü bir gündü” dedim. Melody gibi çocuklar varlar ve ne istediklerinin bir kısmını, ne istemediklerinin büyük bir çoğunluğunu bu kitapta okuyoruz. Kesinlikle ikinci kitabını da okuyacağım. 🩵

İçimdeki MüzikSharon M. Draper · Timaş Genç Yayınları · 202130,3bin okunma

Nurhan Akçakaya

20 Haziran 2020 22:48

240 syf.

Puan vermedi

25 saatte okudu

Yıl 1957 ve yıl 2016. Kahramanımız Aziz, bu yılların canlı tanığı ve kendini meraklı bir gazeteci olarak tanıtan Yeşim. Yaşim, Aziz Bey ile iletişim kurmak için gazeteciliğin işe yaramadığını görünce, komşu olacağız diyen avukat Ayça oluyor. Kitabın sonuna kadar Aziz Bey'in hayat öyküsünü okuduğumu sandım. Kitabın sonunda bir "vay be" narası çıkıverdi ağzımdan. Bir günde çabucak okunacak bir kitap. Yıllar arasında geçiş yaparak anlatılıyor konular. Hiç yormuyor, ara ara sıkıldığım oldu ama öyle aman aman "daha devam edemem" noktasına gelmiyor insan. Okudum, sevdim. Umut Kısa ile tanışma kitabım. Büyük bir ihtimalle yazarın diğer kitaplarını da okuyacağım.

AzizUmut Kısa · Sola Unitas · 201759 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör

Nurhan Akçakaya

19 Haziran 2020 13:00

324 syf.

Puan vermedi

8 günde okudu

İlk üç bölümü "eee, başka, neden böyle bir yerden başladı ki" diyerek okudum sonra bölümler yavaş yavaş açılmaya başladı. Konu, Körlük kitabındaki kahramanlar ve bakanlar arasında gelişmeye başladı. Sonunu hiç böyle beklemiyordum. Aklımın ucundan bile geçmezdi. Başkentte yapılan seçimlerde %80 gibi bir boş oy kullanımı olunca seçşm tekrarlandı ve sonuç yine aynıydı. Boş oylardan dolayı seçim geçersiz kaldı. Bunun üzerine devlet erkanı başkenti bırakıp gittiler ve başkenti kolluk kuvvetleriyle çevrelediler. Başkent sınırlarını askerler beklerken, başkentte ne bir polis ne bir asker yoktu. Sivil halkı cezalandırmaya çalışan başbakan, cumhurbaşkanı ve bakanlar neler yaptı? Görmek kitabında bunları okudum.

GörmekJosé Saramago · Kırmızı Kedi Yayınları · 202217,8bin okunma

Nurhan Akçakaya

23 Mayıs 2020 17:15

158 syf.

Puan vermedi

6 saatte okudu

Tabii Sabahattin Ali'nin eserlerinin telifi kalkınca ne oldu? Sabahattin Ali'nin eleştirdiği sistemler tekrar etti. Hakkını veren vermeyen herkes eserlerini bastı, yayınladı. Sonuçta da işte böyle yazım hatalarının başını alıp gittiği kitaplar ortaya çıktı. Hediye olarak gelmeseydi bu yayınevdinden okumazdım. Neyse, başka bir zaman başka bir yayınevinin bastığı bir Sırça Köşk'ü keyifli keyifli okuyup, incelememi de keyifli keyifli yazmayı düşünüyorum.

Sırça KöşkSabahattin Ali · Olympia Yayınları · 056,3bin okunma

Reklam

Nurhan Akçakaya

22 Mayıs 2020 20:19

89 syf.

Puan vermedi

5 saatte okudu

"Bugün sana biraz Cézanne'dan söz etmek istiyorum. Çalışma konusundaki iddiası, kırk yaşına kadar bir bohem hayatı sürdüğü. Ancak Pissaro'yla tanıştığında içinde çalışma zevki doğmuş. Ama öylesine doğmuş ki, ömrünün geri kalan otuz yılında sadece çalışmış." Sayfa 35

Cezanne Üzerine MektuplarRainer Maria Rilke · Nora Yayınevi · 201787 okunma

Nurhan Akçakaya

21 Mayıs 2020 19:04

56 syf.

Puan vermedi

1 saatte okudu

"Tam bir çekirdekle, tam büyümemiş bir ağaç arasındaki farkları düşündüm. Tam bir çekirdek eğer değişmezse çürürdü. Ama henüz büyümemiş bir ağacın güzel bir geleceği olabilirdi. Aslında her şey her saniye değişiyordu. Bu değişiklikler toplanıp birikirse ve belli bir noktaya ulaşırsa artık ortaya yeni bir şey çıktığını anlıyorduk." Sayfa 36 Doğanın insana olan sadakatini bir ağacın kendine bakan iki çocuğa olan sadakatiyle anlatan güzel bir çocuk kitabıydı.

Bir Şeftali Bin ŞeftaliSamed Behrengi · Nora Çocuk · 20178,4bin okunma

Nurhan Akçakaya

21 Mayıs 2020 17:50

68 syf.

Puan vermedi

Beğendi

3 saatte okudu

Doktor Andey Yefimıç ile hasta İvan Dmitriç arasında geçen konuşmaların tadına varamadım. Ve o sohbetlerin bu sona varacağını asla tahmin etmezdim. Amiyane tabirle arkasındaki adamı sağlam olan biri sizin yerinizde olmak istemesin. İsterse olur. Çehov'un bu novellasında da bunu görmüş oldum.

Altıncı KoğuşAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202269,6bin okunma

Nurhan Akçakaya

21 Mayıs 2020 11:00

56 syf.

Puan vermedi

2 saatte okudu

Halil Cibran'ın sanatı devrik cümleler üzerine kurulu bir sanat diyebilirim. Geçen yıl Ermiş kitabını okuduktan sonra Ermişin Bahçesi kitabını da okumayı düşünüyordum. Ermiş'te El Mustafa'nın sürgününü anlatırken Ermişin Bahçesi kitabında El Mustafa doğduğu topraklara geri dönmektedir. Ermişin Bahçesi ve Ermiş eserlerini kıyaslarsam Ermiş daha güzeldi. Öğütlerle doluydu, Ermişin Bahçesi vedayı anlatmış.

Ermişin BahçesiHalil Cibran · İş Bankası Kültür Yayınları · 202114,7bin okunma

Nurhan Akçakaya

20 Mayıs 2020 18:57

112 syf.

Puan vermedi

8 saatte okudu

"Düşünen Adam" heykelini sosyal medyada bir çok kez görmüştüm ama hiç eser sahibini araştırma ihtiyacı duymamıştım. Meğer sahibi Auguste Rodin'miş. Rilke'de aynı isimli kitabında Auguste Rodin'in eserlerinin anlamlarına, oluşumlarına, esin kaynaklarına değinmiş. Kitapta bahsedilen heykellerin görsellerini bularak okuduğumda kitabı anlamam kolay oldu. Rilke, az da olsa Rodin'in hayatına değinmiş. Okuduğuma göre Rodin'e İlahi Komedya'nın heykeltıraşı desem yanlış olmaz. Sadece eksik olur. Rodin, yakından da tanıdığı Victor Hugo'yu da heykel figürü yapmıştır, yaşadığı köye gidip hayatını araştırarak Balzac'ı da heykel figürü yapmıştır. Üstelik Balzac heykeli, Balzac'a yeterince benzemediği gerekçesiyle reddedilmiştir. Heykel sanatına ilginiz varsa Rilke'nin Auguste Rodin kitabı tam da size göre. Heykel sanatı bana biraz uzak bir sanat.

Auguste RodinRainer Maria Rilke · Nora Kitap · 201694 okunma

Reklam

Nurhan Akçakaya

19 Mayıs 2020 14:29

84 syf.

Puan vermedi

Beğendi

4 saatte okudu

Vay be Anarşık, vay be Kürdan sen neymişsin öyle. Kürdan lakaplı kahramanımızı tanıyabilmenin yanındaki insanların Kürdan ile nasıl tanıştıklarını bilmek gerekiyor. Çok kısa sürede eğlenerek okudum. Çok da sevdim. Kürdan değil "feylozof" mübarek :)

AnarşıkFuat Sevimay · Hep Kitap · 2017755 okunma

Nurhan Akçakaya

18 Mayıs 2020 15:23

128 syf.

Puan vermedi

17 günde okudu

Kara Kitap'ın yazım sürecini, Pamuk'un ailesini, Kara Kitap içerisindeki bazı bölümlerin esin kaynaklarını, eseri yazarken kullandığı defterlere yaptığı çizimleri okuyucuya sunan bir kitap. Önce kitapla birlikte okumayı denedim, e tabii spoiler yedim, bu nedenle önce Kara Kitap'ı sonra Kara Kitap'ın Sırları kitabını okudum.

Kara Kitap'ın SırlarıDarmin Hadzibegovic · Yapı Kredi Yayınları · 2013171 okunma

Nurhan Akçakaya

18 Mayıs 2020 15:19

476 syf.

Puan vermedi

14 günde okudu

Yazar ile tanışma kitabım ve Pamuk defterini açtığım gibi kapatmama sebep olan kitabım. Şehri, evi, odayı... Aklınıza gelebilecek tüm nesnel şeylere bir karakter yüklemiş olması okurken beni yordu.

Kara KitapOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 20229bin okunma

Nurhan Akçakaya

18 Mayıs 2020 15:10

331 syf.

Puan vermedi

Beğendi

5 günde okudu

Kitap karakterlerinin hiç birinin ismini bilmiyorum ama onları tanıyorum. Göz doktoru, doktorun karısı, koyu renk gözlüklü kız... İsimleri yok ama hayatları var. Okurken "aaaa, hadi be!, yok daha neler!" diye diye okuduğum bir eser. Aynı zamanda "İnsanlık nedir? Hangi koşullarda insanlığımızı kaybetmek bizi haklı çıkarır ya da çıkarabilir mi? Vicdani yükümlülüğümüzü kaybedersek neye dönüşürüz?" sorularını sordurtup cevaplarını da içinde barındıran bir eser. Noktalama işaretlerinden sadece nokta ve virgül kullanan yazarın bu tarzına alışmak çok kolay oldu ve sanki sevdim de bu tarzı. Nobelli yazarlar arasında bu güne kadar okuduğum en iyi yazar olduğunu söyleyebilirim. Sırada "Görmek" var.

KörlükJosé Saramago · Kırmızı Kedi · 2022103,6bin okunma

Nurhan Akçakaya

09 Nisan 2020 01:41

128 syf.

Puan vermedi

9 saatte okudu

Her zamanki Oğuzhan Uğur işte. Siz tam "eee bunu neden anlatıyor ki şimdi?" dersiniz. Sonra Oğuzhan Uğur konuyu öyle bir bağlar ki, ağzından çıkan her kelime o sona bağlanmış olur. Kitabı da tam olarak böyleydi. Olayların ortasından girişmiş mevzuya, sonra başa dönmüş anlatmış. Sonunu okuyana kadar giriş ve gelişme havada kalıyor. Ama çetrefil, kördüğüm, entrika yok yani. Kafanızı yormuyor, öyle çetrefelli betimlemeler, kör düğüm olan olaylar olmayınca bir çırpıda okuyorsunuz. Okurken dinlendiğim kitaplardan biriydi.

67Oğuzhan Uğur · Hayykitap · 20182,581 okunma

Nurhan Akçakaya

08 Nisan 2020 16:53

153 syf.

Puan vermedi

28 saatte okudu

Kısacık ama sürükleyiciydi. Kitabın ilk başlarda sistemleri kurgu üzerinden eleştiren bir eser diye düşünmüştüm ama iş hiç de öyle değilmiş. Ben eleştirileri, eksikleri okuyacağım derken bir vergi memurunun kurguya dahil olmasıyla işler yön değiştirdi, karakterler üzerine yoğunlaştı. Verilmiş bir sözün tutulması bazen bir başkasını yalnızlığa sürükleyebiliyormuş. Bu eserde bunu görmüş oldum. Yormayan, sakince kendini okutan bir eser. 3-5-10 yıl sonra tekrar okur muyum? Hayır, okumam. Ağır okumaların arasına serpiştirilecek bir tarz işte o kadar.

Bojangles'ı BeklerkenOlivier Bourdeaut · Kafka Kitap · 2016262 okunma

Reklam

Nurhan Akçakaya

05 Nisan 2020 23:09

147 syf.

Puan vermedi

5 günde okudu

Ah diyorum, ah keşke Ürgüp gezimden önce okumuş olsaydım Eşekli Kütüphaneci kitabını. O zaman bilirdim ki Mustafa Güzelgöz'ün sokaklarında, kütüphanelerinde gezdiğimi bilirdim. İlmek ilmek emek kokan hikayesini bilerek Tahsin Ağa kitaplığını gezseydim. Eşekli Kütüphaneci kitabından sonra Ürgüp, benim için tanım değiştirdi. Peri bacaları, balonlar falan gelmiyor aklıma. Eşeğe maaş bağlayıp köy köy kitap taşıyan Mustafa Güzelgöz geliyor aklıma. Kitapta ağırlıklı olarak 1935 sonrası Türkiye var olsa da 1921'deki mübadele de var. Köy enstitüleri var. Yunan misafirimiz Dimitros ile Aziz Baba'nın kan kardeşliği var. Bir de yazarımızın su gibi akıp giden kalemi var. Okuyana bir şey öğretir mi? Okuyana çok şey öğretir.

Eşekli KütüphaneciFakir Baykurt · Literatür Yayınları · 20109,5bin okunma

Nurhan Akçakaya

04 Nisan 2020 03:04

187 syf.

Puan vermedi

23 saatte okudu

Maddi sebeplerden dolayı yazılmış bir kitabın konusu için mükemmel bir konu seçimi. Bir kumarbazın hayatı... Kazandıkları, kaybettikleri. General ve paragöz nişanlısı, generalin üvey kızı Polina. Yalnız bir şey dikkatimi çekit; Dostoyevski'nin Fransızlar ile bir alıp veremediği olsa gerek. Yoksa neden bu kadar yersin ki? Dostoyevski'nin kaleminden korkanlar için başlangıç kitabı olabilir.

KumarbazFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202368,4bin okunma

Nurhan Akçakaya

03 Mart 2020 04:55

166 syf.

Puan vermedi

5 günde okudu

Genç ve körpe bir kalem. Güzel bir konuyu farklı bir bakış açısıyla kurgulamış yazar. Kitapta o kadar güzel nokta atışı cümleler var ki insan ara ara o cümleler üzerine düşünme ihtiyacı duyuyor. Tahmin ediyorum ki yazarımızın yazma konusundaki tecrübeleri arttıkça imsanı düşündüren cümleleri ardı arkasına sıralayarak ismimi duyuracak eserlere imzasını atacaktır. Herkesin bildiği bir konudaki bu farklı hayal gücü daha doğrusu kurgu gücü okunmaya değer mi? Bence değer.

Gölge’nin DünyasıMustafa Mert Yağmur · Kutlu Yayınevi · 201927 okunma

Nurhan Akçakaya

02 Mart 2020 20:29

216 syf.

Puan vermedi

4 günde okudu

Yazarın kalemi yorucu değil. Sosyal medya üzerinden yapılan yorumlar üzerine alıp okuduğum bir eser. Eczacı Bilge'nin hayatını okuyoruz. İnsanların; Biraz Uyusam Düzelirim kitabına yaptıkları yorumlar nedeniyle beklentimin çok fazla yükseldiğini ve bu nedenle de kitabın beklentimi katşılamadığını düşünüyorum. Kitapta bir aşk hikayesi değil bir hayat hikayesi okuyacaksınız. İşin açığı yazarın kalemi güzel, duru, olması gerektiği kadar abartılı ama en önemlisi samimi. Yani okuyucunun beklentisinden ziyade olması gerekeni yazmış. Yazarın diğer kitabını da okuduktan sonra daha objektif olacağımı düşünüyorum. O yüzden "bu mu o kadar anlatılan kitap" demiyorum çünkü az önce de belirttiğim gibi olumlu yorumlardan dolayı beklentim çok çok çok fazlaydı.

Biraz Uyusam DüzelirimDoruk Kirezci · Müptela Yayınları · 2018238 okunma

Nurhan Akçakaya

28 Şubat 2020 15:26

544 syf.

Puan vermedi

3 günde okudu

Klasik bir kurgu, arkadaşımın hediyesi olduğu için okudum. Zaten başka türlü de okumayacağım tarzda bir eser. 19-21 yaşlarında okunabilir. 59. Baskısını okumuş olmama rağmen yazım yanlışları çok fazlaydı. Galiba yayıncı Waddpad denen yerden olduğu gibi alıp hiç bir editör düzenleme yapmadan basmış ve bunu 59. Baskısında da devam ettirmiş.

DeliGülsen Kılıçaslan · Nemesis Kitap · 20164,611 okunma

Nurhan Akçakaya

17 Şubat 2020 01:04

109 syf.

Puan vermedi

Tek oturuşta okunup bitirilebilecek bir kitap demeyi çok isterdim ama kesinlikle öyle bir kitap değil. Edebi değerine saygım sonsuz, sonuçta Nobel Edebiyat Ödülü almış bir yazarın kalemi. Ben galiba olay örgüsü arasına serpiştirilmiş betimlemelere alışkın olduğum için uzun uzun paragraf betimlemelerinin arasına serpiştirilmiş olay örgüsünün varlığı sıkılarak okumama neden oldu. Kitaptaki ana karakterin, bana fazla gelen bir hayranlıkla bir çocuğun betimlemesini yapması "acaba ana karakter pedofili mi?" diye düşündürmedi değil. Belki de bu düşüncemden dolayı kitabı sevemedim. Bu nedenle Mann'den başka bir kitap daha okumam gerektiğini düşünüyorum. Gustav Von Aschenbach'ın Venedik'e neden ve nasıl gittiğini, Venedik'teki salgına rağmen neden dönmediğini anlatan bir kitap. Sevgili Ashenbach tam bir burjuva; şehir turunda ayrı bir kıyafet, akşam yemeğinde ayrı bir kıyafet giyen biri. Galiba yazar okurlarına, kıyafetler üzerinden toplumsal sınıfları vurgulamak istedi. Çünkü dikkat çekecek düzeyde vurguya sahip bir konuydu "kıyafet".

Venedik'te ÖlümThomas Mann · Can Yayınları · 20073,599 okunma

Reklam

Nurhan Akçakaya

19 Ocak 2020 02:00

104 syf.

9/10 puan verdi

3 saatte okudu

10 tane öyküden oluşan bu kitabı çevirisi güzel olsaydı sevebilirdim. Babil kitaplığı serisini oluşturan Borges kesinlikle mükemmel bir seçim yapmış. Yazarın hayatı çok garip. Mesela bir dönem faşizme karşıyken başka bir dönem faşizm yanlısı olmuş. Bir dönem dinden uzakken başka bir dönem Katolik olmuş. Kitabın ilk iki öykünün konusunu; Borges'in Kum Kitabı'ndaki iki öyküye benzettim. Galiba Borges, Papini'den etkilenmiş. Bence iyi ki de etkilenmiş. Bu kitapta en sevdiğim öyküler; Zihinsel Bir Ölüm Ruh Dilencisi Başkasının Yerine Canına Kıymak Kaçan Ayna Ödenmeyen Gün Kitaptaki öykülerin sonu genellikle ölüm ile bitiyor. Aslında karamsar duyguların kitabı ama insanı karamsarlığa sürüklemiyor. Bir kitap karamsar olup da nasıl karamsarlığa sürüklemez? Hemen söyleyeyim; bizlerin sonunu getiremediğimiz karamsar duyguların, sonu getirilmiş kurgusunu okumak en azından beni karamsarlıktan uzak tuttu. Papini'nin diğer eserlerini de mutlaka okuyacağım.

Kaçan AynaGiovanni Papini · Kırmızı Kedi Yayınları · 20161,410 okunma

Nurhan Akçakaya

12 Ocak 2020 05:21

88 syf.

7/10 puan verdi

Spoiler içerir! H.G. Wells'in ütopyacı son eseri beni gerçek anlamda hayal kırıklığına uğrattı. Kurgusundan dolayı değil, sonundan dolayı. Zaten oldum olası sonu olmayan kitapları sevmemişimdir. Sonu belirsiz değil sonu yok, bildiğin yok. Evet kurgu konusu hepimizin bildiği bir konu aslında. Nuh'un Gemisini bilmeyen çok az insan vardır diye düşünüyorum. Bizim bildiğimiz bu hikayenin pek tabii bir sonu var ama Wells'in ütopyasında bir son yok. Son sayfaya gelene kadar tek solukta okuduğum bir kitap, sonuçta bilim kurgunun öncüsü olan Wells'in kalemini seviyorum. Okuduğum için pişman mıyım? Hayır. Sadece sonundaki, son olmayışından rahatsızım. Bir de mesela; Nuh, gemi için mürettebat arıyorken uykudan uyanıp kendini gemide buldu. Peki eski karısı var mıydı ya da üç çocuğu? Bunların boşluk olarak bırakılması bence garip bir durum.

Ağrı Dağı Yolcusu KalmasınH. G. Wells · İthaki Yayınları · 2019660 okunma

Nurhan Akçakaya

11 Ocak 2020 04:01

128 syf.

9/10 puan verdi

Beğendi

3 günde okudu

Kitabı okurken verdiğim tepkiler; - Yok artık. - Bu da mı olmuş. - E bunu da mı söylemiş. - Yanlış mı okudum acaba. Okuduğum her sayfada daha da çok şaşırdım diyebilirim. Evet, geçmişten bildiğim belli başlı olaylar vardı ama bu kadar çok hakaretin var olduğunu bilmiyordum. Vay bee! 50'lerde, 60'larda, 70'lerde.... Yani geçmişte ne garip bir terbiye varmış siyasette. Ülkemizi "sövgülerle" kurtarmaya çalışmışlar. Yooo ne kurtarması ki, gayet şahıs nazarında tartışmışlar, yumruklar havada uçuşmuş, bazen vekiller, bazen silahlar, bıçaklar. Günsoru olarak"kargalar ile mücadele(!)" (itlaf) dahi varmış. Peki ekonomimiz nerde? Bir vekil diğerine "ekonomiyi bu gensoru mu kurtaracak sinkaf" bile demiyor kitapta. Çünkü ekonomi konuşulmuyor. İyi ki de okudum seni "Söz Meclisten İçeri"!!!

Söz Meclisten İçeriUğur Mumcu · Tekin Yayınevi · 1984349 okunma

Nurhan Akçakaya

09 Ocak 2020 03:08

56 syf.

Morgue Sokağı Cinayetleri

8/10 puan verdi

Beğendi

10 saatte okudu

Edgar Allan Poe ile tanışma kitabı olarak seçtiğim bu kitabı sevdim. Can yayınlarının Kısa Klasikleri arasındaki bu eserde kahramanımız Dupin'in, Morgue sokağındaki cinayetleri çözümleme şekline hayran kaldım, doğal olarak yazarın hayal gücüne de. Kesinlikle dinlendirici bir kalem. Öyle gizemlerle dolu, çözdükçe düğümlenen, ağırlaştıkça ağırlaşan bir kurgu değil. Tam tadında kısa bir öykü.

Morgue Sokağı CinayetleriEdgar Allan Poe · Can Yayınları · 202314,5bin okunma

Nurhan Akçakaya

06 Ocak 2020 06:10

304 syf.